Gazze Åžeridi’nde “açlık ve susuzluktan” ölenlerin sayısı 20’ye yükseldi

Gazze Şeridi'nde açlık ve susuzluktan ölenlerin sayısı 20'ye yükseldi
İsrail’in yaklaşık 5 aydır saldırılarını sürdürüp yardım giriÅŸini engelleyerek büyük bir “insani felakete” neden olduÄŸu Gazze Åžeridi’nde yetersiz beslenme ve susuzluktan ölenlerin sayısı 20’ye ulaÅŸtı.
Gazze’deki Filistin SaÄŸlık Bakanlığı Sözcüsü EÅŸref el-Kudra, yaptığı yazılı açıklamada, Gazze kentindeki Åžifa Hastanesinde yetersiz beslenme ve susuzluk nedeniyle 15 yaşındaki bir çocuÄŸun hayatını kaybettiÄŸini belirtti.
Kudra, Gazze’nin kuzeyindeki Beyt Lahiya’da bulunan Kemal Advan Hastanesinde de yetersiz beslenme ve susuzluk nedeniyle 72 yaşında bir Filistinlinin yaÅŸamını yitirdiÄŸini aktararak Gazze Åžeridi’nde yetersiz beslenme ve susuzluk sebebiyle ölenlerin sayısının 20’ye yükseldiÄŸini kaydetti.
Yetersiz beslenme ve dehidrasyondan kaynaklı ölümlerin sayısının yalnızca hastanelere ulaÅŸanları yansıttığını belirten Kudra, “Onlarca kiÅŸinin hastanelere ulaÅŸamadan açlıktan sessizce öldüğünü tahmin ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
İsrail Gazze’yi kıtlığa sürüklüyor
BirleÅŸmiÅŸ Milletler, İsrail’in yoÄŸun saldırısı altındaki Gazze Åžeridi’nde 2,2 milyon kiÅŸinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduÄŸu uyarısında bulunmuÅŸtu.
BM’ye göre, Gazze’de 378 bin kiÅŸi Entegre Gıda GüvenliÄŸi AÅŸama Sınıflandırması (IPC) ölçeÄŸine göre “felaket” olarak adlandırılan 5. seviye, 939 bin kiÅŸi de “acil durum” olarak bilinen 4. seviye açlıkla karşı karşıya bulunuyor.
Özellikle Gazze’nin kuzeyinde yaÅŸayan Filistinlilerin un bulamadıkları için hayvan yemlerini öğütmeye baÅŸladığı bildiriliyor.
İsrail’in 152 gündür saldırılarını sürdürdüğü Gazze’de can kaybı 30 bin 717’ye çıktı
Gazze’deki Filistin SaÄŸlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in 152 gündür sürdürdüğü saldırılara iliÅŸkin bilgi verildi.
İsrail ordusunun son 24 saatte 86 Filistinliyi öldürdüğü belirtilen açıklamada, toplam can kaybının 30 bin 717’ye yükseldiÄŸi aktarıldı.
Son saldırılarda 113 Filistinlinin yaralanmasıyla toplam yaralı sayısının 72 bin 156’ya çıktığı kaydedildi.
İsrail güçlerinin, Han Yunus ve Gazze’nin kuzeyinde bugüne kadar 348 saÄŸlık personelini öldürdüğü, 269 saÄŸlık personelini de alıkoyduÄŸu kaydedildi.
Açıklamada ayrıca İsrail’in Gazze’de son 24 saatte “9 katliam” gerçekleÅŸtirdiÄŸi, enkaz altında ve yol kenarlarında hâlâ ölülerin bulunduÄŸu ancak İsrail güçlerinin engellemesi nedeniyle saÄŸlık ekipleri ile sivil savunma görevlilerinin cenazelere ulaÅŸamadığı vurgulandı.
İsrail’in Batı Åžeria’daki askeri noktaları Filistinliler için hayatı çekilmez hale getiriyor
İsrail’in iÅŸgal altındaki Batı Åžeria’daki Filistin beldelerini kuÅŸatma altına alması ve aralarına “kontrol noktaları” kurması, bölgede bir yerlere gitmeye çalışanlar için gündelik hayatı çileye çeviriyor.
DoÄŸu Kudüs ve Batı Åžeria’yı 1967’den bugüne iÅŸgal altında tutan İsrail, Batı Åžeria’yı “askeri uygulamalarla” yönetiyor. Filistinliler, Batı Åžeria içinde de İsrail’in kurduÄŸu kontrol noktalarından geçerek iÅŸlerine ve evlerine ulaşıyor. Gazze Åžeridi’nden 7 Ekim 2023’te düzenlenen saldırılar ve İsrail’in o günden bu yana bölgeye bombardımanı gerilimi daha da tırmandırdı.
İsrail, bu dönemde Batı Åžeria’daki askeri ve iÅŸgal uygulamalarını giderek katılaÅŸtırdı. Filistin beldelerinin giriÅŸ çıkışlarındaki noktaları beton bloklar, demir bariyerler veya iÅŸ makineleriyle yığdığı toprakla kapatan İsrail ordusu, ÅŸehir ve belde gibi büyük yerleÅŸim alanlarının da çıkışlarına askeri noktalar kurdu.
Batı Åžeria’da yaklaşık 3 milyon Filistinli, İsrail’in iÅŸgali altında
İşgal altındaki Batı Şeria geneline yayılmış yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri ve kaçak yerleşim yerlerinde yaklaşık 500 bin yerleşimci İsrail kanunlarının koruması altında yaşıyor.
İsrail’in iÅŸgal uygulamaları altındaki 3 milyon Filistinli, bölgede seyahat etmek istediÄŸinde, silahlı asker ve silahlı özel güvenlik güçlerinin beklediÄŸi 200 kadar kontrol noktasından geçmek zorunda kalıyor.
Bunun dışında İsrail askerleri, Filistinlilere ait köy, kasaba, belde ve şehirlerin giriş çıkışlarına da istedikleri zaman kontrol noktası kurabiliyor.
Şoförler saatlerini kontrol noktası kuyruğunda geçiriyor
İşgal altındaki Batı Åžeria’da yaÅŸayan Filistinlilerin otomobilleri, beyaz ve sarı plakalarla ayrışıyor.
İsrail’e kayıtlı araçlar sarı plaka, Filistin yönetimine kayıtlı araçlar ise beyaz plaka kullanıyor. İşgal altındaki Batı Åžeria’da Filistin yönetimine kayıtlı beyaz plakalı araçlar kontrol noktalarında daha uzun tutuluyor. Batı Åžeria’daki yasa dışı Yahudi yerleÅŸim yerlerinde yaÅŸayan Yahudi yerleÅŸimcilerin kullandığı yolları kullanmak isteyen Filistinli ÅŸoförler, İsrail askerlerinin kurduÄŸu kontrol noktalarında saatlerce beklemek zorunda kalıyor.
İsrail Gazze’yi kıtlığa sürüklüyor
BM, İsrail’in yoÄŸun saldırısı altındaki Gazze Åžeridi’nde 2,2 milyon kiÅŸinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduÄŸu uyarısında bulunmuÅŸtu.
BM’ye göre, Gazze’de 378 bin kiÅŸi Entegre Gıda GüvenliÄŸi AÅŸama Sınıflandırması (IPC) ölçeÄŸine göre “felaket” olarak adlandırılan 5. seviye, 939 bin kiÅŸi de “acil durum” olarak bilinen 4. seviye açlıkla karşı karşıya bulunuyor.
Özellikle Gazze’nin kuzeyinde yaÅŸayan Filistinlilerin un bulamadıkları için hayvan yemlerini öğütmeye baÅŸladığı bildiriliyor.
İsrail yaklaşık 5 aydır yıkıcı saldırılarını sürdürdüğü Gazze Åžeridi’ne yardım giriÅŸini engelleyerek bölgede büyük bir “insani felakete” neden olurken, İsrail’in “aç bırakma politikası” ÅŸu ana kadar en küçüğü 14 günlük bebek olmak üzere 16 çocuÄŸun ölümüne yol açtı.
