Cumhurbaşkanı Erdoğan: Filistinli kardeşlerimizi asla sahipsiz, çaresiz ve yalnız bırakmayacağız

CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, “Bağımsız, egemen ve coÄŸrafi bütünlüğe sahip bir Filistin devleti vücut bulmadan atılan her adım yarım kalacak. Filistinli kardeÅŸlerimizi asla sahipsiz, çaresiz ve yalnız bırakmayacağız.” dedi.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, Madinat Jumairah Mina Salam Konferans Merkezi’nde, onur konuÄŸu olarak katıldığı “GeleceÄŸin Hükümetlerini Åžekillendirmek” teması altında düzenlenen Dünya Hükümetler Zirvesi’nde konuÅŸtu.

Samimi misafirperverlikleri dolayısıyla BirleÅŸik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet BaÅŸkanı Muhammed bin Zayid Al Nahyan ile BAE BaÅŸbakanı ve Dubai Emiri Muhammed bin RaÅŸid Al Maktum’a teÅŸekkür eden ErdoÄŸan, Dubai’de onur konuÄŸu olarak bulunmaktan duyduÄŸu memnuniyeti dile getirdi.

“GeleceÄŸin Hükümetlerini Åžekillendirmek” temasıyla zirvenin küresel barış ve adaletin tesisine pozitif etki yapacağına inandığını belirten ErdoÄŸan, “Zirvenin temasıyla uyumlu ÅŸekilde Türkiye olarak Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümüyle birlikte hayata geçirdiÄŸimiz Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla geleceÄŸin Türkiye’sini inÅŸa ediyoruz.” diye konuÅŸtu.

DoÄŸru deÄŸerlerle yola çıkıldığında büyük dönüşümlerin nasıl baÅŸarıldığını bugüne kadar gösterdiklerini dile getiren ErdoÄŸan, son 21 yıllık iktidarları döneminde Türkiye’yi her alanda 3 kat, 5 kat, 10 kat büyüterek ileriye taşıdıklarını söyledi.

ErdoÄŸan, 20 yıl öncesinin Türkiye’sini hatırlayanlar ile bugünün Türkiye’sini görenlerin ülkenin kısa sürede nasıl büyük bir baÅŸarı hikayesi yazdığını, nasıl sessiz bir devrim gerçekleÅŸtirdiÄŸini kabul ve takdir ettiÄŸini vurguladı.

“Bugün büyüyen ekonomisiyle, güçlü altyapısıyla, uluslararası alanda artan etkinliÄŸiyle, diplomasi kulvarında elde ettiÄŸi baÅŸarılarıyla, savunma alanındaki atılımlarıyla kendinden söz ettiren bir Türkiye gerçeÄŸi var” diyen ErdoÄŸan, böyle bir Türkiye’yi inÅŸa etmekten gurur ve heyecan duyduklarını belirtti.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Çevremizde yıllardır devam eden sıcak çatışmalara, terör ve istikrarsızlık dolayısıyla maruz kaldığımız göç baskısına, ülkemizi hedef alan envaiçeÅŸit terör eylemlerine raÄŸmen istikrar, güven ve kalkınma yolunda asla sapmadan bugünlere geldik.” ifadesini kullandı.

Geçen yıl 6 Åžubat’ta Türkiye’nin tarihinin en büyük doÄŸal afetlerinden birini yaÅŸadığını, 11 il ve 14 milyon insanı doÄŸrudan sarsan depremde 53 binden fazla kiÅŸinin hayatını kaybettiÄŸini hatırlatan ErdoÄŸan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Depremin üzerinden daha 1 sene bile geçmeden enkazları kaldırdık. VatandaÅŸlarımızın acil barınma ihtiyaçlarını giderdik. Ä°nÅŸası tamamlanan 31 binden fazla konutu depremzedelerimize teslim ettik. Her ay 15-20 bin konut teslim ederek yıl sonuna kadar 200 bin konutun teslimatını yapmayı hedefliyoruz. Tam bir yıl önce asrın felaketini yaÅŸamış bir millet olarak dost ve kardeÅŸ ülkelerin de desteÄŸiyle hamdolsun yaralarımızı süratle sarıyoruz. Buradan bir kez daha milletimizle dayanışmasını esirgemeyen baÅŸta Emirlikler olmak üzere tüm dostlarımıza yürekten teÅŸekkür ediyorum.”

Tüm bu adımları atarken dünyanın farklı köşelerindeki milyonlarca ihtiyaç sahibine yardım elini uzatmayı da ihmal etmediklerini vurgulayan ErdoÄŸan, Türkiye’nin yaklaşık 3,5 milyonu Suriyeli olmak üzere 4 milyonu aÅŸkın sığınmacıya yıllardır ev sahipliÄŸi yaptığını anımsattı.

“Hiçbir zaman dikensiz bir gül bahçesinde yürümedik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

“Etrafı adeta ateÅŸ çemberiyle kuÅŸatılmış ülkemizin bugünkü konumuna gelmesi şüphesiz kolay olmadı. Türkiye’nin son çeyrek asrına mührünü vurmuÅŸ bir hükümet olarak hiçbir zaman dikensiz bir gül bahçesinde yürümedik. Elde ettiÄŸimiz her bir baÅŸarının, kazandığımız her bir zaferin, hayata geçirdiÄŸimiz her reformun arka planında çok büyük bir emek, sabır, gayret, tecrübe ve dirayet vardır. Türkiye’yi takip edenler bu zorlu sürecin kilometre taÅŸlarını çok iyi biliyor. Önümüzdeki engeller ne kadar büyük olursa olsun, yılmadan yorulmadan Türkiye’yi hedefleriyle buluÅŸturma mücadelemizi azimle sürdürdük. Bugün de sarsılmaz bir inanç ve kararlılıkla yürüyüşümüz devam ediyor.”

Çok samimi bir hissiyatını paylaşmak istediğini dile getiren Erdoğan, 40 yılı aşkın süredir siyasetin içinde olduğunu, halkına siyaset yoluyla hizmet etmeye çalıştığını aktardı.

İlk gençlik yıllarında sivil toplumda başladığı mücadelesini daha sonra siyasetin farklı kademelerinde görev üstlenerek yürüttüğünü anlatan Erdoğan, şunları paylaştı:

“1994 senesinde henüz 40 yaşında bir siyasetçiyken Türkiye’nin en büyük ÅŸehri olan Ä°stanbul’un BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanlığına seçildim. Yaklaşık 4,5 yıl sürdürdüğümüz bu vazifemiz sırasında bugün bile takdirle konuÅŸulan çok önemli hizmetlere, eserlere ve yatırımlara imza attım. OkuduÄŸumuz bir ÅŸiir nedeniyle hapse atılmamız sonucu siyasi hayatımız bir süre kesintiye uÄŸradı. Ama buna raÄŸmen Ä°stanbul’daki baÅŸarımız, önümüzde yeni kapıların açılmasına, çok daha büyük bir baÅŸarı hikayesinin yazılmasına vesile oldu. 2001 senesinde artık hiçbir ÅŸey eskisi gibi olmayacak ÅŸiarıyla bugün genel baÅŸkanlığını yürüttüğümüz AK Parti’mizi kurduk. Partimizin kuruluÅŸundan sadece 15 ay sonra girdiÄŸimiz ilk seçimlerden açık ara birinci çıkarak Türkiye’yi yönetme sorumluluÄŸunu üstlendik. Hapse girdiÄŸimizde kimi gazeteler ‘muhtar bile olamaz’ manÅŸetleri atmıştı ama biz insanımızın teveccühüyle önce baÅŸbakan, sonra cumhurbaÅŸkanı sıfatıyla yaklaşık 21 yılı aÅŸkın süredir milletimize hizmetkarlık ediyoruz.”

Bu döneme sadece ülkeye çağ atlatan eserleri, hizmetleri ve reformları sığdırmadıklarını, aynı zamanda 17 seçim zaferini de sığdırdıklarını ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

“Son olarak mayıs ayında yüzde 90’ları bulan katılım oranıyla gerçekleÅŸen ve oldukça çekiÅŸmeli geçen seçimlerde tarihi bir baÅŸarıya daha imza attık. Åžimdi de 31 Mart Mahalli Ä°dareler Seçimleri’ne hazırlanıyoruz. 48 gün sonra. Allah’ın izniyle bu seçimlerde 18. zaferimizi elde edeceÄŸiz. Çünkü biz geçmiÅŸte olduÄŸu gibi ÅŸimdi de ‘insan için ancak emeÄŸinin karşılığı vardır’ inancıyla çalışmalarımızı çok yoÄŸun ve çok sıkı ÅŸekilde sürdürüyoruz.

Burada bir noktayı da özellikle vurgulamam gerekiyor. Tüm bu süreçler boyunca hükümet iÅŸlerinde daima ‘insanı yaÅŸat ki devlet yaÅŸasın’ prensibini kendimize rehber edindik. Biz insanı yaÅŸatarak, insana dokunarak, insanı yücelterek, insanların kalbini kazanarak devleti yaÅŸattık, büyüttük, güçlendirdik. Ä°nsanımıza sahip çıktıkça insanımız da devletine ve bize sahip çıktı. Halkımızın gücü ve desteÄŸi olmasaydı bunların hiçbirini baÅŸaramazdık. Bugün de aynı çizgide yolumuza devam ediyoruz. Bizim siyasette varlık gayemiz geride hayırla, şükranla ve hayır duayla yad edilecek güzel bir miras bırakmaktır.”

Türkiye Yüzyılı vizyonunu hayata geçirince kadar durmadan, dinlenmeden, zorluklar karşısında yılmadan koÅŸturacaklarını belirten ErdoÄŸan, “Bölgemiz ve ötesinde adil ve kalıcı barışa hakim kılmak, bu vizyonumuzun temel yapı taÅŸlarından biridir. Nasıl dünya beÅŸten büyükse daha adil bir dünyada mümkündür. Buna gelecek nesiller baÅŸta olmak üzere tüm insanlığın ihtiyacı vardır. Ancak dünyamız deÄŸiÅŸim, gerilim, krizler ve kimi yerlerde çatışmaların birbirlerini tetiklediÄŸi bir alacakaranlık kuÅŸağından geçiyor.” ifadelerini kullandı.

Henüz bir krizi çözmeden yenisinin patlak verdiği, sancılı bir tabloyla karşı karşıya olunduğunu kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:

“Hatırlanacağı üzere Kovid-19 salgınında bunun saÄŸlık boyutuna ÅŸahitlik ettik. Tam tünelin sonundaki ışığı gördüğümüzü düşündüğümüz anda Rusya-Ukrayna Savaşı ile sarsıldık. Bu savaÅŸ, zaten ciddi belirsizliklerle boÄŸuÅŸan küresel ekonomi ve siyaseti çok daha büyük bir girdabın içine sürükledi. Enerji fiyatlarından gıda krizine, silahlanma yarışından düzensiz göç baskısına geniÅŸ bir alanda ilave sorunlarla yüzleÅŸtik. Türkiye, bu meydan okumaları en iyi yöneten ülkelerin başında geliyor. Ä°lk günden itibaren hep barıştan, adaletten, diplomasiden ve dayanışma halinde sıkıntıların üstesinden gelmekten yana olduk.

Rusya-Ukrayna Savaşı’nda ateÅŸkesin saÄŸlanması ve ardından kalıcı barışa giden yolun aralanması için elimizi taşın altına koyduk. Ä°stanbul Süreci, tarafların bir araya gelip asgari noktalarda buluÅŸabildiÄŸini gösterdi. Karadeniz GiriÅŸimi, gıda krizinin daha da derinleÅŸmesinin önüne geçti. Daha bunun gibi ateÅŸi körüklemek yerine yangını söndürmeyi amaçlayan pek çok siyasi, diplomatik ve ekonomik hamle yaptık. Akan onca kana, yıkıma ve acıya raÄŸmen adil bir barışın mümkün olduÄŸuna dair inancımızı halen koruyoruz. Ä°nÅŸallah bunun için çabalarımızı yoÄŸunlaÅŸtırarak yola devam edeceÄŸiz.”

“Ä°srail 10 yıllardır iÅŸgal, gasp, yıkım ve katliam politikalarından vazgeçmemiÅŸtir”

Çözüme kavuşturulamayan her meselenin zamanla büyümüş, çetrefilleşmiş bir halde karşılarına yeniden çıktığını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, halının altına süpürülerek sorunların çözülemeyeceğini vurguladı.

YaÅŸanılan her hadiseyle bunun bir kez daha görüldüğünü dile getiren ErdoÄŸan, “Bunun en son ve acı örneÄŸi Gazze’deki krizdir. Geçen yılın 7 Ekim’indeki hadiseden bağımsız olarak bugünkü krizin kaynağı BirleÅŸmiÅŸ Milletler kararlarına raÄŸmen Filistin topraklarındaki iÅŸgalin artarak devam etmesidir. Kendini uluslararası hukukun üstünde gören Ä°srail 10 yıllardır iÅŸgal, gasp, yıkım ve katliam politikalarından vazgeçmemiÅŸtir.” ifadelerini kullandı.

Filistin halkının nasıl bir adaletsizlikle karşı karşıya kaldığını anlamak için çok uzağa gitmeye gerek olmadığını söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

“1948’den bugüne Ä°srail-Filistin haritalarına bakmak bile meselenin vahametini göstermeye yeterlidir. Biliyorsunuz tedavinin yarısı, teÅŸhisin doÄŸru konulmasıdır. Burada da sorunun kaynağını doÄŸru tespit etmezsek çözüm yolunu da bulamayız. Ä°srail, bölgede kalıcı barış istiyorsa yayılmacı hayaller peÅŸinde koÅŸmayı bırakmalı, 1967 sınırları temelinde bağımsız bir Filistin Devleti’nin varlığını kabul etmelidir. Gazze’deki insani trajedinin de giderek bölgeye yayılma riski taşıyan çatışmaların da sona erdirilmesi, her ÅŸeyden önce Ä°srail’in, Filistin halkının en temel haklarını tanımasına baÄŸlıdır. 1967 sınırlarında baÅŸkenti DoÄŸu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coÄŸrafi bütünlüğe sahip bir Filistin Devleti vücut bulmadan atılan her adım yarım kalacak, sorun çözüme kavuÅŸturulmuÅŸ olmayacaktır.

Dolayısıyla bölgemizde barış, huzur ve ekonomik kalkınmaya giden yol, Filistin Devleti’nin kuruluÅŸundan geçiyor. Bu çerçevede bir barışın tesisi ve temini için diÄŸer bölge ülkeleriyle birlikte garantörlük dahil, sorumluluk üstlenmeye hazır olduÄŸumuzu dile getirdik. Bunun yanında çoÄŸu çocuk ve kadın 28 binden fazla masumun hayatına mal olan, 70 bine yakın sivilin yaralandığı, 1,5 milyondan fazla insanın göçe zorlandığı Gazze’nin büyük bir enkaz yığınına çevrildiÄŸi trajedi karşısında her türlü çabayı gösterdik, gösteriyoruz ve göstereceÄŸiz. Åžimdiye kadar 34 bin tonluk insani yardım malzemesini Gazze’ye ulaÅŸtırılmak üzere bölgeye gönderdik. Toplam 380 hasta ile 344 refakatçiyi Türkiye’de misafir ediyor, tedavilerini saÄŸlıyoruz.”

“Filistinli kardeÅŸlerimizi asla sahipsiz, çaresiz ve yalnız bırakmayacağız”

Türkiye’nin Gazzelilere yönelik iÅŸlenen savaÅŸ ve insanlık suçlarının takibi için uluslararası hukuk kulvarında atılan adımlara destek verdiÄŸini anımsatan ErdoÄŸan, Güney Afrika Cumhuriyeti nezdinde hak ve adaletin tecellisi için inisiyatif alan tüm ülkelere özellikle de Afrikalılara teÅŸekkür etti.

Aynı ÅŸekilde 2023 Ekim ve Aralık aylarında BirleÅŸmiÅŸ Milletler Genel Kurulunda kabul edilen kararlara destek veren ülkelere de teÅŸekkür eden CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Filistinli kardeÅŸlerimizi asla sahipsiz, çaresiz ve yalnız bırakmayacağız. Son dönemde BirleÅŸmiÅŸ Milletler Filistinli Mülteciler Ajansına yönelik dozu artan itibar suikastlarını da esefle karşıladığımızı belirtmek isterim.” dedi.

Bu kritik dönemde Ajansa yapılan katkıların arttırılmasının önemli olduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:

“Vicdan sahibi tüm ülkeleri, Ãœrdün, Suriye, Lübnan ve iÅŸgal altındaki Filistin topraklarında yaÅŸayan 6 milyon mülteci için can damarı olan Ajansa sahip çıkmaya davet ediyorum. Bakınız, tüm bunları sadece nüfusu Müslüman bir ülkenin cumhurbaÅŸkanı olarak söylemiyorum. Ajansa aynı zamanda 5 asır önce engizisyon zulmüne maruz kalan Musevilere kapısını açmış 4 asır boyunca Ä°brahim Halilullah düsturuyla Kudüs-ü Åžerif’e hizmet etmiÅŸ bir milletin evladı olarak ifade ediyorum.”

Mevcut Ä°srail yönetiminin sorumsuz, pervasız ve acımasız politikalarının tüm dünyada antisemitizmi körüklediÄŸini gördüklerini, bundan da rahatsız olarak insanlık adına endiÅŸe duyduklarını belirten CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, daha fazla kan dökülmeden, daha fazla çocuk ve kadın ölmeden bir an önce Gazze’deki katliamın durdurulması gerektiÄŸini ifade etti.

Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin hayata geçirilmesinin de bu sürecin önemli bir parçası olduğunu belirten Erdoğan, bu hedefleri ulusal kalkınma plan, strateji ve vizyonlarının ana unsurlarından biri olarak değerlendirdiklerini kaydetti.

“Bununla yetinmiyor, hedeflere ulaÅŸmak için uluslararası çabalarda en ön saflarda yer alıyoruz.” diyen ErdoÄŸan, “Ancak bu konuda da uluslararası toplum ne yazık ki baÅŸarılı bir sınav veremiyor. 2030 itibarıyla sıfır açlığa ulaÅŸma hedefinden giderek uzaklaşılmaktadır.” ifadelerini kullandı.

“Türkiye, mesuliyetlerini yerine getirdi”

Kapsayıcı ve sürdürülebilir bir kalkınma için yeÅŸil dönüşümün gerekliliÄŸinin gün geçtikçe daha net görüldüğünü dile getiren ErdoÄŸan, “ortak yuva” olan dünyayı çevre felaketlerinden, atık krizinden korumanın da herkesin sorumluluÄŸu olduÄŸunu vurguladı.

Aralık ayında BirleÅŸik Arap Emirlikleri’nin ev sahipliÄŸinde düzenlenen COP28 Dünya Ä°klim Eylemi Zirvesi’ne bu bilinçle katkı verdiklerini ifade eden ErdoÄŸan, Türkiye olarak belirledikleri “2053 itibarıyla net sıfır emisyon” hedefi ve eÅŸi Emine ErdoÄŸan’ın himayesinde baÅŸlatılarak yürütülen Sıfır Atık projesiyle bu alandaki mesuliyetlerini yerine getirdiklerini söyledi.

ErdoÄŸan, 2026’da düzenlenecek BirleÅŸmiÅŸ Milletler Ä°klim DeÄŸiÅŸikliÄŸi 31. Taraflar Konferansı’na ev sahipliÄŸi için açıkladıkları adaylık konusunda da katılımcılardan destek istedi.

“Adımlarımızı ‘Dijital Türkiye’ vizyonu temelinde atmaktayız”

Yapay zeka gibi çığır açan teknolojilerin çalışma hayatından ekonomiye, bilgiye erişimden uluslararası siyasete her alanı dönüştürdüğüne dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:

“Türkiye olarak dijitalleÅŸmenin sunduÄŸu fırsatlardan yararlanırken beraberinde getirdiÄŸi riskleri de baÅŸarıyla yönetmenin çabası içindeyiz. Adımlarımızı ‘Dijital Türkiye’ vizyonu temelinde atmaktayız. Teknoparkları yaygınlaÅŸtırarak, üniversite sanayi iÅŸbirliÄŸini destekleyerek, AR-GE çalışmalarını, bilimsel faaliyetleri, genç giriÅŸimcileri teÅŸvik ederek ülkemizde güçlü bir yenilikçilik ekosistemi kurduk. YenilikçiliÄŸin mimarı ve taşıyıcısı olan TEKNOFEST gençliÄŸinin yetiÅŸmesi için tüm imkanlarımızı seferber etmiÅŸ durumdayız. Elektronik devlet kapısıyla 65 milyona yakın kullanıcının 8 bine yakın kamu hizmetine ulaÅŸmasını saÄŸlıyoruz. OluÅŸturmakta olduÄŸumuz Türkiye dijital devlet stratejisiyle de devletin dijitalleÅŸmesi için ana yol haritasını belirlemiÅŸ olacağız. Yapay zekanın gayrisafi yurt içi hasılaya katkısını yüzde 5’e bu alandaki istihdamı ise 50 bin kiÅŸiye çıkarmayı hedefliyoruz. BirleÅŸik Arap Emirlikleri dahil körfez ülkelerinin dijital dönüşüm, teknoloji ve yenilikçilik alanlarında gerçekleÅŸtirdikleri hamleleri de takip ediyoruz. Bu alanlarda iÅŸbirliÄŸi ve ortaklıklarımızı geliÅŸtirmemizde fayda görüyoruz.”

Türkiye’nin uluslararası barışın teorisine ve pratiÄŸine katkısını pekiÅŸtirmek misyonuyla hayata geçirdiÄŸi Antalya Diplomasi Forumunun 3’üncüsünün 1-3 Mart’ta düzenleneceÄŸini hatırlatan ErdoÄŸan, “Krizler döneminde diplomasiyi öne çıkarmak temasıyla gerçekleÅŸtireceÄŸimiz forum vesilesiyle sizleri turizmimizin baÅŸkenti Antalya’da misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyacağız.” dedi.

ErdoÄŸan, Dünya Hükümetler Zirvesi’nin baÅŸarıyla icra edilmesinde emeÄŸi geçenlere teÅŸekkür ederek, hayırlı olmasını diledi.

Notlar

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’a konuÅŸma yapacağı salona geliÅŸinde BAE BaÅŸbakanı ve Dubai Emiri Åžeyh Muhammed bin RaÅŸid Al Mektum eÅŸlik etti.

Erdoğan, konuşmasının ardından düzenlenen GovTech ödül törenine katıldı.

Kaynak: AA