Bahçeli: İbreti alem için, 104 emekli amiralin rütbeleri sökülmelidir

MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli, “Åžimdi bu bildiriye imza atanların hesap verme vakti gelmiÅŸtir. Ä°breti alem için, 104 emekli amiralin rütbeleri sökülmelidir.” dedi.

MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli,  MHP TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuÅŸmada, bir yılı aÅŸan süredir beÅŸeriyetin vahim bir salgının pençesinde adeta kıvrandığını, Türkiye’nin bütün imkanlarını seferber ederek tehlikeli virüse karşı teyakkuz halinde olduÄŸunu belirtti.

“Maalesef Kovid-19 kaynaklı vaka ve vefat sayısında tedirgin edici bir artış gözlenmektedir.” diyen Bahçeli, mutasyonlu virüsün bulaÅŸma hızının endiÅŸeleri günbegün kamçıladığını söyledi.

Salgın döneminin insan ve toplum hayatına, siyaset ve sosyal iliÅŸkiler ağına, ekonomi ve ticaret alanına yıkıcı ve çok yönlü tesirleri olduÄŸunu dile getiren Bahçeli, “Bu olumsuz tesirleri en aza indirmek, hazmedilebilir seviyelere çekmek maksadıyla devlet ve hükümetimiz yoÄŸun çaba harcamaktadır. Sürece destek vermek, arkasında durmak, vatan sevgisiyle mücehhez her insanımızın baÅŸlıca sorumluluÄŸudur. Maskeyi kola deÄŸil aÄŸza takmak, sosyal mesafeyi beklenen ölçülerde tutmak, hijyen ve temizlik ÅŸartlarına titizlikle uymak virüsle savaÅŸta en önemli kozumuzdur.” ifadesini kullandı.

Aşılama çalışmalarının memnuniyet verici düzeylerde olduğunu, bu çerçevede disiplinli, sistemli ve şeffaf bir sürecin ilerleme kaydettiğini belirten Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Dünya genelinde hala Kovid-19’un tedavisinde kullanılan aşıya eriÅŸim zorluÄŸu yaÅŸayan ülkelerin varlığı biliniyorken, Türkiye’de yapılan aşı sayısı 17 milyonu bulmuÅŸtur. Hatta yerli aşı üretimi konusunda ümit verici geliÅŸmeler yaÅŸanmaktadır. Bilinmelidir ki, virüs bizim irademizden daha güçlü deÄŸildir. Brezilya’da günde 3 bin kiÅŸinin öldüğü düşünüldüğünde, Türkiye’mizin hastalığa karşı nasıl dirençli olduÄŸu, nasıl mücadele ettiÄŸi nesnel gerçeklerle ortaya çıkacaktır. Ä°nanıyorum ki, güç birliÄŸi yaparak, inanç birliÄŸi yaparak, kurallara harfiyen uyarak musallat olan musibeti Allah’ın izniyle yeneceÄŸiz. SaÄŸlık Bakanlığımıza güveniyoruz. Doktorlarımızdan hemÅŸirelerimize, hasta bakıcılarımızdan diÄŸer tüm saÄŸlık çalışanlarımıza kadar virüsle birebir mücadele eden cesur yüreklere hem minnet duyuyor hem de fedakarlıklarını takdir ve tebrik ediyoruz. Bugünleri aÅŸacağız, virüse asla teslim olmayacağız. Türkiye haritası kırmızıya boyansa da umutsuzluÄŸa kapılmayacağız.”

Bahçeli, özellikle Kovid-19’u kutuplaÅŸma malzemesi yapıp karamsarlık ve kuÅŸku aşılamak için sürekli faal halde bulunan zillet lobisine Türk milletinin prim vermeyeceÄŸini, bu siyaset kalpazanlarına aldırış etmeyeceÄŸini söyleyerek, ÅŸunları kaydetti:

“Son bir yıl içinde, insanüstü emek sarf eden saÄŸlık çalışanlarımız neyi eksik bırakmış, neleri ihmal etmiÅŸ, hangi müdahalelerde gecikmiÅŸlerdir? Türkiye’yi kötü göstermek için fırsatçılık yapan, ahlaksızca ganimet avcılığına soyunan siyaset virüslerini, sorarım sizlere, kul affeder mi, millet hoÅŸgörür mü, Allah bağışlar mı? Neredeyse Türkiye’nin hastalıktan kırılmasını, siyasi ve ekonomik kaosa düşmesini, demokrasi dışına sapmasını heyecanla bekleyen, mesela CHP’nin, mesela Ä°P’in, mesela HDP’nin ülke ve insan sevgisinden bahsedecek sütü ve lokması helal tek bir kiÅŸi var mıdır? Dertte yoklar, tasada yoklar, çilede yoklar, sıkıntıda yoklar ama sıra istismara geldi mi, sırayı iftira yarışı aldı mı, bunların teker teker gizlendikleri deliklerinden çıktığını herkes görmekte ve bilmektedir. Biz, öylesine adil ve müşfik bir vicdana sahibiz ki, Kovid-19’u polemik konusu yapıp silah gibi kullananlara bile saÄŸlık, sıhhat ve selamet dilemekten tereddüt etmedik, etmeyiz, bundan sonra da etmeyeceÄŸiz. Çünkü biz onlar gibi olmayacağız. Onlar gibi küçülmeyeceÄŸiz. Türkiye’nin Kovid-19’la mücadelesine gölge düşürmeye kalkışanlar bize göre yüzsüzler lobisidir.”

Karanlıktan aydınlığa taÅŸ fırlatıp, “Virüs döneminden iktidar devÅŸirir miyim?” diye kirli hesap yapanların mahcup ve maÄŸlup olacağı günlerin çok uzak olmadığını belirten Bahçeli, “Adımız bir olduÄŸu kadar acımız birdir. Acımız bir olduÄŸu kadar sevincimiz birdir. Sevincimiz birse sevgimiz bindir. Nitekim biz Türk milletiyiz, biz büyük bir ülke olan Türkiye’yiz. Ortak hassasiyetlerde bir araya gelemeyenlerin aidiyet bunalımıyla malul, ahlak kriziyle mahut, akıl tutulmasıyla mahkum olduklarını her ortamda söyleyeceÄŸiz, bunların pis tezgahlarını baÅŸlarına geçireceÄŸiz.” dedi.

SaÄŸlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu üyeleri ve saÄŸlık çalışanlarına teÅŸekkür ederek üstün baÅŸarılar dileyen Bahçeli, “Kim ne söylerse söylesin, biz hepsinin yanındayız. Biz Türkiye’mizin safındayız. Biz saÄŸlıklı günlere ulaÅŸmanın hedefindeyiz. Tefrikaya kulağımız kapalı, tezvirata sırtımız dönüktür. Siyasi iÅŸportacıların oyunlarını mutlaka bozacağız. Ä°nanırsak yaparız, yaparsak geleceÄŸimizi perdelemek için kuyruÄŸa girenleri aramızdan söküp atarız. Duanın iffetine güveniyoruz, bilimin itibarına ümit baÄŸlıyoruz, tıbbın imkanlarıyla yokuÅŸların aşılacağını düşünüyoruz. Her gecenin bir sabahı vardır ve o sabah yaklaÅŸmıştır. Allah’ın rahmetinden ümit kesilmez. BaÅŸaracağız, bir musibetten bin hayrın çıkacağını hep birlikte görüp yaÅŸayacağız.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Bahçeli, Montrö tartışmaları, Kanal Ä°stanbul anlaÅŸmazlıkları derken, Türkiye’nin 4 Nisan’da 104 emekli amiralin bir nevi muhtırasıyla sarsıldığını ifade etti.

“Öncelikle ÅŸunu ifade etmek isterim ki 1936 tarihli Montrö BoÄŸazlar SözleÅŸmesi, Lozan AntlaÅŸması’nın tamamlayıcı bir halkası, ayrılmaz bir parçasıdır. Aynı zamanda bizim kırmızı çizgimiz, Karadeniz’in barış ve istikrar güvencesidir.” diyen Bahçeli, hiç kimsenin de Montrö BoÄŸazlar SözleÅŸmesi’ni tartışmaya açmadığını, “Feshedelim.” demediÄŸini söyledi.

Türkiye’nin kendi egemenlik sahasında iç deniz yolu açmasının Montrö ile bağının nasıl kurulduÄŸunu soran Bahçeli, “Bu zorlama, zeka özürlü yaklaşımın failleri herkesi kendileri gibi aptal ve ahmak mı zannediyorlar? Vehimlerinin ve gizli emellerinin esiri olan 104 emekli amiral Türk demokrasi tarihinin kara bir lekesidir. Bu lekeyi temizlemek demokrasinin, hukukun ve milli iradenin tarihe karşı namus, şühedaya da vefa borcudur.” deÄŸerlendirmesini yaptı.

Dünyanın olaÄŸanüstü bir dönemden geçtiÄŸi, ülkeler arası cepheleÅŸmenin derinleÅŸtiÄŸi, Türkiye’ye yönelik husumet bloÄŸunun kalabalıklaÅŸtığı bir zaman aralığında, demokrasi düşmanlarına yeÅŸil ışık yakan, “gel gel yapan 104’lüklerin” büyük bir suç iÅŸlediklerini dile getiren Bahçeli, “Bu suç cezasız kalamaz, kalmayacaktır.” dedi.

“Hayret etmemek elde deÄŸildir, mavi vatanımızı bu çürüklerle nasıl savunmuÅŸuz? Milli egemenlik haklarımızı, bu darbe sevdalılarıyla nasıl muhafaza etmiÅŸiz?” ifadesini kullanan Bahçeli, “Bu 104 emekli amiral bozuntusunu bir araya getiren, ortak bir bildiriye imza attıran, gece yarısı muhtıra içtimasına sokan asıl motivasyon nedir? Ä°plerini tutan zihniyetin eÅŸkali ve robot resmi kimleri göstermektedir?” diye konuÅŸtu.

“Bal gibi darbe çaÄŸrısıdır”

Bahçeli, bildirinin, günübirlik ve lokal bir tepki mi bir tür kripto haberleşme mi zincirleme bir reaksiyonun ilk etabı mı olup olmadığı sorularının üzerinde durulması gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:

“Bize göre 4 Nisan çıkışını detaylarıyla ele almak ÅŸarttır. Bunlar denizci deÄŸil, denizcilerin ve denizciliÄŸin yüz karalarıdır. Söz konusu muhtıra emeklilikte canı sıkılan, aksiyon arayan, ‘Biraz da adımızdan söz ettirelim’ diyen bir grup meczubun iÅŸi deÄŸildir. Bunları deniz nasıl tutuyorsa, hukuk da öyle tutmalı, netice itibariyle cüretlerinin bedelini ödemelidirler.

Gece yarısı bildirisi neyin nesi, hangi mihrakların sesidir? Bu aklı kim vermiştir? Sağır odalardaki müşahitler kimlerdir? Bu emekli amirallerin madem bazı konularda düşünce ve itirazları vardır, o halde resmiyette faal halde olan 106 partiden birisine katılarak sabahtan akşama kadar ahkam kesip laf salatası yapmalarının önünde esasen bir engel olmayacaktır. Her zeminde görüşlerini anlatabilmelerinin önü açıktır. Televizyonları rahatlıkla kullanma hakları vardır.

AkÅŸamları farklı televizyon ekranlarında sahnelenen tartışma programlarında 3 ya da 4 emekli askeri görmek adeta moda, adeta alışkanlık haline gelmiÅŸtir. Ne var yani, bunlara 104 kiÅŸi daha eklenebilir, 104’ü de sırayla boy gösterebilirlerdi. Bazı sözde hukukçular ve çarpık siyasetçiler diyor ki ’emekli amirallerin yayımladığı açıklama bir darbe çaÄŸrısı deÄŸil, tam tersine bir demokrasi çaÄŸrısıdır.’ NeymiÅŸ, düşünce ve ifade özgürlüğüne saygı esasmış. Bu çaÄŸrı bal gibi darbe çaÄŸrısıdır. Bu bildiri demokrasiyi hedef alan torpidodur. Bu bildiri hukuk gaspı, milli iradeye doÄŸrultulmuÅŸ silahtır.”

Bildiride, “Aksi halde Türkiye Cumhuriyeti, tarihte örnekleri olan, bunalımlı ve bekası için en tehlikeli olayları yaÅŸama risk ve tehdidiyle karşılaÅŸabilecektir.” denildiÄŸine iÅŸaret eden Bahçeli, “Buna ‘demokrasi ve ifade özgürlüğü’ diyenler vesayetçi odaklar, demokrasi karşıtları, emperyalizm piyonları, Türkiye düşmanları, damgalı darbe çığırtkanlarıdır.” dedi.

Bahçeli, Türk milletinin, akılları sıra 15 Temmuz’un rövanşını almaya çalışanlara, ara rejim özlemiyle yanıp kavrulanlara haddini bildirecek güce de cesarete de hamiyete de fazlasıyla sahip olduÄŸunu vurgulayarak, ÅŸunları kaydetti:

“Hiç kimse sinir uçlarımızla oynamasın. Darbeler sayfası kapanmıştır. Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimizi hiçbir alçak tahrik edemeyecek, karanlık bir tünele çekemeyecektir. Darbe demek uçurum, hıyanet, kan, gözyaşı ve maÄŸduriyet, tarihin gerisine düşmek demektir. Darbe heveslileri, bildiri başında zaman öldüren hayasızlar, muhtıracı münafıklar, elindeki silahı millete çevirmeyi aklından geçiren vatansızlar önce bizim bedenimizi çiÄŸnemek mecburiyetindedir. Ve böylesi bir an geldiÄŸinde ya ÅŸerefimizle ÅŸehit oluruz ya da ÅŸerefsizleri birer birer topraÄŸa gömeriz.

Sayın CumhurbaÅŸkanımızın yine Marmaris’te bulunduÄŸu bir zamanda, kamuoyuyla paylaşılan 4 Nisan bildirisi ayaklarımızın altında çiÄŸnenmiÅŸtir. Åžimdi bu bildiriye imza atanların hesap verme vakti gelmiÅŸtir. Bir kez daha söylüyor ve beklentimizi açıklıyorum: Ä°bretialem için 104 emekli amiralin rütbeleri sökülmelidir. Emeklilik hakları ellerinden alınmalı, emekli maaÅŸları kesilmelidir. Bildiriyle ilgili adli ve idari soruÅŸturma derinleÅŸtirilerek tekemmül ettirilmelidir. Arkasında kim var, önünde kimler duruyor, alayı ortaya çıkarılmalı ve milletimize teÅŸhir edilmelidir.”

Kaynak: AA