Tankları durdurduk, Pskolojik Savaş Operasyonlarını durduramadık!

Tankları durdurduk, Pskolojik Savaş Operasyonlarını durduramadık!

Tankları durdurduk, Pskolojik Savaş Operasyonlarını durduramadık!

Silahla kazanamadıklarını yine masada kazanmaya çalışıyorlar…!

Yıllardır yürütülen “pskolojik savaşı”  anlatmaya çalıştım hep.

Artık dünyaya yön veren güçlerin dev maliyetli savaşlar yerine “terör örgütleri” ile, “pskolojik savaş” ile işi nasıl ucuza getirdiğini…

Bunun nasıl yapıldığını, küresel güçlerin bunu nasıl çok iyi yürüttüğünü anlattım hep. (bknz: Pskolojik Savaş Nasıl Uygulanıyor! “Kanlı Darbe” Girişimi Nasıl “Kontrollü Darbe Girişimi” Oldu?)

Türkiye’deki okur yazar ve eğitimli kesimi nasıl hedef aldıklarını ve nasıl başarılı olduklarını …

Bunları yaparken basını nasıl kullandıklarını, siyasileri nasıl kullandıklarını …

İstihbarat örgütlerinin “pskolojik savaş merkezlerinde” yalanlar uydurup insanların beyinlerini nasıl bulandırdıklarını…

Dostu düşman, güveniliri güvenilmez, doğruyu yanlış … nasıl yaptıklarını…

Kendilerine karşı olacak kitleleri nasıl birbirlerine düşürüp, kendilerini sıyırdıklarını…

Amaçlarının kaos ortamı, güvensizlik ortamı, korkuya varan gelecek kaygısı oluşturmak olduğunu ve bu ortamı nasıl kullandıklarını…

İnsanların algılarını asıl konu yerine, kendi istedikleri detaya yoğunlaştırarak durumu kendi lehlerine nasıl çevirdiklerini…

Yine, hep verdiğim birkaç örneği hatırlatmak isterim:

MİT tırları tezgahında, Türkiye “Teröre destek veriyor” algısına inandınız.

Türkiye DEAŞ’tan petrol alıyor iftirasında “Teröre destek veriyor” algısına inandınız.

-Türkiye’de teröristlerin patlattığı bombalarda “Devlet yaptı” algısına inandınız.

-Doğudaki hendek operasyonlarında “Asker sivil katliamı yapıyor” algısına inandınız.

Ayakkabı kutuları tezgahında “ülkeyi soyuyorlar” algısına inandınız.

Darbeyi “senaryo” -“kontrollü darbe” olarak yansıtanlara inandınız.

Referandumda neredeyse tüm yalan ve çarpıtmalara inandınız. (Bknz: Yalan Rüzgarından Enerji Üretiminin Referanduma Yansımaları)

-FETÖ operasyonlarında “Muhalifler, FETÖ bahanesiyle tutuklanıyor” algısına inandınız.

Algılarınızla oynandı ve yeni oyunlar yine sahnede…

Abdülkadir Selvi’nin 5 Haziran yazısında  Rodos’a kaçan darbecilerin kendi aralarındaki konuşmalarında;

“15 Haziran’a kadar ne olacağını göreceğiz. Bu sefer çok kan akacak” sözleri…

İçlerinde daha kıdemli olduğu anlaşılan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ima ederek, “Bayramı kimin yapacağını göreceğiz” sözleri… (bknz: FETÖ’cülerin Yeni Darbe Tarihi)

Aynı süreçte tutuklanıp bırakılan “Damatlar” (bknz: FETÖ’nün Damatlar Oyunu) …

Enis Berberoğlu’nun 25 yıl ceza alması sonrasında Kılıçdaroğlu’nun çıkışı ve Can Dündar’ın ilginç Tweet’i…

Bunların hiç biri tesadüf olamaz!!!

Enis Berberoğlu’nun, CHP’nin cemaat imamı olduğunu iddia eden Soner Yalçın’ın yazısı daha akıllardayken (bknz:Soner Yalçın’ın Enis Berberoğlu ve cemaat hakkındaki yazısı) Kılıçdaroğlu nasıl oluyor da “düşünce özgürlüğü, hukuk ya da adalet” iddiası ile kitleleri  yürüyüş yapmaya yönlendirebiliyor?

Üstelik, bir zamanların”din elden gidiyor” sözlerine benzer “ülke elden gidiyor” sözleriyle…

Üstelik rekor büyüme rakamlarının açıklandığı, doların düşüş eğilimine girdiği, borsanın rekor kırdığı şu günlerde…

Üstelik yıllardır darbelerden, baş örtüsünden vb. konuşamadığımız “eğitim sisteminden” konuşabilmeye başladığımız şu günlerde…!!!

Kılıçdaroğlu;

“”””Artık sabredecek bir şey kalmadı.””” “””Türkiye elden gidiyor”””. “””Devletin çivisi çıkmış”””. Yapacağımız şey toplumu uyandırmaktır, bilgilendirmektir. Bunu nasıl yapacaksınız? “”””Direnerek yapacaksınız”””.Haklılığımızı bütün dünyaya duyurmak zorundayız.Türkiye’de adaletin kalmadığını bütün dünyaya duyurmak zorundayız.”

şeklindeki sözleri ve “Yürüyüş Ankara’dan başlayacak, İstanbul “””Maltepe Cezaevi’nde””” sona erecek” sözlerine Can Dündar’ın ilginç “””“Bastille?”””” Tweet’i ile destek vermesi!!!

Peki “BASTİLLE” Nedir?

Fransa Ulusal Bayramı için Bastille Günü adı da kullanılmaktadır. Her yıl 14 Temmuz’da kutlanan Fransa Ulusal Günü ya da Bastille gününün bu tarihte yapılmasının nedeni Fransız İhtilali sırasından önemli eylemlerden biri olan 14 Temmuz 1789’daki Bastille hapishanesi baskınıdır. Kitleler “”””””hapishaneye baskın“””” düzenlemiş ve “””hapishanedeki mahkumlar serbest bırakılmıştır“””.

Özetle içeridekilere sürekli “sizi kurtaracağız sabırlı olun” mesajı verilirken,  “adalet” sloganıyla da dünyaya FETÖ’cülerin masum olduğu imajı yaratılacak!

“Kontrollü darbe” açıklamalarıyla, darbeyi yapanlara değil, darbeyi engelleyemeyenlere suç bulma ve asıl suçluları masum gösterme çabasına dönüşüyor olay.

Darbeyi yapanların, “başarılı olsa Türkiye’yi ne hale getirecekleri ya da deşifre olmasalar ve aynı şekilde yapılanmaya 1-2 yıl daha devam etseler zaten darbesiz, sessiz sedasız ülkeyi nasıl ele geçirecekleri” gibi gerçeklerini gizlemeye gidiyor olay!!!

Buna “pskolojik savaş” diyorlar ve görünüyor ki FETÖ ve arkasındaki ekip hala bu”pskolojik savaşı” çok güçlü şekilde yürütüyor.

Bu pskolojik savaş operasyonlarına bilerek ya da bilmeyerek destek verenleri,  er ya da geç anlayacak millet. Çünkü gerçekler eninde sonunda herkese ulaşır. Umarım bu süreçte geri dönüşü olmayacak ve ülkeye kalıcı zarar verecek olaylar yaşanmaz.

Haberegider.com/Özel

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir