Altun: Yalan habere dayalı kara düzen ulusal güvenlik sorunu olarak görülmeli
![Altun Yalan habere dayalı kara düzen ulusal güvenlik sorunu olarak görülmeli](https://haberegider.com/wp-content/uploads/Altun-Yalan-habere-dayali-kara-duzen-ulusal-guvenlik-sorunu-olarak-gorulmeli.jpg)
Altun Yalan habere dayalı kara düzen ulusal güvenlik sorunu olarak görülmeli
CumhurbaÅŸkanlığı Ä°letiÅŸim BaÅŸkanı Altun, “Yalan habere dayanan bu kara düzen, toplumsal huzurumuzu açıkça tehdit ettiÄŸi gibi bir ulusal güvenlik sorunu olarak görülmelidir. Basit bir hata olarak görmüyoruz bunu, göremeyiz.” dedi.
CumhurbaÅŸkanlığı Ä°letiÅŸim BaÅŸkanlığı tarafından çevrim içi olarak düzenlenen “Ä°nternet Medyası ve HaberciliÄŸi Çalıştayı” internet medyası mensupları, sektör yöneticileri, kamu kurumları ve üniversitelerin temsilcilerinin katılımıyla gerçekleÅŸtirildi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, çalıştayın açılış konuşmasında, internet teknolojisindeki gelişmelerin kitle iletişimine de yeni bir boyut kazandırdığını ifade etti.
CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın liderliÄŸinde, her alanda olduÄŸu gibi iletiÅŸim altyapısına da büyük yatırımlar yapıldığını, bu sayede dijitalleÅŸmenin Türkiye’de hız ve yaygınlık kazandığını belirten Altun, birçok alanda her geçen gün kamuoyu tarafından daha fazla kullanılan internet teknolojilerinin haberciliÄŸin de ayrılmaz bir parçası halini aldığına dikkati çekti.
Türkiye’de güçlenen demokrasi sayesinde ve teknik anlamda yayıncılığın geliÅŸmesiyle medyada çok seslilik artarken, hızlı ve kolay eriÅŸim imkanıyla internet haberciliÄŸinin geniÅŸ kesimler tarafından daha fazla kabul görmeye baÅŸladığını anlatan Altun, şöyle devam etti:
“Medya sektöründeki dönüşüme iÅŸaret eden bu tablo, habere eriÅŸim ve ifade özgürlüğü bakımından da elbette olumlu bir geliÅŸmedir. Ä°nternet gazeteciliÄŸi düne göre hayatlarımıza daha fazla dahil olsa da bugün ülkemizde hala tam anlamıyla resmi bir çerçeveye de sahip deÄŸildir. Ä°nternet haberciliÄŸi bu kadar yaygınlık kazanırken, ilgili mevzuatın da yeni gerçeklikle uyumlu hale getirilmesi elzemdir. Bu adım, her ÅŸeyden önce, mesleÄŸin itibarını ve iÅŸini hakkıyla yapan gazetecilerin saygınlığını korumak adına bir zorunluluktur. Ä°nternet gazeteciliÄŸinin mesleki standartlarını ortaya koyma, bu alanı rasyonel ve ÅŸeffaf bir ÅŸekilde düzenleme noktasında biz Ä°letiÅŸim BaÅŸkanlığı olarak sektörle birlikte çalışmaya devam edeceÄŸiz.”
“Yalan üzerine kurulu tahrif haberciliÄŸi, demokrasiye büyük zararlar vermektedir”
Toplumun, ülke ve dünyadaki geliÅŸmeler hakkında gerçek, doÄŸru ve güvenilir haberlere ulaÅŸmasının saÄŸlıklı bir demokrasi için vazgeçilmez olduÄŸunu vurgulayan Altun, “Dolayısıyla hakikate dayalı habercilik demokrasiyi güçlendirirken, çarpıtma ve yalan üzerine kurulu tahrif haberciliÄŸi demokrasiye büyük zararlar vermektedir. Bu noktada hakikat temsilcisi olan gazeteciler önemli bir sorumluluÄŸu da yüklenmiÅŸ durumdadır. Bireylerin ve toplumun saÄŸlıklı, eksiksiz ve gerçekliÄŸe dayalı ÅŸekilde bilgilendirilmesi ve haber alma hakkının korunması noktasında medya mensuplarının kritik bir fonksiyon icra ettiklerine inanıyorum.” diye konuÅŸtu.
Türkiye’ye karşı ulusal ve uluslararası boyutta dezenformasyon giriÅŸimleriyle mücadelede medya mensuplarına da önemli görevlerin düştüğüne dikkati çeken Altun, ÅŸunları kaydetti:
“DiÄŸer taraftan dijital imkanların geliÅŸmesiyle manipülasyonun, yalan haberin de kolaylıkla yayılabildiÄŸine, bu imkanın kötücül amaçlar için kullanılabildiÄŸine de ÅŸahit oluyoruz. Bu durum, medya sektöründe ve habercilik anlayışında yapısal bir dönüşümü zorunlu kılmaktadır. Gazetecilik ilkeleri ve mesleki standartların yanı sıra öz denetimden yoksun bir internet haberciliÄŸi, ne yazık ki hakikatlerin kolayca çarpıtılabildiÄŸi, manipülatif içeriklerin yaygınlık kazanabildiÄŸi bir mecra olarak da karşımıza çıkabiliyor. Dijital mecralarda kasıtlı çarpıtmalar, kara propaganda ve yalan bilgilerle kiÅŸilerin hakları ya da kurumların itibarı kolayca hedef alınabiliyor. Bazı uluslararası medya platformlarının ve onların içerideki uzantılarının, kötücül ajandaların aparatı olarak ülkemize yönelik kara propaganda çabalarına da yine maalesef tanıklık ediyoruz. Bu durum, demokrasimiz için olduÄŸu kadar sektöre yönelik algı ve mesleki nitelik itibarıyla da önemli bir soruna iÅŸaret etmektedir.”
Bill Kovach ve Tom Rosenstiel’ın “GazeteciliÄŸin Esasları” adlı eserlerinde, gazeteciliÄŸin ilk yükümlülüğünün “gerçek haber” olduÄŸunu vurguladığını aktaran Altun, Kovach ve Rosenstiel’ın, gazetecilerin sadakatle baÄŸlı olacağı ilk merciinin halk olduÄŸuna, bu mesleÄŸin temelinde “bilgiyi teyit etme” disiplininin yattığına dikkati çektiklerini söyledi.
“HaberciliÄŸin tek amacı hakikattir”
Altun, “Dolayısıyla, ister konvansiyonel mecralarda, ister dijital mecralarda yapılsın, haberciliÄŸin tek amacı hakikattir, hakikat olmalıdır. Gazeteciler her mecrada ‘hakikatin temsilcisi’ olduklarının bilinci ve hassasiyetiyle mesleklerini icra etmelidir.” görüşünü paylaÅŸtı.
Gazeteciliğin en temel ilkesi olan 5N1K kuralının bile bir kenara atılarak, habercilik adı altında algı operasyonu ya da tetikçilik yapılabildiğinin görüldüğünü dile getiren Altun, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Nedir 5N1K? Habercilik bir tercüme faaliyetidir. Bir olayın bir habere tercümesi sırasında sorulan ne, ne zaman, nerede, nasıl, neden ve kim soruları haberin olmazsa olmazıdır. Dedikodular ve yalanlar ‘iddiaya göre haberciliÄŸi’ altında dolaşıma sokulurken, 5N1K olmaksızın haber yazılamayacağı akla bile gelmiyor. Ne yazık ki dedikodu adı altında yapılan dedikoduyu dolaşıma sokan sözde habercilik bir kültüre dönüşebiliyor ve bu olumsuz geliÅŸme ne yazık ki bir kültüre döndükten sonra sansasyon, bu sürecin merkezinde yer alıyor. Sansasyon oluÅŸturma ve daha fazla tıklanma hedefiyle, hiçbir araÅŸtırma ya da teyide ihtiyaç duymadan masa başında hazırlanan haberler, dijital ekosistemi ve toplumu zehirliyor. Kimi siyasiler ise güya muhalefet yapma adına, her türlü ahlaki ve siyasi ilkeden yoksun biçimde, yalan siyasetlerini yalan haberlerle destekleyecek bir tezgah iÅŸletiyorlar. Ne yazık ki bu noktada internet medyası da ideolojik tahkimat aracı olarak kullanılabiliyor. Bu, insanın ‘bilme açlığını’ tahrif edilmiÅŸ haberlerle suiistimal etmekten baÅŸka bir ÅŸey deÄŸildir.”
Hakikatin çarpıtılmasının son örneklerinin “Katarlılara Türkiye’de sınavsız tıp eÄŸitimi” ve “Kız öğrenci yurdundan çıkan silahlar” baÅŸlıklı yalan haberlerde görüldüğünü aktaran Altun, şöyle devam etti:
“Ä°lk olarak bir internet sitesinde yayımlanan ve tamamen yalan olan ‘Katarlı öğrencilere sınavsız tıp eÄŸitimi’ baÅŸlıklı haberin, kamuoyunu yanlış yönlendirme ve üniversite sınavına girecek gençleri hükümetimize karşı kışkırtma amacı taşıdığı çok açıktı. Ä°nternetin doÄŸası gereÄŸi bu yalan hızla yayıldı. BaÅŸka birçok internet sitesi, bu provokatif içeriÄŸi olduÄŸu gibi kopyalayıp kullandı. Ana muhalefetin genel baÅŸkanı da bu yalanın peÅŸine takıldı, hatta bayraktarlığını yaptı. Haberin kesinlikle gerçek olmadığını ortaya koyduk, hemen. Bunu ortaya koymamıza raÄŸmen haberi yapan internet sitesi ancak 27 saat sonra döndü ve ‘biz yanlış yapmışız, özür dileriz’ dedi. Dahası ‘bizim haberimizi referans alarak açıklama yapanlardan da özür dileriz’ dedi. Fakat 27 saat geçmiÅŸti ve artık zaten algı operasyonu tamamlanmıştı. Ama bu yalanın parçası, hatta merkezi olan muhalefet mensupları, hakikat ortaya çıkmasına raÄŸmen, hiçbir ÅŸekilde özür dilemeyerek kafalarını kuma gömmeyi sürdürdü.
‘Kız öğrenci yurdundan çıkan silahlar’ baÅŸlıklı yalan haber. Bu yalan haberi yapan internet sitesi de, yalanda ne kadar ileri gidebileceÄŸini bize gösterdi. Bakın medya tarihinde böylesi örnekler yoktur. Bu yalan giriÅŸimleri bir çerçeve olarak alıp bir daha tecelli etmemesi gereken olumsuz bir örnek olarak bütün kamuoyunun, halkımızın belgelemesi gerekir. Bir belgesel çekiminde kullanılan imitasyon silahları ‘gerçek silah’ olarak sunup kamuoyunda infial yaratmayı amaçlayan bu çarpıtma haber de tam anlamıyla bir medya terörü örneÄŸidir. Yalan habere dayanan bu kara düzen, toplumsal huzurumuzu açıkça tehdit ettiÄŸi gibi bir ulusal güvenlik sorunu olarak görülmelidir. Basit bir hata olarak görmüyoruz bunu, göremeyiz. Sistematik yalanlarla, kamuoyunu yanlış yönlendirmeye ve vatandaÅŸlarımızı kışkırtmaya çalışanlar, elbette iÅŸledikleri cürümler dolayısıyla hukuki olarak bedel ödeyeceklerdir. Adalet sistemimiz bu cürümlerin hesabını elbette soracaktır. Elbette hukuka dayalı hak ve sorumluluklarla düzenlenmiÅŸ güçlü bir medya yapısıyla bu suçların da önlenmesi mümkündür. Biz bu algı operasyonlarıyla, dezenformasyonlarla, yalanlarla, çarpıtmalarla her mecrada ‘yaÅŸasın hakikat’ diyerek mücadele etmeye ve hakikati savunmaya devam edeceÄŸiz.”
“Ä°nternet gazeteciliÄŸi baÄŸlamında, bugün yeni hukuki düzenlemelere ihtiyaç var”
Ä°nternet gazeteciliÄŸinde ele alınması gereken konulardan birinin de basın etiÄŸi tartışmaları olduÄŸunu vurgulayan Altun, “Ä°nternet medyasında meslek ilkelerinden ve güçlü bir denetimden yoksun ÅŸekilde sadece hız, haber atlatma, sansasyon ve tıklanma odaklı yapılan habercilik, bugün önemli bir mesele olarak karşımıza çıkıyor.” ifadesini kullandı.
Yapılan araÅŸtırmaların, her üç haberden birinin tıklanma odaklı olacak ÅŸekilde üretildiÄŸine iÅŸaret ettiÄŸini dile getiren Altun, “Okunurluk göstergesi olarak görülen ve bu sayede reklam gelirleri baÅŸta olmak üzere finansman kaynağı olan bu sistem, maalesef kasıtlı biçimde üretilen aldatıcı ve düşük kalitedeki içeriklere de yer verilmesine yol açıyor. Bu da haber özgürlüğünün sınırları tartışmasını beraberinde getiriyor kuÅŸkusuz. Geleneksel medyada denetim gereÄŸi kullanılamayan görüntü ve ifadelere internet medyasında kontrolsüzce yer verilebildiÄŸine ÅŸahit oluyoruz. Ayrıca içeriÄŸin doÄŸruluÄŸu, güvenilirliÄŸi, telif hakları ve diÄŸer etik sorunlar da internet gazeteciliÄŸinde tartışılır bir hal alabiliyor.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Altun, bir diÄŸer etik sorunun da internet gazeteciliÄŸinde eksik kalan ya da güçlendirilmesi gereken “cevap ve düzeltme” hakkı olduÄŸunu belirterek, “Muhakkak ki bütün bu konuların ele alınması, toplumun doÄŸru bilgi edinme hakkı çerçevesinde önemlidir. Daha hızlı ve yaygın habercilikle toplumu bilgilendirmede büyük bir önem kazanan internet medyasının ve temsilcilerinin haklarının düzenlenmesi ve güçlendirilmesi de bir o kadar ehemmiyet arz ediyor. Nitekim biz bu çalıştayı da bu amaç doÄŸrultusunda dizayn etmiÅŸ durumdayız. Güçlü ve güvence altındaki haberciliÄŸin hakikatle daha saÄŸlam baÄŸları olacağı muhakkaktır.” dedi.
Bu gerçekten hareketle, internet gazeteciliÄŸi baÄŸlamında, bugün yeni hukuki düzenlemelere ihtiyaç duyulduÄŸunun bilindiÄŸini vurgulayan Altun, “Ä°lk olarak internet gazetelerinin yasal statüsünün ne olması gerektiÄŸinden baÅŸlayarak, internet gazeteciliÄŸinin mesleki standartlarının belirlenmesi, uygun çalışma ortamının saÄŸlanması ve mutlak suretle çalışanların haklarının korunmasına yönelik çerçevenin çizilmesi son derece önemlidir. Dolayısıyla internet yayıncılığında yanlış uygulamaların ve eksikliklerin giderilmesi, çözüm yolları için önerilerde bulunulması ve niteliÄŸin artırılması elzemdir.” diye konuÅŸtu.
“Çözüm önerilerini de ortaya koymayı ümit ediyoruz”
BaÅŸkanlığın katkılarıyla daha önce düzenlenen Dijital Dünya Çalıştayı’nda da internet üzerinden yapılan gazetecilik faaliyetlerinin önemine ve düzenlenme ihtiyacına iÅŸaret ettiklerini anımsatan Altun, “Ä°nternet gazeteciliÄŸinin mesleki standartlarının ortaya konulması gerektiÄŸine bir kez daha dikkat çekmek istiyorum. HaberciliÄŸin mesleki ve ahlaki esasları çerçevesinde profesyonelce iÅŸini yapan gazetecilerin ayrıştırılması bakımından da bunu lüzumlu görüyorum. Bu adımın aynı zamanda internet medyasına süreklilik ve kurumsallaÅŸma getireceÄŸini düşünüyorum. Hiç kuÅŸkusuz sürekliliÄŸi olan ve kurumsallaÅŸmış medya yapılarının varlığı, hakikat mücadelesinde önemli bir geliÅŸimdir ve önemli bir kazanımdır.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Altun, diÄŸer taraftan teknolojinin imkanlarıyla daha farklı ve zengin içerik üretimi noktasında internet yayıncılığının medya sektörüne yapacağı katkıları çok kıymetli bulduÄŸunu belirterek, “Konvansiyonel medya içeriklerini takip ve taklit etmek, sadece o içerikleri internet ortamında dolaşıma sokmak, dijitalleÅŸmeyi doÄŸru okuyamamak demektir. Ä°nternet medyasının bu anlamda yenilikçi, özgün ve farklı içerik ve konseptlerle öncü bir konumda olması gerektiÄŸini düşünüyorum. Bu yaklaşım doÄŸru ÅŸekilde kendisine bir alan bulduÄŸunda bunun konvansiyonel medyaya da yansımaları olacağını ve topyekun bir dönüşüm getireceÄŸini hep birlikte göreceÄŸiz.” sözlerini sarf etti.
Bu farkındalıkla, medya ve iletiÅŸimin bütün alanlarında daha saÄŸlıklı ve kaliteli bir yapının oluÅŸturulması arzularının bir göstergesi olarak, Ä°nternet Medyası ve HaberciliÄŸi Çalıştayı’nı düzenlediklerini dile getiren Altun, ÅŸunları kaydetti:
“Bu çalıştayla, dijitalleÅŸen dünyada medya sektöründeki kazanımları ele almanın yanı sıra sektördeki sorunlara yönelik çözüm önerilerini de ortaya koymayı ümit ediyoruz. Konunun uzmanı ve tarafı siz saygın medya ve sektör temsilcileri, kıymetli akademisyenler ve kurum temsilcileriyle birlikte önemli fikir teatilerinde bulunacağız. Bu çalışmanın sonuçlarının, alandaki eksiklikleri gidermeye önemli bir katkı sunacağına yürekten inanıyorum.”​​​​​​​
Kaynak: AA