Bakan Nebati: Otomobillerde ÖTV indirimi gündemimizde yok
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, otomobillerde ÖTV indiriminin gündemlerinde olmadığını belirterek, “Matrah eÅŸikleri düzenlemesiyle ilgili çalışıyoruz.” dedi.
Bakan Nebati, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının bütçe görüşmelerinin ardından milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Ekonominin büyüyerek istihdam saÄŸladığını, iÅŸsizliÄŸin gerilediÄŸini, yatırımlarla sanayinin geliÅŸtiÄŸini, rekabet gücünün her geçen gün iyileÅŸtiÄŸini, ihracatın rekorlar kırdığını, Türkiye’nin dünya ticaretinden aldığı payın arttığını ve bütçenin saÄŸlam görünümünü koruduÄŸunu aktaran Nebati, “Güven endekslerinde görülen yükselme eÄŸilimi de reel sektör baÅŸta olmak üzere ekonomi aktörlerinin önümüzdeki günlere daha olumlu baktığını da gösteriyor.” diye konuÅŸtu.
Nebati, salgından bu yana dünyanın tümüyle zorlu bir süreç geçirdiÄŸine iÅŸaret ederken, “Kararlılıkla attığımız adımların olumlu sonuçlarını görüyoruz. Bu azimle hep birlikte gelecek için ülkemizi daha ileriye taşıyacağız. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.” ifadesini kullandı.
Türkiye Ekonomi Modeli’ne iliÅŸkin de deÄŸerlendirmede bulunan Nebati, bugüne kadar hiçbir ÅŸeklide “Çin modeli” diye bir ifadeyi kullanmadıklarını aktardı. Bu modelin teorik altyapısının da geliÅŸtirildiÄŸini anlatan Nebati, “Bizim modelimiz Türkiye, Türkiye Ekonomi Modeli. Türkiye Ekonomi Modeli’nin dünyada da önemli argüman geliÅŸtireceÄŸine inananlardan birisiyim. Girdileri ve çıktılarının ne olduÄŸu çok açık olan ÅŸeffaf bir model. Bu çerçevede enflasyonla mücadelede üretim kapasitesini azaltmadan ve istihdam kayıplarına yol açmadan kalıcı fiyat istikrarını tesis etmeye yönelik politikaları tercih ettik. DiÄŸer ülkeler gibi faizleri artırsaydık, büyümemiz duracak, istihdam kayıpları yaÅŸanacaktı.” deÄŸerlendirmesini yaptı.
Bakan Nebati, enflasyona yönelik eleÅŸtirilere de yanıt verirken, “İçinde bulunduÄŸumuz dönemde en yüksek seviyesine çıkan yıllık enflasyonun, aralık ayından itibaren belirgin bir gerileme kaydedeceÄŸini öngörüyoruz. Son dönemde küresel enerji ve gıda fiyatlarında görülen gevÅŸeme eÄŸiliminin ülkemizdeki fiyatlara olumlu yansımalarına ÅŸahit olacağız. Åžundan kimsenin şüphesi olmasın ki hükümetlerimiz süresince en önemli önceliÄŸimiz her zaman vatandaÅŸlarımız olmuÅŸtur.” dedi.
Çalışan ve emeklilerin alım güçlerinde önemli iyileşme sağladıklarını bildiren Nebati, şunları kaydetti:
“2002 Aralık- 2022 Ekim döneminde reel olarak net asgari ücret yüzde 142,3, aile yardımı dahil en düşük memur maaşı yüzde 88,6, ortalama memur maaşı yüzde 53,6, en düşük BaÄŸ-Kur esnaf emekli aylığı ise yüzde 129,2 artış kaydetti. ‘Gerçekten enflasyonun karşısında kimseyi ezdirmedik’ dediÄŸimiz ifade net olarak budur. Ä°stihdam olsun, alım güçlerinde iyileÅŸme olsun, yoksulluÄŸun azaltılması olsun her zaman gerekli politikaları uyguladık. Önümüzdeki dönemde bu politikaları kararlılıkla uygulayacağımıza vatandaÅŸlarımız emin olsun.”
