Erdoğan: Ülkemiz için doğrusu, hayırlısı, iyisi neyse onu yapmaya devam edeceğiz

Erdoğan Ülkemiz için doğrusu, hayırlısı, iyisi neyse onu yapmaya devam edeceğiz
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na katıldı.
Türkiye CumhurbaÅŸkanı ve AK Parti Genel BaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, video konferans yöntemiyle düzenlenen 140’ıncı AK Parti GeniÅŸletilmiÅŸ İl BaÅŸkanları Toplantısı’nda katılımcılara hitap etti.
AK Parti’ye gönül veren, teÅŸkilatlarda görev alan dava arkadaÅŸlarına şükranlarını sunan CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:
“GeçtiÄŸimiz ay 19 yaşını tamamlayan AK Parti, siyasette de yönetimde de icraatta da bölgesel ve küresel politikalarda da rüştünü ispat etmiÅŸ, tarihe damgasını vurmuÅŸ bir partidir. Milletimizin huzuruna çıktığımızda her alanda anlatacak hikayemiz, gösterecek eserimiz bırakınız günleri, haftaları sayıp dökecek icraatlarımız var. Türkiye’de kuruluÅŸundan itibaren girdiÄŸi her seçimde istisnasız birinci çıkan tek parti, AK Parti’dir. Çünkü partimiz, sürekli kendisini yenilemeyi baÅŸaran, sürekli kendisini bir sonraki mücadeleye hazırlayan, sürekle dinamik kalabilen bir partidir. İnÅŸallah 7’nci OlaÄŸan Kongremizi bu çerçevede çok büyük bir atılımın dönüm noktası haline getireceÄŸiz.”
Siyasi partilerin hitap ettiÄŸi toplumla kurduÄŸu en güçlü baÄŸlardan birinin üye çalışmaları olduÄŸunu belirten CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “BaÅŸlattığımız gönül seferberliÄŸi ile bir yandan kongrelerde yeni yönetimleri seçiyor, diÄŸer yandan üye sayımızı artırarak tabanımızı geniÅŸletiyoruz. AK Parti, sadece bu yıl yaptığı 601 bin yeni üyeyle pek çok toplam sayısını geride bırakmıştır. Üstelik bu 601 bin yeni üyenin yarısını 18-25 yaÅŸ arasındaki gençler oluÅŸturuyor.” dedi.
Bu tablonun, AK Parti ile gençler arasındaki gönül bağının güçlendiğini gösterdiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Esasen partide, teÅŸkilat kademelerinde ve ülke yönetiminde çalışmayı tercih ettiÄŸi kadrolar da en yüksek genç oranına sahip siyasi teÅŸekkül biziz. Aynı zamanda, Türkiye’nin en büyük ve en aktif kadın kollarına, gençlik kollarına sahip partisiyiz. Ülkemizin 81 vilayetinin tamamına yayılmış olan 10,5 milyon üyemizle adeta Türkiye’nin sekizde bir oranındaki modeli durumundayız. Genel Merkezinden mahalle ve köy temsilcisine kadar bu büyük mekanizmayı en ahenkli ÅŸekilde çalıştırmak, siz teÅŸkilat yöneticilerimizin görevidir.
Hangi seviyede olursa olsun, AK Parti teÅŸkilatlarında görev almak demek ülkenin ve milletin geleceÄŸinin inÅŸasında sorumluluk üstlenmek anlamına gelir. Bunun için teÅŸkilatlarımızı çok dikkatli bir ÅŸekilde oluÅŸturmaya çalışıyoruz. OlaÄŸan büyük kongre sürecimiz, koronavirüs salgının yol açtığı birkaç aylık ötelemeye raÄŸmen belirlediÄŸimiz takvime uygun ÅŸekilde yürüyor. Kongrelerimizin hepsi de salgınla mücadele kuralları harfiyen uygulanarak, aynı zamanda büyük bir heyecan ve coÅŸkuyla icra ediliyor.”
“577 ilçemizde kongrelerimizi gerçekleÅŸtirdik”
Partisinin ilçe kongrelerinin önemli bir kısmının tamamlandığını bildiren ErdoÄŸan, “Bugüne kadar 577 ilçemizde yani tüm ilçelerimizin yüzde 59’unda kongrelerimizi gerçekleÅŸtirdik. Bu kongreler sonucuna göre, yüzde 51 oranında yeni ilçe baÅŸkanlarımız ve yeni yönetimleriyle yola devam ediyoruz. Son iki senedeki deÄŸiÅŸimi göz önüne aldığımızda bu oran yüzde 61’i buluyor.” dedi.
Ülkeye ve millete hizmet yolunda sürdürdükleri bayrak yarışında görevi devreden tüm belde ve ilçe başkanlarına, yönetim kurullarındaki arkadaşlarına teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
“AK Parti’de unvanlar deÄŸiÅŸebilir ama ülkeye ve millete hizmet yarışı bitmez. Her bir arkadaşımız, kendisine yarın farklı görevlerde yeniden sorumluluk tevdi edilebileceÄŸinin bilinciyle Partimizle ve milletimizle olan gönül bağını hiç eksilmeden devam ettirmelidir.
Unutmayalım, hak bir dava yolunda verilen mücadele seçime kadar deÄŸil, mezara kadar sürer. Bizler, davamızın hak, yolumuzun doÄŸru, niyetimizin halis olduÄŸuna inanan insanlarız. 83 milyon insanın her birinin gönlünü kazanmayı hedeflerken, kendi teÅŸkilatlarımızda görev almış tek bir kiÅŸinin dahi bu gönül çemberinin dışında kalmasına rıza gösteremeyiz. Bu konuda en büyük görev il ve ilçe baÅŸkanlarımıza düşüyor. Sizlere güveniyorum.”
“Åžimdiden ‘Bismillah’ demeliyiz”
İl kongrelerine de ekim ayı ortasından itibaren başlatmayı planladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bazı kongrelere telekonferans yoluyla iştirak edeceğini, bazılarına ise bizzat katılacağını söyledi.
“Amacımız önümüzdeki yıl yapacağımız büyük kongremize, milletimizin baÄŸrına bastığı çok güçlü bir teÅŸkilat yapısıyla girmektir.” ifadesini kullanan ErdoÄŸan, “Böylece 2023 yılında partimizi hem cumhurbaÅŸkanlığı hem milletvekilliÄŸi seçiminde bir kez daha zafere taşıyacağımıza inanıyorum. Bizi Cumhuriyetimizin kuruluÅŸunun 100’üncü yılı olan 2023’e iliÅŸkin hedeflerimize ve hayallerimize taşıyacak bu sürecin baÅŸarısı için hep birlikte daha çok çalışmalıyız.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“Sizlerin de gördüğü gibi zaman su gibi akıp gidiyor. Kendimizi, bu hıza uygun bir çalışma temposuna sokmazsak, önce yavaÅŸlamaya ardından durmaya ardından da gerilemeye mahkum olur. Asıl acısı diÄŸer partilere benzeriz ki ‘Allah bizi böyle bir akıbetten muhafaza eylesin’ diyorum. DiÄŸer yandan Türkiye’nin 2053 vizyonunu somutlaÅŸtıracak zihni egzersizler, beklenti ve talep tespitleri, analizler, teknik ve siyasi proje hazırlıkları içinde ÅŸimdiden ‘Bismillah’ demeliyiz. BaÅŸkalarının böyle bir derdi böyle bir hazırlığı olmayabilir ama AK Parti’nin olmak zorunda. Çünkü biz sadece geçmiÅŸin sadece bugünün deÄŸil geleceÄŸin de partisiyiz, geleceÄŸin de iktidarı ve umuduyuz. Rabbim yaptığımız ve yapacağımız tüm çalışmalarda bizi rıza-i ilahi dışında bir gayeye yöneltmesin, her daim milletimizin hayır duasını almayı nasip etsin.”
Erdoğan şunları söyledi:
“Avrupa ve Amerika demokrasi ve ekonomide tümüyle yerle yeksan olsa bile biz milletimizi her alanda kalkındırmaya devam edeceÄŸiz. Kendimizle birlikte tüm dostlarımız, kardeÅŸlerimiz için aynı mücadeleyi vermekte kararlıyız. Bunun adı Türkiye modelidir. Milletimizin desteÄŸiyle ülkemiz için doÄŸrusu, hayırlısı, iyisi neyse onu yapmaya devam edeceÄŸiz. Türkiye her ÅŸeyden vazgezeçerse Fransa, başındaki kifayetsiz muhterisin yol açtığı savrulmalardan kurtulup saÄŸduyulu siyasete mi yönelir? Eksik bıraktığımız her yerin yalan, yanlış, fitne odakları tarafından doldurulması kaçınılmaz. Bunun için gece gündüz milletimizle olacağız. Sorularımızın hepsine gerçekçi ve samimi bir evet cevabı verilebilirse izlediÄŸimiz politikayı gözden geçirmek de üzerimize vacip hale gelir. (YönelttiÄŸi sorular) Küçük bir kesim dışında bu sorulara aklı başında olup evet cevabı verebilecek kimseyi görmedim, duymadım, tanımıyorum.”
AK Parti’nin ülkeye kazandırdığı baÅŸarı tablosunun, yaÅŸattığı gururun yanında kendilerine çok büyük sorumluluklar da yüklediÄŸini belirten ErdoÄŸan, iktidarın ilk döneminde geçmiÅŸteki ihmaller ve hatta ihanetler sebebiyle ortaya çıkan demokrasi ve kalkınma eksiÄŸini gidermek için çalıştıklarını, ülkenin her karış toprağını, yatırımlarla, hizmetlerle, eserlerle donattıklarını, milletin her kesimden insanına ulaÅŸmak için nesiller boyu mücadele ettiÄŸi hak ve özgürlüklere kavuÅŸturduklarını, Türkiye’nin uluslararası alandaki itibarını, gücünü ve kabiliyetlerini geliÅŸtirdiklerini anlattı.
Bunun sadece bir baÅŸlangıç olduÄŸunu ifade eden ErdoÄŸan, “Büyüyen, güçlenen, özgüveni geliÅŸen bir ülke olarak çıtayı sürekli daha yükseÄŸe çıkardık. 2023 hedeflerimizle milletimizin geleceÄŸe iliÅŸkin umutlarına ve beklentilerine cevap verecek bir vizyon ortaya koyduk. Dünyanın en büyük 10 ülkesi arasına girmeyi amaçlayan bu vizyon doÄŸrultusunda çok daha büyük atılımların hazırlıklarına giriÅŸtik.” diye konuÅŸtu.
Türkiye’yi yıllarca tek parti faÅŸizmini, vesayet baskısını ve darbeleri kullanarak diledikleri gibi yönlendirip perde arkasından yönetenlerin bu durumdan rahatsız olduklarını vurgulayan ErdoÄŸan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye bir anda kendini akılla, mantıkla, tarihle, sosyolojiyle, siyasetle izah edilemeyecek olayların içinde buldu. Uluslararası medyanın eÅŸi benzeri görülmedik bir ÅŸekilde haftalarca, neredeyse 24 saat canlı verdikleri Gezi olaylarını hatırlayın. FETÖ’nün 17-25 emniyet, yargı darbe giriÅŸimini hatırlayın. PKK’nın çukur eylemlerini, pek çok ÅŸehrimizde gerçekleÅŸtirdiÄŸi yüzlerce masumun hayatına mal olan bombalı saldırılarını hatırlayın. DEAÅž’ın sınırlarımıza yönelik tacizlerini, ÅŸehirlerimizi hedef alan bombalı eylemlerini hatırlayın. Hepsini bir kenara bıraktım, 15 Temmuz darbe giriÅŸimini hatırlayın. Bunların hiçbirinde de demokrasiyi dillerinden düşürmeyenlerin, ülkenin seçimle gelmiÅŸ meÅŸru yönetimini yıkma giriÅŸimlerine karşı omurgalı bir tavır sergilediklerini görmedik. Tam tersine saldırıları sonuç vermeyen, giriÅŸimleri akamete uÄŸrayan terör örgütü üyelerine kapılarını ardına kadar açarak gerçek yüzlerini ortaya koymuÅŸlardır.”
“Bunun adı Türkiye modelidir”
Günümüzde Avrupa ve Amerika coÄŸrafyasının lafzı dışında demokrasi ile uzaktan yakından ilgileri kalmadığını dile getiren ErdoÄŸan, “Kiminde faÅŸizm, kiminde sömürgecilik, kiminde baÅŸka hastalıklar, ülkenin yönetimlerini ve toplumsal yapılarını tıpkı kanserli hücrelerin bünyeye yaptığı gibi hızla iÅŸgal etmektedir.” ifadelerini kullandı.
“Biz, ülkemizi baÅŸkaları öyle istediÄŸi veya sadece onlardan öyle gördüğümüz için deÄŸil, milletimiz layık olduÄŸu için kalkındırmaya, geliÅŸtirmeye, hak ve özgürlüklerin en geniÅŸ manada tesisi için çalışıyoruz.” diyen ErdoÄŸan, şöyle konuÅŸtu:
“Bunun adına demokrasi dememiz, tüm dünyadaki ortak kavram olduÄŸu içindir. Avrupa ve Amerika, demokraside ve ekonomide tümüyle yerle yeksan olsa bile biz, milletimizi her alanda kalkındırmaya, hak ve özgürlüklerini geniÅŸletmeye devam edeceÄŸiz. Kendimizle birlikte ister tarihi baÄŸlara dayansın, ister yeni iliÅŸkiler kurmuÅŸ olalım tüm dostlarımız, kardeÅŸlerimiz için de aynı mücadeleyi vermekte kararlıyız. Bunun adı Türkiye modelidir. BaÅŸka bir yerde insani deÄŸerler üzerinde bina edilmiÅŸ böylesine samimi bir demokrasi, adil bir kalkınma hedefi, köklü bir hak ve adalet ideali bulamazsınız. İnÅŸallah 2053 vizyonumuzu iÅŸte bu model üzerinde inÅŸa edeceÄŸiz.”
