Cumhurbaşkanı Erdoğan: Makine ve kırsal altyapı ile tarım yatırımları için 1,1 milyar lira hibe sağlayacağız
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Makine ekipman alımı ve kırsal altyapı yatırımları için 32 bin 572 çiftçimiz ile tarım yatırımları için 418 giriÅŸimcimize 1,1 milyar lira hibe saÄŸlayacağız.” ifadelerini kullandı.
CumhurbaÅŸkanlığı Külliyesi’ndeki Kabine Toplantısı’nın ardından millete seslenen CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, sonuna yaklaşılan ramazan ile Kadir Gecesi’ni tebrik ederek, “Rabbimden milletimizi, Müslümanları ve tüm insanlığı, bu mübarek günlerin hürmetine rahmetiyle, maÄŸfiretiyle, affıyla, bereketiyle kuÅŸatmasını diliyorum. Dünyanın dört bir yanında yaÅŸanan ölümlerin, acıların, zulümlerin, maÄŸduriyetlerin, haksızlıkların bir an önce sona ermesini Allah’tan niyaz ediyorum.” ifadesini kullandı.
Önce küresel finans krizi, ardından küresel salgın kriziyle dengeleri bozulan, belirsizlik ve risklerin arttığı bir dönemden geçildiÄŸine dikkati çeken ErdoÄŸan, “Hem daha çok çalışmak hem daha çok şükretmek için sayısız sebebimizin olduÄŸu bu dönemden ülkemizi suhuletle çıkarmanın gayreti içindeyiz.” diye konuÅŸtu.
Türkiye’nin demokrasi ve kalkınma hedeflerine sıkı sıkıya sarılarak bu muhataralı dönemi, her alanda yeni bir atılımın vesilesi haline dönüştürmekte kararlı olduklarını belirten ErdoÄŸan, şöyle devam etti:
“Salgın sürecinde geliÅŸmiÅŸ ülkelerin bile aslında ne kadar kırılgan bir siyasi, toplumsal ve ekonomik yapıya sahip oldukları ortaya çıkmıştır. Ãœlkemiz bu sıkıntılı dönemin saÄŸlık sisteminden sosyal dayanışmasına kadar her alanda çok güçlü bir görünüm sergileyerek geride bırakmıştır. Bu dönemde küresel üretim ve tedarik zincirlerinde yaÅŸanan bozulmalar ülkemizi yakın coÄŸrafyamız baÅŸta olmak üzere dünyanın önde gelen alternatif merkezlerinden biri haline getirmiÅŸtir. Biz de bu fırsatı deÄŸerlendirmek için yatırım, istihdam, üretim, ihracat yoluyla ülkemizi büyütmeyi hedef alan yeni ekonomi programımızı ısrarla, sabırla ve dirayetle uyguladık.”
Erdoğan, bu süreçte sıkıntıların da yaşandığını dile getirerek, şu ifadelere yer verdi:
“Her ÅŸeyden önce küresel ekonomideki bozulmaların petrolden doÄŸal gaza, gıdadan demir çeliÄŸe, her alanda fiyatlarda yol açtığı yükseliÅŸler ister istemez ülkemize de yansıdı. DoÄŸal gaz ve elektrik baÅŸta olmak üzere pek çok üründe ciddi sübvansiyonlarla vatandaşımızı korumamıza raÄŸmen ortaya çıkan fiyat artışlarının can yakıcı düzeyde olduÄŸunun farkındayız. Ãœstelik bunun yanında bir de 2018’deki kur tuzağıyla baÅŸlayan ve geçtiÄŸimiz yılın sonunda yaÅŸanan panikle zirve yapan dalgalanmalarla uÄŸraÅŸmak zorunda kaldık.
Aldığımız tedbirlerle kurun istikrarını saÄŸlamış olsak da bu süreçte gerçekleÅŸen yükseliÅŸin fiyatlar üzerindeki etkisi kalıcı olmuÅŸtur. Şüphesiz en çok üzüldüğümüz nokta da küresel ekonomideki ve kurlardaki dengesizlikleri bahane eden kimi açgözlülerin ülke içinde fiyatları aşırı yükselterek haksız kazanç peÅŸine düşmelidir. Ne küresel emtia fiyatlarındaki yükseliÅŸle ne kurla ne diÄŸer maliyetlerle izah edilmeyecek bu tablonun müsebbiplerinin iki dünyada da elimiz yakalarında olacaktır.”
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, baharın ve ardından yaklaÅŸan yaz aylarının saÄŸlayacağı rahatlamaya ÅŸimdiden gözünü dikenlere karşı da teyakkuz halinde olduklarını belirterek, “Bundan sonra milletimizin temel ihtiyaç maddelerinin fiyatlarını sebepsizce artıranlara karşı en küçük bir müsamaha göstermeyeceÄŸimizi, en küçük bir acıma duymayacağımızı buradan açıkça ilan ediyorum.” diye konuÅŸtu.
“Sadece fiyat artışlarıyla mücadeleyle yetinmiyoruz”
Erdoğan, sadece fiyat artışlarıyla mücadeleyle yetinmediklerini, sosyal yardım sisteminin parametrelerine göre desteğe ihtiyaç duyan tüm vatandaşların yanında olduklarını vurguladı.
Ramazan Bayramı günlerine denk gelen, yaklaşık 1,5 milyar lira tutarındaki yaÅŸlı ve engelli maaÅŸlarını öne çekerek cuma gününden itibaren ödeyeceklerinin bilgisini de paylaÅŸan ErdoÄŸan, “Ayrıca 15 milyar liralık ilave sosyal yardım destek paketiyle ilgili çalışmaların da sonuna gelinmiÅŸtir. Ä°nÅŸallah yakında uygulamaya geçeceÄŸiz.” dedi.
Türkiye’nin, dünyanın en kapsamlı ve yaygın sosyal destek sistemine sahip ülkelerinden biri haline geldiÄŸini belirten ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:
“Devletimizin ve milletimizin yardıma ve desteÄŸe ihtiyacı olan insanlarımıza sahip çıkmasını varlığımızın, birliÄŸimizin, geleceÄŸimizin teminatı olarak görüyoruz. Aslolan her insanımıza huzurlu bir aile ortamı, can ve mal güvenliÄŸinden emin olacağı bir güvenlik iklimi, kendini geliÅŸtirecek ve yetiÅŸtirecek kaliteli bir eÄŸitim sistemi, saÄŸlık hizmetlerine kesintisiz ve ücretsiz eriÅŸim imkanı, çalışacağı bir iÅŸ veya kendi iÅŸini hayata geçirebileceÄŸi giriÅŸimcilik fırsatı, ulaşımdan enerjiye, ÅŸehircilikten spora kadar her alanda günümüz ihtiyaçlarına uygun temel hizmet altyapıları saÄŸlamaktır. Hamdolsun, ülkemizde bunların tamamına da sahibiz. Ä°ÅŸte bunun için geleceÄŸimize güvenle bakıyoruz, hedeflerimize ulaÅŸmak için daha çok çalışıyoruz, yeni vizyonlarla bizden sonraki nesillerin önünü aydınlatıyoruz.
Küçük engeller bizi büyük hedeflere ulaÅŸmaktan alıkoyamayacak. Basit hesapların ürünü ayak oyunları bu kutlu yürüyüşü akamete uÄŸratamayacak. Son 10 yılda nice toplumların felaketine, nice devletlerin yıkılmasına yol açan senaryolar ülkemizde baÅŸarıya ulaÅŸamayacak. Kendi güvenliklerini ve refahlarını güvence altında tutmak için bu ülkenin ve milletin enerjisini sömürenlerin devri geri gelmeyecek. Bizim için artık sadece ve sadece büyük ve güçlü Türkiye var. Bizim için artık sadece ülkemizi bu hedefe ulaÅŸtıracak yeni kalkınma atılımları var. Bizim için artık sadece milletimizi bu doÄŸrultuda denetleyecek birlik ve beraberlik hamlesi var. GeçtiÄŸimiz 20 yılda hayata geçirdiÄŸimiz onca eser ve hizmeti bunun için ülkemize kazandırdık. GeçtiÄŸimiz 20 yılda milletimizin her kesimine ulaÅŸtığımız demokrasi, hak ve özgürlük devrimlerini bunun için yaptık. GeçtiÄŸimiz 20 yılda ülkemizi içeride ve dışarıda nice badirelerden, nice fırtınalardan, nice sinsi tezgahlardan kurtarmak için gereken her adımı bu gayeyle attık. Türkiye’nin geldiÄŸi yeri ve önündeki fırsatları görmemek için ya bu ülkeye husumetli olmak ya da kalbi ve ruhu kararmış olmak gerekir.”
ErdoÄŸan, milletin akıl, vicdan, ahlak, saÄŸduyu, feraset sahibi her ferdinin Türkiye’nin nereden nereye geldiÄŸini gayet iyi bildiÄŸini ifade ederek, şöyle konuÅŸtu:
“Åžimdi de vatandaÅŸlarımıza diyoruz ki yaÅŸadığımız sıkıntılar dünyanın ve onunla birlikte ülkemizin içinden geçtiÄŸi tarihi deÄŸiÅŸim ve dönüşüm sürecinin sancılarıdır. Sabredersek, azmedersek, devam edersek, saÄŸlam durursak bu yolun sonu Cumhuriyetimizi kuran Gazi Mustafa Kemal’in ‘muasır medeniyet seviyesinin üstü’ diye tarif ettiÄŸi büyük ve güçlü Türkiye’ye çıkıyor. GeçmiÅŸte küresel yönetim ve ekonomi sisteminin yeniden kurulduÄŸu her dönemde ülkeyi siyasi istikrarsızlıkların, sosyal kaosların, ekonomik sıkıntıların altında ezerek sürecin dışında tutmayı baÅŸarmışlardır. Meclisimizin açılışının 102. ve Cumhuriyetimizin ilanının 99. yıl dönümüne ulaÅŸtığımız ÅŸu dönemde artık bu kısır döngüyü kırmakta kararlıyız. Herkesin 2023 için kendine göre bir hesabı var ama unutulmamalıdır ki asıl olan milletin hesabıdır, milletin iradesidir milletin sözüdür.”
“Ãœlkemizi vesayetin zincirlerinden kurtardık, enflasyonu da yeneceÄŸiz”
ErdoÄŸan, merhum BaÅŸbakan Adnan Menderes’in “Yeter söz milletin” diyerek tek parti faÅŸizmine ilk büyük darbeyi vurduÄŸunu, merhum CumhurbaÅŸkanı Turgut Özal’ın da “ÇaÄŸ atlayan Türkiye” diyerek küresel tuzakların bendinde ilk gediÄŸi açtığını söyledi.
Kendilerinin de 20 yıldır “Durmak yok yola devam” diyerek milletin maziden atiye kurduÄŸu köprüyü tahkim ettiklerini ve güçlendirdiklerini anlatan ErdoÄŸan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Artık tüm bu emeklerin, bu mücadelelerin, tüm bu fedakarlıkların karşılığını alma, hasadını yapma, neticesini görme vaktinin eÅŸiÄŸindeyiz. Ãœlkemizi vesayetin zincirlerinden kurtardık, enflasyonu da yeneceÄŸiz. Ãœlkemizi darbelerin utancından kurtardık, hayat pahalılığının da üstesinden geleceÄŸiz. Ãœlkemizi terör örgütlerinin pençesinden kurtardık, çarşı pazardaki ateÅŸi de söndüreceÄŸiz. Türkiye’yi bölgesinin ve dünyanın en güçlü, itibarlı, onurlu devletlerinden biri haline getirdik, insanımızın yüreÄŸindeki sıkıntıların hepsini de çözeceÄŸiz. Çünkü biz bu ülkeye güveniyoruz, çünkü biz bu millete güveniyoruz, çünkü biz kendimize güveniyoruz.
İçeride de dışarıda da karşımızda neyin olduÄŸunu, bununla nasıl mücadele edeceÄŸimizi, nasıl sonuç alacağımızı gayet iyi biliyoruz. Ãœlkenin hiçbir meselesinin çözümü konusunda en küçük bir tefekkürü, tezekkürü, programı, projesi olmayanların çıkardıkları gürültü sadece kendi ihtiraslarının karın gürültüsünden ibarettir, baÅŸka bir ÅŸey deÄŸil. Dünyada da bölgemizde de Türkiye’de de ne olup bittiÄŸinden, geliÅŸmelerin nereye gittiÄŸinden habersiz olanlar varsın masa, sandalye, sıra kavgası ile kendilerini avutup dursunlar. Biz ülkemiz ve milletimiz için ne yapılması gerekiyorsa onun hazırlığını ve icrasını yürütmeye devam edeceÄŸiz.”
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, bin yıldır toprakları kanlarıyla yoÄŸurarak vatan yapan ecdadın emanetine 85 milyon olarak hep birlikte sahip çıktıklarını belirterek, “Vatan topraklarındaki asırlara sari her bir serencamımızın her bir safhası kendi içinde üzüntüleri ve sevinçleri olan ayrı bir destandır.” dedi.
Malazgirt’ten Ä°znik’e, Konya’dan Söğüt’e, Bursa’dan Edirne’ye, Ä°stanbul’dan Ankara’ya kadar uzanan uzun tarihlerinin her günüyle gurur duyduklarını vurgulayan ErdoÄŸan, şöyle devam etti:
“GeçtiÄŸimiz asrın baÅŸlarında büyük kayıplar verip derin acılar çekerken bütün bunlarla beraber asla vakarımızı, umudumuzu, mücadele azmimizi kaybetmemiÅŸ bir milletiz. Galiçya’dan Libya’ya kadar uzanan geniÅŸ bir coÄŸrafyada verdiÄŸimiz savaÅŸların hiçbirinde de utanç verici bir sahne göremezsiniz, bulamazsınız. Bizim çekilmek mecburiyetinde kaldığımız yerlerin tamamında ise dünyanın en alçak, en iÄŸrenç, en vahÅŸi katliamları gerçekleÅŸtirilmiÅŸtir. Bu katliamlar sadece insanları deÄŸil, camisinden mezarlığına, okulundan köprüsüne kadar medeniyet mirasımızın tüm unsurlarını hedef almıştır.
Çok deÄŸil, 150 yıl önce içinde 500 caminin de bulunduÄŸu, binlerce ecdat yadigarı esere ev sahipliÄŸi yapan ÅŸehirlerde bugün numunelik birkaç yapı dışında hiçbir ÅŸey bulamazsınız. Aynı ÅŸekilde nüfusunun yüzde 80’i, çoÄŸunluÄŸu Türk olan Müslümanlardan oluÅŸan ÅŸehirlerde, mübadele gibi hukuki bir uygulamaya maruz kalmadığı halde, bugün neredeyse tek bir Müslüman yaÅŸamıyor. Öyle bir baskı ve kuÅŸatma altındayız ki bizi kendi yaÅŸadığımız büyük kayıpların hüznüyle bile baÅŸ baÅŸa bırakmıyorlar. Kırım’dan Kafkaslara, Balkanlar’dan Kuzey Afrika’ya kadar geniÅŸ bir coÄŸrafyadan Anadolu’ya gelebilenler gelmiÅŸti ama geride kalanların önemli kısmının canı da malı da gitmiÅŸti.”
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, 1. Dünya Savaşı’nda Osmanlı Devleti’nin varlık, yokluk savaşı devam ederken, Anadolu’daki Ermenilerin yabancı devletlerin kışkırtması ve donatmasıyla isyan baÅŸlatıp Müslüman ahaliye saldırdıklarını anlatarak, “Ãœlkemizin dört bir yanında Ermeni çetelerin yaptığı katliamların, sergiledikleri zalimliklerin hatıraları hala canlıdır. Ermeni propagandası saçma sapan rakamlar ifade etse de Anadolu’da hayatını kaybeden Ermenilerin katbekat fazlası Müslüman’ın bu çeteler tarafından hunharca ÅŸehit edildiÄŸi bir gerçektir. Elbette, inancı ve kökeni ne olursa olsun tek bir masum canın, tek bir sivil insanın bile öldürülmesi trajedidir.” diye konuÅŸtu.
Bu anlayışla 1. Dünya Savaşı’nın zorlu ÅŸartlarında hayatını kaybetmiÅŸ olan Osmanlı Ermenileri için üzüntülerini ve taziyelerini bildirmeyi insani bir vazife olarak gördüklerini ve yıllardır da bu hassasiyeti içeren bir açıklamayı kamuoyuyla paylaÅŸtıklarını anımsatan CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi:
“Tarihin ve onun ilmiyle uÄŸraÅŸan tarihçilerin yapması gereken bir tartışmanın ülke içinde ve dışında siyasi çekiÅŸmelerin mezesi haline dönüştürülmesine de asla rıza göstermedik, göstermeyeceÄŸiz. Bu istismara yeltenenlerin her ÅŸeyden önce 1’inci Dünya Savaşı’nda hayatını kaybeden Türk, Ermeni ve diÄŸer tüm milletlerden milyonlarca sivil masum insanın hatırasına saygısızlık ettiÄŸini düşünüyoruz. ÇeÅŸitli ülkelerin yönetimleri ve parlamentoları tarafından güya tanınan Ermeni iddialarına iliÅŸkin ifadelerin bizim nezdimizde hiçbir hükmü yoktur. Amerika BirleÅŸik Devletleri BaÅŸkanı’nın açıklamasını da bu ÅŸekilde görüyor ve tamamı yalan, yanlış bilgiler üzerine kurulu olduÄŸu için üzerinde durmaya deÄŸer bile bulmuyoruz. Sayın Biden’ın önce Ermenilerle olan bu tarihi gayet iyi öğrenmesi lazım, gayet iyi bilmesi lazım. Bunları bilmeden kalkıp da Türkiye’ye meydan okumaya kalkmasını bizim bağışlamamız mümkün deÄŸil. Türk ve Ermeni halkları arasındaki düşmanlığı tahrik etmek için sergilenen bu riyakarlığın en büyük zararını Ermeni toplumunun gördüğü ve göreceÄŸi de unutulmamalıdır.”
Türkiye’de yaÅŸayan Ermeni vatandaÅŸların ve misafirlerin de bu istismar siyasetinden rahatsız olduklarını bildiklerine iÅŸaret eden ErdoÄŸan, konuÅŸmasını şöyle sürdürdü:
“Bu densizliÄŸin kendi ülkemizin Meclisinde, milli iradenin tecelligahı olan bu yüce kurumda sergilenmesini ise saygısızlığın ötesinde açık bir ihanet olarak görüyoruz. GeçmiÅŸte kimi zaman sözlü olarak ortaya konan bu ihanetin kanun teklifi seviyesine yükseltilmiÅŸ olması ister istemez bu alçakları kimlerin cesaretlendirdiÄŸi sorusunu akıllarımıza getirmektedir. Bu esfeli safilinlerin Türkiye’nin verdiÄŸi hiçbir mücadeleye ve milletimizin çektiÄŸi hiçbir sıkıntıya çare bulmaya yönelik herhangi bir iÅŸe bırakınız somut destek vermeyi, ağız ucuyla dahi ortak olduÄŸunu duymadık ama mesele tarihi çarpıtarak ülkesine, terör örgütlerini destekleyerek milletine ihanete geldiÄŸinde bakıyorsunuz hepsi de en ön sıralarda yer alıyorlar.
Daha geçtiÄŸimiz aylarda Meclisteki grubunun bir diÄŸer üyesinin eli kanlı teröristin biri ile yakın iliÅŸkisinin ortaya çıkması sebebiyle milletvekilliÄŸi düşürülen HDP, asılsız Ermeni iddialarının bayraktarlığına soyunarak adeta ısrarla bu ülkenin partisi olmak istemediÄŸini söylemektedir. Evet, biz de doÄŸrusu bunları bu parlamentonun bir mensubu olmaya yakıştıramıyoruz. PKK terör örgütünün parlamentodaki uzantısı durumunda olan bu hainlerin her ÅŸeyden önce bir defa bu milletin vergi ve ücretleriyle beslenmesine benim milletim artık tahammül edemiyor.”
Ermeni isyanlarında Kürt vatandaÅŸların yaÅŸadığı yerlerde de çok büyük kayıplar verildiÄŸini ifade eden ErdoÄŸan, dilinden Kürtleri düşürmeyen HDP’nin çoluk çocuk demeden onları katleden Ermeni çetecilerin borazanlığını yapmasının takdirini millete bıraktıklarını belirtti.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Boyu kadar tüfeÄŸi, eline vermek suretiyle Kandil’e taşıyan bu teröristleri ne ile izah edeceksiniz. Diyarbakır annelerinin kaçırılan yavrularının o hüznünü ne ile izah edeceksiniz. Utanmadan, sıkılmadan parlamentonun kürsüsünde hala kalkıp da diÄŸer siyasi partileri suçlamaya kalkan bu müptezelleri neyle izah edeceksiniz. Bu muhasebeyi en baÅŸta da dedeleri ve nineleri Ermeni çetelerince alçakça ÅŸehit edilen Kürt kardeÅŸlerimiz yapacaktır, yapmalıdır. CoÄŸrafyamızın neresinde olursa olsun Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Arap’ı, BoÅŸnak’ı ve diÄŸer tüm unsurlarıyla bu milletin fertlerinin canına, namusuna geleceÄŸine kasteden, vatan topraklarını kirleten herkesi de ülkemizden, milletimizden özür dilemeye davet ediyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisimizin, haddi, hukuku ve ahlakı da çiÄŸneyen bu alçaklığın hesabını müsebbibinden soracağına ve gereÄŸini de mutlaka yapacağına inanıyorum. Aynı ÅŸekilde Meclis’teki ikinci büyük partinin milletvekilleri arasında benzer hezeyanları dile getirenlerden de milletimiz bunun hesabını inÅŸallah sandıkta onlardan da soracaktır.”
Terörle mücadele
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, Türkiye’nin güvenliÄŸinin sınırları dışında baÅŸladığı anlayışıyla yürüttükleri operasyonların devam ettiÄŸini belirtti.
Bu operasyonların güney sınırların tamamını, hiçbir teröristin ülkeye sızamayacağı ve ülkeden kaçamayacağı şekilde kontrol altına alana kadar süreceğini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
“Neredeyse 40 yıldır terör örgütünün üstlenme, barınma, eÄŸitim, lojistik amacıyla kullandığı sarp daÄŸları, maÄŸaraları, vadilerin hepsini de birer huzur ve güven yuvası haline getirmekte kararlıyız. Bu harekatlarımızla komÅŸularımızın toprak bütünlüğünü ve siyasi birliklerini korumalarına da katkı yapıyoruz. GeçtiÄŸimiz haftalarda Irak’ta yeni bir safhası baÅŸlayan Pençe-Kilit Operasyonu’na katılan askerlerimize baÅŸarılar diliyorum. Kazaları mübarek olsun. Rabb’im hepsini de korusun, esirgesin. Operasyon sırasında ÅŸehit düşen askerlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına baÅŸsaÄŸlığı, ailelerine sabırlar diliyorum. Rabb’im cennetiyle, cemaliyle müşerref kılsın. Yaralananlara acil ÅŸifalar temenni ediyorum. Åžehitlik ve gazilikle müşerref olan kahramanlarımız milletimizin ÅŸanla, ÅŸerefle, zaferle dolu tarihindeki mümtaz yerlerini almışlardır. Sadece 2022 yılında son operasyonlar da dahil olmak üzere güney sınırlarımızda etkisiz hale getirilen terörist sayısı 1000’i bulmuÅŸtur. Hiçbir ÅŸehidimizin kanı yerde bırakılmamış, ülkemize yönelik hiçbir saldırı cevapsız kalmamıştır.”
Zap bölgesi
ErdoÄŸan, Pençe-Kilit Operasyonu’nun amacının Zap bölgesini teröristlerden tümüyle temizlemek olduÄŸunu vurguladı.
Böylece sınır hattı boyunca kontrolünü ileriden saÄŸlamadıkları hiçbir bölgenin kalmayacağını, teröristlerin ülkeyle irtibatlarının tamamen kesileceÄŸini anlatan ErdoÄŸan, arazi ve hava ÅŸartlarının oldukça zorlu olduÄŸu bu bölgenin yıllarca terör örgütü tarafından “girilemez” diye nitelendirildiÄŸini ifade etti.
Şimdi Türk Silahlı Kuvvetlerinin bu bölgedeki her taşın altını, her mağarayı, köşe bucağı temizlediğini ve kalıcı olarak burayı güvenli hale getirdiğini söyleyen Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ãœlkemizin yaptığı her harekat gibi son operasyon da BirleÅŸmiÅŸ Milletler (BM) sözleÅŸmesinden komÅŸularımızla olan ikili anlaÅŸmalarımıza kadar tamamen uluslararası hukuka uygun ÅŸekilde icra edilmektedir. Harekatlarımızda ne tek bir sivilin ne de herhangi bir kültürel mirasın zarar görmemesi için azami dikkat gösteriyoruz. Hamdolsun bugüne kadar böyle bir ithamla karşılaÅŸmadık. Türkiye, Irak topraklarında üstlenen terör örgütü mensuplarının tepesine bindikçe ve onu kıpırdayamaz hale getirdikçe Suriye tarafında da birtakım hareketlenmeler olduÄŸunu görüyoruz. Ãœlkemizin korumasındaki bölgelere yönelik saldırılarda bir özel harekat polisimiz de ne yazık ki ÅŸehit olmuÅŸtur. Bu saldırılara ÅŸimdilik önceden belirlenen hedeflere uzun namlulu silahlarla karşılık vermekle yetinmemiz kimseyi aldatmasın. Bölgede etkinlik gösteren çevreler, bu saldırıları engelleyemezse Türkiye kendi güvenliÄŸini saÄŸlamak için gerekeni yapma gücüne, iradesi ve kararlılığına sahiptir. Sınırlarımız dibinde bir terör koridoru oluÅŸturulmasına asla izin vermeyeceÄŸimiz. Er veya geç bu kirli ve kanlı oyunu bozacağımızı bir kez daha tekrarlamak istiyorum. Åžehirlerimize yönelik saldırılara taÅŸeronluk etme hevesindeki örgütçülerin ve terörist heveslilerinin baÅŸlarını ezmeyi sürdüreceÄŸimizden de kimsenin şüphesi olmasın.”
Rusya-Ukrayna Savaşı
ErdoÄŸan, dünyadaki ve bölgedeki geliÅŸmeleri yakından takip ettiklerini, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın suhuletle sonuçlanması için hem taraflar hem de diÄŸer kurumlar nezdinde giriÅŸimleri ve görüşmeleri sürdürdüklerini dile getirdi.
Bugün de Rusya ve Ukrayna tarafı ile görüşmek üzere bölgeye gitmeden önce ülkeye gelen BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile bir araya geldiğini anımsatan Erdoğan, Guterres ile mevcut durumu ve bundan sonra atılabilecek adımları etraflıca, kapsamlı bir şekilde değerlendirdiklerini söyledi.
Geçtiğimiz günlerde Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile telefon görüşmesi yaptığını hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Yarın Sayın Putin ile yine bir telefon görüşmesi gerçekleÅŸtireceÄŸim. Görüştüğümüz taraflara hem birbirlerinin yaklaşımlarını hem de kendi telkinlerimizi ifade ediyor, önce ateÅŸkes ardından da kalıcı bir barış için her türlü gayreti sergiliyoruz. Ä°stanbul’da yapılan görüşmeler Ukrayna-Rusya krizinin çözümündeki en önemli zemin olmaya devam ediyor. Amacımız Ä°stanbul Süreci’ni liderler düzeyine taşıyarak savaşı bitirecek nihai imzaların atılmasını saÄŸlamaktır. Bunun için sahadaki tırmanma ve masadaki yavaÅŸlama görüntüsünü tam tersine çevirmemiz gerekiyor. Ä°nsani yardımlar konusunda üzerimize düşen her ÅŸeyi yapıyoruz. Bugüne kadar Ukrayna’dan 17 bin vatandaşımızın ve bizden yardım isteyen dost ülkelerin vatandaÅŸlarının tahliyelerini gerçekleÅŸtirdik. Ãœlkemize gelen Ukraynalı sığınmacı sayısı da 85 bini geçti.”
“Türkiye’nin en büyük mesafe katettiÄŸi alanlardan biri havacılık sektörü”
ErdoÄŸan, Türkiye’nin en büyük mesafe katettiÄŸi alanlardan birinin havacılık sektörü olduÄŸunu belirtti.
Yapılan yatırımlarla Türkiye’nin dört bir yanında 26 olan havalimanı sayısının 57’ye çıkarıldığını ifade eden ErdoÄŸan, vatan topraklarının hiçbir köşesinin bu hizmetten mahrum kalmaması için havalimanı yapmaya uygun arazisi olmayan ÅŸehirler için deniz doldurarak bu imkanın da saÄŸlandığını söyledi.
Daha önce Ordu-Giresun Havalimanı’nın bu ÅŸekilde inÅŸa edilerek hizmete sunulduÄŸunu hatırlatan ErdoÄŸan, denizi doldurarak elde edilen arazi üzerinde yapılan Rize-Artvin Havalimanı’nda da bitme aÅŸamasına gelindiÄŸini bildirdi.
Rize-Artvin Havalimanı faaliyete geçtiğinde coğrafi özellikleri nedeniyle kara yolu ulaşımında güçlükler yaşanan Doğu Karadeniz bölgesinin herkes için kolayca erişilebilir bir yer olacağını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ä°nÅŸallah 14 Mayıs’ta da Rize-Artvin Havalimanımızın açılışını yapacağız. Yurt içi ve yurt dışından DoÄŸu Karadeniz bölgesine ve Gürcistan’a gidecek yolcular artık bu havalimanını kullanabileceklerdir. Havalimanımız kendi vatandaÅŸlarımıza saÄŸladığı kolaylıklar yanında bölge ülkeleri ile aramızdaki siyasi, sosyal ve ekonomik baÄŸlantıyı da güçlendirecektir. Hızlı ve konforlu ulaşım imkanı sayesinde DoÄŸu Karadeniz’in görenleri mest eden, görmeyenleri hayıflandıran tabii güzellikleri ve insani zenginlikleri turizm yoluyla ekonomimize kazandırılacaktır.
Bununla kalmıyoruz, Bayburt ve Gümüşhane Havalimanı da süratle devam ediyor. Ä°nÅŸallah onu da en kısa zamanda bitireceÄŸiz. Bu arada Yozgat Havalimanı’nı da yine en kısa zamanda bitireceÄŸiz. Onu da ülkemize, milletimize kazandıracağız.”
“Son 6 ayda 3 yeni havalimanı veya terminal binasını milletimizin emrine vermiÅŸ oluyoruz”
Rize’nin Pazar ilçesine baÄŸlı YeÅŸilköy bölgesinde deniz üzerine dolgu yapılarak inÅŸa edilen havalimanının temelinin Nisan 2017’de atıldığını anımsatan ErdoÄŸan, çevre düzenlemeleri de bittikten sonra Rize ve Artvin’in ortaklaÅŸa kullanacağı havalimanına kavuÅŸacağını ifade etti.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, aralık ayında Gaziantep Havalimanı yeni terminalini, mart ayında da Tokat Havalimanı’nın hizmete açıldığını hatırlatarak, “Sadece son 6 ayda 3 yeni havalimanı veya terminal binasını milletimizin emrine vermiÅŸ oluyoruz.” diye konuÅŸtu.
Deniz üzerine dolgu yapılarak 3 milyon metrekarelik alanda inÅŸa edilen pist, apron ve tüm altyapı imalatları tamamlanan Rize-Artvin’in, Türkiye’nin 57’nci havalimanı olacağını söyleyen ErdoÄŸan, böylece deniz doldurularak inÅŸa edilen dünyadaki 5 havalimanından beÅŸincisinin Rize-Artvin Havalimanı olacağını kaydetti.
Yıllık 3 milyon yolcu kapasitesi, 3 kilometre uzunluğundaki pisti, 3 taksi yolu, 3 apronu, 32 bin metrekarelik terminal binası, 448 araç kapasiteli otoparkı ile bu havalimanının bölgesi ve Türkiye için gurur abidesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, yöre mimarisine uygun terminal binası ile 36 metre yüksekliğe sahip çay bardağından esinlenerek tasarlanan kulesinin de havalimanına ayrı bir hava kattığını dile getirdi.
Erdoğan, Rize çayını tüm dünyaya tanıtmak, çayın bahçeden bardağa kadarki yolculuğunu bölgedeki tarihi ve etkileriyle birlikte anlatmak üzere bir de çay müzesinin yer alacağını belirtti.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, Rize-Artvin Havalimanı’nın ülkeye, millete, bölgeye hayırlı olmasını diledi, eserin hayata geçirilmesinde emeÄŸi geçen herkesi tebrik etti.
Çiftçilere hibe desteği müjdesi
Bir diÄŸer müjdenin de Türkiye’yi uzay yarışında bir adım daha öteye taşıyacak yerli ve milli imkanlarla üretilen Ä°MECE uydusunun fırlatılış tarihine iliÅŸkin olduÄŸunu bildiren ErdoÄŸan, “Dünyanın dört bir yanından yüksek çözünürlüklü görüntü saÄŸlayacak Ä°MECE gözlem uydumuzun uzay yolculuÄŸu 15 Ocak 2023’te baÅŸlayacak. Haritalamadan tarım uygulamalarına kadar pek çok alandaki veri eksiÄŸimizi tamamlayacak uydumuzun ÅŸimdiden hayırlı olmasını diliyorum.” ifadesini kullandı.
Çiftçilere de yeni bir müjdenin olduğunu belirten Erdoğan, kırsal kalkınma yatırımlarının desteklenmesi programı kapsamında son 16 yılda 15 bin 636 projeye 4,1 milyar lira hibe desteği vererek 115 bin 300 kişilik istihdam sağlandığını aktardı.
Erdoğan, ayrıca 262 bin çiftçinin makine ekipman alımı projesine de toplam 1 milyar lira hibe desteğinde bulunduklarını ifade ederek, şu bilgileri paylaştı:
“Bu duygularla özellikle de fire vermeden inÅŸallah bu bayram sevincini farklı sevinçlerle de bütünleÅŸtirerek bu program kapsamında 2022 yılı için makine ekipman alımı ve kırsal altyapı yatırımları için de 32 bin 572 çiftçimiz ile tarıma dayalı yatırımlar için 418 giriÅŸimcimize toplamda 1,1 milyar lira hibe desteÄŸi saÄŸlayacağız. Yeni hibe programımızın çiftçilerimize, yatırımcılarımıza ve tarım sektörümüze hayırlı olmasını diliyorum.”
Kaynak: AA