GüneÅŸ, birinciliÄŸin kaybedildiÄŸini belirterek “Åžu an avantaj Hollanda’ya geçti. Dört maçı kazanarak birincilik ÅŸansımız zor ama ikinci olarak play-off ÅŸansımız devam ediyor. Dört maçı kazanabilecek bir takımız. Bugün ilk golden sonra olaÄŸanüstü bir dağınıklık oldu. Ä°lk golden sonra oyun planı altüst oldu.” ifadelerini kullandı.

Grupta bugün 15-16 puana sahip olabileceklerini ancak Letonya ve Karadağ karşısında yaşanan kayıpların kendisini üzdüğünü dile getiren Güneş, şöyle devam etti:

“Bugün 11 puanda kaldık. Oyuncuların gayretinden, iyi niyetinden asla şüphem yok. Cesur olmalarını hiç kaybetmesinler, yine baÅŸaracaklardır, dört maçı kazanıp da baÅŸarabilirler. Takım olarak halkımızın bizden beklentisi vardı, onlara karşı kendimizi mahcup hissediyoruz. Saha içinde yönetim ve bana bağırmalar oldu. Seyircinin bağırması normal ama yönetimin bu konuyla hiç ilgisi yok. Yönetim bugüne kadar her türlü desteÄŸi verdi. Özellikle baÅŸkan, onun adına da üzgünüm. Burada tek sorumlu benim, seçimleri yapan benim, baÅŸarısızlık da benimdir.”

Deneyimli teknik adam, bir gazetecinin “Milli takımdaki geleceÄŸinizle ilgili bir karar alacak mısınız?” sorusuna, “Kararı saha içinde aldık, yanlış yaptık. Seçim olarak. BaÅŸarıyı yakalayamadık. Bundan sonra alacağım karar, ÅŸu an alacağım bir karar deÄŸil, alınca açıklarım zaten.” yanıtını verdi.

Åženol GüneÅŸ, Milli Takım’ın Avrupa Åžampiyonası ve sonrasındaki uzun süreçte bir türlü toparlanamamasının sebeplerinin sorulması üzerine ise ÅŸu deÄŸerlendirmeyi yaptı:

“Ben, oyuncularla ilgili bir ÅŸey yok, toparlayamadım, biraz ondan olabilir. Seçimlerim, oyun oynatmak, düzen, çalışma hepsi eksiklik olarak söylenebilir. Bir sürü ÅŸey söylenebilir, herkes ne söylüyorsa haklı olabilir. Çünkü hepsinin sebeplerini tek tek topladığınızda oraya varır. Çünkü oyuncu da görev alıyor ve yapıyor. Yönetim de bize görev veriyor, her türlü desteÄŸi veriyor. Ä°yi oyuncular sahaya süreceksin, yanlış yaparsa deÄŸiÅŸtireceksin, iyi çalıştıracaksın bunları eksik yaptık demek ki. DiÄŸeri bir cevap olmaz. Eksik ÅŸu oldu bu oldu diyerek kendimizi avutamayız.”

GüneÅŸ, “Ä°stifa etmeyi mi düşünüyorsunuz? Yoksa kadroda radikal deÄŸiÅŸiklikler mi yapacaksınız?” sorusuna ise ÅŸu yanıtı verdi:

“Ne yapacağımla ilgili konuÅŸurum ama sahaya çıktığımda istifa diye bağırıyorlarsa, bir seneden beri maaÅŸ ve ‘Git ne zaman gideceksin’ diye bağırılıyorsa bunun Türk futboluna faydası yok. Sahaya çıkan yönetim deÄŸil. Bir düzen var Türkiye’de. Alırken yalvarıyorsun, aldıktan sonra hakaret ediyorsun. Bu, doÄŸru deÄŸil. Sahadaki oyuncu sorumluluktan kaçacak duruma düşüyorsa o zaman baskıyı kendimiz oluÅŸturuyoruz. Öyle bir hava hissediyorum. Biz iki maç kazanınca mükemmel dedik, bir maç kaybettik kötü olduk. Bir hoca da gelse bu sistemin doÄŸru olmadığını söylüyorum. Kararı alırken çalıştığınız kurum var, onunla konuÅŸup karar alırsınız. Åžu an görünen tablo iyi bir tablo deÄŸil. Mutlu deÄŸilim huzursuzum, kahredici bir sonuç. Bu kadroya inancım var, ben baÅŸaramadığımı düşünüyorum ama buna sahip çıkmak taviz vermek deÄŸil, yok etmek baskı altına almak doÄŸru deÄŸil. Bugünkü maçı kaybettik, başında da ben vardım.”

“Kendi ÅŸahsımla ilgili neden bir senedir maaÅŸlar anlatıldı, neden saldırı oldu, onu bilmiyorum.” diyen GüneÅŸ, sözlerini şöyle tamamladı:

“Düzen böyle mi, ÅŸeytanlık mı var, baÅŸka bir ÅŸey mi var? Bilmiyorum ki. Onları güldürdüm, o da benim hatam. Ãœzgünüm. Niye anlatıyorum bunları, bana olsun ama ben gittiÄŸim zaman gelen birine olmasın. Lucescu giderken kovmak isteyenler, bana gelirken yalvaranlar 6 ay sonra suçlamaya baÅŸlıyorsa düzende bir yanlışlık var. Ben bir bedel öderken bir düşünce devrimi olsun isterim. Ben yalvararak gelmedim, sevinerek geldim ama bana yalvardıklarını düşünüyorum. Bir sene önceden bazı ÅŸeyleri oluÅŸturup sonuçla bunu desteklemek doÄŸru deÄŸil, ben kaybettim ülkenin kaybı olsun istemem. Maaşımın bugüne kadar neden konuÅŸulduÄŸunu anlamış deÄŸilim. Beni sevmeyebilirsin ama milli takım antrenörü olarak sayı gösterilmesinden yanayım. Bunun kampanyasını yapıp arkasından bir ÅŸey yok gibi yapılmasını doÄŸru bulmam. Bizim gidiÅŸimizle beraber bu iÅŸler daha düzenli olsun istiyorum. Biz ebedi burada deÄŸiliz zaten.”