Erdoğan: Irk, din, dil, etnik köken ayrımı yapmadan herkese kucak açtık

Erdoğan Irk, din, dil, etnik köken ayrımı yapmadan herkese kucak açtık

Erdoğan Irk, din, dil, etnik köken ayrımı yapmadan herkese kucak açtık

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “İmkanları bizden katbekat fazla ülkeler, mültecilere, sayıları onlarla ifade edilen kotalar koyarken; biz ırk, din, dil, etnik köken ayrımı yapmadan herkese kucak açtık.” dedi.

Türkiye CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, video konferans yoluyla katıldığı Uluslararası Göç Filmleri Festivali’nin kapanış töreninde yaptığı konuÅŸmada, CumhurbaÅŸkanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından “Göç ve Medeniyet” temasıyla düzenlenen festivalin hayırlara vesile olmasını temenni etti.

Dünyanın farklı köşelerinden festivale katkı veren sinemacılara şahsı ve milleti adına teşekkürlerini sunan Erdoğan, bu anlamlı film festivaline öncülük eden, icrasında görev alan tüm kurumları gönülden tebrik etti.

AA Canlı

✔@AACanli

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan Uluslararası Göç Filmleri Festivali’nin kapanış töreninde konuÅŸuyor https://www.pscp.tv/w/1YqKDpvyOXeKV 

Anadolu Ajansı @anadoluajansi

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan Uluslararası Göç Filmleri Festivali’nin kapanış töreninde konuÅŸuyor

pscp.tv

See AA Canlı’s other Tweets

Festivalin, sinema aracılığıyla göç ve sebepleri üzerine yeniden düşünmeye; göçün sosyal, kültürel, siyasal ve ekonomik boyutları hususunda farkındalık oluşturmaya katkı sağlamasını dileyen Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

“Göç meselesi, özellikle son dönemlerde küresel bir olgu olarak dünyanın gündeminde yer alıyor. Her sene milyonlarca insan savaÅŸ, istikrarsızlık, terör ve yoksulluk gibi sebeplerle evlerini terk etmek zorunda kalıyor.
Bugün dünya genelinde 260 milyona yakın göçmen, 71 milyonun üzerinde yerlerinden edilmiş kişi ve 25 milyonu aşkın mülteci bulunuyor. İnsanlar, sadece daha iyi bir iş, daha yüksek bir hayat standardı için değil; çoğu zaman hayatta kalabilmek, karınlarını doyurabilmek için göç ediyor.

Güvenli bir gelecek gayesiyle çıkılan bu yolculukların önemli bir kısmının, maalesef ölümle, felaketle sonuçlandığını görüyoruz. Geride bıraktığımız son 8 sene içinde çoÄŸu kadın ve çocuk 25 bin insan Akdeniz’in azgın sularında hayatını kaybetti. Avrupa’ya sığınan 10 bin Suriyeli çocuÄŸun akıbeti bilinmiyor.”

“Türkiye olarak farklı bir duruÅŸ sergiledik”

“Türkiye olarak bu tablo karşısında tarihimizden ve kültürümüzden tevarüs ettiÄŸimiz deÄŸerlerle farklı bir duruÅŸ sergiledik.” diyen CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

“PaylaÅŸmanın bereketine, dayanışmanın gücüne inanan bir medeniyetin mensupları olarak kimseye ayrımcılık yapmadık. İmkanları bizden katbekat fazla ülkeler, mültecilere, sayıları onlarla ifade edilen kotalar koyarken; biz ırk, din, dil, etnik köken ayrımı yapmadan herkese kucak açtık. Kendi vatandaÅŸlarımıza hangi imkanları sunuyorsak, ülkemize sığınan mazlum ve maÄŸdurlara da aynı hassasiyetle davrandık.

Barınmadan saÄŸlığa, eÄŸitimden sosyal entegrasyona kadar hemen her alanda kapsamlı politikalar yürüttük. Ancak bu süreçte, Avrupa BirliÄŸi baÅŸta olmak üzere, lafa gelince demokrasi ve insan hakları savunuculuÄŸunu kimseye bırakmayan ülkelerden herhangi bir destek alamadık. Türkiye’ye verilen sözler tutulmayarak, ülkemiz düzensiz göç yükünü tek başına omuzlamak zorunda bırakıldı.”

Avrupa’ya gidebilen göçmenlerin ırkçı, ayrımcı ve düşmanlaÅŸtırıcı politikaların kurbanı olduÄŸunu vurgulayan ErdoÄŸan, “Geçen yıl Türkiye-Yunanistan sınırında yaÅŸanan insanlık dışı görüntüler, kimi batılı ülkelerin göçmenlere yönelik bakışını göstermesi açısından son derece ibretliktir. Koronavirüs salgını ise göçmenlerin sıkıntılarını artırmış, zaten kırılgan olan durumlarını daha da zorlaÅŸtırmıştır.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye ve Afrika kaynaklı düzensiz insan hareketleri sebebiyle, mülteci ve göç konusunun güvenlik parantezine alınmak istense de bu meselenin pek çok boyutu olduğunu belirtti.

“Göç, etnik kimliÄŸi, dini, dili, kültürü farklı insanların kucaklaÅŸmasıdır”

Farklı hayatları, farklı hikayeleri bir araya getiren göç olgusunun, eskiden beri kültürel etkileşimin en etkili vasıtası olduğunu ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Göç aynı zamanda yeni bir buluÅŸmadır; etnik kimliÄŸi, dini, dili, kültürü farklı insanların kucaklaÅŸmasıdır. Bu süreçte yaÅŸananlar, dilimizde yeni kelimeler, aÄŸzımızda yeni tatlar, hatırımızda yeni birliktelikler bırakır. Hüznüyle sevinciyle göç hikayelerinin etkili bir ÅŸekilde anlatılması noktasında sinema güçlü bir araçtır. Göçün ihtiva ettiÄŸi zenginliÄŸin ve çeÅŸitliliÄŸin, Uluslararası Göç Filmleri Festivali’ne de yansıdığını görmekten memnuniyet duyuyorum.

Göçle ilgili ön yargılarımızı bir tarafa bırakarak, göçmenlerin gittikleri ülkelere ve toplumlara katkılarını görmemiz gerektiÄŸine inanıyorum. Dünyanın dört bir yanından göç hikayeleriyle festivale katılan deÄŸerli yönetmenlere, etkinliÄŸi destekleyen kurumlara ve sponsorlara bir kez daha teÅŸekkür ediyorum. Dünyanın ilk sınırsız eriÅŸimli film festivali olma özelliÄŸini taşıyan Uluslararası Göç Filmleri Festivali’nin düzenlenmesinde emeÄŸi geçen herkesi tebrik ediyorum.”

Kaynak: AA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir