ErdoÄŸan: “Ä°dlib’i güvenli bir yer haline dönüştürmekte kararlıyız”

Türkiye CumhurbaÅŸkanı ve AK Parti Genel BaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuÅŸmaya, Manisa’da dün akÅŸam meydana gelen depremden dolayı vatandaÅŸlara geçmiÅŸ olsun dileklerini ileterek baÅŸladı.

Geçen hafta, ülkenin birçok sıkıntıyla boÄŸuÅŸurken birilerinin ısrarla FETÖ’nün siyasi ayağı ve bununla baÄŸlantılı bir ÅŸekilde yeni darbe teÅŸebbüsü tartışması açmasının gerisindeki silsileye dikkat çektiÄŸini anımsatan ErdoÄŸan, “Maalesef aynı tartışmanın hala sürdürülmeye çalışıldığını görüyoruz. Bu ülkede FETÖ meselesinin çok uzun ve derin sosyal, siyasi, kültürel kökleri olduÄŸunu bilmeyen kimse yoktur. AK Parti’den önce olduÄŸu gibi AK Parti döneminde de Türkiye bu süreci yaÅŸamıştır.” diye konuÅŸtu.

FETÖ’nün, diÄŸer pek çok sivil toplum örgütü gibi toplumun ve hukukun meÅŸru kabul ettiÄŸi sınırlar içinde faaliyet yürütürken tehdit ilan edilmediÄŸine dikkati çeken ErdoÄŸan, “Herhalde Sayın Ecevit’in CHP’nin veya DSP’nin Genel BaÅŸkanı olduÄŸunu bilmeyen yoktur ve aradaki muhabbeti bilmeyen de yoktur. Ne zaman ki bu yapının eÄŸitim, hayır, dayanışma sınırlarını aşıp devleti ele geçirmeye çalışan bir örgüt olduÄŸu netleÅŸmiÅŸtir, iÅŸte o zaman karşısında bizi, milletimizi ve hukuku bulmuÅŸtur. Türkiye’de FETÖ’nün serpilmesinde, büyümesinde güçlenmesinde herkesin payı olabilir ama bu ülkede FETÖ’yü terör örgütü olarak ilan edip ona savaÅŸ açan ÅŸahsım ve AK Parti’dir.” deÄŸerlendirmesini yaptı.

“Erbakan Hoca’mızdan nefret ederdi”

“Bu süreçleri iyi bilen birisiyim. FETÖ’nün bu ülkede anlaÅŸamadığı, görüşemediÄŸi tek lider var, o da merhum Erbakan Hoca’mızdır. Erbakan Hoca’mızdan nefret ederdi.” diyen ErdoÄŸan, sözlerini şöyle sürdürdü:

” Hiçbir zaman bir araya da gelmemiÅŸlerdir ama ÅŸimdi Erbakan Hoca’mla beraber olduÄŸunu iddia eden malum zat, ne yazık ki onun müritleriyle, onunla beraber dirsek temasında olanlarla beraber yürüyor. Onları herhalde ismen zikretmeme gerek var mı? Ä°sraf olur.

Her gün birileri çıkıp FETÖ konusunda ahkam kesmeye çalışıyor. Halbuki bu ülkede vesayet güçleri yıllarca FETÖ’ye en küçük bir ÅŸekilde dokunmamıştır. Tam tersine ‘Allah’ diyen ‘kitap’ diyen, namaz kılan, eÅŸi başörtülü kim varsa onları tasfiye etmenin yollarını aramışlardır. Ä°rtica ile mücadele kisvesi altında din düşmanlığı yapılmasına elbette biz de milletimiz de rıza gösteremezdik. BaÅŸbakanlığım boyunca Yüksek Askeri ÅŸuralarda önüme tek bir FETÖ’cünün dosyası gelmedi. Gelen dosyalar hep mütedeyyin insanlarla ilgiliydi. Çünkü takiyeyi bir hayat biçimi haline getiren FETÖ’nün hiçbir mensubu dinle, diyanetle ilgili bir görüntü vermiyordu. Milletin deÄŸerleriyle uÄŸraÅŸmaktan kendi bünyelerini habis ur gibi saran FETÖ tehdidini görmeyenlerin bugün bizi suçlaması aslında kendi gafletlerini saklama çabasından baÅŸka bir ÅŸey deÄŸildir.”

Yıllarca siyasi alanda insanları değerlendiren, ibadetlerinden, kıyafetlerinden dolayı onlara saldıranların durumlarının da aynı olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bunlar FETÖ tehdidi ortaya çıktıktan ve mücadele baÅŸladıktan sonra birden karşımıza en büyük FETÖ savunucusu olarak çıkarak, aslında ne kadar omurgasız olduklarını göstermiÅŸlerdir. Demokrasi, insan hakları, hukuk, adalet söylemlerini FETÖ ile mücadeleyi sulandırmak, FETÖ tehdidini hafifletmek için kullananlar, bu millet için en az FETÖ zihniyeti kadar tehlikelidir. Bu kesimlerin, PKK için de ülkemize adeta savaÅŸ açmış her türlü iç ve dış odak için de aynı tutumu göstermeleri, zihniyet bozukluÄŸunun konjonktürel deÄŸil yapısal olduÄŸunun iÅŸaretidir. Bizim bu zırvalara cevap vermemizin tek sebebi ise milletimize olan saygımızdır.

Meydanı, demokrasinin kendilerine sunduÄŸu zemini, yalanları ve iftiralarıyla milleti zehirlemek için kullananlara asla bırakmayacağız. Türkiye’nin terörle mücadeleden ekonomiye kadar her alanda tarihinin en büyük mücadelelerinden birini verdiÄŸi ÅŸu dönemde, ülkenin ve milletin dikkatini dağıtmak, enerjisini heba etmek isteyenlere izin vermeyeceÄŸiz. Bu meseleyi izah edecek, ithamları cevaplandıracak, iftiraları atanların yüzlerine çarpacak ve yaÅŸananları tarihe havale edeceÄŸiz.”

“FETÖ ile gerçek anlamda amansız bir savaÅŸa tutuÅŸan biziz”

ErdoÄŸan, FETÖ’yü bi terör örgütü olarak tanımlayıp mücadeleyi baÅŸlatırken karşılarındaki sorunun büyüklüğünü az çok bildiklerini, tahmin edemedikleri hususun ise CHP’nin ve yıllarca zahirde bu gibi yapılara karşı gözüken çevrelerin bir anda karşılarına en büyük FETÖ yandaşı olarak çıkmaları olduÄŸunu söyledi.

Bu yapıyla en başından beri hem meÅŸrebi hem itikadi sorunlarının bulunduÄŸunu ifade eden ErdoÄŸan, “Ama hükümetlerimiz döneminde ülkede bizim gibi düşünmeyen, hareket etmeyen herkes gibi bunlara da hukuk ve hakkaniyet sınırları içerisinde yaklaÅŸtık. DoÄŸru, ben de görüştüm. Bunu kaçırmama gerek yok. Ama Erbakan Hocamın bunlarla iliÅŸkisinin olmadığını ifade ettim. Liderler içerisinde zaten iliÅŸkisi olmayan sadece o idi. Demirel’in, Ecevit’in, Erdal Ä°nönü’nün görüşmüşlüğü vardır, ÅŸu andaki beyefendinin aynı ÅŸekilde, hepsinin bunlarla görüşmüşlüğü vardır. Ä°rtibatları ileri derecededir.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

“Vesayet tüm gücüyle üzerimize gelirken hem bu iÅŸin arkasındaki FETÖ gölgesini hem de örgütün bürokratik ve toplumsal iÅŸgal projesini fark edip gereken tedbirleri 10 yıl öncesinden almaya baÅŸladık. Sene 2010. Zaten süreç 2010’da baÅŸladı.” diyen ErdoÄŸan, ilk zamanlar bu yapının oluÅŸturduÄŸu tehdidi kendi çevrelerine bile anlatmakta zorlandıklarını kabul ettiÄŸini dile getirdi.

MÄ°T kumpasının, bu yapının gerçek niyetinin şüpheye mahal bırakmayacak ÅŸekilde anlaşılmaya baÅŸlanmasını saÄŸladığını belirten ErdoÄŸan, hem siyasette hem bürokraside hem de nazlarının geçtiÄŸi sivil toplum yapılarında bildikleri, teÅŸhis ve tespit ettikleri FETÖ’cüleri süratle tasfiye etmeye baÅŸladıklarını anlattı. ErdoÄŸan, “FETÖ’nün devlet ve toplum hayatımızın kılcal damarlarına kadar sızmasının tarihi eskidir ve müsebbipleri çoktur. Ama FETÖ ile gerçek anlamda amansız bir savaÅŸa tutuÅŸan tektir; 2010 itibarıyla o da biziz.” dedi.

Ãœlkenin yönetimini devraldıklarında güya bu konuda en hassas kurumlar olan ordunun, emniyetin, yargının, akademinin kritik noktalarının zaten örgüt tarafından iÅŸgal edildiÄŸinin altını çizen ErdoÄŸan, “CHP dahil olmak üzere yıllarca irticayla mücadele bahanesiyle cadı avına çıkar gibi Müslüman avına çıkanların tek bir gün bile gerçek anlamda FETÖ’cüleri hedef aldıkları görülmemiÅŸtir. Çünkü dosyaları hazırlayanlar kimlerdi? Silahlı kuvvetlerin içindeki FETÖ’cülerdi, emniyet içindeki FETÖ’cülerdi, devletin kurumları içindeki FETÖ’cülerdi. Her yerde bunları rahatlıkla görebilirsiniz.” diye konuÅŸtu.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, anlattığı bu durumlara dikkati çeken bir görseli de salondakilere göstererek, “Aynen ekranda da bunları görüyorsunuz. Kimlerle, nasıl, nerelerde bir araya geliyorlar? Terörist başının ismi ve örgütün rumuzu ÅŸimdi daha iyi anlıyoruz ki kasıtlı bir ÅŸekilde Müslümanlara karşı yürütülen saldırıların maskesi olarak kullanılmıştır. Milli Güvenlik Kurulunda biz bu meselenin üzerine gidene kadar alınan kararların hepsinin de gerisindeki gizli niyetin FETÖ ile mücadele deÄŸil, toplumsal reaksiyonu tetikleyerek FETÖ’yü koruma olduÄŸunu görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, salondaki duvara yansıtılan fotoğrafları da göstererek, şöyle devam etti:

“Ä°ÅŸte buyur, FETÖ’cü danışmanlar Bay Kemal’in yanında. Akıl hocaları onlar. Sadece onlar deÄŸil, Ä°P’in de danışmanlarında yine onlar var. Tam bir istila hareketi. Arkadaki gerçek oyunun ortaya çıkmaması için kurulan bu tezgahın yıllarca baÅŸarıyla yürütüldüğünü teslim etmemiz gerekir. Kasım Gülek’ten Ecevit’e kadar, namlı CHP’lilerden 12 Eylül ve 28 Åžubat darbecilerine kadar herkes bu oyunda üzerine düşen rolü oynamış, FETÖ’ye figüranlık yapmışlardır. Bu oyunun son perdesinin baÅŸrolü de Kemal KılıçdaroÄŸlu’na verilmiÅŸtir.”

15 Temmuz gecesi FETÖ’nün ÅŸahsından bakanlara, bürokratlardan medya temsilcilerine kadar iktidarıyla, muhalefetiyle pek çok milletvekiline kadar herkesin peÅŸine düştüğünün altını çizen ErdoÄŸan, “Bir tek kiÅŸi FETÖ’nün özel ilgisine, himayesine, korumasına mazhar olmuÅŸtur; o da Kemal KılıçdaroÄŸlu’dur.” dedi.

ErdoÄŸan, Ä°stanbul Atatürk Havalimanı’nda FETÖ’cülerin tanklarıyla burun buruna gelen bir genel baÅŸkanın önünde bir anda tüm yolların açıldığını söyledi.

“KılıçdaroÄŸlu’nun kaçış videosu”nun da izlenilmesini isteyen ErdoÄŸan, “Görüyorsunuz tankların arasından VIP nizamiyesinden uÄŸurlanan kim? Bay Kemal. KılıçdaroÄŸlu. Tabii burada ilginç olan bir ÅŸey daha var. ‘Haberim olsaydı ben de beklerdim.’ diyor. Bütün milletin haberi oldu, on binler havalimanında ama Bay Kemal’in kulağı var, duymadı. O geldi Bakırköy’e, Belediye BaÅŸkanı’nın evinde televizyondan süreci izledi, kahvesini orada içti.” ifadesini kullandı.

“Ey KılıçdaroÄŸlu, sen hala milleti aldatmakla meÅŸgulsün”

Erdoğan, şunları kaydetti:

“Sayın KılıçdaroÄŸlu, biz tankların karşısındaydık. Biz F16’ların, helikopterlerin altındaydık, milletimle beraber biz havalimanındaydık ama sen Bakırköy’de, BaÅŸkan’ın evinde kahve yudumluyordun. Åžahsımı öldürmek için helikopterle, uçakla, tankla, özel yetiÅŸtirilmiÅŸ timlerle arayanlar, Marmaris’ten Atatürk Havalimanına kadar, Kemal KılıçdaroÄŸlu’na bu ÅŸefkati ne için gösterdiler? Ä°nsan, bu ÅŸahsın evinin ve cüzdanının en gizli köşesinde 1 dolarlık bir banknot saklayıp saklamadığını da merak etmiyor deÄŸil.

Benim orada korumalarım gazi oldu, hanım korumalarımız aynı ÅŸekilde gazi oldu. Bay Kemal, senin bunlardan haberin var mı? Aradan bunca zaman geçti, bu harekatın içerisinde olanlar hep yakalandı. O SAT komandoları yakalandı, bir kısmı Yunanistan’a kaçtı. Bana da adaya gitmemi tavsiye edenler oldu. Ben de o kardeÅŸimize dedim ki ben bu topraklarda doÄŸdum, bu topraklarda öleceÄŸim. EÄŸer 10-15 dakikalık bir gecikme olsaydı o zaman bunlar bizi oralarda vuracaklardı. Ama 10-15 dakika farkla helikopterimiz kalktı ve oradan Dalaman’a, Dalaman’dan da Ä°stanbul’a ulaÅŸtık. Ey KılıçdaroÄŸlu, sen hala milleti aldatmakla meÅŸgulsün. ‘Kontrollü darbe…’ DoÄŸru, kontrol sizde ama baÅŸaramadınız. Åžimdi buradan soruyorum; ÅŸayet 15 Temmuz darbesi baÅŸarılı olsaydı ertesi gün Kemal KılıçdaroÄŸlu milletin karşısına acaba hangi sıfatla çıkartılacaktı? Darbe giriÅŸimini kurgu diyerek önemsizleÅŸtirmeye çalışan darbeciler için adalet yürüyüşü yapan, danışmanından milletvekiline etrafındaki nice kiÅŸi FETÖ’den hapse atılan böyle bir siyasetçinin örgütle hiçbir iliÅŸkisi olmadığına nasıl inanabiliriz?”

ErdoÄŸan, CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu’nun FETÖ ile iliÅŸkisinin, bu örgütün deÅŸifre olduÄŸu 17-25 Aralık süreciyle hızlandığını, 15 Temmuz darbe giriÅŸiminin ardından da zirveye çıktığını vurguladı.

Eline milletin kanı bulaÅŸan bir örgütün savunuculuÄŸuna soyunmanın siyasetle, siyasi hesapla, ÅŸark kurnazlığıyla, çıkarcılıkla dahi ilgili olamayacağına iÅŸaret eden ErdoÄŸan, “Bunun adı örgütün kendisine verdiÄŸi kamikaze görevini yerine getirmektir. Kariyerini feda etmeyi göze alarak örgütün çıkarlarını korumaya çalışan bu zatın, her ÅŸeyi gibi siyasi duruÅŸunun da yalan olması tabiidir. Çünkü nice sosyalist, nice ulusalcı, nice milliyetçi, nice liberal, nice Kemalist diye, hatta nice ‘ÅŸu veya bu Ä°slami ekol’den diye bilinen ismin aslında su katılmamış FETÖ’cü çıktığını gördük. Kemal KılıçdaroÄŸlu için de aynı endiÅŸenin içindeyim.” diye konuÅŸtu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ tehdidi konusunda kurumları harekete geçirdikten sonra dahi bu yapının gerçek organizasyon yapısını çıkarmakta zorlandıklarını, bu şemayı hala tam olarak çıkaramadıklarını düşündüğünü ifade etti.

FETÖ’yü organize eden aklın ilk yıllardan itibaren kurduÄŸu sistem nedeniyle en kritik isim üzerinden dahi en fazla birkaç kademe geriye gidilebildiÄŸinin altını çizen ErdoÄŸan, “Bunun ucu Türkiye’de deÄŸil, dışarıda. Sonra silsile zaten kopuyor. Böylesine karmaşık bir yapının kendi kendine doÄŸup geliÅŸmediÄŸi açıktır. Bizi en çok da ülkemizin her köşesine ve dünyanın dört bir yanına sosyal bir örümcek ağı gibi yayılan bu örgütün CHP içinde böylesine güçlü olması ÅŸaşırttı. Devlet, FETÖ’yü her yerde elbette izlemiÅŸtir ama CHP Genel Merkezi’ne yeteri kadar bakılmadığı anlaşılıyor.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

“Tüm Meclisin, tüm milletvekillerinin namusudur”

Son dönemde tedavüle sunulan en sinsi oyunlardan birinin, FETÖ’nün istismar ettiÄŸi, kendi amaçları için kullandığı birtakım düzenlemeler bahane edilerek doÄŸrudan milli iradenin, milletvekillerinin ve Meclisin hedef alınması olduÄŸuna dikkati çeken ErdoÄŸan, bunun büyük bir tehlike olduÄŸunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

“KılıçdaroÄŸlu ve CHP ekibiyle kimi eski askerlerin koçbaşılığını yaptığı bu oyun, geçmiÅŸte darbecilerin ve cuntacıların milli iradeyi ipotek altına alma yöntemlerinin bir baÅŸka versiyonudur. TBMM’den çıkan her kanun, her karar, beÄŸensen de beÄŸenmesen de katılsan da katılmasan da tüm Meclisin, tüm milletvekillerinin namusudur; buna saygı duyacaksın. KılıçdaroÄŸlu ve avanesi milli iradeye saldırarak kendi namuslarını ayaklar altına almaktadır.”

Yargının, FETÖ’nün tasallutundan kurtarılabilmesi için verilen mücadeleyi deÄŸersiz hale getirmeye ve hatta tam tersi göstermeye çalışan herkesin hükmen FETÖ’cü olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, “Çünkü ÅŸayet 17-25 Aralık darbe giriÅŸiminin ardından yargıda verilen mücadele olmasaydı, 15 Temmuz dahil diÄŸer saldırıları hukuk devleti sınırları içinde göğüsleyemezdik. FETÖ’cülerin kendi çıkarları ve hedefleri için her kılığa hatta CHP’li kılığına dahi girdiklerini düşündüğümüzde, siyasette ve bürokraside bu örgüt mensuplarının teÅŸhisi ve tasfiyesinin zorluÄŸu gayet iyi anlaşılacaktır. Åžayet 10 yıldan beri CHP’ye raÄŸmen yürüttüğümüz mücadele olmasaydı, bugün FETÖ ülkemizi tümüyle iÅŸgal edecek güce çoktan ulaÅŸmıştı.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

“Pakistan’dakileri de aldık”

“Biz FETÖ ile mücadeleyi baÅŸlattıktan sonra bırakın adım atmayı, her geçen gün çıtayı daha da yükselttik.” diyen ErdoÄŸan, FETÖ’nün 40 yıllık birikimini riske atarak baÅŸlattığı 15 Temmuz darbe giriÅŸiminin sebebinin kendilerinin kararlılığı olduÄŸuna iÅŸaret etti.

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Tespit ettiÄŸimiz her yerde ve her durumda örgütün tepesine bine bine muvazenelerini bozduk. Mücadelenin nispeten yavaÅŸ yürümesinin sebebi, her iÅŸimizi hukuka uygun yapmamızdan kaynaklanıyor. Bunların bir kısmı Amerika’da, bir kısmı Almanya’da, Belçika’da, Fransa’da, Afrika’nın deÄŸiÅŸik ülkelerinde. Her yere serpilmiÅŸler. Kendi ifadesiyle ‘Dünyanın 160 ülkesinde varız.’ diyor. FETÖ kendisi söylüyor. Böyle bir çalışma, böyle bir adım, böyle bir serpilme olayı. Biz 160 ülke bunları kovalıyoruz ve 160 ülkeden ulaÅŸtığımız bütün liderlere ‘Bunları bize verin.’ diyoruz. BirçoÄŸunu da aldık, alıyoruz. En son Pakistan’dakileri de aldık, orayı da elhamdülillah temizledik.”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, 15 Temmuz darbe giriÅŸimi yapılmasaydı, hukuki altyapısını oluÅŸturdukları tedbirlerle bir süre sonra FETÖ’nün tasfiyesini zaten hızlandırmış olacaklarını ifade ederek olaÄŸanüstü hal uygulamasının, sadece hukuki zemini oluÅŸturulan bu çalışmaların daha pratik ÅŸekilde yürütülmesini saÄŸladığına dikkati çekti. ErdoÄŸan, şöyle konuÅŸtu:

“Hala ’15 Temmuz neydi, ne deÄŸildi.’ tartışması yapan, hala 15 Temmuz’u anlayamamış gibi davranan zihniyet, bizzat bu iÅŸin parçasıdır. Bylock listelerinin, HTS kayıtlarının, darbe gecesi görüntüleri ve görüşmelerinin yargının elinde olduÄŸunu bildikleri halde sırf kafa karıştırmak için bunları dile getirenler de bizzat iÅŸin parçasıdır. Halbuki hukukta bu iÅŸlerin nasıl olacağını en iyi onlar bilir. Bu gerçekleri görmek için göz, duymak için kulak, ikrar edebilmek için dil, hakkı teslim etmek için de temiz bir kalp gerekir. Rabb’im bu nimetlerini de maalesef herkese bahÅŸetmiyor. Biz kimin ne dediÄŸine bakmadan bu kervanı yürütecek, FETÖ ile mücadeleyi sonuna kadar devam ettireceÄŸiz. FETÖ’nün eline tutuÅŸturduÄŸu malzemelerle bizim karşımıza çıkanların ömürleri, çakmak taşının çıngısının ışığı kadar olur. Allah’ın yardımı, milletimizin desteÄŸiyle bu dava, bu mücadele ilelebet sürecektir. ”

“Gezi olayları alçak bir saldırıdır”

ErdoÄŸan, “Taksim’deki Gezi Parkı’nda güya aÄŸaç ve çevre hassasiyeti bahanesiyle baÅŸlayan olayların, kısa sürede büyüyerek devlete ve millete karşı sivil bir kalkışma halini aldığını” söyledi.

Gezi olaylarına ilişkin video görüntülerinin izlenmesinin ardından sözlerine devam eden Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bu, bir hafıza tazelemesi. Gezi olayları aslında tıpkı askeri darbeler, tıpkı muhtıralar, tıpkı terör örgütlerinin saldırıları, tıpkı FETÖ’nün 17-25 Aralık ve 15 Temmuz darbe giriÅŸimleri gibi devleti ve milleti hedef alan alçak bir saldırıdır. Bay Kemal, zannediyorum dünkü konuÅŸmasıydı, ‘aydınlık gençler’ diye vasıflandırıyor. Bunlar baÅŸta ÅŸahsı olmak üzere aldatılmış gençler. Bu aldatılmış gençlere orada ‘çevreci’ sıfatı verilmek suretiyle, bu ülkede milyonlarca aÄŸaç ve fidan diken bir iktidara ‘aÄŸaç sökme’ yaftası yapıştıranlara ben sadece lanet okurum.’

ErdoÄŸan, Ä°stanbul BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanlığından itibaren Ä°stanbul’u, yetiÅŸmiÅŸ aÄŸaçlarla bezediklerini, refüjlerden yol kenarlarına varıncaya kadar bu aÄŸaçlarla yeÅŸillendirdiklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

“12 tane aÄŸaç bir yerden kaldırılıp bir baÅŸka yere taşınacak ve PKK terör örgütünün oyuncağı durumunda olan bir kiÅŸi, orada gelip yapacağı bir artistik ÅŸovla, maalesef gençlerin de oraya toplanması suretiyle bir süreç baÅŸlatılacak. ÇaÄŸrıyı Bay Kemal yapıyor, orada avanesini topluyorlar. Yaklaşık 3 ay boyunca, Ä°stanbul baÅŸta olmak üzere kimi büyükÅŸehirlerimizin meydanlarının, sokaklarının iÅŸgal edildiÄŸi; yakılıp yıkıldığı bu hadisenin en küçük bir masum tarafı yoktur. Sadece Gezi olaylarının ÅŸu özet bilançosu dahi, sergilenen Vandallığın boyutlarını göstermeye kafidir.”

ErdoÄŸan, “Gezi olaylarının Türkiye’ye doÄŸrudan maliyeti 1,4 milyar dolar iken dolaylı maliyeti ise 100’lerce milyar doları bulmuÅŸtur.” ifadelerini kullandı.

“Gezi’nin ve bu kalkışmanın önünde yer alanların hükmü asla deÄŸiÅŸmeyecek”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

“Her kim Gezi olaylarını masum bir çevre hareketi olarak tanımlıyorsa ya gafildir ya da taammüden bu ülkenin ve milletin düşmanıdır. Hukukun her kararına elbette saygımız vardır ama bizim ve milletimizin gözünde Gezi’nin ve bu kalkışmanın önünde yer alanların hükmü asla deÄŸiÅŸmeyecektir.”

“Avrupa BirliÄŸi’nin Libya ile ilgili karar alma yetkisi yok”

Avrupa BirliÄŸi’nin Libya ile ilgili olarak herhangi bir karar alma yetkisinin olmadığını belirten ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

“Åžayet uluslararası toplumun da dahil olduÄŸu görüşmelerden adil bir anlaÅŸma çıkmazsa ki ÅŸu anda Trablus’un meÅŸru yönetimi masadan çekilmiÅŸtir ki olumlu bir karardır, haklı bir karardır, isabetli bir karardır. Çünkü tezgah farklı dolaşıyor. Farklı yöne doÄŸru gidiyor. MeÅŸru Trablus yönetimini ülkenin tamamında hakimiyet kurması için destekleyeceÄŸiz.”

“Ä°dlib’i güvenli bir yer haline dönüştürmekte kararlıyız”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Ne pahasına olursa olsun Ä°dlib’i hem Türkiye hem de bölge halkı açısından güvenli bir yer haline dönüştürmekte kararlıyız.” dedi.

“Fatih ve Yavuz’un ardından üçüncü sondaj gemimizi aldık”

ErdoÄŸan, “Fatih ve Yavuz’un ardından üçüncü sondaj gemimizi aldık. 11 bin 400 metre derinliÄŸe inebilen altıncı nesil ultra deniz sondaj gemisidir.” ifadelerini kullandı.

“Saygı duymaları lazım”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Ä°ÅŸine gelen yargının verdiÄŸi olumlu karara, ‘Yargı iyi karar verdi.’ derken, iÅŸlerine gelmeyen karar için niçin yargıyı eleÅŸtirme yoluna gidiyorlar. Yargı bir kısmını tahliye etti, Kavala ile ilgili de bu kararı verdi. Saygı duymaları lazım.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Yeni darbe hazırlığı iddiaları

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Bu ülke 15 Temmuz’u yaÅŸadı. 15 Temmuz’u yaÅŸatanlara da gereken cevabı benim milletim verdi. Bundan sonra da böyle bir ÅŸeyde bunlar bunun katbekat fazlasıyla bedelini öderler. Böyle bir ÅŸey söz konusu deÄŸil. Bunun bir defa adını bile anmak bize haramdır.” dedi.

Ä°dlib

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, Trump’ın, ‘ErdoÄŸan ile Ä°dlib konusunda birlikte çalışıyoruz’ açıklaması üzerine, “Her an her türlü dayanışmamız olabilir.” ifadelerini kullandı.

ErdoÄŸan ayrıca İdlib harekatı için de “Dedik ya, ‘Bir gece ansızın gelebiliriz.’ Bir gece ansızın geldiÄŸimizde adıyla, ÅŸanıyla, her ÅŸeyiyle geliriz.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Kaynak: AA