AK Parti Sözcüsü Çelik: Atatürk’ün sözlerinin baÄŸlamından koparılarak konumlandırılması bir istismar siyasetidir

AK Parti Sözcüsü Çelik Atatürk'ün sözlerinin bağlamından koparılarak konumlandırılması bir istismar siyasetidir

AK Parti Sözcüsü Çelik Atatürk'ün sözlerinin bağlamından koparılarak konumlandırılması bir istismar siyasetidir

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Tunç Soyer’in Ä°zmir’in kurtuluÅŸu etkinliklerindeki sözlerine iliÅŸkin, “Atatürk’ün sözlerinin baÄŸlamından koparılarak konumlandırılması bir istismar siyasetidir.” dedi.

AK Parti Genel BaÅŸkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Ä°zmir BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Tunç Soyer’in, Ä°zmir’in düşman iÅŸgalinden kurtuluÅŸunun 100. yıl dönümü kutlamalarındaki sözlerine iliÅŸkin, “Atatürk’ün söylediÄŸi sözlerin baÄŸlamından koparılarak bu ÅŸekilde konumlandırılması bir istismar siyasetidir.” dedi.

Çelik, parti genel merkezinde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı devam ederken basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda iki ana gündem maddelerinin bulunduğunu aktaran Çelik, bölgesel ve küresel gelişmelerin yanı sıra iç güvenlik konularının ele alındığını söyledi.

Çelik, 12 Eylül darbesinin 42. yılına iliÅŸkin, “12 Eylül darbesi nesilleri yok eden, Türkiye’nin kazanımlarını bertaraf eden, berhava eden, milli egemenliÄŸine yapılmış suikast giriÅŸimlerinin dönüm noktalarından bir tanesiydi.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

27 Mayıs’ta baÅŸlayan sürecin, 15 Temmuz’a kadar bu çizgide geldiÄŸini, bunların hepsinin “vatanseverlik adına” yapıldığının söylendiÄŸini ifade eden Ömer Çelik, “Ama her zaman söylediÄŸimiz gibi, milli egemenliÄŸi ortadan kaldıran hiçbir giriÅŸim, sebebi, gerekçesi, ÅŸartları ne olursa olsun asla ve kata bir vatanseverlikle izah edilemez.” deÄŸerlendirmesini yaptı.

AK Parti Sözcüsü Çelik, Ä°zmir BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Tunç Soyer’in, Ä°zmir’in düşman iÅŸgalinden kurtuluÅŸunun 100. yıl dönümü kutlamalarındaki sözlerini de eleÅŸtirdi. Ömer Çelik, ÅŸunları söyledi:

“Orası nihayetinde bir tarih platformu deÄŸil, orası güzel Ä°zmir’in iÅŸgalden kurtuluÅŸunun yıl dönümünün kutlandığı bir zaman. Dolayısıyla iÅŸgalcilere karşı olan duruÅŸumuzun, iÅŸgalcilerin mezalimine karşı olan duruÅŸumuzun anlatılması gerekirken, bunun içeriye dönük bir tartışma haline çevrilmesi son derece sakıncalıdır, ciddi bir ÅŸuursuzluktur. Zaten arkasından atılan birtakım adımlar da maalesef bu ÅŸuursuzluÄŸun devamı olarak önümüze gelmiÅŸtir. Arkasından bazı siyasetçi arkadaÅŸlarımız, bu baÄŸlamda söylenen bazı sözlerin Atatürk’ün sözleri ile benzerliÄŸini ifade ederek, bize cevap vermeye çalışıyorlar. Atatürk’ün söylediÄŸi sözlerin baÄŸlamından koparılarak bu ÅŸekilde konumlandırılması bir istismar siyasetidir. Nihayetinde Atatürk ve silah arkadaÅŸları, ülkemizin iÅŸgal edilmesine karşı en büyük mücadeleyi vermiÅŸ ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluÅŸuna gelen o büyük safhaları, tek tek zaferle sonuçlandırarak bir sonuca ulaÅŸtırmış, büyük bir mücadelenin kahramanlarıdır.”

ABD Merkez Kuvvetleri Komutanlığı’nın, teröristler için taziye mesajı yayınlaması

Ömer Çelik, terörle mücadele konusunda, iç ve dış güvenlik açısından güçlü adımların atılmaya devam edildiÄŸini belirterek, “Fakat maalesef terörle mücadelede teröristlerle uÄŸraÅŸtığımız kadar müttefiklerimizin ortaya koyduÄŸu bazı ilkesizlikler ile uÄŸraÅŸmak zorunda kalıyoruz. Amerika BirleÅŸik Devletleri Merkez Kuvvetleri Komutanlığı’nın, teröristler için taziye mesajı yayınlaması, bu ilkesizliklerin başında geliyor. Daha sonra da komuta heyetinin teröristleri ziyaret etmesi, bu ilkesizliÄŸin çarpıcı örneklerinden birisi olarak gündeme geliyor. Tabii ki bu NATO prensiplerine de Amerika ile Türkiye arasındaki güvenlik mutabakatına da aykırıdır.” diye konuÅŸtu.

Yunanistan’ın yükseltmeye çalıştığı tahriklerin farkında olduklarını ve ciddi bir ÅŸekilde takip ettiklerini vurgulayan Çelik, “En son bir Ro-Ro gemisine ateÅŸ açmaları, açık bir ÅŸekilde söyleyelim, bu bir haydutluktur. Bu bir kaza, bir istenmeyen bir saldırganlık gibisinden deÄŸerlendirecek bir konu deÄŸildir, bu resmen haydutluktur. Her zaman söylediÄŸimiz, bu ÅŸekildeki tacizlere, bu ÅŸekildeki fiili durum yaratma arayışlarına son vermeleridir. Burası çıkmaz sokaktır, bu çıkmaz sokaktan Yunanistan’ın faydasına ve lehine herhangi bir ÅŸey çıkmayacaktır, bu nettir.” ifadelerini kullandı.

“Türkiye, güçlü bir diplomasi devletidir”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, sorunların masada çözülmesi için Türk diplomasisinin yeterli kapasiteye, çözüm üretme planlarına ve yol haritasına sahip olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

“Dolayısıyla Yunanistan’ın masadan kaçmayı bırakıp sahada bu tip haydutluklardan uzak durması gerekir. Bütün sorunların çözüm yeri masadır, Türkiye, güçlü bir diplomasi devletidir. Miçotakis yönetiminin iç krizlerinin neticesi, Yunanistan’ın meÅŸruiyetten uzaklaÅŸması, hukuktan uzaklaÅŸması bir haydut devlet gibi davranması anlamına gelmemelidir. Bu konudaki çizginin iyi çekilmesi gerekir, bunun hiç kimseye en çok da Yunanistan’a hiçbir faydası olmaz.”

Yeni eÄŸitim öğretim yılının baÅŸlamasıyla dikkatlerin yurtların üzerine toplandığını belirten Çelik, Türkiye’nin yurt kapasitesinin 825 bini geçtiÄŸini ifade etti.

CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın, “öğrencilerin dışarıda kalmaması, yurt imkanlarından faydalanması için azami gayret gösterilmesi” yönündeki iradesinin, Türkiye’yi 825 binlik bir yurt kapasitesine ulaÅŸtırdığını vurgulayan Çelik, Türkiye’nin yurt sayısında en yakın ülkeye 2 kat fark attığına dikkati çekti.

Çelik, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

“CHP’li Seyit Torun, Ä°zmir’in kurtuluÅŸ yıl dönümüyle alakalı sosyal medya hesabından sizin isminizi hedef alarak bazı açıklamalarda bulundu. Nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine Çelik, “CHP’nin geçmiÅŸ yıllarda düşürüldüğü tuzaklara düşmeye devam etmesi, uyarılmasına raÄŸmen bu konuda ısrar etmesi bir kapasitesizlikten mi, yoksa kör bir inattan mı kaynaklanıyor bunun adını koymak zor.” dedi.

Osmanlı Devleti ile Türkiye Cumhuriyeti’ni kavga ettirmenin, geçmiÅŸteki devlet adamlarıyla Atatürk arasında bir zıtlık kurmaya çalışmanın Türkiye’ye bir fayda getirmediÄŸini söyleyen Çelik, şöyle devam etti:

“Türkiye’nin herhangi bir yerindeki bir pide fırınının yaşı kadar bile yaşı olmayan bazı devletler, kendilerine bir kök üretmek, bir tarih yaratmak için milyonlarca, milyarlarca dolar harcıyorlar. Halbuki bizim çok köklü bir tarihimiz, geçmiÅŸimiz var. Sürekli olarak bununla kavga etmemizin kimlerin iÅŸine yaradığını geçmiÅŸteki pek çok olayda gördük. Atatürk’ü ve Türkiye Cumhuriyeti’ni sürekli olarak herkesi kapsayacak biçimde deÄŸil de muhakkak suretle toplumun bir kesimini ya da belli bir anlayışı dışlayacak ÅŸekilde deÄŸerlendirmeye almalarını anlamak güç. Bundan bir türlü vazgeçemiyorlar.

Atatürk, herkesin ortak deÄŸeri, Türkiye Cumhuriyeti’nin hepimizin ortak çatısı, evi, yuvası olduÄŸu anlayışı üzerine niçin bir cümle kuramıyorlar? Åžimdi ‘birtakım iÅŸgalcilerle iÅŸ birliÄŸi yapanlardan’ bahsediyorlar. Bunlar tabii ki deÄŸerlendirme dışındadır, ister Osmanlı Devleti zamanında olsun, ister baÅŸka zamanda olsun, ister bugün açısından söz konusu olsun, bahsettiÄŸimiz bu deÄŸil ki. 9 Eylül’de Ä°zmir’in kurtuluÅŸunda o direniÅŸin anılması, oradaki Yunan iÅŸgaline, mezalimine karşı bir duruÅŸun ortaya konulması gerekirken, milletin bu asil duruÅŸu, iradesi, ruhu yeniden hatırlanması ve alkışlanması gerekirken niçin mesele bir tarih kavgasına döndürülmeye çalışılıyor? Bazı siyasetçi arkadaÅŸlarımız, Nutuk’tan ya da Atatürk’ün baÅŸka cümlelerinden alıntı yaparak, onu baÄŸlamından kopararak cevap vermeye çalışıyor. Niçin sürekli olarak Atatürk’ün cümlelerini baÄŸlamından kopararak kendi dar siyasi kavgalarınıza mühimmat üretmek için kullanıyorsunuz?”

“Türkiye’ye karşı yaptırım çaÄŸrısı kabul edilemez”

Atatürk’ün köklü liderler geleneÄŸinin, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu ve KurtuluÅŸ Savaşının BaÅŸkumandanı olarak en önemli ismi olduÄŸunu vurgulayan Çelik, “Atatürk’ü, Türkiye Cumhuriyeti’ni toplumumuzun tamamını bütünleÅŸtirecek, kapsayacak, temsil edecek ÅŸekilde konumlandıran ve bu ÅŸekilde deÄŸerlendirenler doÄŸru bir iÅŸ yapıyor.” dedi.

Çelik, Atatürk’ün ismini kullanarak, cümlelerini baÄŸlamından kopartanların, “cumhuriyetçi olduÄŸunu” söyleyip de ülkenin demokrasisini, milletin geleneÄŸini dövmeye çalışanların, parçalayıcı bir iÅŸ yaptığını belirtti. Ömer Çelik, KurtuluÅŸ Savaşı’nın, 9 Eylül’ün ruhunun aynen yaÅŸatılması gerektiÄŸini düşündüklerini dile getirdi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Ukrayna DışiÅŸleri Bakanlığına baÄŸlı bir internet sitesinde, ‘Türk iÅŸ insanları ve Türk bankalarına yaptırım uygulanmasına iliÅŸkin bir kampanya yürütüldüğü’ ortaya çıktı. Bu yaptırım çaÄŸrısıyla ilgili ne söylersiniz?” sorusuna, “Hiçbir ülkenin, hiçbir gerekçeyle Türkiye’ye karşı bir yaptırım çaÄŸrısında bulunması kabul edilemez. Bundan haberimiz var, takip ediyoruz. Kiev BüyükelçiliÄŸimiz gerekli giriÅŸimleri yaptı. Bunun yanlış bir deÄŸerlendirme olduÄŸunu ve düzeltilmesi gerektiÄŸini ifade ediyoruz. Yakından takip ediyoruz.” yanıtını verdi.

“HDP’ye bakanlık verilmesi” tartışması

Çelik, “HDP’ye bakanlık verilmesi” tartışmasına iliÅŸkin bir soru üzerine de altılı masanın en temel konularda bile mutabakata varamadığını söyledi. ÖzelleÅŸtirme ve Suriye politikasında olduÄŸu gibi “HDP’ye bakanlık verilmesi” tartışmasında da farklı açıklamalar yapıldığını ifade eden Çelik, bu durumun, altılı masanın iç problemi olduÄŸunu belirtti. Ömer Çelik, “Artık ‘altılı masa’ diye muhataplık veya bütünlükten bahsetmenin mümkün olmadığı daha net bir ÅŸekilde görülmüştür.” diye konuÅŸtu.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan ile Yunanistan BaÅŸbakanı Miçotakis’in kıyaslanması

CHP Genel BaÅŸkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak’ın, “CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ı, Yunanistan BaÅŸbakanı Kiryakos Miçotakis ve 7. CumhurbaÅŸkanı Kenan Evren ile kıyaslamasına iliÅŸkin soruya, “Türk milletinin oylarıyla seçilmiÅŸ CumhurbaÅŸkanı ile bir darbeciyi aynı kefeye koymak, siyasi açıdan tam bir ÅŸuursuzluk ve çarpıklık.” yanıtını verdi.

Çelik, Yunanistan BaÅŸbakanı ile Türkiye Cumhuriyeti CumhurbaÅŸkanı’nın aynı kefeye koyulduÄŸuna dikkati çekerek, ÅŸu deÄŸerlendirmeyi yaptı:

“Bu sözleri söylemek, Ankara’dan bir bakış açısı üretmek anlamına gelmiyor. Bu, meselelere Türkiye Cumhuriyeti’nin baÅŸkentinden bakıldığını göstermiyor. Türkiye Cumhuriyeti CumhurbaÅŸkanı ile Yunanistan BaÅŸbakanı’nı aynı yerde deÄŸerlendiriyorsanız, o zaman siz ciddi bir yersizlik, yurtsuzluk, mekansızlık ve siyasi yurtsuzlukla karşı karşıyasınız demektir. Aslında bu sadece bir itiraf, baÅŸka bir ÅŸey deÄŸil.”

Kraliçe’nin cenaze töreninde uygulanacak protokol

Kraliçe 2. Elizabeth’in 19 Eylül’deki cenaze töreninde uygulanacak protokole iliÅŸkin soru üzerine Çelik, uygulanacak protokolün Ä°ngiltere’nin takdiri olduÄŸunu belirterek, birçok liderin katılacağı programla ilgili kısa sürede hazırlık yapılmasının zorluklarına iÅŸaret etti.

Ömer Çelik, CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın müsait olması durumunda cenaze törenine katılacağını açıkladığını hatırlatarak, ÅŸu bilgileri verdi:

“Fakat programla ilgili çalışma devam ediyor. Henüz netleÅŸmiÅŸ deÄŸil, ÅŸu anda net bir ÅŸey söyleyemiyorum. Çünkü biliyorsunuz öncesinde Åžangay BeÅŸlisi ile ilgili Özbekistan ziyareti var. Hemen ardından da BirleÅŸmiÅŸ Milletler ziyareti var. Kraliçe’nin cenaze töreni, iki ziyaretin arasına denk geliyor. Dolayısıyla program nasıl ayarlanır, bu akış nasıl saÄŸlanır halen arkadaÅŸlar bunu çalışıyor. Åžu anda biz bunu konuÅŸtuÄŸumuz zaman bile bunun üzerinde çalışan bir heyet olduÄŸunu, çalışmalarının sürdüğünü söyleyebilirim. O nedenle size kesin olarak bir ÅŸey söyleyemiyorum.”

Kaynak: AA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir