İçişleri Bakanı Soylu: Otobanlar ve otoyollarda hız limitlerini artırıyoruz

İçişleri Bakanı Soylu Otobanlar ve otoyollarda hız limitlerini artırıyoruz
İçiÅŸleri Bakanı Soylu, “Hız limitlerini biraz daha artırıyoruz. Åžu anda otobanlar ve otoyollarda hız limiti 132 kilometre. Bunu 1 Temmuz’a yetiÅŸtirme gayreti içerisindeyiz. 120 kilometre hız sınırını, 140 kilometreye çıkaracağız.” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TGRT Haber canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
İçişleri Bakanlığı olarak Ramazan Bayramı süresince tüm birimlerle sahada olduklarını ifade eden Soylu, denetimden ziyade daha çok rehberlik yapma anlayışıyla hareket ettiklerini belirtti.
VatandaÅŸların geçmiÅŸ bayramlara nazaran kurallara riayet ettiÄŸini anlatan Soylu, “Trafikte, salgın dönemine göre bu bayramda çok ciddi bir yoÄŸunluk söz konusuydu. Son 10 yılın 5 günlük bayramlarına göre kıyasladığımızda kazalarda, ölümlerde yüzde 61 azalma oldu. Bu bizim için çok kıymetli bir durum. Aldığımız tedbirlerin karşılığını görüyoruz. Kaza sayısında yüzde 37, ölümlü kazada yüzde 55, yaralamalı kazada yüzde 47 azalma oldu.” diye konuÅŸtu.
Soylu, 2010 yılında Türkiye’deki trafik kazalarında 100 bin kiÅŸide ölüm oranının 13,4 kiÅŸi olduÄŸunu, bu rakamın ÅŸu anda 6,2 kiÅŸiye düştüğünü ifade etti.
Trafik kazalarında 2015 yılında ölü sayısının 7 bin 530, 2017 yılında 7 bin 447 olduğunu anımsatan Soylu, geçen yıl ölen kişi sayısının ise 5 bin 362 olduğunu aktardı.
Maalesef ölümlerin yüzde 22’sinin yaya ölümleri olduÄŸuna dikkati çeken Soylu, “Yaya öncelikli bir trafik baÅŸlattık. Önümüzdeki hafta Trafik Haftası’nda tek konumuz yaya. Her 100 ölümden 22’si yaya. Yaya ölümlerinin yüzde 58’i de yayalardan kaynaklı. 2022 yılında 99 yaya ölümü oluÅŸ. Bunun maalesef 47’si yaya geçitlerinin dışından geçmeye çalışan yayalarımızın hataları nedeniyle. Sadece 5 tanesi sürücü kusurundan kaynaklanmış.” diye konuÅŸtu.
Hız sınırlarında düzenleme
Bakan Soylu, hız limitlerine ilişkin bir çalışma yaptıklarını, İçişleri Bakanlığının kanunun verdiği yetki çerçevesinde hız limitlerini yüzde 20 artırma imkanının olduğunu anımsattı.
Hız limitlerini belirlerken karayollarının standardını dikkate aldıklarını söyleyen Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“UlaÅŸtırma ve Altyapı Bakanımız ile görüştük. Hız limitlerini biraz daha artırıyoruz. Åžu anda otobanlar ve otoyollarda hız limiti 132 kilometre. Åžu anda Kuzey Marmara otoyolunda çalışıyoruz. Bunu 1 Temmuz’a yetiÅŸtirme gayreti içerisindeyiz. 120 kilometre hız sınırını, 140 kilometreye çıkaracağız. Yani 20 kilometre opsiyonumuzun tamamını orada kullanacağız. Ceza sınırı da 154 kilometre. EÄŸer bunu becerebilir de ortalama sürat yapabilirsek… Çünkü bazı otoyollarda, otobanlarda ortalama hız var. Biz oradaki ortalama hıza bakıyoruz. GiriÅŸ ve çıkış 154 kilometre hız yapabilecekler ama bu 154 kilometre hız yapsınlar demek deÄŸil. Kuzey Marmara otobanı, İstanbul-İzmir otoyolu ve Ankara-NiÄŸde otoyolu. Bu üçünün standartları bunu kaldıracak seviyede. Daha yükseÄŸini de kaldırabilir ama tedbirli ve temkinli olabilmemiz açısından bunu ifade ediyoruz.
İkincisi, Åžanlıurfa’dan baÅŸlayıp Edirne’ye kadar giden Anadolu Otoyolu var Ankara’dan geçen. Bu yolda aradaki Ankara-NiÄŸde istikameti hariç hepsinde 10 kilometre daha hız limitini artırıyor, 133 kilometreye çıkarıyor, idari yaptırım sınırını da 143 kilometreye çıkarıyoruz. Buna ait bir çalışma ortaya koyacağız 1 Temmuz’dan itibaren. Karayolları bazı yerlerde ‘burada ÅŸu hıza düşmeniz uygundur’ diye iÅŸaretleme yapacak. Bölünmüş yollarda bu uygulama yok.”
Soylu, Türkiye’nin 81 vilayetinde ÅŸehir içinde ve mücavir alanda sürücünün kafa karışıklığını giderecek bir hız standardizasyonu çalışmasının sürdüğünü dile getirdi.
Sığınmacı sorunu
Bakan Soylu, “İstanbul sokaklarında ve bazı kentlerdeki sığınmacı konusu bayram sürecinde çok dile getirildi. Bir provokasyon mu söz konusu? Bir istila olmasa bile endiÅŸelenmeli miyiz?” ÅŸeklindeki soru üzerine, yalanları, provokasyonları, dezenformasyonları, iftiraları hep beraber konuÅŸacaklarını söyledi.
Yalan ve dezenformasyon üzerinden Türkiye’nin baÅŸka bir tabloya getirilmek istendiÄŸine dikkati çeken Soylu, ÅŸunları söyledi:
“Bunun sebeplerinden birincisi 2023 yılında seçim var. Ne yapmaları lazım? AK Parti’yi, Cumhur İttifakı’nı zora düşürecekler. Sorumsuz davranacaklar, göndereceÄŸiz insanları, ölürlerse ölsün diyecekler. O kamplarda insanların nasıl yaÅŸadığını bilmiyorlar. Atme Kampı’nı KılıçdaroÄŸlu bilmiyordur. 1 milyon 700 bin insan ÅŸu anda o bölgelerde bizim kontrolümüz altında yaşıyorlar. Hiçbir ÅŸey bilmiyorlar. Korkacaksınız biraz. Hepimiz bir yerlerden geldik bu coÄŸrafyaya. MoÄŸol steplerinden geldik biz. İstila olacakmış? Kim, neyi istila yapacak. PKK’ya, PYD’ye istila yaptırmadık. KılıçdaroÄŸlu’nun arkadaÅŸları yapmaya çalıştı. Belediye baÅŸkanlarının, terörist olarak belediyelerine aldıkları paydaÅŸları yapmaya çalıştılar. Yapabildiler mi Nusaybin’de, Kızıltepe’de, Yüksekova’da yapabilirler mi? Kime istila ettireceÄŸiz biz bu memleketi. Kendi sınırlarımız ötesinde bu istilayı yaptırtmıyoruz.”
Soylu, ikinci olarak da Türkiye’nin ihracatının arttığını, 300 milyar dolar sınırına yaklaÅŸtığını dile getirdi.
İddiaları ortaya koyanların, üretim ekonomisini ortadan kaldırmaya çalıştıklarını anlatan Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Üçüncüsü, Orta DoÄŸu Arap turizmi. Geçen yıl 4 milyon civarında Orta DoÄŸu’dan turist geldi. İlk 3 ay sonunda 1,4 milyon turist gelmiÅŸ. Bu rakam çok daha da artacak. Yapmak istedikleri ÅŸu: Türkiye’ye gelebilecek misafirlere karşı ‘saldırıyorlar’ algısı oluÅŸturup, turizmin önünü kesmek isteyenlere fırsat tanıyacak bir anlayışı serbest bırakmamızı istiyorlar.
Dördüncüsü de, Suriye sınırındaki güvenli bölgeler. Afrin’den çıkalım, ertesi gün Hatay’dan Adıyaman’a kadar, o çok bilmiÅŸ KılıçdaroÄŸlu’na söylüyorum, en az 100’ün üzerinde terörist Amanos DaÄŸları’na sızar. Türkiye, tarihi bir politika uyguluyor, terör koridorunu kapatıyor. Aklı yetmeyenlere söylüyorum. Sadece 2023 seçimini kırmızı boÄŸa görmüş gibi saldıranlara söylüyorum. Türkiye o bölgeleri kendine ait bir koruma bölgesi olarak deÄŸerlendiriyor. Yani bir adımla üç ayrı politika yönetiyor. Türk düşmanlığı yapıyormuÅŸuz. Bunu siyaseten müflis olanlar, her gittikleri partiden kovulanlar söylüyor. Bizim geleneÄŸimizde, inancımızda böyle bir ÅŸey söz konusu deÄŸil.”
İstanbul’da sığınmacı sayısı
Bakan Soylu, “1 milyon 305 bin kayıtlı sığınmacının İstanbul’da olduÄŸunun açıklandığının ve bu rakamın bazı kesimlerce yüksek bulunduÄŸunun” ifade edilmesi üzerine, bu okuryazarlığı anlamakta zorlandığını söyledi.
Dezenformasyondan, yalanlardan bıktıklarını anlatan Soylu, şunları kaydetti:
“İstanbul’da 500 bin kayıtlı Suriyeli var. DiÄŸer rakam ikametli ve yabancı. Bunda öğrenciler, yabancı firmalarda çalışanlar var. İkametli olarak gelenler ve mülteci olarak uluslararası korumada gelenler var. Böyle bir rakam yok. ValiliÄŸin açıkladığı rakamda ikamet edenler var. Evinizde çalıştırdığınız Özbekistanlı da var. Ukrayna’dan, Almanya’dan, İrlanda’dan gelen de var. Nasıl bu rakamları dejenere ediyorlar. Hiçbir korkuları yok. Bütün dertleri AK Parti’ye, hükümete, Cumhur İttifakı’na zarar verebilir miyiz. Türkiye’de ÅŸu anda 3 milyon 762 bin 686 Suriyeli var, geçici koruma statüsünde. İkamet izniyle kalan yabancılar 1 milyon 417 bin. Uluslararası koruma ile çatışma, savaÅŸ bölgelerinden Türkiye’ye gelmiÅŸ 320 bin var. Bütün rakam bu. Bunun aÅŸağı yukarı 4 milyon 100 bini mülteci diyebileceÄŸimiz, yaklaşık 1milyon 417 bini ise ikametli yabancılar. İstanbul’da da valiliÄŸin açıkladığı rakamlar. İki yılda bir güncelleme yapıyoruz sürekli. Bu rakamın da yüzde 20’sinin İstanbul’da olmadığını tespit ettik.”
Bakan Soylu, Türkiye’de 3 milyon 760 binin üzerinde Suriyelinin kesinlikle söz konusu olmadığı bilgisini vererek, “İki yıl önce yaptığımız güncellemede bugün hiçbir yerde rastlamadığımız 122 bin Suriyeliyi pasife aldık ama bu rakamın içinde tutuyoruz. Son 5 yılda 323 bin kiÅŸiyi kendi ülkelerine deport ettik. Kaçak, bir kısmı sınırlardan giriyor. Almanya’ya da Sırbistan’a da giriyor. 500 bin Suriyeliyi gönüllü geri gönderdik. 641 bin 487 kiÅŸi de denizler ve karadan Avrupa’ya geçti. Biz bunu Frontex ile tespit ediyoruz, sınırlardan tespit ediyoruz. Son 5 yılda 1,5 milyon kiÅŸi bu ülkeden ayrıldı.” dedi.
YouTube’da yayımlanan “Sessiz İstila” isimli kısa filmle ilgili konuÅŸan Soylu, “Sessiz İstila filmi, bir edepsizliktir, yalandır. Bunu ortaya koyup sosyal medya üzerinden toplumu tahrik etmeye, kin ve nefret oluÅŸturmaya çalışan ve direkt hükümeti hedef alan bir saldırıyla karşı karşıyayız. Bu saldırıyı yapanlar kim? Yüzde 41,54’ü bot hesap, yüzde 58,46’sı sahte hesap.” ifadelerini kullandı.
Soylu, “Sessiz İstila” filmiyle vatandaÅŸların ürkütülmeye çalışıldığını belirterek, bunu yapanların insanlıkla alakasının olmadığını söyledi.
Sosyal medyada paylaşılan sığınmacılarla ilgili provokasyon içerikli videoların nerede ve ne zaman çekildiÄŸine iliÅŸkin bilgi veren Soylu, “Böyle yüzlerce operasyon çocuklarının paylaşımları var. ‘Sosyal medya üzerinden bunu yaparsak Türkiye’yi karıştırırız, hükümeti ve Türkiye’nin kamu düzenini bir ÅŸekilde negatif etkileriz’ gibi bir anlayışı ortaya koymaya çalışıyorlar.” dedi.
Soylu, “Sessiz İstila” filminin fonlanıp fonlanmadığına iliÅŸkin soru üzerine “Adam kendisi ‘ben fonladım’ diyor. Bu yargının görevi. Yargının yapması gereken ÅŸu; bu film kin, nefret ve düşmanlık üzerine oluÅŸturulmuÅŸ bir film. EÄŸer bu filmi sen fonladıysan nereden fonladın, bu para nereden geldi? Acaba RuÅŸen Çakır gibi sen de Amerika’daki birtakım Türkiye’yi karıştıracak vakıflardan mı para aldın, onlardan mı fonlandın? Bunların hepsi çıkacak. Elbette ki bu, ülkenin yargısı tarafından cezasız bırakılmayacaktır.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
1 milyon Suriyelinin ülkelerine geri dönüşü için hazırlanan proje
İdlib’de ÅŸu ana kadar yapımı tamamlanan 57 bin briket evin, devletin parasıyla yapıldığına iliÅŸkin iddialara da cevap veren Soylu, bu evlerin valiliklerin, sivil toplum kuruluÅŸlarının ve vatandaÅŸların bağışlarıyla yapıldığını söyledi.
CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın, “Ülkemizde misafir ettiÄŸimiz 1 milyon Suriyeli kardeÅŸimizin gönüllü geri dönüşünü saÄŸlayacak yeni bir projenin hazırlıkları içindeyiz.” açıklamasında bahsettiÄŸi projeye iliÅŸkin soru üzerine Soylu, ÅŸu ifadeleri kullandı:
“El Bab, Cerablus, Rasulayn ve Tel Abyad, bu 4 merkezde ÅŸu anda 13 proje hazırladık. Projelerin lansmanı, statikleri dahil her ÅŸey hazırlandı, bitti. 40 metrekare, 60 metrekare ve 80 metrekarelik evler olarak planlanıyor. Bu evlerin finansmanı, altını çizerek söylüyorum, tamamen uluslararası yardım kuruluÅŸlarından saÄŸlanıyor. 1 milyon insan için 250 bin ev planlanıyor. Burada sadece ev yapılmayacak. CumhurbaÅŸkanımız bunun bütün projesini kamuoyuyla paylaÅŸacak.”
Soylu, bahsettiÄŸi bölgelere Türkiye’de geçici koruma statüsünde bulunan Suriyelilerin gideceÄŸini belirterek, yerlerin ayarlandığını ve bu bölgelerde saÄŸlık ocağı, okul, alışveriÅŸ merkezi, spor salonu ve sahalarıyla yaÅŸam sitelerinin oluÅŸturulacağını bildirdi.
Türkiye’den bu bölgelere gönüllü, onurlu ve güvenli geri dönüşü saÄŸlamak gerektiÄŸine iÅŸaret eden Soylu, ÅŸu ana kadar 500 bin kiÅŸinin, gönüllü olarak Suriye’ye geri döndüğünü hatırlattı.
Soylu, Cinderes ve Çobanbey’e organize sanayi bölgeleri yapıldığını, buralardaki yerel otoritelere her türlü konuda danışmanlık hizmeti verdiklerini anlattı.
“200 bin 950 Suriyeli, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı oldu”
Türkiye’de 750 bin Suriyeli çocuÄŸun dünyaya geldiÄŸini belirten Soylu, Türk vatandaÅŸlığı alan Suriyelilere iliÅŸkin “2011 yılından itibaren geçici koruma statüsüne baÅŸvuran 87 bin 296’sı çocuk, 113 bin 654’ü reÅŸit olmak üzere 200 bin 950 Suriyeli, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı oldu. Bunun 47 bini Türkmen.” bilgisini paylaÅŸtı.
Soylu, son 6 yılda 101 bin 995 Ahıska Türk’ünü, son 5 yılda 6 bin 787 Uygur Türk’ünü ve ÅŸu ana kadar 17 bin Afganistan Türkmeni’ni de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yaptıklarını, 2 bin Uygur Türk’üne daha vatandaÅŸlık verileceÄŸini ifade etti.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı verilirken bakılan kriterlere ilişkin eleştirilerin hatırlatılması üzerine Soylu, şunları kaydetti:
“İETT otobüsüyle siyaset yapmayacak kadar ahlaklı kriterimiz var. Emin olsunlar. En azından adamını bir büyükelçiye gönderip 1,5 saat oturtup; bunları da önümüzdeki günlerde söyleyeceÄŸim, rezil, rüsva olacaklar. Allah’tan bu ülkede, Cumhuriyet Halk Partisi’nde vatansever, bu gördüğünün memlekete ihanet olduÄŸunu söyleyen insanlar var. Allah’tan böyle insanlar var. Türkiye’ye rezil, rüsva olacaklar. O büyükelçiyi de, ona gideni de, neler konuÅŸtuklarını da tek tek; ondan öncesi neler konuÅŸulduÄŸunu, nelerin müzakere edilmesi lazım geldiÄŸini de söyleyeceÄŸim.”
Soylu, bu ifadeleriyle 6 siyasi partinin ortak açıklamasını kastettiğini söyledi.
Suriye’ye geri dönecek 1 milyon Suriyeli’ye, yerleÅŸtirilecekleri evler için 5 ya da 10 yıllık intifa hakkı verileceÄŸini belirten Soylu, bu kiÅŸilerin aynı zamanda o bölgelerde iÅŸ yapabilmeleri için de bir çerçeve çizildiÄŸini ifade etti.
Soylu, yılbaşından itibaren Türkiye’de yakalanan 100 Pakistanlı’ya karşılık daha önceki yıllarda da Türkiye’ye gelenlerle birlikte 147 Pakistanlı’nın geri gönderildiÄŸini kaydetti.
“İstanbul’a kesinlikle sığınmacı almıyoruz”
İstanbul’da sığınmacılarla ilgili ilave tedbir alınıp alınmayacağına iliÅŸkin soru üzerine Soylu, şöyle devam etti:
“İstanbul’a kesinlikle sığınmacı almıyoruz. İstanbul’a geçici koruma statüsünde kimseyi almıyoruz. Kapattık İstanbul’u. Biz mesela Esenyurt’u, Fatih’i kapattık. Niye kapattık? Sadece geçici korumaya deÄŸil. Biz 800 mahalle kapattık Türkiye’de. Sadece geçici korumaya deÄŸil. Bir kota koyduk yüzde 25. İkameti de kapattık. Yani normal öğrenci ikametine de normal çalışan ikametine de kapattık. Adam İrlandalı ise de kapattık. Adam Alman ise de kapattık. Adam bilmem neyse de kapattık. Yani belli bir istiap haddi üzerindeyse ‘Tamam kardeÅŸim, biz burayı kapattık’ dedik. İstanbul, sığınmacılara kapalı. Yeni bir sığınmacı olamaz.”
Soylu, “Åžu ana kadar 2 milyon 600 bin insanın giriÅŸini engellemiÅŸiz, 1 milyon 423 bin 750 yakalama yapmışız.” dedi.
Kendilerinin tespitiyle 641 bin 487 sığınmacının Avrupa’ya gittiÄŸini belirten Soylu, “2017’den beri Türkiye’deki Suriyeli sayısı artmıyor. 2017’de 3 milyon 500 bin, ÅŸu anda 3 milyon 700 bin. Bu 3 milyon 700 binin 122 bini de bizim 2 yıldır pasifte tuttuÄŸumuz. Ama öyle bir dedikodu ki her gün 100 bin, 200 bin, 300 bin Suriyeli giriyor. Sebep? Türkiye’ye Arap turist, Körfez ülkelerinden turist gelmesin.” ifadelerini kullandı.
Yabancı uyrukluların, Türk kadınlarının fotoÄŸraflarını sosyal medyada paylaÅŸtığı iddialarına iliÅŸkin Soylu, “Affedersiniz bütün röntgeni Suriyeliler çekiyor. Åžimdi ben selfi çekiyorum, kötü niyetli olsanız, selfi çektiÄŸiniz zaman arkamda bir kadın olsa, bunu yayınlasam, ‘Ya bak bu kadını röntgenliyor mu?’ Böyle bir ahlaksızlık var mı? İsterseniz, bu meseleler ceraimlerimizde var, hangi uyruktan ne kadar olduÄŸunu kamuoyu önüne koyalım?” diye konuÅŸtu.
Soylu, Türkiye’nin sığınmacılarla ilgili bir beka sorunu olup olmadığına iliÅŸkin soru üzerine, “Allah’ınızı severseniz, burası bizim ülkemiz. Biz kendimizi ABD’ye, Avrupa’ya, kimseye kaptırmamışız. Bir kere ne cesaretleri var?” ifadelerini kullandı.
“Kaos planı” iddialarına iliÅŸkin soruya ise Soylu, “15 Temmuz’da yarım kalan iÅŸimizi tamamlayacağız kaos planıyla. Çok net söylüyorum. Kaos planı çıkaracaklar ya hepimiz bekliyoruz. (Eliyle çenesinin altını göstererek) Åžuramızdayız. Kaos planı yapacak cici arkadaÅŸlarımızı bekliyoruz. Yeni Sorosları bekliyoruz. Yeni Soros’un Kavalalarını bekliyoruz.” yanıtını verdi.
Kaynak: AA