Dışişleri Bakanı Fidan: (İsrail-İran savaşı) Bunu yüksek bir ihtimal olarak değerlendirmek gerekiyor

Dışişleri Bakanı Fidan (İsrail-İran savaşı) Bunu yüksek bir ihtimal olarak değerlendirmek gerekiyor

Dışişleri Bakanı Fidan (İsrail-İran savaşı) Bunu yüksek bir ihtimal olarak değerlendirmek gerekiyor

DışiÅŸleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail ile İran arasındaki olası savaşı “yüksek bir ihtimal olarak deÄŸerlendirmek” gerektiÄŸini belirterek, ülke ve bölge olarak buna hazır olunması uyarısında bulundu.

Fidan, katıldığı Haber Global canlı yayınında gündemi değerlendirdi ve soruları yanıtladı.

“Hamas Siyasi Büro BaÅŸkanı Yahya Sinvar’ın öldürüldüğü” iddiasına iliÅŸkin soruya yanıt veren Fidan, 7 Ekim 2023’ten bu yana Türkiye’nin tüm platformlarda savaşın büyüyeceÄŸi yönünde telkinlerde bulunduÄŸunu hatırlatarak, bugün savaşın jeopolitik sıkıntıları beraberinde getireceÄŸini gördüklerini belirtti.

Fidan, “Sinvar’ın öldürüldüğü” iddiasına iliÅŸkin, “Henüz Hamas tarafından bir doÄŸrulama yapılmadı, onu bekliyoruz. Tabii örgüt tarafından bir doÄŸrulama yapılmadığı sürece bizim bunu ÅŸu anda veri kabul etmemiz mümkün gözükmüyor ama bir yalanlama da gelmedi an itibarıyla.” ifadelerini kullandı.

Bakan Fidan, “Gazze, maalesef on binlerce masum insanın katledildiÄŸi, soykırıma uÄŸradığı bir açık hava mezarlığına dönüştürüldü.” dedi.

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ile öldürülmeden önceki görüşmesine iliÅŸkin soruya yanıt veren Fidan, o görüşmeden sonra “Hizbullah’ın kapsamlı bir saldırıya giriÅŸmeyeceÄŸi ve mevcut pozisyonunu koruyacağı ve İsrail’in Beyrut’a bir müdahalesi olursa ona karşı direneceÄŸi” yönünde bir gözlem yaptığını ifade etti.

Fidan, o süreçte “İsrail’in baÅŸta Hamas olmak üzere, kendisi için tehdit oluÅŸturan Hizbullah’ı, Yemen’deki Husileri ve daha baÅŸka unsurları teker teker ortadan kaldırma yönünde bir askeri eylem planı içerisinde” olduÄŸunu deÄŸerlendirdiklerini belirterek, Türkiye’nin savaÅŸta yeni bir cephe açılmamasını istediÄŸini dile getirdi.

Bölge ülkelerinin Filistin konusunda gösterdikleri hassasiyeti Lübnan söz konusu olunca göstermediklerini vurgulayan Fidan, “Orada bir duruÅŸ var. Bu duruÅŸ tabii anlamlı bir duruÅŸ, derin bir duruÅŸ. Sebepler ne, buna bakmak gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

“(İsrail-İran savaşı) Bunu yüksek bir ihtimal olarak deÄŸerlendirmek gerekiyor”

Fidan, İsrail ile İran arasında bir savaÅŸ halinin olup olmayacağının sorulması üzerine, “Bunu yüksek bir ihtimal olarak deÄŸerlendirmek gerekiyor. Bölge devletleri tarafından, bizim tarafımızdan yüksek bir ihtimal olarak deÄŸerlendirmemiz, yapılabilecek en isabetli adım olur diye deÄŸerlendiriyorum çünkü böyle bir ihtimalata hazır olmamız gerekiyor ülke olarak, bölge olarak. Bu yaygınlaÅŸma, tabii ki istediÄŸimiz bir yaygınlaÅŸma deÄŸil. Bölgede savaşın yaygınlaÅŸması daha farklı, istikrarsızlık alanlarının tetiklenmesi bizim arzuladığımız bir ÅŸey deÄŸil.” deÄŸerlendirmesini yaptı.

Türkiye’nin son 20 yıldır barışı saÄŸlama ve çatışmalara son verme konusunda yoÄŸun çaba harcadığını vurgulayan Fidan, “Dolayısıyla İran’la vuku bulacak herhangi bir çatışmanın, savaÅŸa dönecek bir baÅŸlangıcın biz hiçbir ÅŸekilde destekleyicisi deÄŸiliz. Buna tamamıyla karşıyız ama diÄŸer taraftan eÄŸer İran, kendi meÅŸru müdafaasını yaparsa tabii bu, onun kendi hakkıdır.” diye konuÅŸtu.

Türkiye’nin olası bir dünya savaşına ne kadar hazır olduÄŸu sorusu üzerine Fidan, devletin birçok organının görevi itibarıyla bu soruya cevap vermek ve hazırlık yapmakla meÅŸgul olduÄŸunu söyledi.

“Türkiye, bölgesini analiz etme konusunda üst düzeyde”

Fidan, “Türkiye’nin ÅŸu anda tecrübe olarak hem bölgesini analiz etme hem dünyadaki yeni geliÅŸmeleri analiz etme konusunda gerçekten çok üst düzeyde olduÄŸunu söyleyebilirim.” dedi.

Mevcut küresel siyasi, ekonomik, teknolojik ve sosyolojik tüm geliÅŸmelerin daha fazla bölünmeyi ve kamplaÅŸmayı iÅŸaret ettiÄŸine dikkati çeken Fidan, “Türkiye, 20 yıldır bir ateÅŸ çemberinin ortasında. Çok şükür, bütün bunların içinden saÄŸ salim geçmeyi baÅŸardı ve bölgesinde bir abidevi bir anıt gibi yükseliyor, duruyor.” deÄŸerlendirmesini yaptı.

Fidan, Türkiye’nin dış politika ve güvenlik politikalarına deÄŸinerek, “Hiç kimsenin bir karış toprağında gözümüz yok. İliÅŸkimizi daha çok bölgesel kalkınma üzerinden, istikrar üzerinden, refah geliÅŸimi üzerinden yürütmeye çalışıyoruz.” dedi.

Bakan Fidan, dünyanın gidişatına ilişkin soru üzerine bunun, sürekli kafa yordukları, çalıştıkları ve hazırlıkları bulunmaları gereken konulardan biri olduğunu söyledi.

Uluslararası iliÅŸkilerdeki en büyük sorunun “öngörülemezlik problemi” olduÄŸunu vurgulayan Fidan, ulus devletlerin giderek hem ekonomi üzerinde hem teknoloji üzerinde kontrollerini daha da arttırma ihtiyacı hissettiklerini ifade etti.

Fidan, Çin ile ABD arasındaki ekonomik rekabete değinerek, iki ülke arasındaki rekabetin tırmanacağına işaret etti.

“Türkiye, çıkarını ve güvenliÄŸi orada Amerika da olsa korur”

Fidan, Suriye’deki terör yapılanması ve ABD ile iliÅŸkilere dair, terör örgütü PKK ile Türkiye’nin ağırlık derecesine bakıldığında kimin daha fazla tercih edilebileceÄŸini Amerikalılara sorduklarını aktararak, ABD’ye her zaman bölgede terör örgütüyle iÅŸbirliÄŸine son vermeleri mesajını ilettiklerini ve bu iÅŸbirliÄŸinin hiç kimsenin hayrına olmadığını vurguladı.

ABD ile bu konulara dair konuÅŸtuklarını ve artık Türkiye’nin bu konudaki hassasiyetinin dikkate alındığını kaydeden Fidan, ABD, İngiltere ve diÄŸer ülkelerin Suriye ve Irak’ta terör örgütü PKK’yla iliÅŸkilerinden vazgeçmelerini temenni ettiklerini söyledi.

Fidan, Türkiye’nin bu konuda çok ciddi olduÄŸunu vurgulayarak, “Bir iÅŸin içinde Amerika var diye ‘Ben buraya dokunmayım’ demez Türkiye. Kendi çıkarını ve güvenliÄŸini orada Amerika da olsa gider korur, Suriye’de yaptığımız gibi.” dedi.

Türkiye’nin müttefik iliÅŸkilerine ve sorunlara yaklaşımına dair Fidan, “EÄŸer yeteneÄŸiniz, kabiliyetiniz yoksa savaÅŸta yenilirsiniz, barış ve iÅŸbirliÄŸinde de sömürülürsünüz, hangi ittifakın içinde olursanız olun.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Fidan, ülkelerin kendi haklarını tanımlayıp sonuna kadar peÅŸinden gitmelerinin gerektiÄŸine iÅŸaret ederek, “Türkiye’nin artırdığı kapasitenin iliÅŸkilerde bizi daha etkili, ortaklıklarımızda daha vazgeçilmez bir aktör haline getirdiÄŸini görmemiz gerekiyor çünkü girdiÄŸi iliÅŸkiye daha çok kar getiren, fayda getiren bir aktörsünüz.” diye konuÅŸtu.

Türkiye-Yunanistan ilişkileri

Fidan, Yunanistan ile liderler düzeyinde baÅŸlatılan normalleÅŸme arayışı sürecinin bulunduÄŸunu kaydederek, Türkiye’nin karşı tarafta uygun bir siyasi aktör olduÄŸu sürece istikÅŸafi görüşmelerle sorunların nasıl çözülebileceÄŸine odaklandığını anlattı.

İki ülkenin de gerginliÄŸi azaltma noktasında azami hassasiyet gösterdiÄŸini dile getiren Fidan, birtakım olay ve provokasyonların yaÅŸandığını ancak Yunanistan’ın ÅŸu anda gerginliÄŸi yükseltmeme ve görüşmeleri olumlu sürdürme tutumuyla hareket ettiÄŸini söyledi.

Fidan, iki ülke arasında birçok farklı alanda sorunların bulunduğuna ve her iki ülkenin kabul edebileceği ve menfaatine olabileceği şekilde nasıl çözebileceklerine ilişkin bir bakışın olduğuna dikkati çekerek, bu bakışın inanılmaz derecede değerli olduğunu vurguladı.

Yunan tarafında da benzer bir yaklaşımın bulunduğunu kaydeden Fidan, somut sonuçlar üretmeyi umduklarını dile getirdi.

Fidan, Türkiye’nin siyasetini Yunanistan üzerinden tanımlamadığını ancak Yunanistan’da özellikle saÄŸ görüşlü hükümetlerin yönetimde bulunduÄŸu dönemde dış politikada her zaman konunun Türkiye olduÄŸunu belirterek, Türkiye’nin daha barışçıl yöntemlerle ve diplomatik yolla nasıl ilerlenebileceÄŸi üzerinde çalıştığını ancak Türk ordusunun her türlü provokasyonu savuÅŸturmaya da hazır olduÄŸunu anlattı.

Bakan Fidan, muhalefetin eleÅŸtirilerine iliÅŸkin, milli konuların ve dış politika konularının ciddi bir iÅŸ olduÄŸuna dikkati çekerek, “Åžakaya gelmez ağır devlet konuları, bunlara ihtimamla yaklaşılmalı, öyle her gün yani insanın aklına gelen ÅŸeyi söyleyeceÄŸi alan deÄŸil bu alan, burada insanlar biraz tabiri caizse haddini bilmek zorunda. DelillendiremediÄŸi bir konuyu bu ÅŸekilde gündeme getirmesi yani bu devlete aşık, bu millete aşık yüz binlerce askerin, polisin, istihbaratçının, diplomatın, siyasetçinin çalışanın emeÄŸine hakaret baÅŸta.” diye konuÅŸtu.

“Türkiye’yi zayıflatarak burayı (NATO) güçlendiremezsiniz”

Fidan, Türkiye’ye yönelik örtülü veya açık kısıtlamalar, yaptırımlar, savunma sanayisi alanı baÅŸta olmak üzere hepsinin listelerini tuttuklarını söyledi.

“Özellikle NATO içerisinde İsveç ve Finlandiya’nın dahil edilme sürecinde CumhurbaÅŸkanımızın ortaya koyduÄŸu bir çerçeve vizyon vardı yani onun da altını doldurarak biz müttefiklerimize hep ÅŸunu söyledik, bunları da belgelere de geçirdik, daha sonra deklarasyonları yapıldı: Türkiye, NATO’nun güçlenmesinden yana çünkü biz buranın bir üyesiyiz, ortağıyız ama Türkiye’yi zayıflatarak burayı güçlendiremezsiniz yani burada samimi olmamız lazım.” ifadelerini kullanan Fidan, gerek terörle mücadele gerek savunma sanayisi ile ilgili konularda ciddi yol alınması gerektiÄŸini vurguladı.

Fidan, bazı Avrupa ülkelerinin Türkiye’ye yönelik kısıtlamalarına deÄŸinerek, bu konuda tek tek çalıştıklarını ve Avrupa’daki hemen hemen tüm yaptırım ve kısıtlamalardan kurtulduklarını söyledi.

“(Eurofighter) Almanlarda artık teknik görüşmelerin baÅŸlayabileceÄŸine iliÅŸkin bir yaklaşım var”

Türkiye’nin Eurofighter savaÅŸ uçaklarıyla ilgili talebine deÄŸinen Fidan, Almanya’nın da artık bu noktada olumlu adım atacağının iÅŸaretlerini verdiÄŸini belirterek, şöyle devam etti:

“Burada biliyorsunuz 4 tane ülke var bu konsorsiyum içerisinde: İspanya, İtalya, İngiltere ve Almanya. 3 ülke bu konuda pozitif. İngiltere, bu konuda aktif rol oynadı. Özellikle CumhurbaÅŸkanımızın son birkaç yıldır yaptığı sistemli temaslarda İngilizlere bu konuyu ciddi bir ÅŸekilde gündeme getirdi. İtalyanlarla gündeme getirdi, İspanyollarla getirdi. Biz de kendi meslektaÅŸlarımızla takip ettik. Birkaç hafta önceydi, İngiliz meslektaşım aradığında bu konuda artık bir olumlu adım olacağını o da ifade etmiÅŸti. Åžimdi Almanlarda artık teknik görüşmelerin baÅŸlayabileceÄŸine iliÅŸkin bir yaklaşım var. Bu, önemli bir adım.”

Türkiye’nin ihraç ettiÄŸi savunma sanayisi ürünleri konusunda Milli Savunma Bakanlığı ile yakın çalıştıklarını dile getiren Fidan, “Burada sorumlu davranıyoruz, milli güvenliÄŸimize, milli menfaatinize uygun ÅŸekilde davranıyoruz.” dedi.

“BRICS’in bundan sonraki büyüme stratejisi nasıl olacak, ona bakıyoruz”

Türkiye’nin BRICS’e katılıp katılmayacağı yönündeki soruya yanıt veren Fidan, “CumhurbaÅŸkanımız (Recep Tayyip ErdoÄŸan) da ifade etti, biz BRICS’le ilgilendiÄŸimizi onlara söyledik. Biz bu platformla ilgileniyoruz dedik.” ifadelerini kullandı.

Fidan, BRICS üyeliÄŸine kabul mekanizmasını anlatarak, “Sizi ya ortak ülke olmaya ya da üye ülke olmaya, bir mekanizmaya davet ediyorlar onlar. Daha sonra o daveti sizin hani kabul edip etmeme konularınız oluyor.” diye konuÅŸtu.

Bakan Fidan, “En son davet edilen üye ülkeler arasından bir, ikisinin ÅŸu anda çekinceli davrandığını da görüyorum yani tam böyle kabul etmiÅŸ de gözükmüyorlar.” dedi.

BRICS’in resmi olarak 11 ülkenin üye bulunduÄŸu bir platform olduÄŸunu söyleyen Fidan, ÅŸunları kaydetti:

“Åžu anda en az onun iki mislinden daha fazla ülkenin de buraya müracaat ettiÄŸini görüyoruz. Åžimdi bu ülkelerle BRICS ülkeleri ne yapacaklar, nasıl hareket edecekler, bunu yakından izliyoruz. Buna iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerimiz var, sürekli temaslarımız var. Bu platformun hem bundan sonraki büyüme stratejisi nasıl olacak, ona bakıyoruz hem de daha da önemlisi açıkçası bizim için ne türden bir katma deÄŸer üretecek, ne türden bir kurumsallaÅŸmayı beraberinde getiriyor, ne türden bir ekonomik planı var, onu göreceÄŸiz.”

Fidan, BRICS üyesi ülkelerin aynı zamanda başka ekonomik platformların da üyesi olduğunu dile getirdi.

BRICS’in G20’nin altında 3 ana gruptan biri olduÄŸunu, BRICS dışında G7 ve MİKTA’nın bulunduÄŸunu anlatan Fidan, “Ekonomik ortaklıkların, arayışların arttığı bir denklemde BRICS’e ilgi çok arttı. Özellikle daha Batı merkezli refah ağının dışında kalan ülkeler, BRICS’e daha fazla ilgi gösterir duruma geldiler. Åžimdi oraya teveccüh fazla. Åžimdi BRICS bunu nasıl yönetecek, bunu hep beraber göreceÄŸiz ama dediÄŸim gibi yani bir ortaklık mekanizması geliÅŸtirebilir kendi içerisinde. Onun duyumlarını da alıyoruz, hep beraber göreceÄŸiz.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’nin “sorun çözücü” ülke olarak nitelendirilmesine iliÅŸkin Fidan, güçlü bir siyasi liderliÄŸin ve çeÅŸitli alanlardaki kapasite üretiminin önemli olduÄŸunu ifade ederek, dış iliÅŸkilerde farkındalık, dikkat ve idrak seviyesinin yükselmesinin önemine dikkati çekti.

Güney Kafkasya Bölgesel İşbirliği Platformu 3. Toplantısı

Yarın İstanbul’da 3+3 formatında Güney Kafkasya Bölgesel İşbirliÄŸi Platformu 3. Toplantısı’nın düzenleneceÄŸini anlatan Fidan, Türkiye, Rusya, İran, Ermenistan ve Azerbaycan dışiÅŸleri bakanları olarak bir araya geleceklerini söyledi.

Fidan, Azerbaycan-Ermenistan sorununun yanı sıra Kafkasya’nın tamamına iliÅŸkin görüşme yapacaklarını kaydederek, Türkiye’nin son yıllarda dikkat çektiÄŸi “bölgesel sahiplenme” kavramına deÄŸindi.

Bu platform ve bölgesel giriÅŸimleri “bölgesel sahiplenme” çerçevesinde deÄŸerlendirdiklerine iÅŸaret eden Fidan, hegemon gücün beklenmesinden ziyade bölge ülkelerinin bir araya gelerek sorunlarını kendilerinin çözmesi gerektiÄŸini anlattı.

Fidan, Ermenistan’la ortaya konacak tarihi ve resmi bir barışın gerçekten bölge için geri döndürülemez istikrarın, refahın ve kalkınmanın önünü açacağına inandıklarını sözlerine ekledi.

Kaynak: AA