Çin Kovid-19 salgınında ‘dejavu’ etkisini yaşıyor

Çin Kovid-19 salgınında 'dejavu' etkisini yaşıyor

Çin Kovid-19 salgınında 'dejavu' etkisini yaşıyor

2019 sonunda ilk Kovid-19 vakalarının ortaya çıktığı Çin, sıkı tedbirlerle virüsü kontrol altına almayı başarırken bulaşıcılığı yüksek varyantların ortaya çıkardığı yeni salgınlar nedeniyle “ben bunu daha önce yaşamıştım” hissini duyar hale geldi.

“Sıfır vaka” olarak adlandırılan salgınla mücadele stratejisinin Vuhan’daki başarısının ardından Aralık 2021’e kadar geçen yaklaşık 1,5 yılda salgını neredeyse tamamen kontrol alan ülke, Delta ve Omicron vakalarının yol açtığı salgınlar dolayısıyla kapanma tedbirlerine yeniden başvurmak zorunda kaldı.

Çin’de son altı ayda Şian, Şıncın, Hong Kong ve Şanghay gibi nüfusun yoğun olduğu metropollerdeki salgınlar nedeniyle toplu testler, sokağa çıkma yasakları, seyahat kısıtlamaları ve karantina tedbirleri hayatın olağan parçası haline geldi.

Bu şehirlerle birlikte son 6 ayda büyük nüfusları barındıran ve kilit sanayi ve iş kollarına ev sahipliği yapan Anyang, Çangçun, Langfang, Dongguan, Tangşan ve Şınyang şehirlerde kapanma tedbirleri, irili ufaklı çok sayıda şehirdeki kısıtlamalar sosyal hayata olduğu kadar ekonomiye de darbe vurdu.

Vuhan, Çin’in salgınla mücadele stratejisini şekillendirdi

Kovid-19 ilk kez, Çin’in orta kesimlerindeki Hubey eyaletinin merkezi olan 11 milyon nüfuslu Vuhan kentinde ortaya çıktı.

Sebebi anlaşılamayan “solunum rahatsızlığı” şikayetiyle ilk hastalar, Kasım 2019’da Vuhan’daki hastanelere başvurdu. Akciğer iltihaplanmasına yol açan hastalığa bilinmeyen yeni bir virüsün sebep olduğu anlaşıldı.

Vaka sayıları aralık ve ocak boyunca artarken virüsün insanlar arasında yayıldığının tespit edilmesinin ardından 23 Ocak 2020’de Vuhan’da karantina ilan edildi. Kente giriş ve çıkışlar durdurulurken kent sakinlerinden zorunlu olmadıkça evlerini terk etmemeleri istendi.

Vuhan, Kovid-19 nedeniyle karantina uygulanan ilk kent oldu. Sokağa çıkma yasakları, seyahat kısıtlamaları, virüs taraması amacıyla yapılan toplu testler, vakalarla yakın temastakilerin tespiti ve gözlem altına alınmasına yönelik filyasyon çalışmaları ilk kez Vuhan’da uygulandı.

Virüs, sonraki aylarda önce Çin’in diğer şehirlerine, ardından tüm dünyaya yayılırken Vuhan’daki uygulamalar, Çin’in daha sonraki dönemde salgının ortaya çıktığı diğer bölge ve şehirlerde uyguladığı önleme ve kontrol tedbirlerine şekil verdi.

Çin, daha sonra “sıfır vaka” olarak adlandırılan salgınla mücadele stratejisi sayesinde, Aralık 2021’e kadar geçen yaklaşık 1,5 yılda salgını neredeyse tamamen kontrol altına almayı başardı. Diğer ülkelerde her gün binlerce yeni vaka ve çok sayıda can kaybı kayıtlara geçerken Çin’de salgının izi kalmamış, “virüs yenilmiş” gibiydi.

Delta kaynaklı yayılmalar

Salgın yurt dışı kaynaklı az sayıda vaka dışında büyük ölçüde kontrol altına alınmış görünürken 2021’in ikinci yarısında bulaşıcılığı yüksek Delta varyantının yol açtığı yurt içi kaynaklı yayılmalar tedbirleri yeniden gündeme taşıdı.

Hazirandan itibaren güneydeki Guangdong, güneybatıdaki Yünnan, doğudaki Ciangsu ve güney doğudaki Fucien eyaletlerinde yerel kaynaklı yayılmalar görüldü.

Ekim ortasında ilk kez İç Moğolistan Özerk Bölgesi’nde ortaya çıkan yurt içi kaynaklı vakalar, 21 eyalet ve bölgeye yayıldı. Bu, Vuhan’da başlayan ilk salgının ardından o tarihe kadar görülen en geniş ölçekli yayılma oldu.

Şian’daki Delta kaynaklı salgın, ilk ciddi sınama oldu

Çin’de Şaanşi eyaletinin merkezi Şian’da, 4 Aralık 2021’de Pakistan’dan gelen bir uçaktaki Delta varyantı taşıyan vakalardan kaynaklandığı bildirilen yayılma, sıfır vaka stratejisi için ilk ciddi sınama oldu.

İlk vakaların 9 Aralık 2021’de kaydedildiği kentte sonraki 2 haftada yaklaşık 2 bin vaka görülmesinin ardından 23 Aralık 2021’de tüm kentte karantina ilan edildi.

Çin’in eski imparatorluk başkentlerinden, 13 milyon nüfuslu tarihi şehirdeki karantina tedbirlerinin uygulanmasındaki bazı eksikler, gıda temininde yaşanan sıkıntılar ve baskı altındaki yerel görevlilerin müsamahasız tutumu eleştirilere sebep oldu.

Söz konusu sıkıntılar ve eleştiriler daha sonraki günlerde karantina ilan edilen şehirlerde de görülecekti.

Omicron kaynaklı yayılmalar

Çin’de Kovid-19’un bulaşıcılığı yüksek Omicron varyantını taşıyan vakalar ilk kez 8 Ocak’ta ülkenin kuzeyindeki Tiencin şehrinde görülmesinin ardından 10 gün içinde başkent Pekin dahil 9 şehre yayıldı.

Ülkenin en büyük şehirlerinden 17,5 milyon nüfuslu Tiencin’de toplu testler uygulanırken, 5,5 milyon nüfuslu Anyang şehrinde 11 Ocak’ta karantina ilan edildi.

Omicron varyantının daha hızlı yayılması ve hastalık belirtilerinin daha az belirgin olması, yayılma zincirinin başlangıcını tespit etmeyi zorlaştırdı.

Kapanmalar üretime darbe vurdu

Çin’in en büyük otomobil üreticisi, Audi, Volkswagen, ve Toyota gibi dünya markaları için üretim yapan FAW (First Automotive Works) Grubun fabrikalarının bulunduğu Cilin eyaletinin merkezi, 9 milyon nüfuslu Çangcun’da 11 Mart’ta ilan edilen kapanma nedeniyle fabrikalarda üretime ara verildi.

Çin’in en büyük şirketlerinden, telekomünikasyon donanımları üreticisi Huawei; elektrikli araç üreticisi BYD; Apple, Amazon, Sony ve Microsoft’a imalat hizmeti sağlayan Foxconn ve yaklaşık 1,2 milyar kullanıcısıyla Çin’in en büyük internet platformu WeChat’in sahibi Tencent gibi şirketlere ev sahipliği yapan Şıncın da 14 Mart’ta karantinaya alındı.

Çin’in en büyük 4. şehri olan, yaklaşık 17,5 milyon nüfuslu kentte zorunlu ihtiyaçlara karşılık verenler dışındaki tüm işletmelerin bir hafta süreyle kapatılması, üretimde aksamalara sebep oldu.

Bu arada petrol ve doğal gaz şirketlerinin bulunduğu ülkenin kuzeyindeki Hıbey eyaletinin Lanfang şehri ve güneydeki Guangdong eyaletinin imalat üssü Dongguan şehri 15 Mart’ta kapanmaya gitti.

Onları, 23 Mart’ta kuzeyin ağır sanayi şehirleri Hıbey eyaletine bağlı Tangşan ve Liaoning eyaletinin merkezi Şınyang izledi.

Hong Kong ekonomisi, salgın döneminde küçüldü

Bu arada Çin’in olduğu kadar Asya’nın ve dünyanın en önemli finans ve ticaret merkezi Hong Kong Özel İdari Bölgesi yılbaşından itibaren Omicron vakalarının yol açtığı salgın dalgasıyla karşı kaşıya kaldı.

Kentte günlük vaka sayısı martta 20 binin üstüne kadar çıkarken salgını kontrol altına almak için alınan tedbirler nedeniyle, kent ekonomisi ocak, şubat ve mart aylarını kapsayan yılın ilk çeyreğinde yüzde 4 küçüldü.

Şanghay’daki kapanma ekonomik göstergeleri etkiledi

Ancak Omicron vakalarının yol açtığı salgının etkisini en fazla hisseden Çin’in en büyük kenti Şanghay oldu. Kentte 28 Mart’tan bu yana uygulanan “kademeli kapanma” ve karantina tedbirleri 7. haftasına girmesine rağmen salgın henüz kontrol altına alınamadı.

Üretim, ticaret ve finans merkezi olan 26 milyon nüfuslu kentteki kısıtlamaların ülke ekonomisi üzerindeki etkisi belirgin şekilde hissedildi.

Çin’de nisan ayında imalat ve hizmetler sektöründeki ekonomik etkinlik azaldı, ihracat artışı son 22 ayın en düşük seviyesine geriledi.

Omicron vakaları, “sıfır vaka” stratejisi için sınamaya dönüştü

Bulaşıcılığı yüksek Omicron varyantının ortaya çıkardığı tablo, Çin’in Kovid-19’a karşı “sıfır vaka” stratejisi için sınamaya dönüştü.

Kovid-19 vakalarını ortaya çıktığı yerde bastırmayı ve bulaşma zincirini kesmeyi hedefleyen strateji karantina, seyahat kısıtlamaları, toplu testler gibi katı ve geniş ölçekli tedbirleri gerektiriyor. Tedbirler, hayatın olağan akışına müdahalesi ve maliyeti açısından zaman zaman tartışmalara yol açıyor.

Diğer ülkeler, Kovid-19’a karşı salgın koruma tedbirlerini büyük ölçüde kaldırıp normalleşmeye giderken Çin’in mücadele stratejisini zaman içinde nasıl uyarlayacağı belirsizliğini koruyor.

Kaynak: AA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir