Bakan Koca: Şu anki şartlarda salgın kontrol altında

Bakan Koca Şu anki şartlarda salgın kontrol altında

Bakan Koca Şu anki şartlarda salgın kontrol altında

SaÄŸlık Bakanı Koca, Kovid-19 salgını ile ilgili, “Salgının 5’inci haftasından itibaren istikrarlı bir iyileÅŸme içindeyiz. Åžu anki ÅŸartlarda salgın kontrol altında.” dedi.

SaÄŸlık Bakanı Fahrettin Koca, Bakanlık Bilkent YerleÅŸkesi’nde Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.


“Türkiye’nin biricik insanları” diyen ve koronavirüsten etkilenen her yaÅŸ ve meslekten yediden yetmiÅŸe herkese seslenerek konuÅŸmasına baÅŸlayan Koca, 8 haftasını geride bıraktıkları koronavirüsle savaÅŸta dünyanın Türk insanına hayranlık duyduÄŸunu söyledi.

Koca, salgının baÅŸlangıcından bu yana izlediÄŸi strateji, tedavideki yenilikçiliÄŸi ve tedbirleriyle Türkiye’nin dünya toplumunun gündeminde olduÄŸunu belirtti.

“Dünyanın imrendiÄŸi baÅŸarı”

Türkiye’nin bilim insanlarının baÅŸarılarıyla, Ä°talya’dan Amerika’ya, dünyada bilim insanlarının ilgi konusu olduÄŸunu vurgulayan Koca, şöyle konuÅŸtu:

“Uluslararası televizyonlar, baÅŸarı öykümüzü ekranlarına taşıyor. Dünyanın öteki ucundan doktorlar, Türkiye’deki meslektaÅŸlarından bilgi alıyor. Salgının yarınlarını tehdit ettiÄŸi toplumların gözü Türkiye’de. Dünyanın imrendiÄŸi baÅŸarının kahramanlarını görmek için gözünüzü baÅŸka bir yere çevirmeyin. Kendinizi bu baÅŸarının altında kendi gücünüzü aÅŸan bir ÅŸey aramaya zorlamayın. Bu baÅŸarının sahibi, tedbirlere uyduÄŸunuz ölçülerde sizlersiniz.”

“Bu baÅŸarının sahibi, sorumluluÄŸunu tek tek yerine getiren 83 milyondur. EÄŸer bilim insanlarımızın önerdiÄŸi tedbirleri uygulamasaydınız, esnek davransaydınız sonuç alamazdık.” diyen Koca, teklifin eyleme dönüştüğünü, bazı kısıtlamaların hayatı koruduÄŸunu ifade etti.

Koca, hayatta unutulmayacak bir tarih olan 10 Mart’ın üzerinden 8 haftanın geçtiÄŸini dile getirdi.

“Salgın 21. yüzyılın tarihine geçecek”

198 ülkede hayatı tehdit eden, bugüne kadar 4 milyon 373 bin insanın yakalandığı, 294 bin insanın ölümüne neden olan, ekonomisi çok güçlü, hayat standardı yüksek ülkelerde toplumsal düzeni dize getiren böylesi bir salgın hastalıkla mücadelede 8 haftanın kısa bir zaman olduğunu vurgulayan Koca, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu salgının 21. yüzyılın tarihine geçecek, insanlığın hikayesinde yeri olacak büyük bir olay olduÄŸundan artık çok eminiz. Böylesi büyük bir hadisede 8 haftalık bir mücadele uzun ve yorucu deÄŸildir. Her günü kritik, yarını bugününden önemli bir mücadeledir. 8 hafta ortada büyük bir tehdit varken, insan hayatında son derece kısa bir zamandır. 8 hafta süren kimi yoksunluklar, riske raÄŸmen kontrolü elden bırakmamıza yol açacak bir zaman deÄŸildir. Tedbirlere uyarak geçirdiÄŸimiz 8 haftadan sonra, riskli bir gün bile tabloyu deÄŸiÅŸtirebilir. Daha ötesi, risk alınmış bir an bile, hayata, hayatlara mal olabilir. Karıştığımız kalabalıktan, girdiÄŸimiz bir kuyruktan salgın tekrar uç verebilir. Tedbir, temkin, aklın seçeneÄŸinden öte, artık aklın mecburiyetidir. Bu salgında tek tek sizlerin saÄŸlığından sorumluyum. Hastalarımızın tedavisi ve bulaÅŸmanın önlenmesindeki sorumluluk kadar, iÅŸin ciddiyetini söylemekle de yükümlüyüm.”

Bakan Koca, koronavirüs salgınının 2. Dünya Savaşı’ndan sonra aynı anda tüm dünyanın konusu olan ilk olay olduÄŸunu aktardı.

“Koronavirüs küresel dünyanın küresel salgınıdır”

Salgının 2. Dünya Savaşı’ndan sonra aynı sebeple en çok insanın öldüğü ilk küresel ölçekli olay olduÄŸuna dikkati çeken Koca, ÅŸunları söyledi:

“Koronavirüs salgını, bugüne kadar aynı anda tüm kıtaları tutan ilk salgındır. Ä°nsanlık, daha önce aynı anda tüm dünyayı saran böylesi bir salgınla karşılaÅŸmamıştı. Koronavirüs, küresel dünyanın küresel salgınıdır. Salgın bizi hareketi sınırlamaya, izole olmaya, daha az temasa, insanlarla aramıza fiziki mesafe koymaya, kontrollü yaÅŸamaya zorluyor. Dünya SaÄŸlık Örgütü verilerine göre dün dünyada toplam 82 bin 591 yeni vaka tespit edilmiÅŸtir. Salgının kazandığı seyirde henüz bir deÄŸiÅŸiklik yok. Sadece Amerika’da dün 1630, Ä°talya’da ise 172 yeni ölüm oldu. Türkiye günlük koronavirüs tablosu ise dün, eski günlere göre çok daha iyi bir tabloydu. Ä°yileÅŸen hasta sayımız, toplam hasta sayımızın yüzde 70’ine ulaÅŸtı. Rakam olarak söylersek 141 bin 475 hastamızdan 98 bin 889’u saÄŸlığına kavuÅŸtu. Günlük test kapasitemiz 50 bine ulaÅŸtığı halde, hastalığın artık gerilemiÅŸ olması sebebiyle bu düzeyde test ihtiyacı doÄŸmuyor. Yapılan testlerde pozitiflik oranı ise düzenli olarak düşüyor.”

SaÄŸlık Bakanı Koca, Kovid-19’u düşündürecek ÅŸikayeti olanlara, pozitif vakalarla teması olanlara, şüphelilere test yapılmasının bulaÅŸma hızını düşürdüğünü, yeni vaka sayısını azalttığını vurguladı.

Hastalığın toplum içinde bulaşma yollarının kesilmesinde, uyguladıkları stratejinin büyük rol oynadığının altını çizen Koca, şöyle devam etti:

“Bu strateji, yaygın tarama yerine filyasyon yönteminin tercih edilmesiydi. Sayıları 6 bin 239’a ulaÅŸan filyasyon ekiplerimiz, ilk vakadan bugüne riskli, yani 1 hastayla teması olmuÅŸ 722 bin kiÅŸiye ulaÅŸtılar. Böylece, virüs kapmış, kapmış olması muhtemel kiÅŸiler, kendileri bulaÅŸtırıcı olma aÅŸamasına gelmeden izole edildiler. Hastalığın yayılımını, kaynağından hareket ve takiple kontrol altına aldık. EÄŸer bunu yapmamış, gelen hastaları tedaviye odaklanmış olsaydık, hastalık vahim bir hızla yayılırdı. Fakat tedavinin tek başına baÅŸarı saÄŸlayamayacağı gibi, filyasyon da tek başına baÅŸarı saÄŸlayamaz.”

“Ä°stikrarlı iyileÅŸme”

Koca, 10 Mart’tan itibaren uygulanan filyasyonla, tedbir ve tedavinin birbirini tamamladığını aktardı.

İzolasyon sayesinde riskin yönetildiğini, sosyal mesafe kuralıyla virüsün önünün kesildiğini, maske kullanımıyla, solunum yoluyla bulaşan virüse karşı ciddi önlem alındığını anlatan Koca, şunları kaydetti:

“Geçen haftaki buluÅŸmamızda, vaka bazında, salgının Türkiye’deki seyrini size kısaca özetlemiÅŸtim. 10 Mart’taki ilk vakayla baÅŸlayan süreçte, hepimiz üzerimize düşeni yaptık, ilk 4 hafta içinde olayın seyrini 83 milyon birlikte deÄŸiÅŸtirdik. 11 Nisanda 33 bin 170 kiÅŸiye test yapılmış, 5 bin 138 tanı konmuÅŸtu. Vaka sayısının en yüksek olduÄŸu tarih bu tarihti. 29 Nisan’da günlük test sayısı 43 bin 498’e çıktı. Testteki artışa raÄŸmen yeni hasta sayısı azaldı. Salgının 5’inci haftasından itibaren istikrarlı bir iyileÅŸme içindeyiz. EÄŸer, rehavete yol açmasından korktuÄŸum cümleyi tekrar kurmayı göze alırsam, ÅŸu anki ama ÅŸu anki ÅŸartlarda, salgın kontrol altında.”

“Åžimdi mücadelemizin ikinci dönemindeyiz”

Koca, geçen hafta olumlu net bilgiler ışığında, Türkiye’nin koronavirüsle mücadelesinde birinci dönemini tamamladığını hatırlatarak, “Åžimdi mücadelemizin ikinci dönemindeyiz, ikinci dönemin ilk günlerindeyiz dedim. Tedbir zorunludur, çünkü tehdit devam etmektedir. BaÅŸarı, ilk dönemde olduÄŸu gibi, yine tedbirlere baÄŸlıdır. Tedbirsiz davranmak, tehdidin ortadan kalktığı yanılgısına düşmektir. ” deÄŸerlendirmesini yaptı.

“Virüse fırsat tanırsak 1 ay öncesine dönmek ihtimaldir”

Virüsü taşıyan insanların tamamının hastanelerde veya evde izolasyon altında olduÄŸunu düşünmenin tehlikeli olduÄŸunun altını çizen Koca, “Virüs, ÅŸimdilik tam bilemeyeceÄŸimiz bir dönem boyunca, bu toplumda, aramızda varlığını sürdürecektir. Virüs, dünyada hareket halinde olacaktır. Vuhan’daki ilk olay, özellikle kentlerdeki hayat için bir milattır.” ifadesini kullandı.

Son verilerin açıkça ortaya koyduğu gibi şu anda bir hafta öncekinden çok daha iyi durumda olunduğuna işaret eden Koca, şöyle konuştu:

“Buna raÄŸmen, bir hafta önce ne söylediysem tekrar ediyorum. Salgın hastalıklar, fırsat tutkunudur. Virüse bu fırsatı tanırsak, 1 ay öncesine dönmek ihtimal dahilindedir. Örnek olduÄŸumuz dünyaya bu kez ders olabiliriz. Ä°yi haber olan her sayı yükselirken, kötü haber olan her sayı azalırken, güç bizdeyken buna izin vermeyelim. Hastalıktan, ölümden korku doÄŸaldır. Fakat korku, tehlikeyi, riski yönetecek bir strateji deÄŸildir. Uyarılarımızın hiçbiri korkudan medet ummuyor. Uyarılarımız, toplum olarak bir saÄŸduyu örgütlenmesine iÅŸaret ediyor. Uyarılarımız, ricalarımız, önerilerimiz, salgın karşısında davranışın akla uygunluÄŸu üzerinde duruyor.”

“Kalabalığa tedbirsiz karışmak risktir”

Bazı gündelik hevesler ve tavizlerin “Bu kadar olsun,” ÅŸeklinde karşılanabileceÄŸini ifade eden Koca, “Bir pandemi sürecindeyiz. Virüsten korunmamızı saÄŸlayacak kuralları askıya alarak alışveriÅŸ kuyruÄŸuna girmek, pazar yeri kalabalığına tedbirsiz karışmak risktir.” uyarısında bulundu.

Koca, koronavirüs tedbirlerinden ödün vermenin, bir çikolatayla rejimi bozmaya, çarpıntı yapacağını bile bile bir fincan kahve içmeye maalesef benzemediÄŸine iÅŸaret ederek, “Riskle hangi anda, hangi ortamda, kim vasıtasıyla karşılaÅŸacağımızı bilemeyiz. Çok saÄŸlıklı, belki de hiç belirti göstermeyecek biri size hastalık bulaÅŸtırabilir. Siz, virüsü ondan alıp, bünyesi zayıf birinin hastalığına sebep olabilirsiniz. Dışarıya maskesiz çıkmak, maskeyi yarı açık ÅŸekilde kullanmak sorumlulukla baÄŸdaÅŸmaz.” dedi.

Mesafe kuralını çiğnemenin, virüsle araya hiç sınır koymamak demek olduğunu dile getiren Koca, şunları söyledi:

“Geride bıraktığımız 8 haftadan, baÅŸarısı kanıtlanan stratejimizden, Bilim Kurulumuz ve saÄŸlık ordumuzla verdiÄŸimiz mücadeleden, bizler tek tek tedbir aldıkça 83 milyonun elde ettiÄŸi sonuçtan bahsettim. Bunlar asla eskimeyecek sözlerdir. Bir kısmı endiÅŸe, bir kısmı somut tedbirlerle geçen 8 hafta, bizi geleceÄŸe baÄŸlayan saÄŸlam köprünün ayakları olmalıdır. Riskin ciddiyeti, olası bir rehaveti pür dikkate çevirmelidir. 8 hafta, eÄŸer istersek, ne güçlükleri yeneceÄŸimizin, korkuya kapılmadan riski yöneteceÄŸimizin kanıtıdır.”

“Dünya, Vuhan öncesi dünya deÄŸil”

Bakan Koca, Türkiye’nin dünyadan önde ve mücadelenin ikinci döneminde olduÄŸunu belirterek, “GeldiÄŸimiz nokta o kadar umut verici ki sanayi bölgelerinde, çalışanların saÄŸlığını korumak, bulaÅŸmayı önlemek için test laboratuvarları açıyoruz. Ä°ÅŸ yerlerine pandemi risk yönetimi için tedbirler, kurallar geliÅŸtiriyoruz. Bakanlık olarak, yeni yaÅŸamın gerektirdiÄŸi saÄŸlık standartlarını oluÅŸturuyoruz. Hepimiz biliyoruz ki süreç, tipik bir normalleÅŸme deÄŸil. Eski günler tam olarak geri dönmüyor. Salgın, bir hayat biçimi getirdi ve nelerin mümkün olabileceÄŸini gösterdi. Bazı kısıtları nasıl aÅŸabileceÄŸimizi öğrendik.” diye konuÅŸtu.

Müzik gruplarının sahnede bir araya gelerek verdiÄŸi konserleri artık her üyenin kendi bilgisayarından ayrı ayrı katılımıyla internet üzerinden verdiÄŸini, ilköğretimde uzaktan eriÅŸimle eÄŸitimin alternatif model olabileceÄŸinin ortaya çıktığını aktaran Koca, “Büyük kurumların toplantıları video konferanslarla yapılıyor. Hükümetler aynı ÅŸekilde toplanıp ülkelerine iliÅŸkin büyük kararlar alıyor. Bu dünya, Vuhan öncesi dünya deÄŸil. Yeni normaller, yepyeni imkanlar keÅŸfediyoruz. Yeni hayatı en iyi anlayacak olan gençlerdir. Onların desteÄŸine, fikirlerine çok ihtiyacımız var. Mevcut durumda kesin olan ÅŸudur; salgını, tarihteki tüm salgınlar gibi yeneceÄŸiz. Ama virüsle savaşırken ondan yeni ÅŸeyler öğreneceÄŸiz.” dedi.

“Yeni hayatımızda kalabalık kuyruklar olmamalı”

Tedbir kabiliyeti yüksek bir toplum olarak, yeni hayatın hızla kurulması gerektiğine işaret eden Koca, şöyle konuştu:

“Yeni hayatımızda kalabalık kuyruklar, AVM kalabalıkları, stadyum kalabalıkları, pazar yeri kalabalıkları, üç kiÅŸinin yan yana oturduÄŸu koltuklar, tam kapasite çalışan asansörler olmamalıdır. Salgın sürecinde doÄŸan, bu yeni, tedbirli hayat tarzına Kontrollü Sosyal Hayat diyoruz. Bu üç kelime, Kontrollü Sosyal Hayat, söylediklerimizin yalın ifadesidir. Kontrollü Sosyal Hayat, hepimizin ortak katkılarıyla geliÅŸecek, bir süreliÄŸine geçerli bir yaÅŸam tarzıdır. Bu mücadelenin profesyonelleri, bakanlığımız, Bilim Kurulumuz, bizler, Kontrollü Sosyal Hayatı, ikinci dönemin stratejisi olarak görmekteyiz. Kontrollü Sosyal Hayat, toplumun iki tarafına sorumluluklar yüklüyor. Bir tarafta bireyler var, sizler varsınız. Sizden beklenen, en temelde, maske ve sosyal mesafe kurallarına bugüne kadar olduÄŸundan çok daha sıkı ÅŸekilde uymanızdır.”

Çalışmaların maskenin tek başına koruyucu olmadığını ortaya çıkardığına dikkati çeken Koca, bilimsel gözlemler, maske ve mesafenin iki ayrı tedbir gibi değil, tek ve birleşik tedbir gibi görülmesi gerektiğini ortaya koyduğunu söyledi.

“Hayat Eve Sığar’ kullanıcısı 10 milyona ulaÅŸtı”

Koca, birey olarak herkes için Kontrollü Sosyal Hayat’ın, özünde, maske+sosyal mesafe olduÄŸunu belirterek, ÅŸunları kaydetti:

“Kontrollü Sosyal Hayat, aynı zamanda, riskli ortamlardan uzak durmak, günlük hayatımızı ise riski minimalimize edecek ÅŸekilde düzenlemek demektir. Kontrollü Sosyal Hayat’ın size kesin olarak önerdiÄŸi ÅŸey, ‘Bir ÅŸey olmaz’ cümlesinin üstünü çizmenizdir. Kontrollü sosyal hayatın baÅŸarıyla uygulanması, toplumsal organizasyonun diÄŸer tarafı diyeceÄŸimiz kurumların katkılarına, alacakları tedbirlere baÄŸlıdır. Bu, sosyal alanın, salgın ÅŸartlarına göre yeniden düzenlenmesiyle mümkün olacaktır.”

Ulaşımda yeni bir oturma düzenine gidilmesinin kaçınılmaz göründüğünün altını çizen Koca, büyük iş yerlerinin sağlık hizmeti alma konusunda daha fazla ciddiyet göstermesi gerektiğini söyledi.

Sağlık Bakanı Koca, virüsün yayılmasına, bireyler için risk oluşturmasına elverişli her ortamın, her sosyal alanın düzenlenmesinin kontrollü sosyal hayat kapsamında olduğunu, kontrollü sosyal hayatın da bireyler için son derece önemli bir kolaylaştırıcılığa sahip olduğunu belirtti.

“Hayat Eve Sığar”ın, kolaylaÅŸtırıcı, ücretsiz ve internetten kolayca indirilebilecek mobil uygulamanın, olası riskler konusunda bilgilendirdiÄŸini ve riske karşı rehberlik yaptığını anlatan Koca, “Gitmek veya hizmet almak isteÄŸiniz bir yerde, bir ortamda eÄŸer son 3 gün içinde pozitif tanı konuÅŸ bir ziyaretçi ya da çalışan bulunmuÅŸsa, mobil uygulama, yani risk rehberiniz sizi uyarıyor. Bugün itibarıyla, kullanıcısı 10 milyonu bulmuÅŸtur.” bilgisini verdi.

“Sosyal hayatımızı kontrol altına alırsak güzel günler göreceÄŸiz”

Kontrollü Sosyal Hayat döneminin, tedbirlerin sadece bireysel olarak değil, sosyal birliktelikle uygulanacağı bir dönem olduğunu bildiren Koca, şunları kaydetti:

“Yerel yönetimlerden özel sektöre hayatın tüm taraflarına sorumluluk düşmektedir. Bu döneme tam olarak girebilmiÅŸ deÄŸiliz. Geride bıraktığımız 8 hafta, eÄŸer bugünlerde dikkatsiz davranırsak, gelecek için fazla anlam ifade etmeyebilir. Bu 8 haftanın, pandemi ÅŸartlarında mücadele açısından kısa bir zaman olduÄŸunu tekrar hatırlatmalıyım.

Hayatımızı mümkün olduÄŸu kadar evde sürdürmeye çalışalım. Zorunluluk yoksa dışarı çıkmayalım. Ä°ÅŸimiz veya ihtiyaçlarımız için dışarı çıkmışsak yoÄŸunluÄŸu en az yerleri tercih edelim. Maske ve mesafe kuralına mutlaka uyalım. Bu tedbirleri esnetenleri veya risk yokmuÅŸ gibi davrananları uyaralım. Buna hakkımız var. Ä°ÅŸ yerlerimizde ise saÄŸlığımız için kurallara uygun ortam oluÅŸturulmasını talep etmeliyiz. Kurumlarımızı teÅŸvik etmeliyiz, hatta önerilerimizi geliÅŸtirmeliyiz. Kontrollü Sosyal Hayat, salgınla mücadelede, sorumluluÄŸun paylaşıldığı hayattır. Korona mücadelesinde, bu noktada saÄŸlamamız gereken ÅŸey, güçlü istikrardır. Hekimi, hemÅŸiresi, hasta bakıcısı, yoÄŸun bakım teknisyeni, filyasyon ekibi ve diÄŸer bütün üyeleriyle saÄŸlık ordumuz bu istikrarı güçlü ÅŸekilde gösteriyor.”

Bilim Kurulu’nun tam bir yetkinlik içinde çalıştığını ifade eden Koca, “Devlet kurumları bakanlığımızın geliÅŸtirdiÄŸi tedbirlere duyarlı. Mücadeleye destek tam. Kazandığımız deneyimlerle ÅŸimdi iÅŸimizde daha titiz, daha atılganız. Salgını kontrol altına aldık. Sosyal hayatımızı kontrol altına alırsak güzel günler göreceÄŸiz. Güzel, güneÅŸli günler.” dedi.

Yurt dışından gelecek turistlere yönelik tedbirler

Yurt dışından gelecek turistlere yönelik tedbirlere ilişkin soru üzerine Koca, bu konuda Kültür ve Turizm Bakanlığıyla yoğun bir çalışmanın yapıldığını belirtti.

Koca, oluşturulan bir ekip tarafından alınması gereken tedbirlerin belirlendiğini anlatarak, şöyle devam etti:

“Biz burada özellikle erken dönemde, özellikle bayramdan sonra kontrollü olmak kaydıyla yurt dışından geliÅŸleri olabildiÄŸince test yaparak bu dönemi daha saÄŸlıklı götürme eÄŸilimindeyiz. Testi de daha çok hızlı tarama testi tarzında yapmak istemiyoruz. Yine olabildiÄŸince imkanlarımızı bu anlamda zorluyoruz ve erken dönemde bu testlere baÅŸlamış olacağız. PCR moleküler testle bu taramaları yapmak istiyoruz.”

Hem iÅŸletmelerin hem de çalışanların hangi kurallara uyması gerektiÄŸiyle ilgili geniÅŸ bir uygulama rehberi hazırlandığına iÅŸaret eden Koca, “Hangi hastanelerimizin iÅŸletmelerle yakın irtibatta ve sorumluluk içinde olması gerektiÄŸi dahil olmak üzere bütün hazırlıklarımızı ÅŸu dönemde yaptık ama bayram sonrası bunları yine kontrollü bir ÅŸekilde devreye alma gayreti içerisinde olacağız.” diye konuÅŸtu.

“Mutlak maske ve mutlak mesafe kuralını bilmeliyiz”

Koca, normalleÅŸme sürecinde insan ve trafik yoÄŸunluÄŸunun “ikinci dalga”yı etkileyip etkilemeyeceÄŸine yönelik soru üzerine ise mesafe kuralına uyulur ve maske kullanılırsa yeni bir salgına kapı açılmayacağını söyledi.

Yer yer kurallara uyulmadığına dikkati çeken Koca, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Tedbirlere uyma noktasında gayret içinde olursak yeni bir salgının veya ikinci bir dalganın olma durumunu önlemiÅŸ oluruz. Kalabalıkların oluÅŸtuÄŸu dönemlerden bir hafta, 10 gün sonra vakaların arttığını sizler de çok rahat görüyorsunuz. Bu nedenle 83 milyonun bugüne kadar gösterdiÄŸi hassasiyeti bundan sonraki süreçte de aynı kararlılıkla, özellikle bu dönemin de kontrollü bir sosyal hayat dönemi olduÄŸu ve bu dönemin en önemli uyulması gereken kuralınının da mutlak maske ve mutlak mesafe kuralını uygulamamız olduÄŸunu hepimiz bilmeli ve birbirimize hatırlatmalıyız.”

“Bağışıklık haritası dünyaya örnek olabilecek bir çalışma”

Koca, bağışıklık haritasına yönelik saha çalışmalarının ne zaman başlayacağına yönelik bir soru üzerine ise şunları söyledi:

“TÜİK tarafından bağışıklık haritası için test yapılacak 150 bin kiÅŸinin kimler olduÄŸu dahil olmak üzere örneklem yöntemiyle tespit edildi. Biz bu dönemde PCR testini yapmak istiyoruz ama eÄŸer bu anlamda becerebilirsek PCR’a ilave antikor testi ilavesi de yapmak istiyoruz. Muhtemelen haftaya baÅŸlanmış olur çünkü kiÅŸiler tespit edilmiÅŸ oldu. 150 bin kiÅŸiye yapılacak son derece önemli bir çalışma. Dünyaya da bu anlamda örnek olabilecek bir çalışma olacak. Bize de bundan sonraki süreçte rehberlik etmiÅŸ olacak.”

Aile sağlık merkezindeki görevli doktor ve hemşirelere ek ödeme yapılması

Aile sağlığı merkezinde çalışan doktor ve hemşirelere ek ödeme yapılıp yapılmayacağına yönelik soru üzerine Koca, buralarda çalışan personele çok yoğun gayret gösterdikleri için teşekkür etti.

Bu personelin koronavirüsle mücadele sürecine önemli katkıları olduÄŸunu vurgulayan Koca, “Bununla ilgili de özellikle mart, nisan, mayıs aylarında kendilerine bir ek ödeme yapılması konusunda daha önce yapılabileceÄŸini ve bunun üzerine çalıştığımızı söylemiÅŸtim. Yine aynı ÅŸekilde yapılması noktasında bir çalışma içindeyiz ve önümüzdeki günlerde bu biraz daha netleÅŸmiÅŸ olur.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Koca, Yükseköğretim Kuruluna, sınavlara ilişkin kararları dolayısıyla teşekkür etti.

Ramazan bayramında sokağa çıkma kısıtlaması konusu

Ramazan bayramında sokaÄŸa çıkma kısıtlaması olup olmayacağı sorusu üzerine Koca, bunun bir hükümet kararı olduÄŸunu, gelecek günlerde salgının seyrinin bunda etkili olacağını söyledi. Koca, “Önümüzdeki günler salgının seyrine göre zaten gündeme gelmiÅŸ olur. O durumda hükümet de Sayın CumhurbaÅŸkanımız da gerekli açıklamayı yapmış olur. Bununla ilgili Bilim Kurulu’nun gündemine gelmedi. Özellikle salgının gelecek haftaki seyri de görülerek, ona göre gerekirse gündeme almış olacağız.” diye konuÅŸtu.

CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu’nun Ä°stanbul’da yapımı devam eden pandemi hastaneleriyle ilgili eleÅŸtirilerinin sorulması üzerine Koca, Çin dahil olmak üzere diÄŸer yerlerde pandemi hastanelerinin daha çok geçici, sonra devre dışı kalacak, daha çok prefabrik yapılar ÅŸeklinde yapıldığını belirtti. Bakan Koca, ÅŸunları söyledi:

“O zaman da söylemiÅŸtim. Türkiye’de hastane yoÄŸunluk, doluluk oranlarımız yüzde 30-32’lerde, yoÄŸun bakımlardaki doluluk oranlarımız da yüzde 60’larda demiÅŸtim. Yani bu hastaneleri yüzde 90 veya 100 doluluÄŸumuz olduÄŸu için yapmıyoruz. Bun hastaneleri çok amaçlı ve kalıcı hastaneler olarak planlıyoruz demiÅŸtim. Yani özellikle Havaalanında, Sancaktepe’de de pist var biliyorsunuz, her ikisi için de söylüyorum. Atatürk Havaalanı’nda da rahat kullanılabilir durumda. Bizim, özellikle deprem, afetler, salgın için hastanelerimiz var mı? Yeri geldiÄŸinde bu anlamda pistiyle çok rahatlıkla deprem ve afet döneminde de sizin kullanabileceÄŸiniz hastaneler olarak kullanılıyor olacak. Onun için çok amaçlı hastane adını koyduk. Dünyada bunun örnekleri var.

Bunu sadece salgın ve pandemi döneminin hastanesi gibi düşünmedik ve düşünmüyoruz. Buna ilave olarak, çok amaçlı dediÄŸimiz için yeri geldiÄŸinde bunu saÄŸlık turizmi için de kullanmayı düşünüyoruz ve kullanabiliriz. Bu anlamda dünyanın birçok ülkesinden çok rahatlıkla saÄŸlık turizmi için bu hastaları buraya getirme çalışması içindeyiz ve bunu böyle yapıyor olacağız. Bunun dışında hem deprem hem afetler için, rahatlıkla uçak ambulans, helikopter ambulans dahil olmak üzere hastanın naklinin kolay yapılacağı alan olarak da düşünülmüş oldu. Bu, Türkiye için bir zenginlik. Bunu lütfen görmüş olalım.”

Camilerin ibadete açılması

Camilerin ne zaman ibadete açılacağı sorusu üzerine Koca, “Dünya’da yer yer bazı uygulamaların olduÄŸunu biliyoruz. Türkiye’de de salgının seyrine göre gündeme gelebilir. Bizim Bilim Kurulumuzda bu anlamda bir gündem olmadı ama önümüzdeki günler zannediyorum bu konu gündeme gelmiÅŸ olur. EÄŸer olabilme durumu olursa daha çok tedbirli, belli esasları, kuralları olmak kaydıyla, o durumda da Bakanlar Kurulu’nda zaten gündem olmuÅŸ olur, Sayın CumhurbaÅŸkanımız da bu anlamda açıklamayı yapmış olur.” ifadelerini kullandı.

“AÅŸağı doÄŸru iniÅŸin olacağı yönünde bir beklentimiz var”

Koca, virüs bulaÅŸtırma katsayısı R0’ın ne olduÄŸu ve salgın sürecinde bu deÄŸerin en fazla kaç olduÄŸunun sorulması üzerine ise bölgesel olarak deÄŸiÅŸen deÄŸerler olduÄŸunu ancak il bazında 4,5-5’lerin görüldüğü dönemlerin olduÄŸunu, ÅŸu anda Türkiye’nin R0 deÄŸerinin ise 1,56 olduÄŸunu söyledi.

“Öngörülebilir” sözüyle neyi kast ettiÄŸinin ve bunun nasıl yorumlanması gerektiÄŸinin sorulması üzerine Koca, ÅŸunları kaydetti:

“Öngörülebilir derken bizim öngördüğümüz. Yani biz, toplumdaki hareketliliÄŸe göre bu salgının önümüzdeki günler nasıl seyredebileceÄŸini önceden tahmin edebiliyoruz ve o hareketlilik doÄŸrultusunda baktığımızda, bir önceki hafta, yani 12 Mayıs için söylüyorum, biz o hareketliliÄŸin arttığını gördük. Özellikle normalleÅŸmenin baÅŸladığı hafta başı yoÄŸun bir hareketlilik oldu. O hareketlilikle birlikte biz 1 hafta-10 gün sonrası için yani bugünlerde bu deÄŸiÅŸimin olabileceÄŸi beklentisi içindeydik. KastettiÄŸimiz oydu. Bugün ve yarın belki biraz daha dengeli bekliyoruz ama daha sonraki günler aÅŸağı doÄŸru bir iniÅŸin olacağı yönünde bir beklentimiz var. Bunu tamamen tahminden öte bilgiye, veriye dayalı olarak, hareketlilikle doÄŸru orantılı olduÄŸunu bilerek ‘öngörülebilir’ ifadesini kullanmıştık.”

Kaynak: AA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir