Ayasofya-i Kebir Cami-i Åžerifi’ne “La ilahe illallah” mahyası asıldı

On bir ayın sultanı ramazanın yüzyıllardır süregelen geleneÄŸi mahyalar, Eyüpsultan Camisi’nin ardından Ayasofya-i Kebir Cami-i Åžerifi’ni de süslemeye baÅŸladı.

Ramazan ayına sayılı günler kala Ayasofya-i Kebir Cami-i Åžerifi minarelerinin arasına “La ilahe illallah” mahyası asıldı.

On bir ayın sultanı ramazanın yüzyıllardır süregelen geleneÄŸi mahyalar, Ä°stanbul’daki camilere asılmaya baÅŸlandı.

Her ramazanda camileri süsleyen mahyalara iliÅŸkin Eyüpsultan Camisi’nin ardından Ayasoyfa Camii ile devam eden çalışmalar dron ile görüntülendi.

“Ramazanın en önemli iÅŸaretlerinden biri de mahyalar”

İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdür Yardımcısı Levent Çetin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü olarak bu sene 7 selatin camisinde, kadim bir Osmanlı ve cami süsleme geleneği olarak mahya asma işlerine başladıklarını söyledi.

Ramazan ayı boyunca 7 farklı selatin camisine beÅŸer farklı mahya asılacağını dile getiren Çetin, “Bu gelenek, Osmanlı padiÅŸahları tarafından da önemsenmiÅŸ bir cami süsleme sanatı. Dönemin padiÅŸahları da camilerin mahyalar ile süslenmesini istemiÅŸler.” dedi.

Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak ramazan ayı boyunca bu geleneÄŸi sürdürmeye devam ettiklerini vurgulayan Çetin, “Ramazanın geldiÄŸinin en önemli iÅŸaretlerinden birisi de bu mahyalar. Ä°nsanlarımız bu mahyaları camilerimizin üzerinde gördüğünde ramazan hissiyatını çok daha iyi hissediyorlar.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

“Mahya sanatımızı yüzyıllardır devam ettirmeye çalışıyoruz”

Osmanlı’nın son mahyacısı Hacı Ali Ceyhan’ın çırağı mahya ustası Kahraman Yıldız ise mahya yazılarının Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığının belirlediÄŸi tema çerçevesinde belirlendiÄŸini belirterek, “Bu senenin teması ramazan ve ahiret bilinci. Bu tema doÄŸrultusunda Ä°stanbul Müftülüğünün vermiÅŸ olduÄŸu veciz sözler var. Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğüne bu sözler geldi. Vakıflar Genel Müdürlüğü sayesinde mahya sanatımızı yüzyıllardan beri devam ettirmeye çalışıyoruz.” ifadesini kullandı.

Mahya asmaya her sene olduÄŸu gibi Eyüp Sultan Camisi’yle baÅŸladıklarına iÅŸaret eden Yıldız, ilk olarak “Ramazan Kur’an ayıdır” yazısının asıldığını, ramazan boyunca 5 farklı yazının camide yer alacağını kaydetti.

Yıldız, “Eyüp Sultan’da 5 tane yazımız var, diÄŸer camilerde de beÅŸer tane yazımız var. Yalnız Ayasofya-i Kebir Cami-i Åžerifi’nde ‘La ilahe illallah’, Sultanahmet Camisi’ne ise ‘Muhammedün Resulullah’ yazıları bir ay boyunca kalacak. DiÄŸer 5 caminin yazısı deÄŸiÅŸecek.” bilgisini verdi.

“En büyük harfler Ayasofya-i Kebir Cami-i Åžerifi’nde”

Mahya sanatının Osmanlı Devleti zamanına dayanan çok eski bir sanat olduÄŸunu vurgulayan Yıldız, “Ramazan önemli bir olay. Sinemanın, televizyonun, gazetenin olmadığı dönemlerde tek görsel yayın mahyalar vardı. Hala o sıcaklık devam ediyor. Biz de burada belirli mesajları yazarak halkımızı aydınlatıyoruz ve akÅŸamları güzel bir ÅŸenlik oluyor, ramazan ÅŸenliÄŸi oluyor.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Mahya ustalığının zevkli fakat zor bir iÅŸ olduÄŸunu belirten Yıldız, “Her iÅŸin bir zorluÄŸu vardır. Bu iÅŸi de Allah’a şükür yıllardan beri yapmaya devam ediyoruz.” dedi.

Meslek hayatı boyunca pek çok hatırası bulunduÄŸunun altını çizen Yıldız, “Ayasofya-i Kebir Cami-i Åžerifi’nde hiç mahya yoktu, evvelki sene buraya mahya kurduk. Osmanlı döneminde de buraya mahya kurulması giriÅŸiminde bulunmuÅŸ ama minarelerin arasındaki mesafe çok açık olduÄŸu ve tek ÅŸerefesi olduÄŸu için muvaffak olunamamış, birbirine vurarak hepsi kırılmış. Allah’a şükür ampuller arasındaki mesafeyi uzattım, o yüzden çarpışma olmuyor. En büyük harfler de Ayasofya’da. ZorluÄŸu var, üç camiye bedel burası. Aslında işçiliÄŸi zor, ağır bir iÅŸ ama görüntü olarak çok güzel oldu. Hayırlı uÄŸurlu olsun diyelim.” deÄŸerlendirmesini yaptı.

Mahya ustası Yıldız, gençlerin bu ata yadigarı sanatı sürdürmesi gerektiÄŸini vurgulayarak, “Ben de ÅŸu anda 69 yaşına geldim, 50 senedir bu iÅŸi yapıyorum. Artık birisi gelsin bayrağı alsın devam etsin. Aslında güzel meslek, biraz zorluÄŸu var ama güzel meslek. Sevda iÅŸi biraz da yani illaki isteyerek olacak, seveceksiniz mesleÄŸi. Biraz da ahlak gerekiyor, camilere güzel güzel sözler yazıyorsunuz.” diye konuÅŸtu.

Osmanlı Devleti’nde ilk olarak Sultan 1. Ahmet döneminde Sultanahmet Camisi’ne asılmasıyla baÅŸlayan mahya geleneÄŸi günümüzde de devam ediyor.

Kaynak: AA