İsrail güçleri 7 Ekim’den bu yana Batı Åžeria’da 7 bin 450 kiÅŸiyi gözaltına aldı
Filistin Esirler Cemiyeti ile Filistin KurtuluÅŸ Örgütüne baÄŸlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyetinin ortak açıklamasında, 7 Ekim’den bu yana gerçekleÅŸen gözaltılara iliÅŸkin son bilgiler paylaşıldı.
Açıklamada İsrail güçlerinin, son 24 saatte Batı Åžeria’nın El Halil, Beytüllahim, Ramallah, Tulkerim ve Kalkilya kentlerinde en az 25 Filistinliyi gözaltına aldığı aktarıldı.
Son gözaltılarla beraber 7 Ekim’den bu yana gözaltına alınan Filistinlilerin sayısı 7 bin 450 oldu.
İsrail ordusunun Gazze Åžeridi’ne saldırı baÅŸlattığı 7 Ekim 2023’ten bu yana, iÅŸgal altındaki Batı Åžeria ve DoÄŸu Kudüs’te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaÅŸanıyor.
Filistin: İsrail, Gazze’ye yardımların karadan giriÅŸini engelleyerek iÅŸgali saÄŸlamlaÅŸtırmayı hedefliyor
Filistin DışiÅŸleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in saldırı ve ablukasını sürdürdüğü Gazze Åžeridi’ne insani yardım giriÅŸini engellemesi kınandı.
İsrail’den insani yardımların giriÅŸi için Gazze Åžeridi’yle olan sınır kapılarını açması talebinde bulunulan açıklamada, ÅŸu ifadelere yer verildi:
“İsrail, Gazze’ye yardımların ulaşımı için denizden onay verme ve karadan giriÅŸleri engellemeye odaklanmış görülüyor. İsrail, bu ÅŸekilde iÅŸgali saÄŸlamlaÅŸtırmanın yanı sıra Batı Åžeria ile Gazze Åžeridi’ni birbirinden ayırmayı ve halkımızı tehcir etmeyi hedefliyor.”
İsrail’in Kanal 13 televizyonunda yer alan haberde, Körfez ülkelerinden Gazze’ye deniz yoluyla insani yardım gönderilmesinin planlandığı belirtilmiÅŸti.
ABD, Gazze’ye yardım ulaÅŸtırılması için deniz koridoru üzerinde çalıştığını belirtti
ABD, İsrail’in saldırıları altındaki Gazze Åžeridi’ne insani yardım ulaÅŸtırılması amacıyla deniz koridoru açmak için çalıştıklarını belirtti.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kirby, Gazze’ye yardım ulaÅŸtırmak için deniz dahil baÅŸka yolları da araÅŸtırdıklarını ifade ederek “Yardımı deniz yoluyla taşımak için hem askeri hem de ticari seçenekleri inceliyoruz.” dedi.
Kıbrıs’ın da potansiyel olarak deniz koridorunun parçası olarak kullanılabileceÄŸini kaydeden Kirby, ancak gönderilen yardımların karaya çıkarılması ve tırlarla taşınması gerektiÄŸinden bunları ulaÅŸtırmanın en iyi yolunun kara olduÄŸunu vurguladı.
“Gazze’ye asker gönderme planımız yok”
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Pat Ryder da basın mensuplarına, deniz yoluyla Gazze’ye yardım gönderilme ihtimaline iliÅŸkin açıklama yaptı.
Ryder, ABD’nin ortaklarıyla koordinasyon içinde Gazze’ye insani yardımların ulaÅŸtırılması için deniz koridoru, potansiyel ticari ve sözleÅŸmeli seçenekler dahil bazı seçenekleri gözden geçirdiÄŸini söyledi.
Sözcü Ryder ayrıca insani yardım misyonlarını desteklemek üzere Gazze Åžeridi’ne asker gönderme gibi planlarının da olmadığını ifade etti.
İsrail, baÅŸta kuzey olmak üzere Gazze’ye karadan yardım giriÅŸlerini engelliyor. Bu nedenle Ürdün’ün yanı sıra Mısır ve bazı ülkeler de Gazze’ye havadan insani yardım ulaÅŸtırmıştı.
ABD, 2 Mart’ta Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri ile Gazze’ye havadan 38 bin öğünlük gıda içeren insani yardım attığını duyurmuÅŸtu.
