ÇavuÅŸoÄŸlu: Ukrayna’daki Kanuni Sultan Süleyman Camisi’nde mahsur kalan Türklerin tahliyesi için çalışmalar sürüyor

Çavuşoğlu Ukrayna'daki Kanuni Sultan Süleyman Camisi'nde mahsur kalan Türklerin tahliyesi için çalışmalar sürüyor

Çavuşoğlu Ukrayna'daki Kanuni Sultan Süleyman Camisi'nde mahsur kalan Türklerin tahliyesi için çalışmalar sürüyor

DışiÅŸleri Bakanı ÇavuÅŸoÄŸlu, Ukrayna’nın Mariupol kentindeki Kanuni Sultan Süleyman Camisi’nde mahsur kalan Türk vatandaÅŸlarının tahliyesi için çalışmaların sürdüğünü bildirdi.

DışiÅŸleri Bakanı Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu, Antalya Belek Turizm Bölgesi’ndeki NEST Kongre Merkezi’nde düzenlenen ve Anadolu Ajansının (AA) “Global Ä°letiÅŸim Ortağı” olduÄŸu Antalya Diplomasi Forumu 2022‘nin (ADF) kapanışında basın toplantısı düzenledi.

ADF’nin ikinci toplantısının sonuna geldiklerini belirten ÇavuÅŸoÄŸlu, forumdan hemen önce 10 Mart’ta tarihi bir görüşmeye ev sahipliÄŸi yaptıklarını, Ukrayna’daki savaşın baÅŸlamasından bu yana Ukrayna ve Rusya DışiÅŸleri Bakanlarını ilk kez Türkiye’de bir araya getirdiklerini söyledi.

Bütün dünyanın gözünün, kulağının Antalya’da olduÄŸunu anlatan ÇavuÅŸoÄŸlu, “Her iki tarafın da bu toplantıya bizim de özellikle katılmamızı istemesi, ülkemize duyulan güvenin bir göstergesidir. Biz en başından beri, ilkeli ve diplomasiyi önceleyen bir tutum sergiledik. Bu yöndeki samimi gayretlerimizi sürdüreceÄŸiz.” diye konuÅŸtu.

ÇavuÅŸoÄŸlu, 11 Mart’ta ADF’nin açılışını yaptıklarını vurgulayarak, son üç günde birçok güncel konuda serbest bir ortamda samimi görüş alışveriÅŸinde bulunduklarını, farklı bakış açılarını dinlediklerini, yeni fikirler üzerinde çalıştıklarını aktardı.

“3 liderler oturumu, 27 panel, 4 söyleÅŸi, 3 yuvarlak masa toplantısı yapıldı”

Forumun artık uluslararası düzeyde tanınan ve bilinen bir etkinlik haline geldiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

“Bu yılki forumumuzu geniÅŸ bir katılımla gerçekleÅŸtirdik. 3 binden fazla kiÅŸiyi Antalya’da ağırladık. 17 devlet ve hükümet baÅŸkanı, 80 bakan, 39 uluslararası teÅŸkilat temsilcisi forumumuza iÅŸtirak etti. 75 ülkeden katılımcıyı bir araya getirdik. Dünyadaki devletlerin üçte birinden fazlası yaklaşık yüzde 40’ı burada en üst düzeylerde temsil edildi. Gerek diplomatlar gerekse uluslararası örgütlerin temsilcilerinin de ülkesine baktığımızda dünyadaki ülkelerin üçte ikisinden fazlası forum için buradaydı. Antalya Diplomasi Forumu’na artan bu ilgi Sayın CumhurbaÅŸkanımızın liderliÄŸinde yürüttüğümüz ‘GiriÅŸimci ve Ä°nsani Dış Politikamızın’ bir yansımasıdır. Forum vesilesiyle Sayın CumhurbaÅŸkanımız 11, ben ise 67 ikili görüşme gerçekleÅŸtirdik. Konuklarımız da birbirleriyle çok sayıda temasta bulundu. Böylece dört gün boyunca diplomasinin nabzı Antalya’da atmış oldu.”

Forumu içerik bakımından da zenginleÅŸtirdiklerini ifade eden ÇavuÅŸoÄŸlu, “Sayın CumhurbaÅŸkanımızın açılış konuÅŸmalarında iÅŸaret ettiÄŸi, ‘dünyadaki adaletsizlikleri ortadan kaldırmak için diplomasiyi nasıl daha iyi kullanabiliriz’ sorusuna odaklandık. Diplomasinin içinden geçtiÄŸi dönüşümü çok boyutlu bir ÅŸekilde ele almayı hedefledik. Bu anlayışla forumumuzun temasını ‘Diplomasiyi Yeniden Kurgulamak’ olarak belirledik.” diye konuÅŸtu.

Çavuşoğlu, üç gün boyunca 3 liderler oturumu, 27 panel, 4 söyleşi, 3 yuvarlak masa toplantısı, 3 yan etkinlik düzenlediklerini, her coğrafyadan katılımcıların vizyonlarından da istifade ettiklerini vurguladı.

“Forumun organizasyonunda 2 bin 500’den fazla kiÅŸi görev aldı”

Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da forumda gençlerin sesine kulak verdiklerini dile getiren Çavuşoğlu, foruma 97 üniversiteden 400 öğrenci katıldığını ve yarısından fazlasının kız olduğunu bildirdi. Gençlerin üst düzey yetkililer ve düşünce insanlarıyla serbest bir ortamda iletişime geçtiklerini ifade eden Çavuşoğlu, bugünün liderleriyle geleceğin liderlerinin aynı çatı altında buluştuğunu belirtti.

Bu yılki Diplomasi Tüneli’nde “diplomasinin tarihi kökeni”, “modern diplomasi” ve “diplomasiyi yeniden kurgulamak” baÅŸlıkları altında yaklaşık 400 görsele yer verdiklerini anlatan ÇavuÅŸoÄŸlu, ÅŸunları söyledi:

“Ä°ki dijital sergi düzenledik. Diplomasi artık geniÅŸ kesimlere hitap etmek ve çok farklı paydaÅŸların katkılarını gözetmek zorunda. Bu aktörlerden birisinin de medya olduÄŸunu düşünüyoruz. Bu sene forumu 27 ülkeden yaklaşık 600 basın mensubu izledi. Antalya Diplomasi forumunun tüm dünyada görünür hale gelmesiyle emeÄŸiniz var. Antalya Diplomasi Forumu, formatıyla, davetlileriyle ve içeriÄŸiyle uluslararası iliÅŸkiler alanındaki tartışmalara yön veren önemli platformlar arasındaki ikinci senesinde yerini aldı.”

Çavuşoğlu, forumun uluslararası toplantılar takvimindeki yerini daha da pekiştireceklerini belirterek, diplomasiye her zamandan daha fazla ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.

ADF’de ortaya konulan görüşler ve gerçekleÅŸtirilen temasların diplomasi ve diyaloÄŸa katkıda bulunduÄŸunu dile getiren ÇavuÅŸoÄŸlu, “Forumun organizasyonunda 2 bin 500’den fazla kiÅŸi görev aldı. Uzun bir hazırlık süreci geçirdik. Dünyanın en kaliteli diplomatlarıyla çalışmanın gururunu, onurunu yaşıyorum. Dünyanın iyi diplomatlarıyla çalışıyorum, bunun da faydasını her alanda görüyorum.” diye konuÅŸtu.

Foruma destek veren sponsorlara da teşekkür eden Çavuşoğlu, özel sektörün de forumu sahiplendiğini söyledi. Çavuşoğlu, çok verimli paneller gerçekleştirildiğini bildirdi.

“Müzakerelere baÅŸlamak bile önemli bir adım olur”

Azerbaycan ve Ermenistan’a kapsamlı bir barış anlaÅŸması teklif ettiklerini aktaran ÇavuÅŸoÄŸlu, ÅŸunları söyledi:

“Åžimdi Ermenistan’ın buna cevap vermesi gerekiyor. Sonuçta barış anlaÅŸmasından bahsediyoruz. Çatışmadan, bir ihtilaftan, bir arabuluculuktan bahsetmiyoruz. Elbette bölgenin istikrarı için herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Yine Aliyev’in 3 artı 3 formatında Güney Kafkasya ülkeleri artı Ä°ran, Türkiye ve Rusya formatında bir toplantı teklifinde bulununca ilk desteÄŸi CumhurbaÅŸkanımız ErdoÄŸan verdi. Biliyorsunuz ilk toplantı Moskova’da yapıldı. Sonuçta bizim kendi aramızda üçlü, dörtlü formatta Güney Kafkasya’nın istikrarı için mekanizmalarımız var. Ä°liÅŸkiler normalleÅŸirse, barış anlaÅŸması da olursa neden Ermenistan’ı da buna dahil etmeyelim? Çünkü barıştan, istikrardan bahsediyoruz. Ama bunun için Ermenistan’ın da aynı anlayış içerisinde olması gerekiyor. Bana göre bir barış anlaÅŸmasının müzakeresinde üçüncü bir tarafa ihtiyaç olmamalı. SavaÅŸ oldu, iÅŸgaller oldu, bunlar bitti, Azerbaycan ile Ermenistan’ın oturup, birlikte müzakere etmesi. Üçüncü tarafları, bizleri ilgilendiren bir ÅŸey varsa, biz zaten bunu destekleriz.”

Ermenistan ile Azerbaycan arasında atılacak her adımı desteklediklerini vurgulayan ÇavuÅŸoÄŸlu, hayata geçirilmesi için anlaÅŸtıkları projelerin de bir an önce gerçekleÅŸmesi için destek verdiklerini bildirdi. Ermenistan ile de bir süreç yürütüldüğünü ifade eden ÇavuÅŸoÄŸlu, “Her konuda Azerbaycan ile istiÅŸare ederiz, Azerbaycan ile atacağımız adımları koordine ederiz. Kimse bunu yadırgamasın. Ä°ki devletiz ama bir milletiz. Bu son derece doÄŸaldır. Bundan sonraki süreçte de böyle olacak. Bir kere daha vurgulamak istedim.” dedi.

Bakan Çavuşoğlu, Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan ile dün ikili görüştüklerini de hatırlatarak, son derece verimli bir görüşme olduğunu kaydetti.

Ä°liÅŸkilerin tam normalleÅŸmesi için olması gerekenleri konuÅŸtuklarını anlatan ÇavuÅŸoÄŸlu, “Özellikle Azerbaycan’ın barış anlaÅŸması teklifine de Ermenistan’ın da olumlu cevap vermesini beklediÄŸimizi bunun herkes için yararlı olacağını söyledik.” ifadesini kullandı.

Ermenistan ile Azerbaycan’ın da barış anlaÅŸması müzakerelerini baÅŸlatmak istediklerini beyan ettiklerini belirten ÇavuÅŸoÄŸlu, “Umarım bu bir an önce gerçekleÅŸir. Çünkü müzakerelerin kendisi zaman alabilir, çünkü her iki tarafın da teklifleri, önerileri olacak, bunlar deÄŸerlendirilecek. Ama bir an önce baÅŸlamasında fayda var. Müzakerelere baÅŸlamak bile önemli bir adım olur.” diye konuÅŸtu.

Taliban’ın ADF’ye davet edilmesi

Bakan ÇavuÅŸoÄŸlu, Taliban’ın da foruma davet edilmesine iliÅŸkin ise Antalya Diplomasi Forumu’nun kapsayıcı olmasını istedikleri için Yunanistan’ı, Rum kesimini hiç ayrıt etmeden herkesi davet ettiklerini belirtti.

Herkesin sesinin buradan duyulmasını istediklerini aktaran Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Burası resmi bir toplantı deÄŸil, bugüne ve geleceÄŸe yönelik önemli fikirlerin ortaya çıkması için herkesi dikkatlice dinlememiz gerekiyor. Sonuç itibarıyla Afganistan paneli de vardı, Afganistan’ın bugünkü geçici yönetimini davet etmemiz de son derece doÄŸaldır. Çünkü herkes Afganistan ile ilgili bir ÅŸey söylüyor, söylerken Afganistan’ın orada olmasında fayda var. Bir de Afganistan’ı da dinlemek lazım. Åžu anki geçici yönetimi dinlemek lazım. Bizim daha önce temaslarımız, görüşmelerimiz oldu. Bu temaslarımızda, görüşmelerimizde uluslararası tanınma için hangi adımları atmaları gerektiÄŸini dostane bir ÅŸekilde kendilerine söyledik. Bazıları ön koÅŸul olarak söylüyor, biz bunu Afganistan ve halkı için önemini vurgulayarak anlatıyoruz. Tanınma olmadan Afganistan’daki birçok sorun çözülmez. Çünkü herkes insani yardım yapıyor ama insani yardım ÅŸu anda en acil ihtiyaç doÄŸru ama ülkenin özellikle gerek güvenliÄŸi, gerek istikrarı ekonomisi için atılması gereken baÅŸka adımlar da var. O yüzden tanınma için Afganistan yönetiminin de kapsayıcılık dahil bazı adımları atması lazım. Bazı olumlu mesajları görüyoruz, sonra uygulamada görmüyoruz. Mesaj deÄŸil, adım görmek istiyoruz, tüm dünya ve biz de.”

Türkiye’nin de insani yardım noktasında gerekenleri yaptığını, iÅŸ insanlarının yatırımlar yaptığını ifade eden ÇavuÅŸoÄŸlu, “Tanıma konusunda çok aceleci davranmıyoruz. Çünkü atılması gereken adımları biz de tüm dünya gibi görmek istiyoruz.” dedi.

Kabil Havaalanı’nın iÅŸletilmesi

Kabil Havaalanı’nın iÅŸletilmesi konusunda ise ÇavuÅŸoÄŸlu, Katar ile bir mutabakatlarının olduÄŸunu, ortak bir ÅŸirket kurulduÄŸunu Taliban ile de müzakereler yürütüldüğünü söyledi.

Bu konuda Taliban’da farklı görüşler bulunduÄŸunu dile getiren ÇavuÅŸoÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:

“Yaptığımız görüşmelerde ilettiÄŸimiz teklifler var. Biz doÄŸrusu bu projeyi böyle kar getirici bir proje olarak görmüyoruz. Biraz da kalkınma desteÄŸi olarak görüyoruz. Özellikle havaalanının açık tutulması stratejik bakımdan önemli ama Afganistan’a yapabileceÄŸimiz bir destek olarak görüyoruz, Katar ile birlikte. Ama sahadaki ÅŸartların da veya taleplerin de karşılanması gerekiyor. Åžu anda tam anlamıyla bunu gördüğümüzü söyleyemeyiz iÅŸin doÄŸrusu. Arada bazı farklılıklar var. Yani Türkiye Katar ÅŸirketi ile Afganistan’ın geçici yönetimi arasında henüz daha tam bir mutabakat saÄŸlanmadı. O mutabakatın saÄŸlanması konusunda düşüncelerimizi de yaptığımız görüşmede net bir ÅŸekilde söyledik. Bizim onlara yaptığımız bir yardım olarak bakmaları gerektiÄŸini, sanki büyük kar elde edecekleri gibi proje gibi görmemelerini söyledik.”

ÇavuÅŸoÄŸlu, Kabil Havaalanı dışında 3 havalimanının da 6’ÅŸar ay arayla iÅŸletilmesi konusunda da görüşmelerin yapıldığını ancak bazı detaylarda görüş ayrılığı olduÄŸunu bildirdi.

“Ukrayna’da camide mahsur kalan Türklerin tahliyesi için çalışmalar sürüyor”

ÇavuÅŸoÄŸlu, Antalya Belek Turizm Bölgesi’ndeki NEST Kongre Merkezi’nde düzenlenen ve Anadolu Ajansının (AA) “Global Ä°letiÅŸim Ortağı” olduÄŸu Antalya Diplomasi Forumu (ADF) kapanışında basın toplantısı düzenledi.

Bir gazetecinin, “Dün öğleden sonra Ukrayna’da bir camide bazı Türk vatandaÅŸların mahsur kaldığı, oraya sığındığı, caminin veya çok yakın bölgesinin bombalandığı ÅŸeklinde haberler var. Gelen bilgiler nedir? Dün Lavrov ile görüşme yaptığınız duyuruldu. Bu görüşme, bu duruma iliÅŸkin miydi?” yönündeki soru üzerine ÇavuÅŸoÄŸlu, savaÅŸ baÅŸlamadan önce hatta Rusya’nın tanıma kararından önce 12 Åžubat’ta vatandaÅŸları özellikle Ukrayna’nın doÄŸusundan ayrılmaları konusunda bizzat arayarak, mesaj atarak uyardıklarını söyledi.

Bu süreçte 5 bin civarında Türk vatandaşının döndüğünü anlatan ÇavuÅŸoÄŸlu, “Savaşın baÅŸladığı günden bugüne kadar da 14 bin 480 vatandaşımızı tahliye ettik. Bunlardan 4 binden fazlası kendi imkanlarıyla sınıra geldi. Oradan geçiÅŸlerini saÄŸladık. Bizden habersiz sınırı geçenler de oldu. Dün akÅŸam da 489 vatandaşımızı çatışmaların olduÄŸu bazı yerlerden Harkiv dahil tahliye ettik.” diye konuÅŸtu.

Salgın baÅŸladıktan sonra koordinasyon ve destek merkezi kurduklarını anlatan ÇavuÅŸoÄŸlu, salgın döneminde 165’e yakın ülkeden 100 bin vatandaşı tahliye ettiklerini hatırlattı.

“Ä°nsani koridorun açılması gerekiyor”

Çatışma bölgelerinde kalan vatandaşların da olduğunu belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

“Bunlardan bir tanesi de Mariupol. Mariupol’da özellikle o gün Lavrov ve Kuleba ile yaptığımız üçlü görüşmede de burada insanı koridorun açılmasını özellikle gündemde tuttuk. Sadece bizim vatandaÅŸlarımız deÄŸil, farklı ülkelerin de vatandaÅŸları var. Burada artık sokak çatışmasına döndüğü için savaÅŸ, sokakta çatışmalar devam ettiÄŸi için, vatandaÅŸları çıkarmak riskli oluyor. O yüzden insani ateÅŸkesin ve koridorun açılması gerekiyor. Bu konuyu iki tarafla da sürekli görüşüyoruz. Maalesef koridorların ne tarafa doÄŸru açılacağına dair anlaÅŸabilmiÅŸ deÄŸiller.”

Ukrayna’da ÅŸehrin altyapısının tamamen gittiÄŸini, cep telefonlarının çalışmadığını dile getiren ÇavuÅŸoÄŸlu, bazı uydu telefonlarının olduÄŸunu aktardı.

Uydu telefonuyla bile görüşmenin çok zor olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, şunları söyledi:

“Oradaki camide (Kanuni Sultan Süleyman Camisi) bizim vatandaÅŸlarımız var. Biz onlarla telefon hatları kesildikten sonra yine sahadaki kontaklarımızla uluslararası kuruluÅŸların tesis uydu telefonlarıyla da teması salıyoruz. Dün caminin bombalandığına dair bir haber çıktı. Daha sonra caminin imamı bunu doÄŸrulamadı. Camiye çok uzak olmayan çok da yakın olmayan bir bombanın ya da füzenin düştüğünü söyledi, fakat camide ÅŸu anda bir hasar yok. Ruslar burada kaç vatandaşımızın olduÄŸunu sormuÅŸlardı. Bu bilgileri de biz Ruslarla paylaÅŸtık. Biz bir yandan Ukrayna’nın toprak ve sınır bütünlüğünü çok güçlü ÅŸekilde destekliyoruz. Ama diÄŸer taraftan insani amaçlı her iki tarafta da çalışmamız gerektiÄŸini düşünüyoruz.”

Bakan ÇavuÅŸoÄŸlu, Rusya DışiÅŸleri Bakanı Sergey Lavrov ile Ukrayna DışiÅŸleri Bakanı Dmitro Kuleba’yı görüşmeden sonra üçlü toplantı için teÅŸekkür etmek için aradığını belirterek, konuÅŸmasını şöyle sürdürdü:

“Lavrov’a hem teÅŸekkür ettim hem de o gün görüştüğümüz gibi Mariupol’dan vatandaÅŸlarımızın tahliyesi için destek istedim. Çünkü çatışmalar devam ediyor. Biz birkaç gündür oraya otobüslerimizi gönderiyoruz. Fakat ÅŸehir içinde çatışmalar devam ettiÄŸi için otobüsler giremiyor. Dün akÅŸam üstü de arkadaÅŸlarımız epey çaba sarf etti, mümkün olmadı. Bugün vatandaÅŸlarımızı oradan tahliye etmek için gerekli çalışmalarımızı devam ettirdik. Dünden beri otobüslerimiz bekliyor. Cep telefonu kullanılamadığı, bir de çatışmalar devam ettiÄŸi için biz orada beklesek bile vatandaÅŸlarımızı oradan nasıl getireceÄŸiz? Ama bugün bu konuda bir mesafe kat etmeyi düşünüyoruz. Bu tahliyeyi de yaptıktan sonra, tek tük ÅŸehirlerde kalmak isteyenler de var hala. VatandaÅŸlarımızın yüzde 90’ından fazlasını tahliye etmiÅŸ olacağız. Rakamlar bazen deÄŸiÅŸiyor dönmek istemeyenler sonra dönmek isteyebiliyor. Bizim görevimiz vatandaÅŸlarımız saÄŸ salim ülkemize getirmek.”

Ukrayna’ya yönelik yaptırımlar

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın Ukrayna’ya yönelik yaptırımları eleÅŸtirdiÄŸi hatırlatılarak, Türkiye’nin bu konudaki tutumu sorulduÄŸunda ise ÇavuÅŸoÄŸlu, ÅŸunları söyledi:

“Türkiye’nin tutumu başından beri açık, net. Yapabileceklerimizi de yapamayacaklarımızı da söylüyoruz. Bazı açıklamalarımız ve attığımız adımlar Rusya’yı rahatsız edebiliyor. Bazı atmadığımız adımlar da bakıyoruz Batılılar çok bir ÅŸey söylemiyor ama beklenti içinde oluyorlar. Biz de güzel ÅŸekilde anlatıyoruz, gerek önceliklerimiz gerek yükümlülüklerimiz bakımından. ÖrneÄŸin hava sahasının kapatılması. Biz Montrö anlaÅŸmasını uygulayacağımızı söyledik. Montrö anlaÅŸmasına baktığınızda hava sahasını kapatamayız. Bu hukuki bir yükümlülük. DiÄŸer taraftan biz, yaptırımların sorunu çözmeyeceÄŸine inanıyoruz. Özellikle de masum insanlara yönelik atılan adımları CumhurbaÅŸkanımız daha önce grup konuÅŸmasında söylediÄŸi gibi açılış konuÅŸmasında da söyledi. Türkiye’nin bu konudaki tutumunda bir deÄŸiÅŸiklik yok.”

Nükleer silahlar konusu

Bir gazetecinin “Irak DışiÅŸleri Bakanı Fuad Hüseyin, dün ‘ABD ile Ä°ran nükleer silahlar konusunda anlaÅŸtı, yakında açıklayacaklar’ dedi. Bu konuyu teyit eder misiniz? Rusya-Ukrayna arasında barış umudu görüyor musunuz?” yönündeki soruya iliÅŸkin ÇavuÅŸoÄŸlu, savaÅŸtan dolayı herkesi ilgilendiren konularda bile tıkanıklıklar yaÅŸanabildiÄŸini belirterek, yaptırımlara karşı bazı geliÅŸmeleri diÄŸer tarafın engelleyebildiÄŸini aktardı.

Nükleer anlaşmada da bunu gördüklerini anlatan Çavuşoğlu, şöyle konuştu:

“Bundan bir ay önce nükleer anlaÅŸma konusunda bize gelen bilgilere göre yüzde 95 anlaÅŸmışlardı. Forum baÅŸlarken yüzde 99,9’a çıktı. Yani tamamen anlaÅŸtıklarını söyleyebiliriz. Tabi Rusya’nın burada olumsuz bir tavır takındığını da söylüyorlar. Umarım böyle bir tavır olmaz. Çünkü burada yapılacak bir anlaÅŸmanın olumlu etkisi sadece iki taraf için deÄŸil, herkes tarafından hissedilecek. Yani Rusya da buna dahil. Ama sıkıntılı bir konunun bu kadar sıkıntı yaÅŸarken aşılması, pozitif bir atmosfer de doÄŸuracak. Dolayısıyla bu konuda inÅŸallah en kısa zamanda tam mutabakat, herkesin desteklediÄŸi bir mutabakat saÄŸlanır.”

“Önemli konular üzerinde tarihi kararlar da verilmesi gerekiyor”

ÇavuÅŸoÄŸlu, hem Lavrov hem de Kuleba’nın basın toplantılarında ayrı ayrı söyledikleri gibi liderlerin bir araya gelmesi konusunda başından beri Türkiye olarak çaba sarf ettiklerini vurguladı.

Savaş başlamadan önce de bu çalışmayı yaptıklarını hatırlatan Çavuşoğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:

“Prensip olarak Putin bu görüşmeye karşı olmadığını telefonda CumhurbaÅŸkanı’mıza söylemiÅŸti. Lavrov da basın toplantısında bunu tekrar etti. Ukrayna tarafı hazır, diÄŸer taraftan kendi aralarında teknik konuda ve bazı konularda ciddi bir müzakere devam ediyor. DiÄŸer taraftan tabii baÅŸka kanallardan da giriÅŸimler var. Yani bizim de desteklediÄŸimiz ve yardım ettiÄŸimiz dolayısıyla tüm bu kararların açıklanması lazım. Biz tabii burada tarafsız bir ülke olarak doÄŸrunun tarafından olan bir ülke olarak ilkeli tutum sergileyen bir ülke olarak farklılıklarımız olsa da her iki tarafın güvendiÄŸi bir ülkeyiz. Sürecin içinde onlar da olmamızı zaten istiyorlar. Görüşmelerin tutumların yaklaÅŸtığını, anlaÅŸmaya yakın olduÄŸunu biz de takip ediyoruz, görüyoruz. Ama bir an önce ateÅŸkesi saÄŸlamak lazım. Bazı konular silah altında deÄŸil, savaşırken deÄŸil, silahların sustuÄŸu bir ortamda saÄŸlıklı bir ÅŸekilde müzakere edilmesi lazım. Önemli konular üzerinde tarihi kararlar da verilmesi gerekiyor. Bir daha bu savaşın yaÅŸanmamasını istiyoruz. Biz bu sürecin baÅŸlamasına da özellikle katkı saÄŸladık, teÅŸvik ettik. Bunun da barışla ateÅŸkesle ve bir anlaÅŸmayla sonuçlanmasını arzu ediyoruz.”

Kaynak: AA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir