“Erkeklere sesleniyorum, kendinize gelin, ayıptır”
İçiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu, Aile İçi ve Kadına Yönelik Åžiddetle Mücadele DeÄŸerlendirme Toplantısı’nda, “Erkeklere sesleniyorum, kendinize gelin, fiziksel olarak güçlü olabilirsiniz, böyle bir ayıp olur mu? Neyi tatmin ediyorsun? Ayıptır” dedi.
İçiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu, bu yıl 20 Kasım itibarıyla 234 kadının, aile içi ve kadına yönelik ÅŸiddet kapsamındaki cinayetlerde hayatını kaybettiÄŸini belirterek, “Erkeklere sesleniyorum, kendinize gelin, fiziksel olarak güçlü olabilirsiniz, böyle bir ayıp olur mu? Neyi tatmin ediyorsun? Neyi ortaya koyuyorsun? Ayıptır.” dedi.
Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire BaÅŸkanlığının Anıttepe YerleÅŸkesi’nde, “Aile İçi ve Kadına Yönelik Åžiddetle Mücadele DeÄŸerlendirme Toplantısı” düzenlendi.
Toplantının açılışında konuÅŸan İçiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu, aile içi ve kadına yönelik ÅŸiddetin sadece Türkiye’nin deÄŸil tüm dünyanın kanayan yarası olduÄŸunu ifade etti.
Kur’an-ı Kerim’in pek çok yerinde, Hz Muhammed’in hadis-i ÅŸeriflerinde kız çocuklarının öldürülmemesi, kadınlara ölçülü ve güzel davranılması, haklarının verilmesi hususunda ikazlar olduÄŸunu belirten Soylu, Kur’an-ı Kerim’de “Nisa” yani “kadın” isimli bir sure bulunduÄŸunu hatırlattı.
Dünyanın geliÅŸmiÅŸ ülkelerinde de aynı sorunun bazen Türkiye’den çok daha ÅŸiddetli ÅŸekilde yaÅŸandığını anlatan Soylu, “2019 rakamlarıyla milyon nüfus başına düşen kadın cinayeti sayısı ABD’de 9, Yunanistan’da 7,1, Avusturya’da 4,3, Türkiye’de ise 4’tür” diye konuÅŸtu.
Aile içi ve kadına yönelik şiddetin çözümüne dair sürekli yeni tedbirler aldıklarını, mevzuat değişiklikleri ve saha uygulamaları ortaya koyduklarını dile getiren Soylu, bu konuda çalışan personel kapasitesini de artırdıklarını söyledi.
2015 yılında 81 il merkezinde kurulan “aile içi ve kadına yönelik ÅŸiddetle mücadele büro amirlikleri”ni 31 Ocak 2020’de aldıkları bir kararla ilçe düzeyine geniÅŸlettiklerini ifade eden Soylu, Türkiye genelinde 1086 ÅŸube müdürlüğü ve amirliÄŸi kurulduÄŸunu kaydetti.
Soylu, polis merkezi amirliklerine gelen mağdurlarla daha etkin iletişim kurmak amacıyla oluşturdukları güven masalarında görev yapmak üzere 3 bin kadın polis memuru alındığını ve hepsine özel eğitimler verildiğini aktardı.
KADES uygulaması
Sorunun çözümüne katkı sağlaması için KADES uygulamasını devreye aldıklarını ve yaygınlaştırmak için de gayret gösterdiklerini vurgulayan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir panik butonu gibi çalışan bu uygulamayı (KADES) bugüne kadar indiren kiÅŸi sayısı 620 bin 829’dur, inancım odur ki, biz en yakın zamanda, bu hafta vesilesi ile bu rakamı 1 milyona çıkaralım.
KADES’e gelen ihbar sayısı azımsanmayacak derecededir. 48 bin 686 ihbar gelmiÅŸtir. Bu ihbarlara varış süresi 4-5 dakikadır. Burada ÅŸunu da ifade etmek isterim, bu ihbarların hiçbiri ihmal edilmeden tamamına gidilmiÅŸtir. Hatta hem KADES üzerinden gelen hem de diÄŸer ihbarlara daha hızlı müdahale edebilmek adına 963 adet yüksek performanslı motosiklet bu iÅŸin emrine verilmiÅŸtir.”
Asılsız ihbarda bulunanlara yönelik cezaların arttırılmasına raÄŸmen KADES üzerinden gelen ihbarların ortalama yarısının gerçek ihbarlar olduÄŸunun altını çizen Soylu, “Yaklaşık 24 bin aile içi ve kadına yönelik ÅŸiddet olayına KADES sayesinde müdahale edilmiÅŸ ve olası bir can kaybı veya ÅŸiddet olayı engellenmiÅŸtir.” dedi.
Önleyici tedbir kararları yüzde 70 arttı
Bakan Soylu, geçen yılın 10 aylık dönemine göre aile içi ve kadına yönelik ÅŸiddet olaylarında bu yıl görülen yüzde 37’lik artışın kendilerine, maÄŸdurların emniyet birimlerine daha rahat ulaÅŸabildiÄŸini gösterdiÄŸini söyledi. Aynı dönemlerde alınan tedbir kararlarındaki yüzde 46’lık artışın da önemli bir geliÅŸme olduÄŸuna dikkati çeken Soylu, ÅŸiddet uygulayan şüpheliye dönük önleyici tedbir kararlarında da geçen yılın 10 ayına göre yüzde 70 oranında artış yaÅŸandığını belirtti.
Atılan adımlar sonucu hazırlanan eylem planında 75 maddenin bulunduÄŸunu, bunlardan 14’ünün İçiÅŸleri Bakanlığı sorumluluÄŸunda olduÄŸunu hatırlatan Soylu, eylem planının bütün bakanlıklar tarafından takip edildiÄŸini aktardı.
“Kelepçe uygulaması devam etmektedir ama tam da bizim istediÄŸimiz gibi deÄŸil.” diyen Soylu, eylem planı doÄŸrultusunda elektronik kelepçe uygulamasının İçiÅŸleri Bakanlığı bünyesine alındığını, Güvenlik ve Acil Durum Merkezi’nde yaklaşık 1000 kapasiteli elektronik kelepçe izleme merkeziyle süreci takip edeceklerini bildirdi.
Tedbir kararları
Tedbir kararlarının mahkeme, mülki idare amirlerince gecikmesinde sakınca bulunduğu hallerde ise polis ve jandarma tarafından alınabildiğini anlatan Soylu, kararların en kapsamlısının mahkemeler tarafından verilebildiğini söyledi. Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Mülki idare amirlerinin, polis ve jandarmanın alabileceÄŸi tedbirler mahkemelere göre daha sınırlıdır. Bunlarda da daha ziyade barınma yeri saÄŸlama, geçici koruma altına alma, maddi yardım saÄŸlama, önleyici tedbir olarak da şüphelinin yaklaÅŸmasını engelleme ÅŸeklinde birtakım önlemler mevcuttur.
2020 yılının ilk altı ayında cinayete kurban giden kadınların yüzde 90’ının daha öncesinde kolluk birimlerimize herhangi bir baÅŸvurusu veya talebinin olmadığı yapılan saha araÅŸtırmalarımızda ortaya çıkmıştır.”
Polis ve jandarma olmak üzere toplam 234 bin 815 kolluk personeline 2018’den itibaren verilen aile içi ve kadına ÅŸiddet konulu eÄŸitimlerin sürdüğünü dile getiren Soylu, “aile içi ve kadına karşı ÅŸiddet olay kayıt formu”nun güncellenmesi ve yenilenmesi çalışmalarında da sona geldiklerini bildirdi.
Soylu, 15 ildeki elektronik kelepçe uygulamasının Türkiye geneline yaygınlaştırılması için çalışmaların da sürdüğüne dikkati çekti.
“Biz niçin bu rakamları farklı bir ÅŸekilde verelim?”
Rakamlar konusunda kendilerine itimat edilmediğini ve gazete haberlerinden toplanan rakamların karışıklığa neden olduğunu aktaran Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ä°deolojik ve siyasi saiklerle sürekli olarak rakamlar konusunda bize itimat etmeyen, gazete küpürlerinden bunları toplayan bir anlayış söz konusu. Çırpınıyoruz, bir ÅŸiddet olmasın. Neredeyse bakanlıklarımızın önemli bir bölümü bu konuda seferberlik ilan etmiÅŸ durumda. Hepimiz üzerimize düşeni yapıyoruz. Her sabah bu konudaki rakamları alıyoruz. Ne noktadayız, nerede eksiÄŸimiz var? ArkadaÅŸlarımızın ihmalinin meydana geldiÄŸini düşündüğümüz olaylarda neredeyse kıyameti koparıyoruz, ‘Bu nasıl böyle olur’ diye. Hepimiz titizleniyoruz. Maalesef bir grup siyaset ve ideoloji esirine yanlış rakamlar yüzünden mahkum kalıyoruz. Biz niçin bu rakamları farklı bir ÅŸekilde verelim? Arttığı zaman ‘arttı’ diyoruz, alarm zillerini çalıyoruz, azaldığı zaman da daha da azaltmamız gerektiÄŸini tüm arkadaÅŸlarımızla birlikte birbirimizi motive ediyoruz.
Tüm kadın cinayetlerini hükümet kendi eliyle yapıyormuÅŸ gibi bizleri suçluyorlar, üç cümleyi bir araya getirip sadece suçlamak, siyasal ÅŸiddet oluÅŸturmanın dışında baÅŸka ne yapıyorlar? 21’inci asırda her ÅŸeyin ÅŸeffaf olduÄŸu, her ÅŸeyin herkes tarafından rahat bir ÅŸekilde takip edildiÄŸi bir asırda hala bu konuda ideolojik anlayışın esiri olanları ve bu meseleye katkı koymak bir tarafa çelme atmak için elinden geleni yapanları üzülerek ve ibretle seyrediyorum.”
Rakamlar
Bakan Soylu, 2016’da 304, 2017’de 353, 2018’de 279, 2019’da 336 kadının öldüğünü kaydederek, “20 Kasım itibarıyla da 234 kadın, aile içi ve kadına yönelik ÅŸiddet kapsamındaki cinayetlerde hayatını kaybetmiÅŸtir.” diye konuÅŸtu.
Geçen yılın 10 ay 20 günlük periyodundaki can kaybının 308 olduğunu, bu yıl ise bu sayının yüzde 24 oranında azaldığını ifade eden Soylu, kendileri için 1 sayısının bile fazla olduğuna vurgu yaptı.
Aile içi ve kadına ÅŸiddetin dinen de yasaklandığını, kötü ve günah olduÄŸunu söyleyen Soylu, “Erkeklere sesleniyorum, kendinize gelin, fiziksel olarak güçlü olabilirsiniz, böyle bir ayıp olur mu? Neyi tatmin ediyorsun? Neyi ortaya koyuyorsun? Neyi saÄŸlıyorsun? Hangi duygunu yüceltiyorsun? Ayıptır.” dedi.
Soylu, geçen yıl kasımda 23 olan kadın cinayeti sayısının bu yıl 17 olarak kayıtlara geçtiÄŸini ifade ederek, birimlerden 2021’de ortak bir mücadeleyle bütün dünyaya örnek olabilecek bir çalışma sergilenmesini talep etti.
Bu konuda herhangi bir mazeretin arkasına saklanılamayacağının ve sorumluktan kaçınılamayacağının altını çizen Soylu, “O kadınlar ve çocuklar, insanlığa emanettir. Açmadığımız bir telefon, bakmadığımız bir mesaj, önemsemediÄŸimiz bir uyarı, Allah korusun bir cana mal olabilir. Hayat boyu taşınacak bir sakatlığa yol açabilir. Bunu asla unutmayın.” diye konuÅŸtu.
İçişleri Bakanı Soylu, tüm birimlerin seferber olmasını, topyekün bir şekilde bu meselenin çözülmesi için gereken iradenin ortaya konulmasını istedi.
Kaynak: AA