‘Ä°ktidara geldiÄŸi zaman her kesimi kucaklayan bir dil kullanıyoruz’
KılıçdaroÄŸlu, bilgiye dayalı muhalefet yaptıklarını belirterek, “Bir ÅŸeye karşıysak neden karşı olduÄŸumuzu söylemek zorundayız vatandaÅŸa. Yani kavga eden deÄŸil, iktidara geldiÄŸi zaman her kesimi kucaklayan bir dil kullanıyoruz biz” dedi.
CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu, “Bağıran muhalefet deÄŸil, yumruÄŸunu masaya vuran muhalefet deÄŸil, yaptığımız ne? Bilgiye dayalı muhalefet. Bir ÅŸeye karşıysak neden karşı olduÄŸumuzu söylemek zorundayız vatandaÅŸa. Yani kavga eden deÄŸil, iktidara geldiÄŸi zaman toplumun her kesimini kucaklayan bir dil kullanıyoruz biz. Bizim siyasetimizde yeni bir alan bu.” dedi.
Kılıçdaroğlu, Halk TV canlı yayınında soruları yanıtladı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Anayasa Mahkemesi BaÅŸkanı Zühtü Arslan’ın, bugün İçiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu’ya cevaben bazı açıklamalar yaptığı ifade edilerek, bu açıklamayı nasıl bulduÄŸu sorulan KılıçdaroÄŸlu, “Son derece doÄŸru. Bir yargıcın vermesi gereken cevap aslında. Ama Soylu, bu cevabın ağırlığını kavrayabilir mi, biraz endiÅŸelerim var.” dedi.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Çünkü, İçiÅŸleri Bakanlığı koltuÄŸunda oturup Türkiye’nin güvensiz bir ülke olduÄŸunu itiraf etmek aslında enterasan bir ÅŸey. ‘Ben bisiklete binip gezebilirim ama sen bisiklete binip gezebilir misin?’ diyor. ‘Teröre karşı durabilir misin?’ gibi ifadeleri var. DoÄŸru deÄŸil tabii bunlar. Devleti yönetenler, hele hele İçiÅŸleri Bakanlığı koltuÄŸunda oturanlar, çünkü emniyet baÄŸlı, jandarma baÄŸlı, tam tersine demokrasiyi, demokrasi kültürünü, terörden Türkiye’nin soyutlanması gerektiÄŸin söyleyebilir, bir Anayasa Mahkemesi BaÅŸkanını muhatap alıp onu eleÅŸtiriyorsa verdiÄŸi bir karar dolayısıyla, demokrasiyi içselleÅŸtirmediÄŸi anlaşılır. Zaten Türkiye’nin temel sorunu da bu.”
Süleyman Soylu’nun bazı sessizlik dönemleri olduÄŸu, ancak zaman zaman da bazı çıkışlar yaptığı belirtilerek, bunun nedeni sorulan KılıçdaroÄŸlu, “Samimi söylüyorum bilemiyorum. Siyasette ciddi zikzakları olduÄŸunu biliyoruz. GeçmiÅŸte ErdoÄŸan’a çok sert eleÅŸtiriler getirdiÄŸini gayet iyi biliyoruz. Sonra ErdoÄŸan’ın korumalığını yaptığı bir sürecin içine girdiÄŸini ve İçiÅŸleri Bakanlığı koltuÄŸunu da gayet iyi biliyoruz. Arada bir çıkışı neden yapar, AYM BaÅŸkanını hangi gerekçeyle muhatap alır, belki programınıza davet eder sorarsınız, biz de merakımızı gidermiÅŸ oluruz.” yanıtını verdi.
Halk arasında, “CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın etrafında emniyetten bağımsız olarak silahlı bir güç oluÅŸturuluyor” ÅŸeklinde algı oluÅŸtuÄŸu belirtilerek, böyle bir endiÅŸesi olup olmadığı sorulan Kemal KılıçdaroÄŸlu, “Ondan daha ciddi olanı ÅŸu, bir kiÅŸi televizyonlara çıktı, bir dini cemaate atıf yaparak ‘ÅŸu kadar yerde silahlanıyor’ dedi. Bu önemli bir ÅŸey.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Bunu söyleyen kiÅŸinin, “EÄŸer Cumhuriyet Savcılığı beni davet ederse, o cemaatin nerelerde silahlandığını onlara söylerim” dediÄŸini aktaran KılıçdaroÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:
“Merak ediyorum bu ülkenin istihbarat örgütü yok mu? Savcılık o kiÅŸinin söylemi üzerine harekete geçti ve kendisini davet etti. EÄŸer o ekolden gelen bir kiÅŸi bunu biliyorsa, bir cemaatin silahlandığını biliyorsa, bunun pek çok ilinde ya da ilçesinde olduÄŸun biliyorsa savcılık onun söyleminden sonra harekete geçiyorsa, o zaman sormak lazım, bu ülkenin istihbaratı yok mu? Bunları koruyan güç neydi? Aslında bunu sorgulamak lazım. Åžimdi harekete geçtiler, bende merak ediyorum sade vatandaÅŸ olarak, bunlar silahlanırken bu devlet neredeydi? Bu silahlar nereden saÄŸlanıyor?”
Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz sonrası çok sayıda silahın dağıtıldığını, hatta bunların tekrar toplanmadığını da bildiklerini iddia etti. Kılıçdaroğlu, bu silahlanmanın Türkiye açısından ilerde ciddi bir sorun oluşturabileceğini öne sürdü.
Sandık güvenliğini etkiler mi?
KılıçdaroÄŸlu, “Bu silahlanma sandık güvenliÄŸi açısından sorun oluÅŸturabilir mi?” sorusu üzerine ise “Demokrasi açısından, insan hakları sorunu oluÅŸturabilir ama sandık güvenliÄŸi derseniz biz sandığa sonuna kadar sahip çıkacağız ve onun güvenliÄŸini saÄŸlayacağız.” dedi.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“VatandaÅŸlarımız, sakın ‘acaba sandıkta ÅŸu olur mu bu olur mu? Millet Ä°ttifakı kazandığı zaman Cumhur Ä°ttifakı’nın tarafları iktidardan gitmemek gibi bir arayış içine girerler mi?’ Ne yaparlarsa yapsınlar göndereceÄŸiz. Gücünü akıldan deÄŸil de silahtan alanlar, dünyanın hiçbir yerinde baÅŸarılı olmamıştır. Her ÅŸey onların elinde, hem ciddi silahlı güç olacak elinizde hem kalkacaksınız güvenlikten söz edeceksiniz o zaman bir zafiyet var demektir.”
Bir baÅŸka soru üzerine, bu konularda istihbarat birimlerinden kendilerine bilgi verilmediÄŸini ifade eden KılıçdaroÄŸlu, “Ama ben eminim bu ülkenin en azından MÄ°T’in bütün bu geliÅŸmelerden bir ÅŸekliyle haberi vardır, olmaması mümkün deÄŸil. Kimler silahlanıyor, belirledikleri hedefleri nedir, MÄ°T’in bunu bilmeme ÅŸansı yoktur.” diye konuÅŸtu.
“Sizce Anayasa Mahkemesi BaÅŸkanı yerinde kalabilecek mi, görevini yaptırabilecekler mi?” denmesi üzerine ise KılıçdaroÄŸlu, ÅŸu deÄŸerlendirmelerde bulundu:
“En azından anayasal güvencesi var. Belli bir süre görev yapıyor orada. Ben bütün yargıçların, hukukun üstünlüğüne inanarak görev yapmalarını isterim. Bütün yargıçlar böyle deÄŸil. Bazı yargıçların doÄŸrudan doÄŸruya saraydan talimat aldıklarını, hatta ErdoÄŸan’ın avukatlarından talimat aldıklarını ve o avukatların taleplerini yerine getirdiklerini, savcıların o avukatların sigara küllerini dökmek için kül tablası istedikleri zaman ayaÄŸa kalkıp kül tablası getirip onun önüne koyduÄŸunu gayet iyi biliyorum. Ama bunların sayısı az. Bunlar yeri geldiÄŸinde mahkeme mahkeme dolaÅŸtırılıyorlar. Talimat alanlar belli. Benim tazminat davalarından ben bunun tanığıyım. Bunlara biz yargıç ya da hakim demiyoruz, bunlar akıllarını saraya kiralamış kiÅŸilerdir.”
DemirtaÅŸ’ın açıklamaları ve iddianame hazırlanması
Selahattin DemirtaÅŸ hakkında, Ankara Cumhuriyet BaÅŸsavcısı Yüksel Kocamanı terör örgütü üyelerine hedef gösterdiÄŸi suçlamasıyla hazırlanan iddianame hatırlatılarak, DemirtaÅŸ’ın açıklamaları sorulan Kemal KılıçdaroÄŸlu, “DoÄŸru. Bir savcı evlenebilir, evlendi diye kendisini kutlayabiliriz de ama soluÄŸu sarayda alır ve bir fotoÄŸraf verirse bu doÄŸru deÄŸildir. Bu artık Cumhuriyetin savcısı diyemeyiz biz buna.” açıklamasında bulundu.
Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Cumhuriyet sözcüğü sadece savcılar için kullanılan onların unvanları için kullanılan bir kavram. Cumhuriyet Savcısı yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin savcısı aslında. EÄŸer siz, sarayın savcısı olursanız, cumhuriyeti kullanmayacaksınız. Sarayın savcısı diye imza da atabilirsiniz biz çok yadırgamayız bu tür insanlar çok var. ErdoÄŸan’ın avukatının önünde esas duruÅŸa geçen savcılar da var, biz bunları da gayet iyi biliyoruz. Bu mesleÄŸi seçenler yargıçlar ve savcılık mesleÄŸini seçenlerin özel yaÅŸamlarına da çok dikkat etmeleri gerekir.”
“Selahattin DemirtaÅŸ’a bu kadar hızlı iddianame düzenlemesine tepkiniz olacak mı?” denmesi üzerine ise KılıçdaroÄŸlu, “Yazılsın ne olacak? Bu tür iddialar, aslında Selahattin DemirtaÅŸ Bey alacak göğsüne ÅŸeref madalyası olarak takacaktır, ne söylemiÅŸ yani. Savcı dikkat etmek zorunda. Yargıç, savcı eleÅŸtirilmeyecek mi? Adaletsizlik olacak ben eleÅŸtirmeyeceÄŸim. Olmaz, herkes eleÅŸtirinin ne kadar deÄŸerli olduÄŸunu bilecek ve o eleÅŸtiriye kulak kabartacak. EÄŸer siz birinin söylediÄŸini ertesi gün talimat görüp hemen iddianame düzenlerseniz öte yandan aylardır içerde olanlar hakkında bir iddianame dahi hazırlamazsanız o ülkede adaletten söz edemezsiniz.” diye konuÅŸtu.
“CHP neden oylarını artıramıyor?”
Yapılan kamuoyu araÅŸtırmalarına atıfta bulunarak, “CHP oylarını neden artıramıyor?” diye sorulan KılıçdaroÄŸlu, “artıramıyor” demenin haksızlık olacağı karşılığını verdi.
Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Ama beklediÄŸimiz kadar yükseliyor mu, belki onu tartışmak lazım. CHP’nin özellikle toplumun bir kesiminde ‘sıcak bakılmayan mesafeli durulması gereken’ bir parti olduÄŸu yönünde kanaat var. Kabul edelim bu kanaat bugünden yarına oluÅŸan bir kanaat deÄŸil. Pek çok yanlış bilgiyle oluÅŸturulan kanaat aslında. CHP’nin toplumdan kopuk olduÄŸu yönünde bir algı yıllar yılı beslendi. Ama aslında şöyle bir baktığınız zaman toplumda sorunu olan her kesimle en yakın ve sıcak iliÅŸkiyi kurmaya çalışıyoruz. EksiÄŸimiz olabilir ama ÅŸunu hiç kimse unutmasın, biz gerçekten söylemlerimizde samimiyiz.”
CHP’ye mesafeli olan kesimlerle toplantılar yaptığını belirten KılıçdaroÄŸlu, bu toplantılara ön yargılı gelenlerin kendilerini dinledikten sonra farklı tavır takındıklarını anlattı.
KılıçdaroÄŸlu, yıllar yılı CHP’ye yönelik oluÅŸturulmuÅŸ haksız bir algı olduÄŸunu belirtirken, tüm CHP örgütüyle bu haksız algıyı deÄŸiÅŸtirmeye çalıştıklarını vurguladı.
“Bazı seçmenler tarafından ‘sert bir muhalefet yapmıyor’ eleÅŸtirileri var, ne dersiniz?” sorusu üzerine ise KılıçdaroÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:
“Bağıran muhalefet deÄŸil, yumruÄŸunu masaya vuran muhalefet deÄŸil, yaptığımız ne? Bilgiye dayalı muhalefet. Bir ÅŸeye karşıysak neden karşı olduÄŸumuzu söylemek zorundayız vatandaÅŸa. Yani kavga eden deÄŸil, iktidara geldiÄŸi zaman toplumun her kesimini kucaklayan bir dil kullanıyoruz biz. Bizim siyasetimizde yeni bir alan bu. Siyaseti bir kavga alanı olmaktan çıkarıp, siyaseti ülkenin çıkarları üzerine nasıl inÅŸa ederiz bunu yapmak istiyorum ben. ‘YumruÄŸu masaya vur, geleceÄŸim, asacağım, keseceÄŸim.’ Bugüne kadar bunlar çok söylendi. Kimi asacaksın keseceksin, hepsi bu ülkenin insanları. Bu ülkenin insanlarının tamamı deÄŸerlidir. Kavganın bu ülkeye hiçbir yararı olmadı. O zaman kavganın yararı yoksa, kavgasız ortamda siyaset yapmasını bilmiyor muyuz? Yeni bir siyaset anlayışını ortaya koymayacak mıyız biz? Muhalefetin de iktidarın da söyleminden dersler çıkarmalıyız. Toplumu bilinçlendirmemiz lazım. Toplumun aydınlanması lazım. ‘Vatan, millet Sakarya’ edebiyatı ile bu iÅŸ olmuyor. Bu iÅŸ, vatandaÅŸa gidip doÄŸruları anlatacaksınız.”
“SaÄŸ ve sol kavramları 18’inci yüzyıla ait kavramlar”
“Atatürkçüleri ve Kemalistleri kovdunuz mu? SaÄŸcı bir parti mi oldunuz?” sorusu üzerine KılıçdaroÄŸlu, “SaÄŸ ve sol kavramları hangi yüzyıla ait ve biz hangi yüzyıldayız? 18’inci yüzyıla ait kavramlar, 18’inci yüzyıla ait kavramlarla 21’inci yüzyılın sorunlarını çözebilir misiniz?” ifadesini kullandı.
“AK Parti’deki yüzde 30’un ErdoÄŸan hayranlığının formülü nedir?” sorusuna KılıçdaroÄŸlu, “Yüzde 30’luk bir kitlenin koÅŸulsuz ErdoÄŸan’ı desteklediÄŸi kanısında deÄŸilim. Ekonomide yaÅŸanan kırılmalar buradan kopmaları doÄŸal olarak büyütecektir. Geliri düşmeyen bir kiÅŸinin siyasal iktidarın deÄŸiÅŸmesini istemez, hatta geliri belli bir zaman dilimi içinde yükseliyorsa istemez ama ÅŸimdi geniÅŸ kitlelerin gelirleri düşmeye baÅŸladı ve geniÅŸ kitleler siyaseti sorgulamaya baÅŸladılar.” cevabını verdi.
Ä°nsanların oy verdiÄŸi partiyi bir olay olduÄŸunda hemen deÄŸiÅŸtirmeyeceÄŸini vurgulayan KılıçdaroÄŸlu, “Belli bir zaman dilimi içinde sorgularlar. Kararsızların bu zaman dilimi içerisinde siyaseti sorguladıklarını, elbette bizi de sorgulayacaklar, AK Parti’yi de sorgulayacaklar, Ä°YÄ° Partiyi, MHP’yi, Gelecek Partisini, DEVA Partisi’ni, Saadet Partisini de sorgulayacaklardır. Karamsar deÄŸilim, önümüzdeki süreç bizim açımızdan iyi bir süreç olacak.” deÄŸerlendirmesini yaptı.
“Yapay tartışmalar özellikle körükleniyor”
“Canan KaftancıoÄŸlu’na neden sistematik olarak partinizin içinde saldırılıyor ve sürekli bir Atatürk tartışması var?” sorusu üzerine KılıçdaroÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:
“Bu tartışmalar tamamen yapay. Ä°ster ‘Gazi’ deyin, ister ‘Gazi Mustafa Kemal’ deyin, ister ‘Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ deyin, ister ‘Atatürk’ deyin aynı kiÅŸiyi anlatıyorsunuz aslında. Yapay tartışmalardan kaçınmak lazım. Bu yapay tartışmalar belli çevreler tarafından özellikle körükleniyor, ‘Acaba buradan bir ÅŸey çıkarabilir miyiz? CHP’nin içini karıştırabilir miyiz?’ diye. Yok, karışmaz. CHP’nin ilkesi var, hedefi var. Bu kadar sorun yaÅŸayan bir ülkede sorunları çözme kapasitesi var, sorunları çözme yetkisi halktan alınmadığı için ÅŸu anda yok ama sorunları dillendirme, sorunları nasıl çözeceÄŸini de anlatma gücü var. Hangi sorun? Bana kim olursa olsun, nereden gelirse gelsin, bana ‘Åžu sorun nasıl çözülecek?’ dendiÄŸinde ben rahatlıkla oturup onun yanıtını verebiliyorum. Sorunumuz ne? Sorunumuz bunu geniÅŸ kitlelere anlatmakta, burada sorunumuz var. Biz geniÅŸ kitlelerin sorun olarak gördüğü alanı nasıl çözeceÄŸimizi yeteri kadar anlatamıyoruz. Burada sorunumuz var.”
KılıçdaroÄŸlu, KaftancıoÄŸlu’nun arkasında olduklarını, desteklediklerini belirterek sistematik olarak tartışma konusu yapılmasını doÄŸru bulmadığını ifade etti.
“CHP’nin üye sayısı artıyor”
“CHP üye kaybediyor mu?” sorusu üzerine KılıçdaroÄŸlu, CHP’nin üye sayısının hiç azalmadığını, hep artığını belirtti.
“AK Parti üye kaybediyor mu?” sorusuna ise KılıçdaroÄŸlu, “AK Parti’nin üye sayısında ciddi bir düşüş oldu, bu medyaya yansıdı. Åžimdi onu telafi etmek istiyorlar, deÄŸiÅŸik yollara baÅŸvuruyorlar, hatta bazılarının haberi olmadan partiye üye kaydediyorlar.” yanıtını verdi.
Gelecek Partisi Genel BaÅŸkanı Ahmet DavutoÄŸlu ile görüşmesinin hatırlatılması üzerine KılıçdaroÄŸlu, DavutoÄŸlu’nu yeni genel merkez binalarının hayırlı olmasını dilemek için ziyaret ettiÄŸini, iç ve dış politikayı konuÅŸtuklarını söyledi.
“Yeri, zamanı gelince Millet Ä°ttifakı liderleri bir araya gelir”
DavutoÄŸlu’nun Gelecek Partisinin cumhurbaÅŸkanı adayı olacağı açıklaması hatırlatılarak, “Millet ittifakı çatırdıyor mu?” sorusu üzerine ise KılıçdaroÄŸlu, ÅŸu ifadeleri kullandı:
“Bu tartışmalar gereksiz tartışmalar. Daha önümüzde bir süre var, ‘2023’ diyor Sayın Bahçeli, ‘o tarihte olacak’ diyor. ErdoÄŸan da cumhurbaÅŸkanlığı ve milletvekilleri seçimleri ‘o tarihte olacak’ diyor. Türkiye’nin bu kadar sorunu varken bunları tümüyle göz ardı edip bir ‘cumhurbaÅŸkanı kim olacak?’ tartışmasını yapmak doÄŸru deÄŸil. Türkiye’nin temel sorunlarına odaklanmamız lazım. Yeri, zamanı gelince elbette ki Millet Ä°ttifakı’nı oluÅŸturan liderler bir araya gelirler, oturup bu konuyu konuÅŸurlar. Elbette her partinin cumhurbaÅŸkanı adayı gösterme hakkı vardır, gerekirse ortak aday gösterilir. Bunlar o zaman gelince tartışılır.”
Türkiye’nin ekonomisinde gelinen noktanın kriz olmaktan çıktığını “buhran” olduÄŸunu savunan KılıçdaroÄŸlu, “2018’de 13 madde halinde bu ekonomik krizden nasıl çıkarız, çıkıp anlattım ama dikkate almadılar. Önlem alınmadığı için kriz neye dönüştü? Buhrana dönüştü.” dedi.
DEVA Partisi Genel BaÅŸkanı Ali Babacan’ın “Bu daha iyi günlerimiz daha korkuncu geliyor.” sözü anımsatılarak “Katılıyor musunuz?” diye sorulması üzerine KılıçdaroÄŸlu, Babacan’ın sözüne katıldığını belirtti.
“Temel kuralımız vatanın bütünlüğü ve bayrağımız”
Millet Ä°ttifakı’nda yer alan liderlerin neden halkın önünde toplu fotoÄŸraf vermediÄŸi ÅŸeklindeki soru üzerine KılıçdaroÄŸlu, “Elbette fotoÄŸraf verilebilir, önemli olan fotoÄŸrafın dışında söylemlerdir. Biz ortak olarak ÅŸu cümleyi kullanabiliyorsak, ‘Cumhuriyetimizi demokrasi ile taçlandıracağız’ diyebiliyorsak bence bu bir ortak söylemdir. Evet, bunu yapmak zorunda mıyız? Evet, yapmak zorundayız.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
HDP’nin liderler turu düzenleyeceÄŸi hatırlatılarak bu kapsamda “HDP ile görüşecek misiniz?” sorusu yöneltilen KılıçdaroÄŸlu, “Görüşmek isterlerse elbette tabii. Niye görüşmeyelim? Bakın Kurban Bayramı, Ramazan Bayramı’nda bütün siyasi partiler görüşürler. Bütün partililerle görüşen biziz. Çünkü biz herkesin düşüncesine saygı gösteririz. Temel bir kuralımız vardır; vatanın bütünlüğü ve bayrağımız. Bu kurala kim uyuyorsa, bütün partilerle beraber oluruz, bir araya geliriz.” dedi.
“Abdullah Gül siyaset dünyamızın önemli aktörlerinden birisidir”
Bir röportajında “Abdullah Gül’den bu AK Parti’liler çok korkuyorlar” demeci verdiÄŸi hatırlatılan KılıçdaroÄŸlu, “CHP’nin adayı Abdullah Gül mü olacak? Gül ile görüşme yapıyor musunuz?” sorusu üzerine ÅŸunları kaydetti:
“Sayın Gül en son kız kardeÅŸimin vefatı dolayısıyla aradı, baÅŸsaÄŸlığı diledi. Ondan önce de ben bir konu dolayısıyla telefonla görüştüm. Ondan önce de yüz yüze de görüştük. Yani Sayın Abdullah Gül bizim siyaset dünyamızın önemli aktörlerinden birisidir, kabul etmek gerekir. Demokrasiye baÄŸlılığını deÄŸiÅŸik ortamlarda vurgulamıştır. Bunu da saygıyla karşılarım ama cumhurbaÅŸkanlığı adaylığı için bana böyle bir soru sorulduÄŸu için, ya niye bu soru soruluyor yani. Özellikle AK Parti kanadı Abdullah Gül ismini bir türlü içine sindiremiyorlar ve sindiremeyebilirler yani. Niye korkuyorlar diye bu soruyu da sordum. Bu hemen ‘efendim, siz koÅŸulsuz iÅŸte bilmem ne falan filan iÅŸte, CHP’nin adayı vesaire falan filan’ bir kısır bir gereksiz bir lüzumsuz tartışma baÅŸladı. Ortada bir aday yok, bir adaylık yok, bir talep yok, bir ÅŸey yok. Yani biz bir Millet Ä°ttifakı’yız. Millet Ä°ttifakı’nın aktörleri ile yani liderleri ile oturup konuÅŸmadan benim tek başıma oturup karar almam o zaman kurduÄŸumuz ittifaka ihanet olur. Yani biz böyle bir söylem üzerinden bütün ittifakı darmadağın edip, efendim onları tamamen dışlayıp, ben bildiÄŸimi okurum derseniz, bu demokrasi kültürüne de zarar verir.”
“Åžu aÅŸamada bir cumhurbaÅŸkanlığı tartışması doÄŸru deÄŸil”
Bu süreçte Ä°stanbul BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Ekrem Ä°mamoÄŸlu ve Ankara BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Mansur YavaÅŸ’ın isimlerinin geçtiÄŸinin hatırlatılması üzerine KılıçdaroÄŸlu, “Belediye baÅŸkanlarımız, belediye baÅŸkanlıklarını yapacaklar, güven tazeleyecekler, baÅŸarılı olacaklar, sıcak siyasetin olabildiÄŸince dışında kalacaklar ama bütün çabalarını, bütün emeklerini yönettikleri kente verecekler. Bunu istiyorum ben. Ekrem Bey de baÅŸarılı olacak Mansur Bey de baÅŸarılı olacak. Onların baÅŸarı çıtasını izliyoruz, diÄŸer büyükÅŸehir belediye baÅŸkanlarımızın da baÅŸarı çıtasını yakından izliyoruz.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Şu aşamada bir cumhurbaşkanlığı tartışması yapmanın doğru olmadığını, tamamen dikkatleri başka alanlara yönlendirmek için bu tartışmaların yapıldığını belirten Kılıçdaroğlu, şu anda toplumun gündeminin ekonomi olduğunu söyledi.
Kimi kamuoyu araÅŸtırmalarında Ä°mamoÄŸlu ve YavaÅŸ’ın popülaritesinin KılıçdaroÄŸlu’nun isminden yüksek çıktığının hatırlatılması üzerine KılıçdaroÄŸlu, “O arkadaÅŸların belirlenmesinde, aday olmasında benim emeÄŸim vardır ve dolayısıyla partilerimizin emeÄŸi vardır. Onlar ne kadar baÅŸarılı olursa ben o kadar gurur duyarım.” dedi.
“Yürütme organı yasama organını kontrol altına almış durumda”
CHP ve ittifak yaptığı partilerin “BaÅŸkanlık Sistemi” yerine “GeliÅŸtirilmiÅŸ Parlamenter Sistemi” savunduÄŸunun hatırlatılması üzerine KılıçdaroÄŸlu, söz konusu sitemin TBMM’ye hakkının teslim edilmesi olduÄŸunu vurgulayarak şöyle devam etti:
“Orası demokrasinin kalbi mi, evet. Demokrasinin kabesi mi, evet. TBMM, Türkiye’nin yönetimindeki yasaları çıkaran organ mı, evet. Bu organı bir kiÅŸinin iki dudağına teslim edebilir misiniz, edemezsiniz. Peki bu organı yani TBMM’yi bir kiÅŸinin iki dudağına teslim eden yasal düzenleme ne zaman çıktı? Darbe döneminde çıktı. Biz ne dedik, darbe hukukundan arınması lazım dedik. Biz ne dedik, milletvekillerini millet seçmeli, siyasi partilerin liderleri seçmemeli. Biz ne dedik aynı zamanda yasama organı yürütme organını denetleyebilmeli. Åžu anda yasama organı yürütme organını denetleyemiyor, tam tersine yürütme organı yasama organını kontrol altına almış durumda. Ä°stediÄŸini yaptırıyor yasama organına.”
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Millet İttifakı adayının kazanması durumunda, sistem değişikliğinin nasıl olacağının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, seçim zamanında ittifakı oluşturan liderlerin bir araya gelip bir protokol imzalaması ve neler düşündüklerini imza altına alması gerektiğini belirtti.
Bu süreçte cumhurbaşkanı olarak seçilen kişinin bir süre sonra sembolik olacağını, güçlü olan yürütme organında başbakanın görev yapacağını anlatan Kılıçdaroğlu, bunun hangi zaman dilimi içinde yapılacağının, Anayasa değişiklikleri dahil olmak üzere güçlü parlamenter sistemi oluştururken neleri yapacaklarının bu protokolde yer alması gerektiğini ifade etti.
Seçim sisteminin değiştirilmesi ve ittifakları engellemeye yönelik bir düzenleme yapılması durumunda stratejilerinin ne olacağı sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, yerel yönetim seçimlerinde ittifakı öngören bir düzenleme olmamasına rağmen güçlü bir ittifak oluşturulduğunu hatırlattı.
“Erken seçim olup olmayacağına saray karar verecek”
CHP Genel BaÅŸkanı KılıçdaroÄŸlu, erken seçim beklentileri üzerine, “Erken seçim olur mu olmaz mı? Saray karar verecek ona ya da Bahçeli diyecek ki ‘artık seni desteklemiyorum’ ama Bahçeli de açıklama yaptı, ‘2023’te olacak’ dedi. 2023’te seçim olursa seçime gideriz.” ifadelerini kullandı.
CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke’nin iktidarın tüm kamu ihalelerini 5 ÅŸirkete verdiÄŸi ve iktidara geldiklerinde söz konusu ÅŸirketlerin kamulaÅŸtıracağı yönünde bir açıklaması olduÄŸunun hatırlatılması üzerine KılıçdaroÄŸlu, yapılan bazı yollar, havaalanları ve ÅŸehir hastanelerine iliÅŸkin dolar üzerinden garanti verildiÄŸini savunarak “Biz kamu-özel iÅŸ birliÄŸiyle yapılan ve tam bir soyguna dönüşen bu kurumları, bu hastaneleri, bu yolları kamulaÅŸtıracağız.” dedi.
“Ben bir milyonu aÅŸkın kahvecinin sözcüsü olurum”
Kahvehanecilerin pandemi sürecinde yaÅŸadığı sorunlara dikkati çekerken yaptığı önerinin hatırlatılması üzerine KılıçdaroÄŸlu, “Bir milyonun üzerinde kahvehane var. Acaba biliyorlar mı kahvecilerin yaÅŸadığı sıkıntıyı. Dükkanlarını kapattılar, acaba nasıl geçirdiklerini? Biliyorlar mı acaba orada çalışan insanların kahve kapandığı süre içerisinde evlerine ekmek götürüp götürmediklerini.” diye konuÅŸtu.
Bütün garibanların sözcüsü olduÄŸunu, kahvehanelerin açıldığını ancak kağıt oynanmayacağının belirtildiÄŸini ifade eden KılıçdaroÄŸlu, “Bana geldi dediler ki ‘Ya biz de kağıt da oynansın. En azından biz yeni deste kağıt açarız.’ Ben bunu dillendirdim. Vay efendim sen bunu nasıl dillendirirsin, nasıl bunu söylersin, sen kağıt oynamasını da bilmiyorsun, sen ÅŸunu da bilmiyorsun. Biraz da dalga geçmeye çalıştılar. Yine söylüyorum, ben bir milyonu aÅŸkın kahvecinin sözcüsü olurum. Bundan da gurur duyarım ama onlar bunu bilmezler. O kahvecinin nasıl yaÅŸadığını bilmezler.” dedi.
“Enis BerberoÄŸlu konusunda gereÄŸini yapmak zorunda”
KılıçdaroÄŸlu, Anayasa Mahkemesinin Enis BerberoÄŸlu kararına iliÅŸkin de henüz gerekçeli kararın çıkmadığını ancak Grup BaÅŸkanvekili Engin Altay baÅŸkanlığında bir grup milletvekilinin gereÄŸinin yapılması için Meclis BaÅŸkanı Mustafa Åžentop ile görüştüklerini hatırlatarak “GereÄŸini yapmak zorunda Sayın Åžentop.” dedi.
“Yalan makinesine baÄŸlanmaya hazırım, kendileri de hazırsa”
Türk Tabipleri BirliÄŸini (TTB) ziyaretine iliÅŸkin MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli’nin eleÅŸtirileri ve “yalan makinesine baÄŸlanmalı” açıklamaları üzerine KılıçdaroÄŸlu, “Beni, ErdoÄŸan’ı ve Sayın Bahçeli’yi yalan makinesine baÄŸlasınlar, kim yalan söylüyor, kim doÄŸru söylüyor vatandaÅŸ da seyretsin. Ben buna hazırım, kendileri de hazırsa.” ifadelerini kullandı.
KılıçdaroÄŸlu, Bahçeli’nin “TTB ile KılıçdaroÄŸlu aynı kaynaktan besleniyor.” ifadeleri üzerinde her doktorun Hipokrat yemini ettiÄŸini ve kendilerinin de aynı yeminindeki ilkeleri benimsediÄŸini anlatarak ahlaki olarak aynı kökenden geldiklerini belirtti.
“Devlet yalan söylemez, bilgiyi gizleyebilirsiniz ama açıklama yapmazsınız”
SaÄŸlık Bakanlığının açıkladığı Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu’ndaki rakamlara inanmadığını söyleyen KılıçdaroÄŸlu, “Devlet yalan söylemez, bilgiyi gizleyebilirsiniz ama açıklama yapmazsınız. Onun bir ahlakı vardır, bir kuralı vardır. Hasta sayısını az göstermek için oturur çaba harcarsanız ve ölüm sayısı az oldu diye bundan bir baÅŸarı hikayesi çıkartırsanız bu da yanlıştır. Her ölen bizim insanımızdır, her insanın saÄŸlığa kavuÅŸmasını isteriz. YoÄŸun bakımda yer bulmak için eÄŸer ülkede milletvekilleri efendim hastanede çalışan hekimler eÄŸer torpil arayışına girmiÅŸlerse bu ülkede sorun var demektir.” görüşünü paylaÅŸtı.
Olası bir kabinede revizyonunda Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın deÄŸiÅŸip deÄŸiÅŸmeyeceÄŸine iliÅŸkin iddialara dair KılıçdaroÄŸlu, “Berat Bey kalır efendim. Çünkü kayınpeder, damat zaten beraber yönetiyorlar. Berat Bey’in pozisyonu ne biliyor musunuz, üst bakan, diÄŸerleri alt bakan. Berat Bey’in pozisyonu böyle. Yani diÄŸer bakanlarla eÅŸit pozisyonda deÄŸil Berat Bey’in durumu.” diye konuÅŸtu.
Kaynak: AA