“Evet cevabı verecek kimseyi görmedim”
“AK Parti demek, bir yandan günlük iÅŸleyiÅŸi yürütür ve sorunları çözerken diÄŸer yandan da böylesine kapsamlı ve köklü tasavvurların peÅŸinde koÅŸmak demektir.” ifadelerini kullanan ErdoÄŸan, “Partimiz bu çizgiden ne kadar uzaklaşırsa o derece sığlaşır. Bu sığlık da beraberinde önce milletten kopmayı, ardından milletin desteÄŸini kaybetmeyi getirir. Ülkemizde bir kesim, kendileri böyle fiziki icraat ve zihni derinlik sahibi olmadıkları için ısrarla bizi kendi sığ suların çekmeye çalışıyor. Hamdolsun 19 yıldır bu tuzaÄŸa düşmedik, hep kendi vizyonumuzun, kendi gündemimizin ve kendi projelerimizin peÅŸinden gittik. Bugün de, yarın da aynısını yapacağız.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Karşılarındaki zihniyetin çapsızlığını anlamak için sadece son dönemde terör örgütlerine, sınırlara yönelik tacizlere, hava ve deniz haklarını koruma gayretlerine karşı verilen tepkiye bakmanın yeterli olacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Ne diyorlar? ‘Türkiye niye Suriye’de?’ diyorlar, ‘Türkiye niye Libya’da?’ diyorlar, ‘Türkiye niye DoÄŸu Akdeniz’de?’ diyorlar, ‘Türkiye niye Afrika’da?’ diyorlar, ‘Türkiye niye Balkanlar’da, Kafkasya’da ve Orta Asya’da?’ diyorlar. Velhasıl ‘Türkiye bunca mücadeleyi niye veriyor?’ diyorlar. Peki onların haklı olabileceÄŸini varsayarak, soruları tersinden sorarak, Türkiye bu mücadeleleri vermezse ne olacağı üzerine gelin hep birlikte mantık yürütelim. Mesela, Türkiye tamamen çekilirse Suriye bir anda barışa, huzura ve özgürlüğe mi kavuÅŸur? Mesela Türkiye orada kurulan tezgahı görmezden gelirse ertesi gün Kuzey Irak tüm teröristlerden mi temizlenir? Mesela Türkiye yaÅŸananlara sırtını dönerse Libya’da darbeciler köşelerine çekilip ülkenin yönetimini meÅŸru iradeye mi bırakır. Mesela, Türkiye her ÅŸeyden vazgeçerse, Fransa, başındaki kifayetsiz muhterisin yol açtığı savrulmalardan kurtulup saÄŸ duyulu bir siyasete mi yönelir? Mesela, Avrupa BirliÄŸi, Türkiye tüm haklarından feragat ederse uzunca bir zamandır ülkemize karşı uyguladığı çifte standardı terk edip bize verdiÄŸi sözleri tutmaya mı baÅŸlayacak? Mesela, böyle bir durumda bölgede hesabı olan devletler her ÅŸeyi bir kenara bırakarak çekip gidecekler mi? Mesela, sürekli ülkemize ekonomik tuzaklar kurmak için çabalayanlar piÅŸman olup bize destek mi verecekler? Åžayet bu soruların hepsine gerçekçi ve samimi bir evet cevabı verilebilirse, izlediÄŸimiz politikayı gözden geçirmek de üzerimize vacip hale gelir. Küçük bir kesim dışında Türkiye, özellikle Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırları içinde bu sorulara aklı başında olupta ‘evet’ cevabı verebilecek kimseyi görmedim, duymadım, tanımıyorum.”
Milletin desteÄŸiyle ülke için doÄŸrusu, hayırlısı ve iyisi neyse onu yapmaya devam edeceklerini belirten ErdoÄŸan, “TeÅŸkilatlarımızın, yaptıklarımızı ve hedeflerimizi halkımıza çok iyi anlatması bu bakımdan önemlidir. Bizim eksik bıraktığımız her yerin, yalan ve yanlış, fitne odakları tarafından doldurulması kaçınılmazdır. Bunun için gece gündüz milletimizle birlikte olacağız, ona kendimizi ifade edeceÄŸiz ve vizyonumuzu paylaÅŸacağız.” dedi.
Kaynak: AA