ErdoÄŸan: DoÄŸu Akdeniz’de çözümün yolu, diyalog ve müzakeredir

Erdoğan Doğu Akdeniz'de çözümün yolu, diyalog ve müzakeredir

Erdoğan Doğu Akdeniz'de çözümün yolu, diyalog ve müzakeredir

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuştu.

Türkiye CumhurbaÅŸkanı ve AK Parti Genel BaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, parti genel merkezinde düzenlenen AK Parti GeniÅŸletilmiÅŸ İl BaÅŸkanları Toplantısı’nda yaptığı konuÅŸmada, yarın AK Parti’nin kuruluÅŸunun 19’uncu yılına hep birlikte ulaÅŸacaklarını, bu akÅŸam partinin 19’uncu yaşını Ankara’da yine büyük bir coÅŸkuyla heyecanla kutlayacaklarını söyledi.

Tam 19 yıldır heyecanlarından hiçbir şey kaybetmeden aşk ile çalışan yorulmaz inancıyla aziz millete hizmet için koşturduklarını ifade eden Erdoğan, köprüler, hastaneler, yollar ve okullarla ülkenin dört bir yanına mühürlerini vurduklarını belirtti.

Erdoğan, 81 vilayetin her birinde projelerin, 922 ilçenin her birinde yatırımların olduğunu, köylerde, mahallelerde kendileriyle anılacak eserlerin bulunduğunu ifade etti.

“Karşımızda vesayeti, CHP’yi bulduk”

Türkiye’yi demokrasiden saÄŸlığa, eÄŸitimden adalete, güvenlikten ekonomi, ticaret ve üretime kadar her alanda adeta ÅŸaha kaldırdıklarını vurgulayan ErdoÄŸan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sadece yatırımlarda deÄŸil özgürlüklerde de Türkiye’yi dünyanın en ileri ülkelerinden birisi haline getirdik. GeçmiÅŸte vatanperver, milliyetperver bütün devlet adamları taÅŸ üstüne taÅŸ koymaya çalıştıkça karşılarında sürekli olarak CHP zihniyetini bulmuÅŸtu. Merhum Menderes’ten, Rahmetli Özal’a, Erbakan ve TürkeÅŸ’e kadar bütün liderler CHP’nin sabotajlarına maruz kalmıştı. Biz de attığımız her adımda, hayata geçirdiÄŸimiz her reformda karşımızda ilk önce CHP’yi ve ortaklarını bulduk. Darbe dönemlerinin insanımızın gönlünde bıraktığı izleri temizlemek istedik. Karşımızda vesayeti, CHP’yi bulduk. Başörtüsü, kılık kıyafet üzerindeki antidemokratik kısıtlamaları kaldırmak istedik, karşımızda yasakçı CHP’yi bulduk. Ekonomimizi büyütmek, ihracatımız artırmak, 81 vilayetimizi yollarla barajlarla hastanelerle donatmak istedik karşımızda yine CHP’yi bulduk ama onlara raÄŸmen biz bunları yaptık ve yapmaya devam ediyoruz.”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, hızlı treni, köprüleri dünyanın en büyük havalimanlarından birini, Avrasya Tüneli’ni, Marmaray gibi asrın projesini yaptıklarını ama karşılarında yine CHP’yi bulduklarını aktardı.

“Åžimdiye kadar ne yaptıysak, neyi baÅŸardıysak CHP’nin takoz ve gerilim siyasetine raÄŸmen baÅŸardık.” diyen ErdoÄŸan, Allah’ın yardımı ve milletin desteÄŸiyle demokrasiye, ekonomiye, birlik ve beraberliÄŸe yönelen tüm giriÅŸimleri boÅŸa çıkardıklarını dile getirdi.

“Onlar çapulcuların yanında ve arkasında yer aldılar”

Gezi olaylarında, milletin iradesine kast eden çapulculara meydanları boş bırakmadıklarına dikkati çeken Erdoğan, şunları söyledi:

“Onlar o çapulcuların yanında ve arkasında yer aldılar. 17-25 Aralık’ta hükümetimize saldıran alçaklara, 15 Temmuz’da bağımsızlığımıza hamle yapan FETÖ’cü teröristlere boyun eÄŸmedik. Hendek terörü ile vatanımızı parçalamak isteyenleri açtıkları çukurlara Allah’ın izniyle biz gömdük. Afrika’dan Asya’ya, Avrupa’dan Amerika’ya kadar dünyanın dört bir yanında ay yıldızlı bayrağımızı gururla dalgalandırdık.

FETÖ paçavraları önünde sabahlara kadar nöbet tutanlar, 15 Temmuz gecesi tankların arasından kaçıp belediyesine sığınanlar, milletin direniÅŸine ‘kontrollü darbe’ iftirası atanlar, her defasında kaybettiler, karşılarında bizi buldular. Terörle, ÅŸiddetle, gazete manÅŸetleriyle iktidar hayali kuranlar, AK Parti’nin çelikten iradesi karşısında gayelerine ulaÅŸamadılar.”

Erdoğan, 19 yıl önce kefen giyerek çıktıkları kutlu yolda alınları ak, başları dik bir şekilde yürümeyi sürdürdüklerini ifade etti.

Türkiye’ye hizmet etme, eserler, projeler kazandırma ÅŸerefi bahÅŸettiÄŸi için Allah’a hamd ettiklerini belirten ErdoÄŸan, bu dava için ter döken ve ahirete göç eden yol arkadaÅŸlarına Allah’tan rahmet diledi.

Kuruluş yıl dönümü kutlamaları konuşmasında nereden nereye gelindiğini, hangi mücadeleleri verdiklerini, nasıl bir Türkiye hayal ettiklerini aziz millet ile paylaşacaklarını söyleyen Erdoğan, son 19 yılın bir muhasebesini yapacaklarını, partinin başta kadın ve kadın kolları meselesi olmak üzere farklı alanlardaki vizyonunu ortaya koyacaklarını açıkladı.

Allah ömür, millet de destek verdikçe Türkiye’ye hizmet sancağını daha yukarılara taşımaya devam edeceklerini ifade eden ErdoÄŸan, son toplantılardan bu yana çalışmaları, açılış, kabul, ziyaret programlarını yoÄŸun bir ÅŸekilde devam ettirdiklerini dile getirdi.

Merkel ile telefonla görüşecek

Astana formatındaki zirve toplantılarının 6’ncısını Rusya Devlet BaÅŸkanı Vladimir Putin ve İran CumhurbaÅŸkanı Hasan Ruhani ile video konferans yoluyla gerçekleÅŸtirdiklerini, ardından bölgesel meseleleri ve ikili iliÅŸkileri ele almak üzere Katar’a günübirlik bir ziyaret düzenlediklerini hatırlatan ErdoÄŸan, “Bu dönemde Merkel’den Trump’a, Putin’den Aliyev’e kadar pek çok liderle telefon diplomasisi yürüttük. Nitekim bugün Almanya BaÅŸbakanı Angela Merkel ve AB Konseyi BaÅŸkanı Charles Michel ile görüşmem olacak.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapımı tamamlanan sağlık yatırımlarını, hidroelektrik santrallerini, sulama tesislerini, çevre yollarını, köprüleri, tünelleri, kurumlara ait hizmet binalarını devreye aldıklarını vurguladı.

“Enerjisini 15 Temmuz’u itibarsızlaÅŸtırmak için harcadı”

15 Temmuz direnişini, 4. yıl dönümünde farklı programlarla anlamına ve önemine uygun şekilde milletçe idrak ettiklerini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

“Åžehitlerimizin destansı mücadelelerini, gazilerimizin fedakarlıklarını bu vesileyle bir kez daha hatırlattık. CHP Genel BaÅŸkanı, 15 Temmuz’da milletin gururuna ortak olmak yerine yine kışkırtma ve yalan siyasetiyle bunu gölgelemeye çalıştı. Aradan 4 yıl geçmesine raÄŸmen o gece darbecilerin kendisine ne için yol verdiÄŸini halen açıklığa kavuÅŸturamadı. Kimlerle hangi pazarlıkların döndüğü 4 yıl sonra bile milletimize izah edilmedi. CHP Genel BaÅŸkanı, milletin huzuruna çıkıp o geceye dair karanlık noktaları aydınlatmak varken, tüm enerjisini 15 Temmuz’u itibarsızlaÅŸtırmak, darbeci alçakları aklamak için harcadı. Ancak hakikatlerin er ya da geç gün yüzüne çıkmak gibi bir huyu vardır. CHP Genel BaÅŸkanı ne kadar kaçarsa kaçsın eninde sonunda bu gerçeklerle yüzleÅŸmek zorunda kalacaktır. Kendisine tavsiyemiz, 15 Temmuz sendromunu saÄŸa sola çamur atarak deÄŸil şüphe bulutlarını ortadan kaldırarak aÅŸmasıdır.”

ErdoÄŸan, abideleÅŸen mücadeleleriyle ülkeyi FETÖ’ye teslim etmeyen tüm kahramanları rahmetle yad etti, gazilere şükranlarını sundu.

“Rabbim bunu bizlere nasip etti”

ErdoÄŸan, parti genel merkezinde düzenlenen AK Parti GeniÅŸletilmiÅŸ İl BaÅŸkanları Toplantısı’nda yaptığı konuÅŸmada, Türkiye’nin yıllarca tasarımı, üretimi kendisine ait bir otomobilin hayalini kurduÄŸunu belirterek, ‘Devrim’ arabası gibi bu yönde yapılan bazı giriÅŸimlerin ya sabote edildiÄŸinin ya da son derece basit sebeplerle rafa kaldırıldığının altını çizdi.

ErdoÄŸan, aralık ayında Türkiye’nin otomobillerini tanıtarak, örnek modelleri kamuoyuyla paylaÅŸtıklarını, 18 Temmuz’da ise otomobillerin mühendislik, tasarım ve üretim tesislerinin tören atma töreninin de Gemlik’te gerçekleÅŸtirdiklerini hatırlattı.

86 senelik uzun bir tahassürün ardından Ayasofya-i Kebir Camii’ni cuma namazı ile yeniden ibadete açtıklarını vurgulayan ErdoÄŸan, şöyle devam etti:

“Hamdolsun, gençlik yıllarımızın bir rüyası olan bu hedef önünde yıllarca yaptığımız mitinglerle, ‘Zincirler kırılsın Ayasofya açılsın’ diye sloganlar attığımız Ayasofya-i Kebir Cami-i Åžerifi’nin yeniden ibadete açılmasının milletimize, ümmete ve tüm insanlığa tekrar hayırlı olmasını diliyorum. Rabbime bize tekrar Ayasofya’yı yeniden Kur’an’la namazla buluÅŸturma imkanı bahÅŸettiÄŸi için hamdediyorum. Bu fiili, rüyamızı gerçekleÅŸtirdiÄŸi için defalarca hamdediyoruz. Önünde o Sultanahmet Meydanı buna ÅŸahit. Orada yaptığımız mitingler buna ÅŸahit. On binlerle yaptığımız o mitinglerde, o haykırışlarımız buna ÅŸahit. Elhamdülillah, 86 yıllık aradan sonra tekrar buranın ibadete açılmış olması, bizler için mutlulukların en büyüğü. Rabbim bunu bizlere nasip etti.”

ErdoÄŸan, Ayasofya’nın ibadete açılmasıyla tüm İslam aleminin ayrı bir mutluluÄŸun içerisinde olduÄŸunu belirterek, “Geri dönüşlerden de bunu görüyoruz, okuyoruz. Kimler memnun, kimler deÄŸil o da bu iÅŸin en önemli yanı. Onlar da bu iÅŸin deÄŸerinin ne anlama geldiÄŸini ortaya koyuyor. CumhurbaÅŸkanı kabinesinin ikinci yılında böyle bir gerçek, böyle bir fiili ortaya koymak bizler için ayrı bir mutluluk vesilesi.” dedi.

Türk siyasetine ilk defa kendilerinin kazandırdığı bir geleneği devam ettirdiklerine dikkati çeken Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı sisteminin ikinci yılında değerlendirme toplantısı yaptıklarını söyledi.

ErdoÄŸan, bakanlıklar ve kurumların iki yıllık icraatlarını, ana hatlarıyla paylaÅŸma noktasında önemli bir fırsat olduÄŸunu dile getirerek, böylece AK Parti’nin eser ve hizmet siyasetini CumhurbaÅŸkanlığı Hükümet Sistemi’nin Türkiye’ye kazandırdıklarını tekrar görmüş olduklarına iÅŸaret etti.

“Lübnan halkının yanında olduÄŸumuzu gösterdik”

Kurban Bayramı’nı tıpkı Ramazan Bayramı gibi koronavirüs salgınının gölgesi altında biraz buruk geçtiÄŸini ifade eden ErdoÄŸan, bayram sonrasında dost ve kardeÅŸ ülke Lübnan’dan gelen acı haberle yüreklerin daÄŸlandığını belirtti.

Beyrut Limanı’nda meydana gelen ve büyük bir yıkıma sebep olan patlama sonrasında AFAD, TİKA, Kızılay ve SaÄŸlık Bakanlığını seferber ettiklerini anlatan ErdoÄŸan, CumhurbaÅŸkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve DışiÅŸleri Bakanı Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu’nun geniÅŸ bir ekiple Beyrut’a gittiklerini ve bütün yetkililerle görüşmeler yaptıklarını anlattı.

Sivil toplum kuruluÅŸlarının da aynı ÅŸekilde Beyrut’a giderek, gerekli ihtiyaçları yerinde tespit ettiklerinin altını çizen CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Sivil toplum kuruluÅŸlarımız, ülkemizin dostluk eli olarak hemen Lübnanlı kardeÅŸlerimize yardıma koÅŸtular. CumhurbaÅŸkanı Yardımcımız ve DışiÅŸleri Bakanımızı Beyrut’a göndererek, bu zor günlerinde Lübnan halkının yanında olduÄŸunu gösterdik. SaÄŸlık Bakanlığımızın tıbbi malzeme yardımlarıyla TİKA’mızın tedarik ettiÄŸi 400 ton buÄŸday, bu ziyaret vesilesiyle Beyrut’a ulaÅŸtırıldı.” diye konuÅŸtu.

ErdoÄŸan, AFAD ekiplerinin de bölgede arama kurtarma enkaz kaldırma çalışmalarına devam ettiÄŸini belirterek, Kızılay’dan görevlendirilen uzman ekiplerden oluÅŸan heyetin ise hastanelerde saÄŸlık hizmeti verdiÄŸini söyledi.

“Mezhep taassubundan kurtulamayan İslam ülkeleri var”

BaÅŸbakanlığı döneminde Sayda’da modern bir hastane yaptıklarını aktaran ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

“Mezhebi bazı taassup sebebiyle o günden bugüne hastanedeki bütün araç, gereç paketlerinin, sandıklarının içinde duruyor. Hastane hizmete hala açılmadı. Åžimdi, sözünü aldık. Bu hastane, modern bir hastane, hemen hizmete açılır. Biz kendilerine söyledik. Gerekirse biz size doktorları da göndermek suretiyle hem burada doktor yetiÅŸtiririz hem de belli bir süre bizim doktorlarımız belli bir süre bu hizmeti sizlere verirler.

