BM Genel Kurulu, Gazze’de acil insani ateşkes istenilen karar tasarısını kabul etti

BM Genel Kurulu, Gazze'de acil insani ateşkes istenilen karar tasarısını kabul etti
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, Gazze’de “acil, kalıcı ve sürekli bir insani ateşkes çağrısında bulunarak çatışmaların durdurulmasının” istendiği karar tasarısını kabul etti.
Ürdün tarafından ortaya koyulan ve Türkiye de dahil 50’ye yakın ülkenin eş sunucusu olduğu karar, 193 üyeli BM Genel Kurulunun Özel Acil Filistin oturumunda oylandı.
Karar, 45 “çekimser” ve 14 “hayır” oyuna karşı 120 oyla kabul edildi.
Tarafların uluslararası hukuk, uluslararası insani hukuk ve uluslararası insan hakları hukuku uyarınca yükümlüklerini yerine getirmeleri gerektiğine işaret edilen kararda, bunun özellikle sivillerin ve sivil alt yapıların korunması için gerçekleşmesi gerektiğinin altı çizildi.
İsrailli ve Filistinlilere yönelik terör faaliyetleri ve ayrım gözetmeyen saldırılar dahil her türlü şiddetin kınandığı kararda, “Yasa dışı olarak tutulan tüm sivillerin acilen ve koşulsuz serbest bırakılması ve uluslararası hukuk uyarınca söz konusu kişilere insani davranılması” çağrısına yer verildi.
Kararda, Gazze Şeridi’ndeki “ciddi ve korkunç insani duruma” dikkati çekilirken, çocukların da yoğunlukla bulunduğu sivil toplum üzerindeki etkilere değinildi.
“Acilen, tam, güvenli ve kesintisiz insani erişim” sağlanması için çağrı yapılan kararda, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in bu çerçevedeki çabalarına tam destek verildiği kaydedildi.
Acil, kalıcı ve sürekli insani ateşkes çağrısı
Kararda, “Acil, kalıcı ve sürekli bir insani ateşkes çağrısında bulunularak, çatışmaların durdurulması” talebi yer aldı.
Gazze’ye insani erişim ve malzeme sevkiyatının kolaylaştırılması için gerekli adımların atılması gerektiğinin belirtildiği kararda, BM örgütleri ve ortaklarına kesintisiz erişim verilmesi gerektiğinin önemine işaret edildi.
Karar’da İsrail’in Filistinlilerin Gazze’nin kuzeyini terk etmelerine ilişkin talimatını geri alması talep edilirken, “Sivil Filistin halkının zorla yerinden edilmesine şiddetle karşı çıkıyoruz.” ifadesi kullanıldı.
Uluslararası hukuk ve BM kararları uyarınca sivil Filistin halkının korunması için acilen bir mekanizma oluşturulması çağrısı yapılan kararda, çatışmanın bölgeye yayılmasının engellenmesi gerektiğinin altı çizildi.
Kararda, İsrail-Filistin çatışmasının uluslararası hukuk ve BM kararlarına uygun şekilde sadece barışçıl yollarla ve iki devletli çözüm temelinde çözülebileceği vurgulandı.
Kanada’nın değişiklik talebi reddedildi
BM Genel Kurumu oturumunda, Kanada’nın karar tasarısına ilişkin değişiklik talebi ise üye ülkelerce reddedildi.
Kanada, tasarıya “Hamas’ın 7 Ekim’deki terör saldırılarının kınanmasının” eklenmesini talep etmişti.
BM Genel Kurulunda veto hakkı bulunmuyor
BM Güvenlik Konseyinde 5 daimi üyenin veto hakkı nedeniyle, 10 gün içinde 4 farklı karar tasarısı veto edilmişti.
BM Genel Kurulunda her ülkenin bir oy hakkı bulunuyor. BM Güvenlik Konseyinin aksine, hiçbir ülkenin veto hakkı bulunmuyor.
Uluslararası barış ve güvenliği etkileyen önemli konularda, karar tasarısının geçmesi için üçte iki çoğunluk gerekiyor.
Bağlayıcılığı olmasa da, Genel Kurul kararlarının siyasi ağırlığı bulunuyor ve uluslararası topluma güçlü mesaj veriyor.
Ürdün: BM Genel Kurulu kararı, Filistinlilerin öldürülmesine karşı açık bir duruş
Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda alınan “Gazze’de kalıcı insani ateşkes çağrısı” kararının, “Filistinlilerin öldürülmesine ve savaş suçlarına karşı açık bir duruş” olduğunu belirtti.
Safedi, X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, BM Genel Kurulu’nda alınan Gazze’de “acil, kalıcı ve sürekli bir insani ateşkes çağrısında bulunarak çatışmaların durdurulması” kararından duyduğu memnuniyeti ifade etti.
Bakan Safedi, “Ürdün’ün Arap ülkeleri adına sunduğu karar tasarısının kabul edilmesi, İsrail’in savaşına, Filistinlilerin öldürülmesine ve savaş suçlarına karşı açık bir duruş teşkil etmektedir.” ifadesini kullandı.
“BM Genel Kurulu bugün adaletten yana konuştu.” değerlendirmesini yapan Safedi, Gazze’deki felaket sona erene kadar çalışma vurgusu yaptı.
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, BM’nin “Gazze’de ateşkes çağrısı” kararını memnuniyetle karşıladı
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun “Gazze’de kalıcı insani ateşkes çağrısı” kararından memnuniyet duyduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Sisi, BM’de Gazze ile ilgili alınan karara ilişkin, Facebook hesabından açıklamada bulundu.
BM Genel Kurulu’nda alınan “Gazze’de acil, kalıcı ve sürekli bir insani ateşkes çağrısında bulunarak çatışmaların durdurulması” kararından duyduğu memnuniyeti ifade eden Sisi, yakın zamanda Gazze’deki şiddetin sona ermesini ve sivillerin korunmasını umduğunu kaydetti.
Dışişleri Bakanlığı, Gazze’de acil insani ateşkes istenilen karar tasarısını memnuniyetle karşıladı

Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunun Gazze’de “acil, kalıcı ve sürekli bir insani ateşkes çağrısında bulunarak çatışmaların durdurulmasının” istendiği karar tasarısının geniş bir destekle kabul edilmesinin “memnuniyetle karşılandığı ancak yeterli bulunmadığı” belirtilerek, metinde yer alan çağrıların “süratle hayata geçirilmesi” temennisinde bulunuldu.
Bakanlıktan, BM Genel Kurulunda kabul edilen “Sivillerin Korunması ve Yasal ve İnsani Yükümlülüklerin Yerine Getirilmesi” başlıklı karar tasarısı hakkında yazılı açıklama yapıldı.
Açıklamada, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 10. Acil Özel Oturumu’nda sunulan ‘Sivillerin Korunması ve Yasal ve İnsani Yükümlülüklerin Yerine Getirilmesi’ başlıklı karar tasarısının geniş bir destekle kabul edilmesini memnuniyetle karşılıyoruz.” ifadesi kullanıldı.
Bu kararda, acil, kalıcı ve sürdürülebilir bir insani ateşkesin yanı sıra temel gıda ve hizmetlere tam, güvenli ve kesintisiz insani erişim sağlama çağrılarının da yer almış olmasının önemsendiği kaydedilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
“Gazze’de Filistin halkını barbarca topyekün hedef alan saldırılar karşısında BM Güvenlik Konseyinin sessiz ve etkisiz kaldığı bir ortamda, uluslararası camianın çoğunluğunun duygularına tercüman olan bu Genel Kurul kararını yeterli bulmasak da metinde yer alan çağrıların süratle hayata geçirilmesini temenni ediyoruz.”
İsrail’e saldırıları durdurma çağrısı
“İsrail’i uluslararası camianın bu müşterek sesine kulak vermeye, saldırıları durdurmaya ve barışa fırsat tanımaya çağırıyoruz.” ifadesi kullanılan açıklamada, Filistin meselesinin adil bir çözüme kavuşturulmadan, Orta Doğu’da kalıcı barış ve istikrarın mümkün olmayacağı gibi İsrail’in kendi güvenliğini sağlayabilmesinin de olanaksız olduğu belirtildi.
Çözümün yolunun 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin Devleti’nin kurulmasından geçmekte olduğu vurgulanan açıklamada, “Bu kritik süreçte, tüm ülkeleri üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye ve tarihin doğru tarafında yer almaya davet ediyoruz.” değerlendirilmesi yer aldı.
Ürdün tarafından ortaya koyulan ve Türkiye de dahil 50’ye yakın ülkenin eş sunucusu olduğu söz konusu karar dün, 193 üyeli BM Genel Kurulunun Özel Acil Filistin oturumunda oylanmış, 45 “çekimser” ve 14 “hayır” oyuna karşı 120 oyla kabul edilmişti.
Gazze’de son durum
İsrail’in abluka altındaki Gazze Şeridi’nde yoğun saldırıları nedeniyle bölgedeki sabit hat, cep telefonu ve internet iletişim hizmetleri tamamen kesildi.
İsrail ordusu, hava saldırılarını artırdığını ve kara operasyonlarını genişleteceğini duyurdu.
Gazze’de binlerce yaralı ile sivilin bulunduğu en büyük sağlık tesisi olan Şifa Hastanesi de İsrail ordusu tarafından hedef gösterildi.
İsrail’in Gazze’ye saldırılarında son durum
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail’e “Aksa Tufanı” adıyla kapsamlı saldırı başlattı.
İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi’ne saldırıya başladı.
Gazze’den düzenlenen saldırılarda 310’u asker 1400 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 İsraillinin yaralandığı kaydedildi.
Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail’in Gazze’ye saldırılarında öldürülenlerin sayısının 3 bin 38’i çocuk, 1726’sı kadın ve 414’ü yaşlı olmak üzere 7 bin 326’ya çıktığını, 18 bin 967 kişinin de yaralandığını duyurdu.
İşgal altındaki Batı Şeria’da İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 110 Filistinlinin öldüğü, 1900’den fazla kişinin de yaralandığı belirtildi.
Çatışma bölgelerinde, çoğu İsrail bombardımanında 25 gazeteci yaşamını yitirdi.
İsrail-Lübnan sınırında 8 Ekim’den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında yaşanan çatışmalarda ise 46 Hizbullah üyesinin yanı sıra İslami Cihad Hareketi’nden 6, Hamas’tan 3, Hizbullah destekli Sünni Direniş Tugayı mensuplarından da 2 kişi öldü, biri gazeteci 4 sivil hayatını kaybetti.
Lübnan tarafından düzenlenen saldırılarda da 3 İsrail askeri ve bir İsrailli sivil yaşamını yitirdi.
Kaynak: AA