Eskişehir’de üniversite öğrencileri Filistin’e destek için “Nöbet Çadırı” açılışını yaptı

Eskişehir’de üniversite öğrencileri Filistin'e destek için “Nöbet Çadırı” açılışını yaptı
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) öğrencileri Filistin’e destek için “Nöbet Çadırı”nın açılışını yaptı.
ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Kamil Çolak’ın da katıldığı yürüyüşte öğrenciler, RİM Filistin Nöbet Çadırı açılışını yapmak için Büyükdere Meşelik Yerleşkesi’nde bir araya gelip Osmangazi Üniversitesi İlahiyat Camii’nden Merkez Yemekhane önüne yürüdü.
Yürüyüş sonunda söz alan ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Kamil Çolak, organize edilen yürüyüş için öğrencilere teşekkür ederek, “Arkadaşlarımız burada bir nöbet çadırı kurdular. Sürekli burada olacaklar ve Gazzeliler için herkes elinden geleni yapıyor ama bir şey yapamadığımız durumda da en azından dua ediyoruz. İnşallah Allah en kısa zamanda Filistin’deki kardeşlerimizi muzaffer eylesin” dedi.
Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Üniversite Koordinatörü Genel Başkan Yardımcısı Muhammed Burak Sarman Filistin’de yaşanan saldırılara karşı çıkmak için 81 ilde 150 üniversitede eylem başlattıklarını belirtti.
Yakın zamanda Gazze Özgürlük Filosu’nun yardım için yola çıktığını hatırlatan Sarman, “TÜGVA olarak farklı noktalardan toplanan yardımların Gazze’ye ulaştırılması için seferber olduk. Bizim bugün elimizden bu geliyor. Bir gün liderimiz bize yol açtığında orada gidip şehit olmaktan geri durmayacağımızın da hiç birinizin şüphesi olmasın.” diye konuştu.
Öğrenciler adına açıklama yapan ESOGÜ İlahiyat Fakültesi öğrencisi Serdar Bayraktar, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarına karşı kurulan çadırda nöbette olduklarını dile getirdi.
Bayraktar, Filistin halkının yıllardır işgal altında olduğunu ve insan hakları ihlallerinin yaşandığını vurgulayarak, ”Evleri yıkılmakta, tarlaları tahrip edilmekte ve masum insanlar keyfi olarak hapsedilmektedir. Bu durum, uluslararası hukuka ve insan haklarına açık bir meydan okumadır. İnsanlık dışı muameleye karşı sesimizi yükseltmek ve Filistin halkının yanında olduğumuzu göstermek için Rim Nöbet çadırımızı kurduk. Bu çadır, barış ve adalet talebimizin sembolü olacak ve Filistinli kardeşlerimize dayanışmamızı ifade edecektir.” dedi.
Grup, basın açıklamasının ardından çadır etrafında nöbete başladı.
Manchester Üniversitesinin İsrail ile olan işbirlikleri kırmızı boyayla protesto edildi
İngiltere’deki Manchester Üniversitesinin İsrail ile işbirliklerini protesto etmek isteyen eylemciler, üniversitenin tarihi Whitworth binasına kırmızı boyalar püskürterek tepkilerini gösterdi.
Ülke genelinde İsrail’le işbirliklerine ve İsrail’e silah satışlarına tepki için kırmızı boyalı eylemler düzenleyen “Palestine Action” isimli grubun X hesabından yapılan paylaşımda, Whitworth binasının tarihi “Kraliçe Kemeri”ne kırmızı boyalar püskürtüldüğü görüldü.
Eyleme ilişkin yapılan açıklamada, “Manchester Üniversitesi, akan Filistinli kanındaki suç ortaklıklarını simgeleyen kırmızı boyayla boyandı. Üniversite, Kudüs İbrani Üniversitesi ile olan işbirliği kapsamında öğrencilerini yasa dışı Yahudi yerleşimlerine çalışmalar yapmaya gönderiyor. Ayrıca BAE Systems ile de ortaklıklar yapıyor.” ifadeleri kullanıldı.
Palestine Action grubu, 7 Ekim 2023’ten bu yana artan şekilde İsrail’e destek veren kuruluşlar ile İsrail’e silah satışı yapan şirketlere yönelik boyalı eylemleriyle adını duyuruyor.
Savunma Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı binalarına da kırmızı boya sıkan Palestine Action eylemcileri, düzenledikleri çatıya çıkma ve yol kapatma eylemleriyle silah şirketlerinin çalışmasını da engelliyor.
Grubun, savunma sanayii şirketi Elbit Systems’in Tamworth’taki fabrikasında yaptığı eylemler sonucu şirket, artan güvenlik masraflarına işaret ederek fabrikayı satmıştı.
Palestine Action, eylemler sonucunda oluşan güvenlik kamerası ve çatı onarımı masraflarının 250 bin sterlin (yaklaşık 10 milyon lira) olduğunu da duyurmuştu.
Columbia Üniversitesi’ndeki mezuniyet töreninde İsrail’in Filistin’e saldırıları protesto edildi
ABD’de, Columbia Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencilerinin mezuniyet töreninde Filistin destekçisi bazı mezunlar okul yönetimine karşı sessiz protesto gerçekleştirdi.
New York’ta, Columbia Üniversitesi kampüsünden uzakta bir spor kompleksinde gerçekleşen mezuniyet töreninde, hukuk fakültesinden mezun olan bazı öğrenciler sahneye kefiye ve Filistin bayrağının renklerini taşıyan atkılarla çıktı.
ABD üniversitelerinin bir çoğuna yayılan Filistin’e destek gösterilerinin merkezi konumundaki okulun mezuniyet töreninde bazı öğrenciler ise sahnede, “Şimdi Ateşkes” yazan pankart açtı.
Üniversitenin merkez kampüsündeki barışçıl gösterilerin polis zoruyla sonlandırılmasına tepki gösteren bazı hukuk öğrencileri de mezuniyet belgelerini alırken hocalarıyla tokalaşmayı reddederek, sessiz ve demokratik bir protestoya imza attı.
Hukuk öğrencileri, bu tutumlarıyla hem mezuniyet töreninin ahengini bozmadı hem de İsrail’i destekleyen firmalarla ilişkisini kesmeyen okul yönetimine tavrını sergilemekten geri durmadı.
Columbia Üniversitesi yönetimi, söz konusu protestolar nedeniyle okulun ana kampüsünde yapılması beklenen ana mezuniyet törenini iptal etmek zorunda kalmıştı.
ABD’deki yüksek öğretim kurumlarında, yaz tatiline girildiği dönemde, bir çok üniversite kampüsünde yapılan mezuniyet törenleri Filistin lehine benzer protestolara sahne oluyor.
Cenevre Üniversitesi’ndeki Filistin’e destek eylemi 7’nci gününde de devam etti
İsviçre’nin Cenevre Üniversitesi’nde, 7 Mayıs’ta başlayan Filistin’e destek eylemi, 7’nci günü geride bıraktı.
Öğrencilerin kampüs içerisindeki eylemi 1 haftadır devam ederken, onlara destek veren yüzlerce kişi Cenevre Üniversitesi önünde toplandı.
Ellerinde Filistin bayrakları taşıyan eylemciler, Filistin lehinde ve İsrail aleyhinde sloganlar attı.
Eylemciler, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki gösterirken ateşkes çağrısında bulundu.
Daha sonra kampüsten bir grup öğrenci de dışarıdaki eylemcilerin yanına gelerek onlara katıldı.
Rektörlük, öğrencilerden eylemi bitirmelerini istiyor
7 Mayıs’tan bu yana eylemlerini sürdüren öğrenciler, rektörlüğün dün yaptığı “kampüsün boşaltılması” ve “eylemin sonlandırılması” yönündeki uyarısına tepki gösteriyor.
Öğrenciler eylemlerine devam ederken, yüzlerce kişi de kampüs dışında onları yalnız bırakmıyor.
Üniversite yönetiminden Gazze konusunda net bir tavır almasını bekleyen öğrenciler, İsrail üniversiteleri ve kurumlarıyla ilişkilerin sonlandırılmasını ve “akademik boykot” uygulanmasını talep ediyor.
Üniversitenin güvenlik görevlileri, öğrenci kartı bulunmayanların kampüse girişine izin vermiyor.
Eylemler İsviçre geneline yayıldı
2 Mayıs’ta Lozan Üniversitesi’nde İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek ve ABD ile Avrupa’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek olmak amacıyla başlayan eylemler, ülke geneline yayılmaya devam ediyor.
Lozan ve Cenevre üniversitelerinin yanı sıra bugün Basel, Bern, Fribourg ve Neuchatel üniversitelerinde de İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek üzere protestolar başladı.
Eylemciler, üniversite yönetimlerinden İsrail kurumlarıyla ilişkini bitirmesini ve Gazze’de yaşanan soykırımı açıkça kınamasını talep ediyor.
Öğrenciler, taleplerinin karşılanmaması halinde eylemlerini sürdürmeyi planlıyor.
Yunanistan
ABD’de başlayan ve Avrupa ülkelerine de yayılan Filistin’e destek gösterileri kapsamında Yunanistan’daki öğrenciler de Atina Üniversitesi önünde toplandı.
Filistin’e destek veren diğer öğrenci gruplarıyla dayanışma göstermek isteyen Yunan öğrenci birlikleri, akşam saatlerinde düzenledikleri eylemde şarkılarla da barış mesajı verdi. Eylem kapsamında düzenlenen konserde barış ve dostluk şarkıları söylendi.
Konser için kurulan sahnede söz alan konuşmacılar da İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarını “soykırım” olarak nitelendirerek, bu saldırıların bir an evvel sona erdirilmesi için çağrıda bulundu.
Atina Üniversitesi’nin ön cephesine ise “Bu soykırım İsrail, ABD ve Avrupa Birliği (AB) damgasını taşıyor.” yazılı dev pankart asıldı.
Eylemde “Filistin’e Özgürlük” sloganlarına Filistin bayrakları eşlik etti.
Tüm gece sürmesi öngörülen eylem için üniversite önüne çadırlar da kuruldu.
Filistin halkına barış getirmesi umuduyla dilek fenerleri gökyüzüne bırakıldı.
Atina Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencileri ise üniversite binası karşısındaki duvara Filistin halkının çektiği zulmü anlatan bir grafiti çizmeye başladı.
AA muhabirine konuşan Atina Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencisi Andonis Lazos, “Bu grafitiyi Filistin halkına dayanışma göstermek için yapıyoruz. Burada, Yunanistan’daki öğrenciler, tüm diğer ülkelerdeki öğrenciler gibi protesto düzenliyor çünkü İsrail tarafından NATO, AB, Yunanistan hükümeti desteğiyle işlenmekte olan bu suç ve soykırım karşısında sessiz kalamazlar.” dedi.
Lazos, Filistin’de annelerinin kucağında ölmüş çocukları, ağlayan annelerin fotoğraflarını gören insanların bu manzara karşısında sessiz kalmasının mümkün olmadığını belirtti.
Eyleme üniversite öğrencisi iki çocuğuyla gelen Katerina Andoniu ise amaçlarının genel olarak Filistin’e özgürlük istemenin dışında halklar için de barış istemek olduğunu kaydetti.
Andoniu, “Zenginlerin, güçlülerin çıkarları için halklar öldürülmesin. Zenginlerin, güçlülerin karı için masum insanların öldürüldüğü savaşa karşı, hepimiz böyle bir mesajla geldik buraya.” diye konuştu.
İngiltere
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek için kampüsün bahçesine çok sayıda çadır kuran öğrenciler, kampüste düzenledikleri gösteride, İsrail’in Refah’a yönelik kara saldırısını da protesto etti.
Öğrenciler, okullarının İsrail’e destek veren şirketlerle ilişkilerini kesmesi talebinde bulunarak, kurdukları çadırlara Filistin bayrakları astı.
Filistin destekçisi öğrenciler ayrıca, “Refah’tan elini çek”, “Soykırımı destekleyen şirketlere yatırıma son verin” ve “Şimdi akademik boykot zamanı” yazılı pankartlar açtı.
“Üniversitemizin İsrail’deki diğer üniversitelerle bağları olduğunu biliyoruz”
Öğrenci eylemine katılanlardan Mehair, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD’nin ardından dünyanın dört bir yanına yayılan küresel öğrenci hareketine Londra’daki üniversitelerin de destek verdiğini belirterek, Queen Marry Üniversitesi öğrencilerinin de bugün itibarıyla kampüsün içerisine çadırlar kurarak bu harekete dahil olduğunu bildirdi.
Öğrenci Mehair, “Ancak, öncelikle bunu bir öğrenci meselesi haline getirmek yerine, Gazze’ye ve Filistin’de olup biten her şeye odaklanmaya çalıştığımızı düşünüyorum.” dedi.
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında, 14 binden fazlası çocuk olmak üzere 30 bin kişinin öldürüldüğüne değinen Mehair, “Öğrenciler kurumlarımızın suç ortağı olmasından ve olup bitenlerden bıktı. Üniversitemizin İsrail’deki diğer üniversitelerle bağları olduğunu biliyoruz. Gazze’de ise hiçbir üniversite kalmadı.” diye konuştu.
“Cezalandırılsak bile doğru olanı savunduğumuza inanıyoruz”
Mehair, kampüsteki eyleme katılan öğrencilerin bazı üniversite personeli ve yerel halktan da büyük destek aldığını vurgulayarak, “Artık yeter dedik ve bir şeyler yapılması gerektiğine karar verdik. Sanırım umudumuz insanların, arkasında şefkat ve sevgi olan bir amaç uğruna ayakta durduğumuzu, yaptığımız şeyin çok daha büyük bir iyilik olduğunu anlamaları.” diye konuştu.
ABD ve İngiltere üniversitelerindeki Filistin’e destek eylemlerini karşılaştıran Mehair, şu değerlendirmelerde bulundu:
“İngiltere’de şu ana kadar güvenlikten gördüğümüz tepki Amerika’dakine kıyasla çok daha iyiydi. Dolayısıyla, ABD’deki gibi sonuçlar doğurmayacağı konusunda umutluyum fakat eğer olursa, bence hepimiz ne olursa olsun doğru şeyi yaptığımızı bildiğimiz için rahatlıyoruz. Yani cezalandırılsak bile hala onurumuz var ve doğru olanı savunduğumuza inanıyoruz.”
İngiltere’deki üniversitelerde eylemlerini sürdüren öğrenciler, Filistin’e destek, Gazze’de acil ateşkes ve İsrail’e silah satışının durdurulması çağrısında bulunuyor.
Okullarının İsrail kurumları ve İsrail’e destek veren şirketlerle ilişkilerini kesmesini isteyen öğrenciler, ülkedeki yaklaşık 20 üniversitedeki kampüslerde kurdukları çadırlarda gösterilerine devam ediyor.
Başbakan Sunak, üniversitelerdeki Filistin’e destek eylemlerine tepki göstermişti
İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, 9 Mayıs’ta ülkenin önde gelen üniversitelerinin yöneticileriyle görüşmüş ve Filistin’e destek eylemlerine tepki göstermişti. Görüşmeye, Queen Mary University of London Rektörü Colin Bailey de katılmıştı.
Sunak, “Üniversitelerde bir grup azınlık, diğer öğrencilerin eğitimini ve yaşantısını etkiliyor.” ifadesini kullanmıştı.
Kaynak: AA