Birileri gibi bizim derdimiz fotoÄŸraf çektirmek, kameralar karşısında ÅŸov yapmak deÄŸil. Ezeli ve ebedi kardeÅŸliÄŸimizin gereÄŸi olarak biz Lübnan’dayız. Giden arkadaÅŸlarımız, Macron’un yaptıklarını deÄŸil tam aksine insanlığımızın gereÄŸini yerine getirdik. Macron filan bunların derdi tekrar sömürgeci yapıyı ayaÄŸa kaldırmak. Bizim öyle bir derdimiz yok. Biz insani ve İslami görevimizi yerine getirdik, getiriyoruz. Saad Hariri’nin döneminde oraya gitmiÅŸ ve orada bir konuÅŸmam vardı. Bizim inancımızda, Åžia, Sünni, ÅŸu veya bu böyle bir mezhebi taassup yok. Biz yaratılanı, yaradandan ötürü sevdik. Bugün Lübnan’da bunun için ‘varım’ demiÅŸtik. Åžimdi yine aynı anlayışla biz ordayız. Maalesef, bu mezhep taassubundan kurtulamayan İslam dünyasında hala nice ülkelerimiz var.”

ErdoÄŸan, parti genel merkezinde düzenlenen AK Parti GeniÅŸletilmiÅŸ İl BaÅŸkanları Toplantısı’nda yaptığı konuÅŸmada, İslamiyet’te ırk ve mezhep baÄŸnazlığı olmadığına dikkati çekti.

Lübnan makamları ve Lübnan halkı tarafından Türk heyetine gösterilen iyi karşılamanın en büyük ispatının Türk ve Lübnan bayraklarının bir arada bulunması olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, “Bu, çabalarımızın adeta karşılığı olmuÅŸtur. Farklı dini, mezhebi ve etnik gruplardan tüm Lübnanlılar, Türk heyetini büyük bir hasretle baÄŸrına basmıştır. Türkiye hiçbir ayrım yapmadan, çıkar ve hesap peÅŸinde koÅŸmadan Lübnan halkının yanında olmaya bundan sonra da devam edecektir.” ifadelerini kullandı.

“Adeta bir turnusol kağıdına dönüşmüştür”

Türkiye’nin dış siyasette daha aktif, daha kararlı bir tavır takınmasının birilerini rahatsız ettiÄŸine iÅŸaret eden ErdoÄŸan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bölgemizi kardeÅŸ kavgasına sürüklemeye çalışanlar, Türkiye’nin barışı ve adaleti savunan politikalarından rahatsız oluyor. Sadece dışarıda deÄŸil, içeride de rahatsız oluyorlar. Ülkemizi, enerji rekabetinin dışında bırakmak isteyenler, bizim haklarımıza sahip çıkmamızdan da rahatsız oluyor. Özgüven yoksunu bir Türkiye hayali kuranlar, bizim diklenmeden dik duruÅŸumuzdan rahatsız oluyorlar. Ülkemizin DoÄŸu Akdeniz’deki hak ve menfaatlerini garantiye almaya yönelik adımları hem iç politikada hem dış politikada adeta bir turnusol kağıdına dönüşmüştür.”

CHP’li bazı siyasetçilerin ve CHP medyasının, milli bir meselede dahi devlete destek vermek yerine Yunan medyasının aÄŸzıyla konuÅŸmayı tercih ettiÄŸini dile getiren ErdoÄŸan, CHP’li vatandaÅŸların, oy verdikleri partinin bu kadar savrulmasının hesabını sandıkta soracağını söyledi.

ErdoÄŸan, önemli olanın CHP’nin ve rakiplerinin savundukları tezler deÄŸil, milletin konuya nasıl baktığı olduÄŸunu vurguladı.

“Rum kesimi, Ada’yı adeta tapulu malı gibi görüyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

“BaÅŸkalarının etki ajanlığını yapan marjinaller dışında, 83 milyonun tamamı, devletimizin uluslararası hukuk çerçevesinde attığı adımları güçlü bir ÅŸekilde desteklemektedir. DoÄŸu Akdeniz’de Türkiye, bugüne kadar ne yaptıysa meÅŸruiyet temelinde ve Libya ile olan mutabakat muhtıralarına göre yapmıştır. Akdeniz’de gerginliÄŸi artıran Türkiye deÄŸil, Türkiye’yi ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yok saymaya çalışan Rum-Yunan zihniyetidir. Rum kesimi, 2003 yılından beri Ada’yı adeta tapulu malı gibi görüyor, hiçbir hakkı olmadığı Ada’nın deniz yetki alanlarında petrol/doÄŸal gaz arama faaliyetlerinde bulunmaya yönelik imtiyaz ruhsatları veriyor.

Rum kesiminin sözde ruhsat sahalarından bazıları ise Türkiye’nin kıta sahanlığıyla açıkça çakışıyor. Yunanistan ve Rum yönetimi, Kıbrıs Türklerinin bu coÄŸrafyadaki hidrokarbon kaynakları üzerindeki haklarını gasp etmeye çalışıyor. Hukuksuz adımların bir baÅŸka amacı da Akdeniz’e en uzun kıyı ÅŸeridi olan ülkemizi Antalya Körfezi’ne hapsetmektir. Tüm bunlar, Türkiye’yi denizden çevrelemeye dönük hamlelerdir. Biz, daha önce defalarca, böyle bir oyuna asla gelmeyeceÄŸimizi ilan ettik. Hiçbir yabancı ülke, ÅŸirket veya geminin deniz yetki alanlarımızda izinsiz olarak arama/çıkarma faaliyetinde bulunamayacağını dile getirdik. Ancak son dönemde, DoÄŸu Akdeniz’e sahildar olmayan bir ülkenin de kışkırtmalarıyla, Yunanistan ve Rum yönetiminin yanlış adımlar attığını görüyoruz. Kimse kendini dev aynasında görmemeli, çok açık, net konuÅŸuyorum, ÅŸov peÅŸinde de koÅŸmamalıdır.”

Türkiye’nin ÅŸimdiye kadar Yunanistan’la sorunların çözümünü hep diplomaside, müzakere masasında aradığına dikkati çeken ErdoÄŸan, “Kimi zaman karşılık bulamasak da komÅŸuluk hukukumuzu gözeten bir anlayışla hareket ettik. Buradan ÅŸu gerçeÄŸin altını kalın çizgilerle çizmek istiyorum. Bizim kimsenin hakkında gözümüz yok, ancak hiçbir ülkeye de hakkımızı yedirtmeyiz. Türkiye’yi ve Kıbrıs Türklerini dışlayan, hak ve hukuku çiÄŸneyen hiçbir giriÅŸim ve anlaÅŸmanın baÅŸarı ÅŸansı yoktur.” diye konuÅŸtu.

“Oruç Reis, 23 AÄŸustos’a kadar sismik araÅŸtırma faaliyetlerini yürütecek”

Oruç Reis’in pazartesi günü baÅŸlattığı çalışmanın Türkiye’nin, BirleÅŸmiÅŸ Milletler’e bildirdiÄŸi kıta sahanlığının sınırları içinde olduÄŸunu ifade eden ErdoÄŸan, bu sahanın 2012’de Türkiye Petrollerine verilen ruhsat sahalarında yer aldığını söyledi.

Ruhsatları Resmi Gazete’de yayımlayarak Türkiye ve dünya kamuoyuyla paylaÅŸtıklarını belirten ErdoÄŸan, şöyle devam etti:

“Oruç Reis gemimiz, bölgede 23 AÄŸustos’a kadar sismik araÅŸtırma faaliyetlerini yürütecektir. Yunanistan’ın, Ege ve Akdeniz’de ortaya koyduÄŸu tavır ise art niyetlidir. Türk kıyılarına 2 kilometre, Yunan ana karasına 580 kilometre uzaklıktaki Meis Adası üzerinden deniz yetki alanı talep etmek, akılla ve saÄŸduyu ile izah edilemez. 10 kilometrekarelik bir adanın 40 bin kilometrekare deniz alanına sahip olduÄŸu iddiası, uluslararası hukuk açısından hem komik hem temelsizdir. Buradan Yunanistan’ı, Türkiye’nin hak ve hukukuna riayet etmeye tekrar davet ediyorum.

DoÄŸu Akdeniz’de çözümün yolu diyalog ve müzakeredir. SaÄŸduyu ve aklıselimle hareket edilirse, herkesin hakkını koruyan, kazan-kazan temelli bir formül bulunabilir. Biz asla gereksiz macera peÅŸinde deÄŸiliz, gerilim de aramıyoruz. Ancak benim batı Trakya’daki soydaÅŸlarıma, kardeÅŸlerime saldıranlar da ÅŸunu bilmeli ki, bunun uluslararası hukukta da, diÄŸer yöntemlerle de hesabını verecek. Buradan Avrupa BirliÄŸi’ni de uyarıyorum. Avrupa BirliÄŸi olarak üyeniz olan bir ülke, Avrupa BirliÄŸi hukukuna göre azınlıkların hukukunu koruma sorumluluÄŸunu yerine getiriyor mu, getirmiyor mu? Bunun hesabını Avrupa BirliÄŸi’nin, Yunanistan yönetimine sorması lazım. Nitekim bugün yapacağımız görüşmelerde her iki siyasetçiye de bunu hatırlatacağım. Biz sadece adalet istiyoruz, hakkaniyet istiyoruz, soydaÅŸlarımızın hukukunu korumak da bizim görevimizdir. Bunu da hatırlatmak istiyorum. Tüm muhataplarımızın da ülkemizin ve Kıbrıs Türklerinin haklarına saygı göstermelerini bekliyoruz.”

“Temizlik, maske ve mesafe üçlüsüne sahip çıkın”

ErdoÄŸan, koronavirüs salgının hayattaki pek çok ÅŸeyi kökten deÄŸiÅŸtirdiÄŸini belirterek, gerek AK Parti’de gerekse diÄŸer çalışmalarla birlikte süreçleri virüs gerçeÄŸine göre yeniden dizayn ettiklerini söyledi.

Her kim hastaneye düşer veya vefat ederse bunların kendilerini yaralayacağını ifade eden ErdoÄŸan, “temizlik, maske ve mesafe” üçlüsüne milletin sahip çıkmasını istedi, bunlara sahip çıkılması halinde Türkiye’nin bu konudaki derdinin azalacağını dile getirdi.

“Temizlik, maske ve mesafe”nin öneminin altını çizen ErdoÄŸan, “Bakıyorsunuz maskeyi taktığını söyleyen, maskeyi çenesinin altına koymuÅŸ. Bu olmaz. Bunları dikkatle uygulamamız lazım. Hastanelerimiz, yeterli sayıda, hatta dünyaya göre çok daha fazla bir konumdayız. Böyle olduÄŸuna göre bizler, burada maskeye, mesafe ve temizliÄŸe dikkat edeceÄŸiz ki öbür tarafta, zaten hastanelerimiz en modern anlamda var. Hamdolsun doktorlarımız büyük çabalarla, gayretler sarf ettiler, sarf ediyorlar.” diye konuÅŸtu.

Ambulanslar, ambulans helikopterleri ve ambulans uçakların seferberlik halinde olduğunu aktaran Erdoğan, bütün bunlarla dünya ile yarışıldığını ve ilkler arasında bulunulduğunu söyledi.

“Hastane yataklarında komada yatmaktansa, eÄŸlenceye ara vermek daha evladır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

“Ama halkımız da bizi anlasın. Yani toplu yerlerdeki birçok yapılan eÄŸlenceler, ÅŸunlar, bunlar vesaire, ara verin. Bu dönemde de eÄŸlencelere vesaire ara verin. Herhalde hastane yataklarında komada yatmaktansa, eÄŸlenceye ara vermek daha evladır. Bunları yapmayalım. Aileleri üzmeyelim. Bunun için tedbirle hareket edelim. Tedbir bizden, takdir Allah’tan. Buna dikkat edelim. Åžu anda attığımız adımlarla biz çok daha iyi bir hedefe ulaÅŸalım diyoruz. Sizlerin de illerinizde ve görev alanlarınızda aynı hassasiyetle çalıştığınıza inanıyorum.”

Erdoğan, virüs sebebiyle oluşan atmosferin asla rehavete ve karamsarlığa sürüklememesi gerektiğini vurguladı.

“Salgının sebep olduÄŸu sıkıntıları ancak dayanışma ile aÅŸabiliriz”

Öncelikli görevlerinin her şart altında şehirlere ve insanlara hizmet olduğunu belirten Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Salgının sebep olduÄŸu sıkıntıları ancak dayanışma ile aÅŸabiliriz. Bilhassa bu zorlu süreçte hem virüsle ilgili önlemlerimizi en üst düzeyde alacağız hem de vatandaÅŸlarımızın yanında olacağız. Açta, açıkta her kim varsa onun imdadına önce biz koÅŸacağız. Bu bakımdan teÅŸkilatıma güveniyorum, sizlere inanıyorum. İnanıyorum ki hangi kapının arkasından bir hıçkırık geliyorsa, bir ses, bir nida geliyorsa, ona ilk ulaÅŸacak olan AK Parti’nin ana kademesidir, kadın kollarıdır, gençlik kollarıdır. Sizler hemen telefonlarınıza sarılmak suretiyle ilgili birimlerinizi ayaÄŸa kaldıracak ve imdada ilk önce biz yetiÅŸeceÄŸiz.”

Belediyelerle, belediye meclis üyeleriyle ve il genel meclis üyeleriyle imdada yetişeceklerini söyleyen Erdoğan, bu yaklaşımın ihmal edilmemesini istedi.

AK Parti’ye 8 belediye baÅŸkanı katıldı

AK Parti GeniÅŸletilmiÅŸ İl BaÅŸkanları Toplantısı’nda 4 ilden, 5’i ilçe 3’ü belde belediye baÅŸkanı olmak üzere 8 belediye baÅŸkanı AK Parti’ye katıldı.

CumhurbaÅŸkanı ve AK Parti Genel BaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın, AK Parti GeniÅŸletilmiÅŸ İl BaÅŸkanları Toplantısı’ndaki hitabının ardından partiye katılımlar gerçekleÅŸti.

AK Parti’ye 4 ilden 5 ilçe ve 3 belde belediye baÅŸkanı olmak üzere 8 belediye baÅŸkanı katıldı.

AK Parti’ye katılalan belediye baÅŸkanları ÅŸu ÅŸekilde:

“AÄŸrı EleÅŸkirt Belediye BaÅŸkanı – Ramazan Yakut

AÄŸrı EleÅŸkirt / Yayladüzü Belde Belediye BaÅŸkanı – Selami DemirtaÅŸ

AÄŸrı EleÅŸkirt / Yücekapı Belde Belediye BaÅŸkanı – Nurettin Öztürk

Batman Kozluk Belediye Başkanı Ayhan Eren

Batman Kozluk / Bekirhan Belde Belediye BaÅŸkanı – Fırat Karabulut

Erzurum Oltu Belediye Başkanı Necmettin Taşcı

Erzurum Tortum Belediye Başkanı Muammer Yiğide

Trabzon Hayrat Belediye BaÅŸkanı Mehmet NuhoÄŸlu”

31 Mart 2019 yerel seçimlerimden sonra bugüne kadar 15 farklı ilden, 16 ilçe, 15 belde belediye baÅŸkanı olmak üzere 31 belediye baÅŸkanı AK Parti’ye geçiÅŸ yaptı. Böylelikle AK Parti’li belediye sayısı toplam 794 oldu.

Kaynak: AA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir