AK Parti Sözcüsü Çelik: Cumhurbaşkanımızın nerede Türkiye, nerede Türk kullanılacağı konusundaki hassasiyeti açıktır

AK Parti Sözcüsü Çelik Cumhurbaşkanımızın nerede Türkiye, nerede Türk kullanılacağı konusundaki hassasiyeti açıktır
AK Parti Sözcüsü Çelik, “Sayın CumhurbaÅŸkanımız bu konularda eleÅŸtirilecek, yargılanacak son kiÅŸidir, devletin başıdır. Dolayısıyla nerede Türkiye, nerede Türk kullanılacağı konusundaki hassasiyeti açıktır.” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, parti genel merkezinde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı devam ederken basın toplantısı düzenledi.
Ankara’da meydana gelen sel felaketinde hayatını kaybeden vatandaÅŸlara Allah’tan rahmet, ailelerine baÅŸ saÄŸlığı dileklerini ileten Çelik, devletin ve hükümetin bütün imkanlarıyla vatandaşın yaralarını sarmak için gereken gayreti gösterdiÄŸini, ilgili bakanlar ve kurumların sahada bulunduÄŸunu söyledi.
Çelik, Jandarma TeÅŸkilatının 183. kuruluÅŸ yıl dönümünü kutlayarak, Türkiye’nin en köklü kurumlarından bir tanesi olduÄŸunu dile getirdi.
Terörle mücadele operasyonlarına deÄŸinen Çelik, “Üzücü ve dikkat çekici olan nokta ÅŸudur; Türkiye ne zaman terörle mücadele ile ilgili yeni bir aÅŸamaya geçse ya da yeni bir operasyon yapacağından bahsetse müttefiklerimiz özelliklede demokrasi ile yönetilen ülkelerden ‘endiÅŸeliyiz’ diye bir açıklama geliyor. Bugüne kadar neyden dolayı endiÅŸeli olduklarını anlamış deÄŸiliz. Tam tersine bu operasyonları demokrasinin geleceÄŸi için demokratik dünyanın hür dünyanın geleceÄŸi için desteklemeleri gerekir.” ifadelerini kullandı.
Çelik, CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın EFES-2022 tatbikatında Yunanistan’ın adaları silahlandırmasına yönelik güçlü açıklamalarda bulunduÄŸuna deÄŸinerek, “Burada Yunanistan’ın hem bu açıklamaları çarpıtan hem hukuku ihlal eden propaganda mekanizması bir kere daha faaliyete geçti. Her zaman ÅŸunu söylüyoruz, Yunanistan bizim komÅŸumuz, komÅŸumuzla kendi meselelerimizi masada çözebilecek kabiliyete, tarihi birikime sahibiz ve diyaloÄŸa açığız ama Yunanistan’ın sürekli olarak üçüncü ülkeleri iÅŸin içine katması hukuk ihlallerini bir fiili durum olarak gündeme getirmesi maalesef bu süreci olumlu istikamette ilerlemekten mani kılmaktadır.” diye konuÅŸtu.
Yunanistan’ın bazı adaları anlaÅŸmalara aykırı ÅŸekilde silahlandırmasına iliÅŸkin Çelik, “Åžimdi ne zaman hukuka davet etsek ne zaman bu meseleyi masada çözmekten bahsetsek, maalesef Yunanistan bunu iÅŸte ‘komÅŸumuzun saldırganlığı’ ‘Türkiye’nin Osmanlı İmparatorluÄŸu hayalleri’ ya da iÅŸte ‘Türkiye’nin Yunanistan’ı tehdidi’ gibisinden aslı astarı olmayan birtakım propagandalara dönüştürmeye çalışıyor ki baÅŸka ülkelere mesaj vermek için.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Çelik, Yunanistan’ın hukuku ihlal eden taraf olduÄŸunu belirterek, “Gelin bu meseleyi masada çözelim, bu meseleyi diplomatik yollarla çözelim de iki ülke arasında çözelim diyen de biziz ama siz masada çözüme dönük her önerimizi erteleyerek, sahada fiili durum yaratıp hukuksuzluk konusunda ilerlediÄŸiniz zaman tabii ki ülkemiz de sahadaki fiili varlığını da açık ve net bir ÅŸekilde ortaya koyacaktır. Buradaki tartışmanın aslında esası Türkiye’nin Mavi Vatan konusundaki hassasiyetinin Mavi Vatan konusundaki tanımına uygun olmasıdır.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli’nin daha önce Cumhur İttifakı’nın cumhurbaÅŸkanı adayının CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan olduÄŸunu açıkladığını hatırlatan Çelik, “AK Parti adına da ben bunun böyle olduÄŸunu, AK Parti açısından zaten aksinin tasavvur edilemeyeceÄŸini defalarca ifade ettim. Bütün bunlara raÄŸmen çıkıp tekrar tekrar soruyorlar ‘adayınız kimdir’ diye. En son CumhurbaÅŸkanımız da açıkça adayımızın kendisi olduÄŸunu ifade etti. Dolayısıyla Cumhur İttifakı açısından bu konu net ve berrak bir konudur.” dedi.
Çelik, Millet İttifakı’nın cumhurbaÅŸkanı adayına iliÅŸkin, ÅŸunları söyledi:
“Karşımızdaki ittifak açısındansa bu konu neredeyse bütün tartışmaların merkezinde yer alan bir konu. Bunun nasıl formüle edileceÄŸi konusunda iÅŸte her toplantıdan sonra bir tartışma baÅŸlıyor. Sayın KılıçdaroÄŸlu’nun da partisinden gelen sözler ve davranışlar hesaplaÅŸma ile helalleÅŸme arasında gidip geliyor. Birileri helalleÅŸme dediÄŸinde öbür taraftan hemen hesaplaÅŸmacılar çıkıyor. Bir taraftan hesaplaÅŸma dendiÄŸinde hemen bunun toplumda oluÅŸturduÄŸu zararı ortadan kaldırmak için helalleÅŸmeden bahsediliyor. Dolayısıyla muÄŸlak ve net olmayan bir durum var ama en üzücü durum ÅŸudur, demokrasiye bu kadar vurgu yapacaksınız, retorik olarak, söylem olarak bunun üzerine bol bol cümle kuracaksınız. Ondan sonra da tartışma bizzat o ittifakın içinden gelecek ve Sayın KılıçdaroÄŸlu’nun kimliÄŸi ile ilgili, inancı ile ilgili bir tartışma ortaya çıkacak. Bu son derece ayıp bir ÅŸey. Türkiye’de herhangi bir makama aday olmak isteyen birisinin etnik kimliÄŸi tartışma konusu yapılmaz. Mezhebi, kimliÄŸi tartışma konusu yapılmaz ya da baÅŸka bir kimlik unsurunun tartışma konusu yapılması demokratik kültürü zehirleyen, insan haklarına aykırı bir durumdur. Türkiye’de mezhebi içinde etnik kimlik çerçevesinde bir ayrım ya da hiyerarÅŸilendirme yoktur. Türkiye’de ikinci sınıf vatandaÅŸ yoktur. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkes birinci sınıf vatandaÅŸtır.”
“Biz her bakımdan reddederiz”
Herhangi birinin mezhebi ya da etnik kimliği üzerinden ötekileştirilmesine asla müsaade etmeyeceklerini vurgulayan Çelik, şunları kaydetti:
“Nitekim Sayın Devlet Bahçeli de grup toplantısında mezhep üzerinden fitne çıkarmaya heves ve tevessül edenler fitnenin çıban baÅŸlarıdır diyerek bu tartışmayı dışladığımızı Cumhur İttifakı olarak söyledi. Yine Sayın Bahçeli ‘KılıçdaroÄŸlu’nun mezhebi, etnik kökeni, doÄŸduÄŸu yer bizim siyasi eleÅŸtirimizin tamamıyla dışındadır ve mutlaka saygı gösterilmelidir’ ifadesi kullandı. Bu ifadeler Sayın CumhurbaÅŸkanımızın ve Sayın Bahçeli’nin bu ifadeleri Cumhur İttifakı’nın ortak görüşüdür ve burada net bir ÅŸekilde herhangi bir makama aday olacak herhangi bir vatandaşımızın etnik köken, din ya da mezhebinin tartışılmasını ya da doÄŸduÄŸu yer üzerinden aidiyetinin tartışılmasını biz her bakımdan reddederiz.
Bunu insan haklarına aykırı buluruz, bu her türlü Türkiye Cumhuriyeti vatandaÅŸlığının getirdiÄŸi haklara dönük mütecaviz bir saldırı olarak deÄŸerlendirilir. Dolayısıyla orada bu tartışmanın o ittifakın içerisinde böyle birkaç hafta arayla çeÅŸitli vesilelerle gündeme gelmesini hem çok ayıplıyoruz, insan haklarına aykırı buluyoruz, siyasi görüşümüz tarafından da bu tartışmayı gündeme getirenleri kınıyoruz ve bu tartışmayı topyekun reddediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nde insanların etnik kökeni, kimliÄŸi ve mezhebi buna benzer unsurlar üzerinden etiketlenmesi diye bir ÅŸey söz konusu olmaz.”
İsrail DışiÅŸleri Bakanı’nın açıklaması
İsrail DışiÅŸleri Bakanı’nın, “Türkiye’deki vatandaÅŸlarının tehdit altında olabileceÄŸi ve ülkelerine dönmeleri gerektiÄŸi” ÅŸeklindeki açıklamasına iliÅŸkin Çelik, baÅŸka ülkelerle yaÅŸadıkları bir problemin yansıması olarak bu açıklamanın yapılabileceÄŸini düşündüğünü söyledi.
Türkiye’nin güvenli bir ülke olduÄŸunu, hem kendi vatandaÅŸlarını hem misafirlerini koruyacak güvenli ülkelerin başında geldiÄŸini vurgulayan Çelik, Türkiye’de herhangi bir ülkenin vatandaşının topyekun güvenlik tehdidi altında bulunması gibi bir deÄŸerlendirmenin söz konusu olamayacağını belirtti.
CHP’li Bolu Belediye BaÅŸkanı Özcan’ın disipline sevki
Ömer Çelik, Yargıtay Cumhuriyet BaÅŸsavcılığınca, CHP İstanbul İl BaÅŸkanı Canan KaftancıoÄŸlu’nun siyasi parti üyeliÄŸinin düşürülmesine iliÅŸkin soruya karşılık, hukukun iÅŸleyeceÄŸini, siyasi olarak hukuka karşı söylenmiÅŸ sözün bir geçerliliÄŸinin olmayacağını ifade etti.
Bir baÅŸka soru üzerine Çelik, CHP’li Bolu Belediye BaÅŸkanı Tanju Özcan’ın kesin ihraç talebiyle disipline sevk edilmesinin CHP’nin iç meselesi olduÄŸunu, bunun kendilerini ilgilendirmediÄŸini söyledi. AK Parti Sözcüsü Çelik, “Ancak ÅŸu kısmı bizi ilgilendirir, maalesef bu belediye baÅŸkanı Türkiye’de hiçbir partiye yakışmayan üsluplarıyla gündeme geliyor. Nefret dilini, cinsiyetçi dili bu kadar vurgulu bir ÅŸekilde sahiplenen, nefret siyasetini sahiplenen, bu ÅŸekilde gündeme gelen bir siyasetçi. Demokrasi ve temel demokratik deÄŸerlere inanan hiçbir siyasi organizasyonun herhangi bir ÅŸekilde sahiplenemeyeceÄŸi birisi.” diye konuÅŸtu.
“(Bir gece ansızın gelebiliriz) sözünü terör örgütlerine karşı kullanıyoruz”
Ömer Çelik, daha önce kullandığı, “Bir gece ansızın gelebiliriz” ifadesini Yunanistan basınının kendilerine yönelik yapılmış bir açıklama olarak sunmasına iliÅŸkin, bu konunun parti sözcülüğü yaptığı dönemde karşılaÅŸtığı en garip olaylardan biri olduÄŸunu belirtti. “Bir gece ansızın gelebiliriz” cümlesinin, CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın terör örgütlerine karşı kullandığı bir “motto” olduÄŸunu kaydeden Çelik, ÅŸunları söyledi:
“Bizim siyasi dilimize yerleÅŸmiÅŸ bir ÅŸey bu. Emekli bir koramiral çıkmış sanki biz onlara karşı bir savaÅŸ ilan ediyormuÅŸuz gibi söylemiÅŸ. Bu adamlar koramirallik filan yapmış. Yunan ordusu böyle ÅŸaka gibi tiplerin elindeyse bu o ülke için trajik bir durumdur. Bu sözü terör örgütlerine karşı kullanıyoruz, meÅŸru devletlere, BirleÅŸmiÅŸ Milletler üyesi devletlere, müttefiklerimize karşı kullanmıyoruz. Aramızda büyük sorun olsa bile müttefikimiz olmayan ülkelere karşı da kullanmıyoruz. Asıl sorun bizim terör örgütlerine karşı kullandığımız bu mottoyu Yunanistan’da birileri niye üstüne alınmıştır. Bunu hangi psikolojiyle, saikle üzerlerine alıyorlar. Buna ciddi bir zihniyet analizi yapılması lazım.”
“Türkiye” ifadesinin kullanımı
AK Parti Sözcüsü Çelik, “CHP’li Engin Özkoç, ‘Turkey’ yerine ‘Türkiye’ denilmesine iliÅŸkin CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’a yönelik, ‘Bu saçma karardan geri dön’ dedi. Bu konudaki deÄŸerlendirmeniz nedir?” sorusu üzerine de ÅŸunları kaydetti:
“Åžimdi şöyle bir tartışma yürüyor, bu ifadeler TürkçeleÅŸtirilirken CumhurbaÅŸkanımız, sanki Türk yerine Türkiye kullansın demiÅŸ gibi bir yaklaşım söyleniyor. EÄŸer kullanılanın Türkçesi Türk ise orada Türk kullanılacak, Türkiye ise Türkiye kullanılacak. Sanki Sayın CumhurbaÅŸkanımız Türk ifadesine karşı da orada Türkiye kullanılsın gibisinden sosyal medyada bir tartışma yürüyor. Bu konudaki tartışma yanlış bir tartışmadır. Kullanılan kelimelerin karşılıkları Türkiye ise Türkiye olarak kullanılacak Türkçesi. Türk ise Türk olarak kullanılacak Türkçesi. Mesele bundan ibarettir.
Sayın CumhurbaÅŸkanımız bu konularda eleÅŸtirilecek, yargılanacak son kiÅŸidir, devletin başıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin CumhurbaÅŸkanıdır, Türkiye CumhurbaÅŸkanıdır. Dolayısıyla nerede Türkiye, nerede Türk kullanılacağı konusundaki hassasiyeti açıktır.”
“Milletvekili dokunulmazlığının arkasına sığınıyor”
DBP Diyarbakır Milletvekili Salihe Aydeniz’in, Kadıköy’de düzenlenen izinsiz gösteride, görevli polis memuruna yumruklu saldırıda bulunmasına iliÅŸkin soruya karşılık Çelik, terör örgütünün savunulduÄŸu ve propagandasının yapıldığı toplantıları bazılarının demokratik toplantı gibi sunduÄŸunu söyledi.
Demokrasinin en önemli kırmızı çizgisinin terörle mücadele olduğunu vurgulayan Çelik, teröre karşı net bir tutum göstermeyen birisinin demokrasiyle ilgili cümlesini dinlemeye gerek olmadığını dile getirdi.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin aldığı kararlarda, terörle ilgili bir atmosfer oluşturmayı, demokratik bir devletin reddetmesi ve mücadele etmesi gereken meşru bir durum olarak kabul ettiğini anlatan Çelik, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Terör örgütüne propaganda yaptırmak için sürekli etkinlik düzenleyeceksiniz. Güvenlik güçleri de bunun sınırlarını ortaya koyduÄŸu zaman güvenlik güçlerine karşı da bir güç ve kaba ÅŸiddet gösterisinde, mütecaviz bir saldırıda bulunacaksınız. Güvenlik gücü hukuk içerisinde kalması gerektiÄŸi için buna cevap veremiyor. Ötekisi milletvekili dokunulmazlığının arkasına sığınıyor. Halbuki milletvekili dokunulmazlığı demokratik sistem içerisinde o kiÅŸinin fikirlerini hür bir ÅŸekilde ifade edebilmesini güvence altına almak için çıkmıştır. Bunun herhangi bir ÅŸekilde antidemokratik tavırların ve demokrasiyi yok etmek isteyen terörün desteklenmesi için bir himaye alanı oluÅŸturması düşünülemez. O milletvekilinin dokunulmazlığıyla ilgili karar yüce Meclis’e geldiÄŸi zaman AK Parti, dokunulmazlığın kaldırılması yönünde oy kullanacaktır. Bir grup eline silah aldı darbe yapıyor, bir grup aldı terör eylemi faaliyetine giriÅŸiyor. Bunlar demokraside ucundan kıyısından asla kabul edilemeyecek, demokrasinin yanına yaklaÅŸtırılamayacak, hukuk devleti açısından topyekun reddedilecek meselelerdir. O eylemi bir kez daha lanetliyoruz, kınıyoruz.”
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, MKYK’da, Mali ve İdari İşler BaÅŸkanlığının kapsamlı sunum yaptığını, Meclis çalışmalarını deÄŸerlendirdiklerini, en geniÅŸ gündemi de milli eÄŸitimle ilgili konulara ayırdıklarını belirterek, üyelerin gündeme getirdiÄŸi sorunları, soruları ele aldıklarını kaydetti.
Kaynak: AA