Nebati, komisyon görüşmelerinin ardından basın mensuplarının sorusu üzerine, otomobillerde ÖTV indiriminin gündemlerinde olmadığını belirterek, “Matrah eÅŸikleri düzenlemesiyle ilgili çalışıyoruz.” dedi.
Ãœretici Fiyat Endeksi (ÃœFE) ile Tüketici Fiyat Endeksi (TÃœFE) arasındaki makasa iliÅŸkin sorular üzerine Nebati, “2021 yılı başından itibaren ÃœFE-TÃœFE makasının küresel ölçekte olduÄŸu gibi ülkemizde de arttığını gözlemliyoruz. Avrupa bölgesinde ÃœFE, TÃœFE’nin 4 katı, bizim ülkemizde ÅŸu anda 2 katı bile deÄŸil. Åžu ana kadar ÃœFE artışlarının büyük ölçüde TÃœFE’ye yansıdığı deÄŸerlendirilmektedir. Bu nedenle, mevcut ÃœFE seviyesinin önümüzdeki dönemde TÃœFE enflasyonunda öngördüğümüz düşüşü bozacak bir baskı oluÅŸturmasını beklemiyoruz.” diye konuÅŸtu.
Nebati, Türkiye’nin sanayi üretiminde birçok ülkeden pozitif ayrıştığını ve güçlü bir üretim ekonomisi olma yolunda ilerlediÄŸini aktararak, “Salgın öncesine göre sanayi üretimini en çok artıran ülkelerin başında Türkiye geliyor. Ãœretim ve ihracatı teÅŸvik etmek amacıyla kredilerin bu alanlara aktarılmasına yönelik adımları atmaya devam ediyoruz.” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin, vergi indirimleri yoluyla enflasyonla mücadele eden tek ülke olmadığına iÅŸaret eden Nebati, birçok ülkenin vergi indirimleriyle enflasyonla mücadele ettiÄŸini söyledi.
“TÜİK’e saygı gösterin, sahip çıkın”
Bakan Nebati, TÜİK’e iliÅŸkin eleÅŸtirilere şöyle yanıt verdi:
“Türkiye’deki kurumların her birinin bir deÄŸeri vardır. Çok deÄŸer verdiÄŸimiz, önem verdiÄŸimiz kurumlarımızın korunması gerektiÄŸine inananlardanım. Elbette ÅŸeffaf olunması gerekiyor. Bu ÅŸeffaflık çerçevesi içinde yapılan tüm iÅŸlem ve eylemlerin belirli standartlar içinde olması lazım. Veri toplamak, derlemek ve kamuoyu ile paylaÅŸmak gerçekten ciddi bir iÅŸtir. Enflasyon verisi TÜİK tarafından tüm Türkiye’yi kapsayacak ÅŸekilde AB ve dünya genelinde kullanılan uluslararası tanım, kavram ve yöntemlerle hesaplanmaktadır. EUROSTAT baÅŸta olmak üzere uluslararası kuruluÅŸlar bu hesaplamaları sürekli incelemekte ve raporlarında TÜİK’in tüm istatistiklerinin uluslararası kriterlere uygun olduÄŸunu defaatle ifade etmektedir. Bu kriterleri belirleyen ve kriterlere uyumunu denetleyen bir kurum bir ÅŸey söylüyor. TÜİK’in ürettiÄŸi resmi istatistiklerin, masa başında birkaç kiÅŸilik ekiple hiçbir akreditasyonu olmayan Enflasyon AraÅŸtırma Grubu (ENAG) tarafından gerçekçi ÅŸekilde hesaplaması mümkün deÄŸildir. Böyle bir iddiası varsa ENAG gider EUROSTAT’ta ve ilgili uluslararası kuruluÅŸlarda akredite olur. Olması mümkün deÄŸil, yapmayın, TÜİK’e gerçekten deÄŸer vermeliyiz, tüm kurumlarımızı koruyup kollamalıyız. TÜİK, 2022 yılı itibarıyla hesaplamalarında her ay Türkiye’nin 81 ilinden, 225 ilçesinden, 27 bin 261 iÅŸyeri, 4 bin 274 konuttan, 409 madde, 904 madde çeÅŸidi için yaklaşık 560 bin 392 fiyatı derliyor. Bunu TÜİK yapıyor, bu verilerin derlenmesini birkaç kiÅŸilik ekiple deÄŸil, tam 2 bin kiÅŸilik ekiple gerçekleÅŸtiriyor. Bu kuruma gerçekten saygı gösterin. Kurumlarımıza sahip çıkalım.”