Dünya SaÄŸlık Örgütü: Gazze’de bombardımandan kurtulan çocuklar kıtlıktan hayatını kaybedebilir
Dünya SaÄŸlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Gazze’de bombardımandan kurtulan çocukların açlık nedeniyle hayatını kaybedebileceÄŸini söyledi.
Ghebreyesus, X sosyal medya platformundan Gazze’de yaÅŸanan açlık ve çocukların bu sebeple yaÅŸamını yitirmesine iliÅŸkin paylaşımda bulundu.
“Gazze’de bombardımandan kurtulan çocuklar kıtlık nedeniyle hayatını kaybedebilir.” ifadesini kullanan Ghebreyesus, Gazze’de daha fazla insani yardımın ulaÅŸtırılmasına izin verilmesi çaÄŸrısı yaptı.
“Gazze’ye giren insani yardım tamamen yetersiz”
Avrupa BirliÄŸi (AB) Dış İliÅŸkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, İsrail’in eylemlerinin Gazze’yi yaÅŸanabilir olmaktan çıkarmayı hedeflediÄŸi izlenimi verdiÄŸini belirtti.
Borrell, Gazze’deki insani durumla ilgili blog yazısı paylaÅŸtı.
“İsrail Silahlı Kuvvetleri açıkça sivilleri ve sivil altyapıyı korumada baÅŸarısız oluyor ve Gazze’ye giren insani yardım tamamen yetersiz.” ifadesini kullanan Borrell, Gazze genelinde sivil altyapının harap edilmiÅŸ durumda olduÄŸunu vurguladı.
İsrail medyasına göre müzakere heyeti, SavaÅŸ Kabinesi’nden yetkilerini geniÅŸletmesini isteyecek
İsrail merkezli Walla haber sitesine göre, İsrail SavaÅŸ Kabinesi’nin yarın esirlerin serbest bırakılmasına iliÅŸkin müzakereleri dondurma konusunu tartışması bekleniyor.
Adı açıklanmayan İsrailli yetkili siteye yaptığı açıklamada, müzakere heyetinin ÅŸu ana dek tıkanmış olan durumdan çıkmak için ayrıca BaÅŸbakan Binyamin Netanyahu’dan yetkilerinin geniÅŸletilmesini isteyeceÄŸini söyledi.
Hamas’ın son haftalarda esneklik gösterdiÄŸini aktaran yetkili, İsrail’in Paris’te sunulan genel hatların ötesinde esneklik sunmadığı sürece Hamas’ın da aynı ÅŸekilde davranacağına dikkati çekti.
Yetkili, müzakere heyetinin, mevcut durumdan çıkmak ve anlaşmaya ulaşmasını mümkün kılacak güncellenmiş pozisyonlarla devam etmek istediğini ancak İsrailli siyasi ve askeri yetkililerin bu düşünceye sahip olmadığını kaydetti.
Hamas: Bir miktar yardım göndermek ABD yönetiminin halkımızın kanına bulanan imajını düzeltemeyecek
ABD BaÅŸkanı Joe Biden’ın dün, Gazze Åžeridi’nde olası bir ateÅŸkes anlaÅŸmasının Hamas’a baÄŸlı olduÄŸuna iliÅŸkin açıklamasının ardından Hamas Siyasi Büro Üyesi İzzet er-Rışk, konuyla ilgili açıklama yaptı.
ABD yönetimi ve BaÅŸkanı’nın “İsrail’in Gazze Åžeridi’nde Filistinlilere karşı yürüttüğü soykırım saldırılarının tamamen ortağı” olduÄŸunu kaydeden Rışk, “Bir miktar yardım göndermek, ABD yönetiminin halkımızın kanına bulanan imajını düzeltemeyecek.” dedi.
Biden ve ABD yönetimine hitaben “Åžu anda en önemli ÅŸeyin, Nazi iÅŸgal ordusuna silah, füze ve roket saÄŸlamayı durdurmak” olduÄŸunu söyleyen Rışk, “tüm dünyanın gözü önünde ellerini veto için kaldırmaktan, iÅŸgalcilere halkımıza yönelik soykırım suçlarını sürdürmeleri için kılıf saÄŸlamaktan vazgeçmeleri” çaÄŸrısında bulundu.
ABD BaÅŸkanı Joe Biden, ilerleyen günlerde, Gazze’ye havadan insani yardım atmaya baÅŸlayacaklarını ve bölgeye daha fazla insani yardım ulaÅŸtırılabilmesi için İsrail ile yakın temasta olduklarını açıklamıştı.
Biden dün de baÅŸkent Washington yakınlarındaki havaalanında baÅŸkanlık uçağı Air Force One’a binmeden önce gazetecilerin ateÅŸkesle ilgili sorusuna, “Åžu anda Hamas’ın elinde. İsrailliler iÅŸbirliÄŸi yapıyor. Mantıklı bir teklif geldi. Ne olacağını birkaç gün içinde öğreneceÄŸiz.” yanıtını vermiÅŸti.
Hamas, İsrail’in Gazze Åžeridi’nde yürüttüğü savaşın kapsamlı ÅŸekilde durdurulmasını saÄŸlayacak bir anlaÅŸmaya varmak için müzakerelere devam edeceÄŸini bildirmiÅŸti.
İsrail medyası: Hamas’tan cevap bekleniyor
İsrail’in “Kanal 13” televizyonu dün İsrailli bir yetkiliye dayandırdığı haberinde, Tel Aviv yönetiminin Gazze’de ateÅŸkes ve esir takası konusundaki teklifinin iletildiÄŸini ve Hamas’tan cevap beklendiÄŸini belirtmiÅŸti.
Kahire’de yürütülen görüşmelerin “çöktüğü” ÅŸeklindeki haberlere karşılık, “Durumda bir deÄŸiÅŸiklik yok.” açıklamasıyla sürecin devam ettiÄŸi teyit edilmiÅŸti.
Taraflar arasındaki müzakereler
Tel Aviv yönetimi ile Hamas arasında, esir takası mutabakatı kapsamında Mısır’ın baÅŸkenti Kahire’de 13 Åžubat’ta toplantı yapılmıştı.
Daha sonra bu müzakereler Fransa’nın baÅŸkenti Paris’te devam etmiÅŸti. Paris müzakereleri, Mossad BaÅŸkanı David Barnea baÅŸkanlığındaki İsrail heyeti, CIA Direktörü William (Bill) Burns, Katar BaÅŸbakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, Mısır İstihbarat Åžefi Abbas Kemal ve Hamas heyetinin katılımıyla 24 Åžubat’ta sonlanmıştı.
Mısır basını son olarak, 3 Mart’ta Kahire’de Mısır, Katar, Hamas ve ABD’nin katılımıyla müzakerelerin baÅŸladığını duyurmuÅŸtu.
BM Raportörü: “İsrail’in yerinden edilmiÅŸ Gazzelilere karşı insanlık dışı muamelesi sona ermeli”
BirleÅŸmiÅŸ Milletlerin (BM) ülke içinde yerinden edilmiÅŸ kiÅŸilerin insan haklarıyla ilgili çalışmalar yürüten özel raportörü Paula Gaviria Betancur, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail’in “tahliye emirlerinin” Gazze halkını daha güvenli hale getirmediÄŸini vurgulayarak, bunun sivil nüfusu zorla yerinden etmek ve yaÅŸanmaz koÅŸullarda hapsetmek için kullanıldığını belirtti.
“İsrail’in bu tahliye emirleri Gazze’nin hayatta kalan nüfusunun yaklaşık yüzde 70’i için tek sığınak noktası olan Refah kentine kadar geniÅŸletme niyetinde olduÄŸunu duyduÄŸumda dehÅŸete kapıldım.” ifadesini kullanan Betancur, İsrail’in periyodik saldırılarına maruz kalan Refah’a yönelik geniÅŸ çaplı kara saldırısının “hayal dahi edilemeyecek” acılara yol açacağının altını çizdi.
Betancur, Gazze’nin geri kalanının İsrail’in saldırıları karşısında harabeye döndüğünü vurgularken, mevcut koÅŸullarda Refah’takilere yönelik verilecek herhangi bir tahliye emrinin, uluslararası insani hukuku ve insan hakları hukukunu açıkça ihlal edeceÄŸine dikkati çekti.
Tarihte çok az ülkede yerinden edilmiÅŸ kiÅŸilerin haklarının, Gazze’dekiler kadar göz ardı edildiÄŸini belirten Betancur, “İsrail’in, Gazze’de yerinden edilmiÅŸ kiÅŸilere yönelik insanlık dışı muamelesi sona ermeli. Filistinlilerin hayatları sadece istatistiklerden ibaret deÄŸil.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Betancur, İsrail’in yardım konvoylarına ve saÄŸlık tesislerine saldırmaya devam ettiÄŸini, insani yardım aktörlerine keyfi kısıtlamalar getirildiÄŸini kaydetti.
BM özel raportörleri
BM özel raportörleri, İnsan Hakları Konseyinin özel mekanizmaları olarak tanınan sürecin bir parçası olarak biliniyor.
BM İnsan Hakları sistemindeki “bağımsız” özel mekanizmalar, Konseyin belirli bir ülkenin durumunu veya dünyanın herhangi bir yerindeki tematik sorunları ele alan bağımsız bilgi toplama ve izleme mekanizmaları olarak öne çıkıyor.
Kurumun bünyesinde bulunmayan özel mekanizmaların uzmanları, gönüllülük esasına göre ve bağımsız şekilde çalışmalarını yürütüyor.
BM: İsrailli askerlerin Gazzeli kadınların iç çamaşırlarını sergileyen videoları soruşturulmalı
BirleÅŸmiÅŸ Milletler (BM), İsrailli askerlerin Gazze’de ele geçirdikleri evlerde kadınların iç çamaşırlarıyla çektikleri ve yayımladıkları içeriklerin soruÅŸturulması gerektiÄŸini bildirdi.
BM Sözcüsü Stephane Dujarric, AA muhabirinin, “Uluslararası Kadınlar Günü yaklaşırken Gazze’de giderek yaygınlaÅŸan ve rahatsız edici bir trendi dikkatinize getirmek istiyorum. İsrailli askerler Gazze’de ele geçirdikleri evlerde Filistinli kadınların iç çamaşırlarını sergileyerek tuhaf videolar çekip sosyal medyada yayımlıyorlar. Adeta neden oldukları ölüm ve yıkımla dalga geçiyorlar. Buna tepkiniz nedir?” sorusunu yanıtladı.
Bu görüntülerden bazılarını izlediÄŸini ifade eden Dujarric, “Çok ciddi derece rahatsız edici olduklarını düşünüyorum.” dedi.
Dujarric, “Söz konusu içeriklerin soruÅŸturulması gerekiyor.” ifadesini kullandı.
“YerleÅŸim yerleri uluslararası hukuk uyarınca yasa dışıdır”
İsrail’in iÅŸgal altındaki Batı Åžeria’da 3 bin 500 yeni yasa dışı konutun inÅŸasını onaylamasıyla ilgili ise Dujarric, yerleÅŸim yerleri inÅŸasıyla ilgili BM’nin tutumunun deÄŸiÅŸmediÄŸini, yerleÅŸim yerlerinin uluslararası hukuk uyarınca yasa dışı olduÄŸunu kaydetti.
Dujarric, yerleşim yerlerinin aynı zamanda iki devletli çözüm seçeneğini baltaladığını dile getirdi.
BM: Gazze’de gıda krizinin büyüyeceÄŸi konusunda uyardı
BirleÅŸmiÅŸ Milletler’in (BM) İşgal Altındaki Filistin Toprakları için Geçici İnsani Koordinatörü James McGoldrick, AA muhabirinin “Açlık tehdidine karşı uyardınız ve açlık nedeniyle ölümler gerçekleÅŸtiÄŸini dile getirdiniz. Gazze SaÄŸlık Bakanlığına göre açlıktan ölen kiÅŸilerin sayısı 20’ye ulaÅŸtı. Bunların arasında 14 günlük bir bebek de var. Sizin sahadaki deneyiminize göre, bu ölümlerden kim sorumlu? Yakın zamanda açlık ve susuzluk nedeniyle ölümlerin artmasından endiÅŸe duyuyor musunuz?” sorusunu yanıtladı.
McGoldrick, farklı kaynaklar ve raporlardan söz konusu ölümleri takip ettiğini belirterek, 14 günlük bebeğin açlık nedeniyle hayatını kaybedenlerin ilki olduğunu belirtti.
Özellikle Gazze’nin kuzeyindeki durum, hijyen ve saÄŸlık koÅŸulları ile gıda eksikliÄŸinin toplumun en kırılgan kesimini vurduÄŸunu belirten McGoldrick, “Bu bölgelerde gıda krizinin büyüyeceÄŸini tahmin etmek mümkün.” dedi.
McGoldrick, BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) ve diğer BM örgütlerinin raporlarında da buna işaret edildiğini kaydederek, ölümlerin engellenebileceğinin altını çizdi.
Ayrıca AA muhabirinin, “ABD’li yetkililer ramazan ayında geçici ateÅŸkes üzerinde duruyorlar. Kutsal ramazan ayı, aynı imkanlara sahip olmayan insanlarla dayanışma göstermeyi amaçlar. Gazze’deki insanların ramazan ayı ya da sonrasında bayramı kutlayacak durumu var mı? Görünen, yaÅŸam için temel ihtiyaçlardan yoksun oldukları yönünde. Ramazanı beklemek, hususi olarak bu ay için çaÄŸrıda bulunmak sizce ne kadar mantıklı?” sorusunu da yanıtlayan McGoldrick, “Ramazan konusunda dikkati çektiÄŸiniz nokta önemli. Ziyaret ettiÄŸim kamplardan birinde, bir kadın ramazan yaklaşırken ne kadar strese girdiklerini ve mutsuz olduklarını anlattı. Bu koÅŸullarda ramazanı düzgün bir ÅŸekilde kutlayamayacaklarından yakındı. Gerekli ürün, gıda ve hatta yemek piÅŸirmek için gazları bile yok. Ramazanı normal bir ÅŸekilde icra etmek birçok aile için mümkün olmayacak, bu da dehÅŸet verici.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
“Gazze’de kadınlar, çocuklar, kırılgan gruplar ve diÄŸerleri için birçok ÅŸeyi yoluna koymamız gerekiyor”
Gazze’deki 2,3 milyon kiÅŸi için yaÅŸam koÅŸullarının korkunç olduÄŸunun altını çizen McGoldrick, bir taraftan ateÅŸkese hazırlık yaparken, diÄŸer taraftan Refah’a olası bir askeri operasyon durumunda ne yapacaklarını planlamaları gerektiÄŸini söyledi.
McGoldrick, kronik hastalıkların yaygınlaştığını, sağlık sisteminin diz çöktüğünü ve temiz su ile hijyen yoksunluğunun çok büyük sorun teşkil ettiğini dile getirdi.
“Gazze’de kadınlar, çocuklar, kırılgan gruplar ve diÄŸerleri için birçok ÅŸeyi yoluna koymamız gerekiyor.” diyen McGoldrick, özellikle Gazze’nin kuzeyinde açlığın çok büyük boyutlara ulaÅŸtığı konusunda uyardı.
McGoldrick, insani yardımların artırılması gerektiÄŸini, günde en az 300 yardım tırına ihtiyaç olduÄŸunu belirterek, halihazırda 150 yardım tırının bile Gazze’ye zor girdiÄŸini ifade etti.
“Havadan yardım fırlatma kara yoluyla gelen gıda yardımının alternatifi olamaz”
Havadan atılan insani yardımlarla ilgili ise McGoldrick, bunların faydalı olduğunu ancak çok büyük ihtiyaçları karşılama konusunda yetersiz olduğunu dile getirdi.
McGoldrick, “Havadan yardım fırlatma kara yoluyla gelen gıda yardımının alternatifi olamaz. Çok büyük ihtiyaçlardan bahsediyoruz.” dedi.
Yardım tırlarının havadan fırlatmaya göre yaklaşık 10 kat daha fazla yardım sağladığını aktaran McGoldrick, aynı zamanda havadan fırlatmanın aksine ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldığını söyledi.
McGoldrick, havadan atılan yardımların bazılarının denize düştüğünü ve gerçekten ihtiyacı olanların aksine güçlü olanlar tarafından ele geçirildiğini kaydetti.
Kaynak: AA