İlaç endüstrisi yerli ve milli ilaç üretimine desteğin artırılmasını istiyor

İlaç endüstrisi yerli ve milli ilaç üretimine desteğin artırılmasını istiyor
İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası (İEİS) Genel Sekreteri SavaÅŸ Malkoç, Türkiye’yi küresel eÄŸilimleri de dikkate alarak önce bölgesel sonra da küresel bir ilaç üretim ve ihracat üssü konumuna getirmek istediklerini belirtti.
İEİS’ten yapılan açıklamada deÄŸerlendirmelerine yer verilen Malkoç, ilaç endüstrisinde yerelleÅŸmenin önemine dikkati çekti.
Malkoç, 100 yılı aÅŸkın bir tecrübeye sahip olan Türk ilaç endüstrisinin Kovid-19 salgını döneminde ve Türkiye’nin yaÅŸadığı deprem felaketlerinde tüm birikimini ve üretim kapasitesini ortaya koyarak pek çok geliÅŸmiÅŸ ülkenin dahi baÅŸaramadığını baÅŸararak Türkiye’de ilaç arzını güvence altına aldığını belirtti.
İlaç endüstrisi için ana hedefin, Türkiye’yi küresel eÄŸilimleri de dikkate alarak önce bölgesel sonra da küresel bir ilaç üretim ve ihracat üssü konumuna getirmek olduÄŸunu bildiren Malkoç, ÅŸunları ifade etti:
“Yatırım odaklı ve ihracat gücü yüksek bir ilaç endüstrisi için ülkemizde sürdürülebilir yerelleÅŸme politikalarının ivedilikle hayata geçirilmesi gerektiÄŸini deÄŸerlendiriyoruz. Ülkemizde ilaçta yerli üretim süreçlerinin desteklenmesi, firmalarımızın AR-GE kapasitelerinin geniÅŸlemesine, sektörümüzde nitelikli istihdamın artmasına, ilaçta dış ticaret açığının azaltılmasına ve ülkemizde katma deÄŸer üreten bir ilaç ekosistemi oluÅŸturulmasına olumlu katkı saÄŸlayacaktır. İlaç endüstrisi olarak ‘Yerli ve milli ilaç üretimine destek artmalı’ diyoruz.”
“İlaç ihracatı 2,4 milyar dolar seviyesinde”
SavaÅŸ Malkoç, İEİS verilerine göre bugün Türkiye’de uluslararası standartlarda 109 ilaç, 13 ham madde üretim tesisi bulunduÄŸu, vatandaÅŸların kullandığı her 100 kutu ilaçtan 91’inin bu tesislerde üretildiÄŸi bilgisini verdi.
Malkoç, ilaç ihracatının da 2,4 milyar dolar seviyesinde olduğuna dikkati çekti.
Türkiye’de yüksek üretim teknolojisine ve kapasitesine sahip, kendine yeten, küresel rekabette gücünü korumak için sürekli yatırım yapan ve çalışan çok köklü, güçlü ve deneyimli bir ilaç endüstrisi olduÄŸunu vurgulayan Malkoç, “DoÄŸru kurgulanmış bir yerelleÅŸme politikasıyla endüstri gücü daha da artacaktır. Yerli endüstrinin desteklenmesi yurt içi ilaç üretiminin artmasına, üretim tesislerindeki atıl kapasitenin kullanıma kazandırılmasına, yeni yatırımların ve tesislerin oluÅŸmasına, bu sayede üretim teknolojilerinin geliÅŸmesine, istihdamın artmasına, yurt içinde üretilen ilaçların ihracatına ve ithal edilen ürünlerin üretimine baÅŸlanarak cari açığın kapatılmasına büyük katkı sunacaktır.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Malkoç, dünyada biyoteknolojik ilaç devrimi yaÅŸandığını belirterek, “Bu alanda ülkemizde 1,1 milyar dolar tutarında yatırım yapılmış, 13 biyoteknolojik ilaç tesisi kurulmuÅŸtur. Bu tesislerin aktif hale gelmesi ve biyoteknolojik ilaçlardaki dışa bağımlılığın azaltılabilmesi için buralarda üretilecek ilaçların geri ödeme sistemine avantajlı koÅŸullarla dahil olması elzemdir. Bu ürünlerin tamamen ithalata dayanan tedariÄŸini kamu bütçesinin kaldırabilmesi mümkün deÄŸil. İlaçta yerelleÅŸme sürecinin bir baÅŸka hedefi de ilaç ihracatının artmasıdır. YerelleÅŸme, biyobenzer ilaçta ve ihracatta baÅŸarıyı getirecek. Türk ilaç endüstrisi olarak devletimizden aldığımız güç ve destekle her ilacı bu topraklarda üretecek ve ihracatını yapacak güçteyiz.” ifadesini kullandı.
“İlaç için kamu bütçesinden ayrılan kaynak artırılmalı”
Malkoç, ilaç için kamu bütçesinden ayrılan kaynağın yüzde 0,68 düzeyinden dünyadaki örneklerine uygun olarak yüzde 1,1 seviyesine yükseltilmesinin yerelleşme süreçlerinin ön koşulunu oluşturduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
“Söz konusu yerelleÅŸme politikası, ilaç fiyatlandırmasından geri ödeme politikalarına, ruhsatlandırma süreçlerinden yatırım teÅŸvik politikalarına, AR-GE desteklerinden uygun koÅŸullu krediye kadar birçok unsuru kapsamalı ve bu alanlarda sektörümüzün uzun yıllardır yaÅŸadığı sorunlara kalıcı çözümler getirmelidir. YerelleÅŸme süreçlerinin baÅŸarılı olabilmesi için yıllardır baskılanan ilaç fiyatlarını olması gereken seviyelere yükseltecek rasyonel fiyatlandırma politikalarının devreye alınması ve bu yolla ilaç endüstrimizin finansal açıdan güçlendirilmesi gereklidir.”
Kaynak: AA