“Kira artışlarını yüksek gösterdi”
ENAG’ın kira artışlarını sanki tüm kiracılar her ay ev deÄŸiÅŸtiriyormuÅŸ gibi hesapladığını ve bu artışları olduÄŸundan yüksek gösterdiÄŸini aktaran Nebati, “Ancak tüm kiracıların her ay ancak yüzde 8’i ev deÄŸiÅŸtirmekte ve kira artışına maruz kalmaktadır. Zaman içinde enflasyona yansıması gereken kira artışları, ENAG tarafından bir ay içinde ve sonraki aylarda yanlış ÅŸekilde üst üste eklenerek hesaplama yapılmaktadır. Yapmayın, etmeyin, eylemeyin. Metodolojisi bilinmeyen, ÅŸeffaf olmayan, veri toplama yöntemi belli olmayan hesaplamalara itibar etmek yerine, emeÄŸin, bilimin ve tekniÄŸin gücüyle çalışan uluslararası standart ve denetime tabi olan TÜİK’e güveninizi gösterin.” ifadelerini kullandı.
Bakan Nebati, hissedilen ve hesaplanan enflasyon arasındaki farka yönelik de “Bunu eleÅŸtirenler Avrupa Merkez Bankası verilerini takip etmemekte ve onlarda da hissedilen ve açıklanan enflasyon arasında fark olduÄŸunu görmemektedir. Avrupa Merkezi Bankası tarafından yapılan çalışmalara göre, tüketici eÄŸilimi anketine katılan hane halklarının yüzde 73’ü, açıklanan enflasyonun en az 5 kat daha fazlasını hissediyor olduklarını ifade etmiÅŸtir. Bu oran ülkemiz için sadece 2 kattır.” deÄŸerlendirmesini yaptı.
TÜİK tarafından aylık bazda açıklanan ortalama madde fiyatlarının yayımlanmasının durdurulmasının da 2020 yılı mayıs ayından itibaren fiyatların yanlış yorumlanmasından kaynaklandığına iÅŸaret eden Nebati, “Ancak endeksler daha detaylı olarak kamuoyuyla paylaşılmaya baÅŸlanmıştır. Madde fiyatlarının yayımlanması uygulamasıyla uluslararası düzeyde karşılaşılmamaktadır. Ãœlkemiz, veri yayımlama konusunda AB üye ve aday ülkeleri, EFTA ülkeleri, ABD ve Kanada’nın yer aldığı 33 ülke içinde en ÅŸeffaf olan ülkelerin başında yer almaktadır.” diye konuÅŸtu.
“Ä°yileÅŸtirmeler her türlü alanda rakamlara yansıyacak”
Nebati, büyümeden kaynaklanan refah artışının toplumun her kesimine yansımasının, hükümetleri döneminde öncelikli politikaları olduğunu belirtti.
Çalışanlar ile emeklilerin maaÅŸ ve ücretlerinde saÄŸlanan artışlara iÅŸaret eden Nebati, “Nitekim, önümüzdeki dönemde bu iyileÅŸtirmeler her türlü alanda rakamlara yansıyacaktır.” dedi.
Gelir eşitsizliğini gösteren Gini katsayısına ilişkin eleştirilere de yanıt veren Bakan Nebati, şöyle konuştu:
“TÜİK, gelir dağılımı göstergesi olarak ‘hane halkı kullanılabilir gelire göre’ ve ‘eÅŸdeÄŸer hane halkı kullanılabilir fert gelirine göre’ olmak üzere iki farklı yöntemle Gini katsayısını hesaplamaktadır. Hane halkı kullanılabilir gelire göre Gini katsayısı kapsayıcı büyümeye yönelik uygulanan politikalarla 2006’daki 0,403 seviyesinden, 2019 yılında 0,387’ye geriledi, ancak 2020 yılında salgının olumsuz etkileriyle 0,402 seviyesine yükselmiÅŸtir. 2021 yılında 0,391 seviyesine doÄŸru iyileÅŸme gerçekleÅŸmiÅŸ olup, eÅŸdeÄŸer hane halkı kullanılabilir fert gelirine göre Gini katsayısı ise 0,401 seviyesine düşmüştür. Her iki yöntemle de hesaplanan Gini katsayısında geçmiÅŸ yıllara göre iyileÅŸme saÄŸlanmıştır.”
Nebati, ekonomi kurumları arasında koordinasyon sorunu olduÄŸu deÄŸerlendirmeleri üzerine ise CumhurbaÅŸkanlığı Hükümet Sistemi’nde, Ekonomi Koordinasyon Kurulunun yanı sıra, Fiyat Ä°stikrar Komitesi, Gıda Komitesi, Finansal Ä°stikrar Komitesi gibi yapılarla koordinasyonu güçlü ÅŸeklide saÄŸladıklarını dile getirdi.
Her ülkenin kendi ekonomik ve toplumsal koşullarına göre farklı politika ve tedbirleri uygulamaya aldığını belirten Nebati, kur korumalı mevduat uygulamasıyla döviz kurlarında ortaya çıkan yüksek oynaklığı önemli derecede azalttıklarını bildirdi.
“Net hata noksan kaleminde ölçülmeyen giriÅŸler düşecek”
Bakan Nebati, ödemeler dengesi istatistiklerinde yer alan net hata noksan kalemindeki artışa ilişkin de şunları aktardı:
“Ödemeler dengesi istatistiklerinde ana ilke olarak çift kayıt muhasebe sistemi benimsenmiÅŸtir. Ödemeler dengesinin her bir iÅŸlemi, o iÅŸlemin giriÅŸ ve çıkış kayıtlarını gösterecek ÅŸeklide iki ayrı kaleme eÅŸit deÄŸerde ve karşılıklı olarak kaydedilmektedir. Çift kayıt muhasebe sistemine göre, her ekonomik iÅŸlemin bir alacak bir de borç olmak üzere iki kaydı gerekmektedir. Bu kapsamda, cari iÅŸlemler dengesi ile sermaye ve finans hesabı kalemlerinin toplamının sıfır olması gerekmektedir. Toplamın sıfır olmadığı durumlarda kalan tutar net hata ve noksan olarak hesaplanmaktadır. Yeni bilgiler ve veriler geldikçe istatistikler güncellenir ve bu tutarlar net hata noksan kaleminden düşülerek ilgili kaleme iÅŸlenir. Bu kalemin oluÅŸmasına çeÅŸitli faktörler neden olabilir. Bunlardan biri dış ticaret mal hareketi ve finansal dönemin zaman uyumsuzluÄŸu, yani ihracatı gerçekleÅŸen malın ödemesi 3 ay sonra geliyorsa, bu kalem net hata noksanda 3 ay boyunca ‘giriÅŸ’ olarak görünür. Bazı veriler, istatistikler geç yansır. Özel sektörün yurt dışı mevduatları, Uluslararası Ödemeler Bankası tarafından 4 ay gecikmeli yayımlanıyor. Verilerin gelmesiyle net hata noksan kalemine yansıyor.”
Anket yoluyla toplanan verilerde de ölçüm hataları olabileceÄŸine dikkati çeken Nebati, “Buna en iyi örnek turizmdir. Gelen turistlere anketle sorularak yapılan gelir hesaplamaları tam ölçümü yansıtmamaktadır. TÜİK tarafından turizm istatistiklerinde daha yeni güncelleme yapıldı. Yarın açıklanacak eylül ayı ödemeler dengesi verilerinde bu güncellemeyi göreceÄŸiz. Bu güncellemeyle net hata noksan kaleminde daha önce tam olarak ölçemediÄŸimiz giriÅŸler düşmüş olacak. Beyan yanlışları da tespit edildikçe güncellenerek net hata noksana yansımaktadır. Bunun dışında ‘yastık altı varlık’ diye tabir ettiÄŸimiz bankacılık dışında tutulan tasarrufların bankalara Türk Lirası karşılığı satılması durumunda bu iÅŸlemin bir karşılığı ödemeler dengesinin ilgili kalemine kaydedilirken, hangi bir beyanda bulunulmadığı sürece diÄŸer karşılığı net hata ve noksan kalemine yansıtılmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Nureddin Nebati, pek çok ülkede dönem dönem net hata noksan kaleminin yüksek seviyelere ulaÅŸtığını belirterek, “2021 yılında net hata noksan en yüksek pozitif olan ülke, 159,3 milyar dolarla ABD olurken, en yüksek negatif ülke olan 167,4 milyar dolarla Çin’dir.” dedi.
Türkiye’de diÄŸer ülkelerin çok altında ocak-aÄŸustos döneminde 28,3 milyar dolarlık bir giriÅŸ gözlendiÄŸini anlatan Nebati, Türkiye’nin ÅŸeffaf, açık, net ne yaptığı belli olan bir ülke olduÄŸunu vurguladı.
“Paylan, mensubu olduÄŸum partiye oy verdiÄŸini ifade etti”
Bakan Nebati, görüşmeler sırasında HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan’a iliÅŸkin bir anısını da paylaÅŸtı.
Bakırköy’de kapatılan Refah ve Fazilet partilerinde ilçe baÅŸkanlığı yaptığını anımsatan Nebati, şöyle devam etti:
“YeÅŸilköylü olmamız hasebiyle de Sayın Garo Paylan ve mensup olduÄŸu cemaatle önemli iletiÅŸimlerim olmuÅŸtur. Hatta Fazilet Partisi ilçe baÅŸkanıyken, kendi ilçe listemizden bir Ermeni kardeÅŸimizi il genel meclisi üyeliÄŸinde aday göstermiÅŸtik. Dolayısıyla Ermeni cemaatlerinde büyük ikramlarla karşı karşıya kalmış birisi olarak, kendisinin de o dönemde mensup olduÄŸum partiye oy verdiÄŸini açık yüreklilikle ifade eden bir kardeÅŸimiz.”
Göreve geldikleri ilk günden itibaren yurt içi ve yurt dışı piyasa aktörleriyle toplantılar gerçekleÅŸtirdiklerini belirten Nebati, Türkiye’nin güçlü yatırım potansiyelini aktardıklarını söyledi.
Nebati, yurt dışına Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanı olarak övünerek gittiÄŸini ifade ederek, “Türkiye güçlü, saygın bir ülke. Bakan olarak Londra’da sadece bir gün içerisinde portföy ÅŸirketleri, özel sermaye ve altyapı fonlarının 40’a yakın üst düzey yöneticisi ile görüşmeler gerçekleÅŸtirdim. Bu görüşmelerde talep bizden gitmedi. Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanı Londra’ya gittiÄŸi için oradaki fon ve banka yöneticileri, ‘Biz sizinle toplantı yapmak istiyoruz.’ diyerek sıraya girdiler. Bu görüşmeler neticesinde piyasa aktörlerinin uyguladığımız ekonomi modeli ile ilgili kararlılığımızı görmesi Türkiye ekonomisine olan güveni artırmıştır.” diye konuÅŸtu.
Türkiye ekonomi modelinin ciddi bir şekilde takip edildiğini vurgulayan Nebati, şöyle devam etti:
“Bizim önceliÄŸimiz kararlılık, dik duruÅŸ ve uluslararası normlara uygun ÅŸeffaf politikaları hayata geçirmektir. Katıldığımız tüm konferanslar, ikili görüşmeleri ülkemizin menfaati ve çıkarlarını gözetme hedefiyle gerçekleÅŸtirmekteyiz. Ne yazık ki uluslararası toplantılarda ilgili kuruluÅŸ ve kiÅŸilerin ‘tefeci’ olarak nitelendirilmesi Türkiye Cumhuriyeti’nin itibarını zedelemekten baÅŸka bir ÅŸey deÄŸildir. Ben güçlü bir ülkenin sıradan vatandaşıydım, ÅŸimdi kabinesinin bir üyesiyim. Ben ülkeme güveniyorum, ülkemin güçlü olduÄŸuna inanıyorum. Tüm görüşmelerde uzman yardımcılarımızdan daire baÅŸkanlarımıza, genel müdürlerimize kadar Bakanlığımızın tüm çalışanları ülkemizin ve milletimizin yararına yönelik çalışmalarda bulunmaktadır. Uluslararası toplantılardaki süreçlerin öncesi ve sonrasındaki çalışmaların ne kadar meÅŸakkatli olduÄŸunu ÅŸu anda karşımda oturan ve devletimizin ilgili kademelerinde görev yapan sayın milletvekillerimiz, bakanlarımız çok iyi bilmektedir. Bu meÅŸakkatli sürece iliÅŸkin ‘para dilenmeye gidiyorlar’ ifadesini devletimizde görev yapmış tüm milletvekillerimizin takdirine bırakıyoruz. Biz ‘dilenci’ olmadık, olmayacağız, elimizi açmayacağız.”
“Varlık Barışı ile 2022 yılında ülkemize gelen döviz tutarları karşılığı 25,5 milyar lira”
Bakan Nebati, Türkiye’nin Mali Eylem Görev Gücü (FATF) gri listeye giriÅŸinin Varlık Barışı düzenlemeleriyle herhangi bir baÄŸlantısının bulunmadığını ifade ederek, Varlık Barışı düzenlemelerinin kara para aklanmasının önlenmesine yönelik FATF tarafından takip edilmekte olduÄŸunu ve dört ilke kapsamında deÄŸerlendirildiÄŸini belirtti.
FATF ile 9 Eylül’de yapılan görüşmelerde Türkiye’deki Varlık Barışı uygulamasının FATF tarafından belirlenen 4 temel ilkeye uygun olduÄŸu açıkça belirtildiÄŸini vurgulayan Nebati, FATF tarafından Varlık Barışı düzenlemelerinde kara para aklanmasına yönelik herhangi bir eleÅŸtiri yöneltilmediÄŸinin altını çizdi.
Nebati, FATF sürecinde atılması gereken adımların kararlılıkla atıldığını belirterek, “FATF tarafından Ekim 2022’de yayımlanan basın bildirisinde Türkiye’nin konu ile ilgili ilave ve konu ile ilgili adımlar attığı FATF tarafından açıkça kabul edilmiÅŸtir. Bakanlıkça, FATF tavsiyelerinin gereklerinin yerine getirilmesi ve gri listenin sonlanması için gerekli tüm adımlar kararlılıkla atılmaktadır.
Bakan Nebati, 2008-2022 yılları arasında 7 Varlık Barışı düzenlemesi yapıldığını belirterek, “Varlık Barışı ile 2022 yılında ülkemize gelen döviz tutarları karşılığı 25,5 milyar lira bu yılın ortalama dolar kuru ile de 1,57 milyar dolardır. En son Temmuz 2022 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren Varlık Barışı uygulaması ile yurt içinden toplam 4,7 milyar lira varlık beyan edilmiÅŸ, yurt dışından 12,3 milyar lira bu yılın ortalama dolar kuru ile 760 milyon dolar varlık ülkemize getirilmiÅŸtir.” diye konuÅŸtu.
“Politika faizi ile kredi faizlerinin arasındaki makasın daha da yakınsamasını bekliyoruz”
Nebati, faizlerle ilgili bir soru üzerine de, politika faizi ile kredi faizlerinin arasındaki makasın ağustos ayı başında 4,8 puan azaldığını, temmuz ayında bu yılın en yüksek seviyesine ulaşan ticari faiz oranının ekim ayının sonunda yüzde 18,3 seviyesine gerilediğini söyledi. Nebati, selektif kredi politikası yaklaşımıyla uyumlu bu gerilemenin gelecek dönemde sürmesi ve söz konusu makasın daha da yakınsamasını beklediklerini söyledi.
Kur korumalı mevduat (KKM) uygulamasının finansal sistemin istikrarını sağladığına dikkati çeken Nebati, döviz kurlarındaki yüksek oynaklığın azalmasına ve öngörülerin artmasına çok önemli bir katkı sağladığını vurguladı.
Nebati, 2021 Aralık ayında yüzde 70’i gören mevduat dolarizasyonunun KKM neticesinde yüzde 52’ye gerilediÄŸini belirterek, uygulamanın tüm vatandaÅŸlara sunulan tasarruf tabanına yayılan bir enstrüman olduÄŸunu kaydetti.
KKM uygulamasının Bakanlığa maliyetinin 91,6 milyar lira olduÄŸunu aktaran Nebati, TCMB’ye maliyetine iliÅŸkin bilgilendirme konusunda da “2 Aralıkta TCMB BaÅŸkanımız burada size bilgiler verecek. Bizim altımızda bir rakamı açıklayacağına dair bir öngörüde bulunmuÅŸ olayım.” diye konuÅŸtu.
Nebati, KKM uygulamasında vergi istisnası kapsamında da 18,8 milyar lira vergiden vazgeçileceğinin öngörüldüğünü ifade ederek, toplam faydanın toplam maliyetin çok üzerinde olduğunu, KKM hesaplarının yatay bir seviyeye dönüştüğünü söyledi.
EYT konusunda bugün çıkan haberlere de dikkati çeken Nebati, “Bu konuda hiç kimseye benim bir ifadem sözüm, bakışım, duruÅŸum olmamıştır. Ama EYT konusu önemli bir konu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bu konu üzerinde ayrıntılı bir ÅŸekilde çalışıyor. Bizler de iÅŸ birliÄŸini yürütüyoruz. Son kararı mutlak suretle Çalışma Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığının koordinasyonunda yürüyen bu iÅŸ sonra kabinede gündeme gelir ve Sayın CumhurbaÅŸkanımız da bunu açıklayacaktır.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Nebati, SPK ve Borsa İstanbul nezdinde son dönemde gündeme gelen konulara ilişkin de açıklamalarda bulunarak, şöyle dedi:
“Ä°ki tane önemli olay yaÅŸandı, bir milletvekilimizin masum olduÄŸuna yüzde 100 inandığım… Onlarla ilgili her türlü çalışmalar yapılıyor. Åžu anda zaten mahkeme safahatında. Herhangi bir Hazine ve Maliye Bakanı’nın kendi para birimi cinsinden yatırım araçlarının deÄŸer kazanmasından memnuniyet duyması gayet doÄŸaldır. Benim de Hazine ve Maliye Bakanı olarak TL cinsi yatırım araçlarının geliÅŸmesine, deÄŸer kazanmasına seviniyor olmam gayet doÄŸaldır. O dönemde de birçok yabancı ve yerli kuruluÅŸ tarafından deÄŸerlemeler açısından ucuz olarak görülen borsaya profesyonelinden bireyseline kadar tüm yatırımcıların ilgi gösterdiÄŸini gördük. Biz de herhangi bir tahmin ve yönlendirme yapmadan yalnız ve yalnızca bu yatırımcıların ilgisine ÅŸahit olmanın sevincini yaÅŸadık. Bizim borsaya karşı temel bakış açımız buydu. DiÄŸer taraftan maalesef aynı dönemde spot ve vadeli piyasalar arasındaki fiyat iliÅŸkisini kullanarak manipülatif iÅŸlemler yapan bir grup piyasada 1-2 günde pozisyon miktarlarını çok artırmıştır. Biz de pozisyonların artışından itibaren devreye girdik ve piyasaları sakinleÅŸtirmek için bizzat Bakanlığımız koordinasyonunda yapılan çalışmalarla piyasalarda bu sürecin minimum hatta sıfır hasarla atlatılmasını saÄŸladık. Zarar yok, herhangi bir kiÅŸi ‘Ben zarar gördüm’ diyemez. Bu olayı çözümleme ÅŸeklimiz ve hızımız piyasa paydaÅŸları tarafından takdir edilmiÅŸtir. Sektördeki aracı kurumlarımız ve piyasa altyapı kurumlarımız bize teÅŸekkür etmiÅŸtir. Ayrıca, konuya iliÅŸkin olarak Sermaye Piyasası Kurulu, piyasa dolandırıcılığı suçu kapsamında 10 kiÅŸi hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmuÅŸ, gözaltına alınan 8 şüpheliden 5’i tutuklanmış durumdadır. Adli süreç devam ediyor, diÄŸer konular ise yargıya intikal etmiÅŸ olup süreç yargı aÅŸamasındadır.”
“Rahat olun, psikolojik üstünlük bizde”
Türkiye ekonomisine güvendiÄŸini ifade eden Nebati, “Anlaşılıyor ki gözlerimdeki ışıltı çok güçlüymüş, çünkü bugün 10-15 milletvekilimiz bundan bahsettiler. Bakan olduÄŸumda muhalefetteki hava ÅŸuydu, ‘tamam, oldu, oluyor, bitti’ havasında… Ä°ddia ediyorum, Türkiye’nin en güvenilir insanı Sayın CumhurbaÅŸkanımız çıkıp manifestoyu açıkladığında çok hızlı bir ÅŸekilde etki gösterdi. Türkiye o gün o akÅŸam hiç bir kurum tarafından müdahale edilmeden, CumhurbaÅŸkanımızın manifestosu ve Türkiye Ekonomi Modeli’nin gücü kendini gösterdi. 20 yıldır efendi olmaya deÄŸil hizmet etmeye geldiÄŸimiz için yüzümüzü de güler yüzlü hale getiriyoruz. Dolayısıyla da deÄŸerli kardeÅŸlerimizin verdiÄŸi ifadeleri kullanmış olayım, toplumla ontolojik uyumsuzluÄŸun giderilmesi noktasında birlikte çalışmakta fayda var. Rahat olun, psikolojik üstünlük bizde, saha bizden yana, iÅŸleri toparladık, sizleri seçime kadar çok iyi bir seviyede götüreceÄŸiz.” ifadelerini kullandı.
Komisyonda Hazine ve Maliye Bakanlığının yanı sıra Kamu İhale Kurumu, Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Gelir İdaresi Başkanlığı, Türkiye İstatistik Kurumu ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığının bütçeleri kabul edildi.
Kaynak: AA