Ä°tirafçılar anlatıyor: FETÖ ‘elma yedirme’ yöntemiyle askeri personellerin özel bilgilerini ele geçirdi
FETÖ’nün Jandarma Genel Komutanlığındaki “mahrem hizmetler” yapılanmasında “mahrem imam” olan “Ahmet” kod adlı üyesi, zarar vermek istedikleri personelin bilgisayarlarına bir flaÅŸ bellek takarak, özel bilgilerini elde ettiklerini söyledi.
Öğrencilik döneminde tanıştığı Fetullahçı Terör Örgütüne (FETÖ) 12 yıl hizmet eden mahrem imam, 15 Temmuz darbe giriÅŸiminden sonra gözaltına alındı. Etkin piÅŸmanlıktan yararlanarak itirafçı olan “Ahmet” kod adlı mahrem imam, örgütün yapısını, örgüte giriÅŸ sürecini ve Jandarma Komutanlığı mahrem yapılanmasındaki görevini AA’ya anlattı.
Örgüte ne zaman ve nasıl girdiniz? Örgütteki göreviniz neydi? Aileniz örgüt üyesi olduğunuzu biliyor muydu? Kendinizi nasıl kamufle ettiniz?
1996’da Gazi Ãœniversitesini kazandım. Bu nedenle 1996 ile 2000 yılları arasında Ankara’da bulundum. Yapıya ait evlerde kaldım. Daha sonra 2000 yılında Milli EÄŸitim Bakanlığı bünyesinde öğretmen olarak atandım. 2004’ten 2016’daki darbe sürecine kadar 12 yıl boyunca jandarma mahrem yapılanmasında görev yaptım. Bu 12 yıl boyunca kesinlikle eÅŸim de dahil annem, babam, kardeÅŸlerim hiç kimsenin görevimden haberi olmadı. Kendimi gizledim bir ÅŸekilde. Oysa yaptığımız iÅŸ tamamen farklıydı. En yakınımızdakilerden bile bu iÅŸleri gizledik. Mahrem yapılarda çift karakterlilik yani dualizm vardır. 12 yıl boyunca bunu profesyonelce uyguladık hayatımızda. Bir maskemiz vardı o maskeyi sürekli kullandık.
“Belli periyotlarda bize teslim edilen askeri personelle görüşüyorduk”
Askeri mahrem imamların görevi neydi? Kimden emir alıp kime emir veriyordunuz? Askeri mahrem yapılanmayı anlatır mısınız?
Askeri mahrem yapılanmanın Jandarma ünitesinde görev yaptım. Tabii diÄŸer üniteler de var. Kara Kuvvetleri, Hava Kuvvetleri, Deniz Kuvvetleri gibi. 2004 gibi bu yapıya dahil oldum. Başımızda sivil aÄŸabeylerimiz vardı, belli periyotlarda bize teslim edilen askeri personel ile görüşüyorduk. Bir askeri personelle görüştüğümüzde bazı gündem maddelerimiz oluyordu. Birincisi manevi rehberliktir. Görüştüğümüz kiÅŸi ile birlikte namaz kılar, Kur’an okur, Fetullah Gülen sohbetleri dinler, onun kitaplarını okurduk. Ä°kinci gündem maddemiz ise kariyer planlamasıydı. Görüştüğümüz kiÅŸinin uzman çavuÅŸluktan astsubaylığa, astsubaylıktan subaylığa geçiÅŸ gibi kariyer planlaması ile alakalı bir gündemimiz oluyordu. Ancak bunun birtakım ÅŸartları vardı. Ãœyenin o ÅŸartları yerine getirmesi gerekiyor ki kariyer planlamasında kolay bir ÅŸekilde tırmanabilsin. Bunları takip ediyordum. Üçüncü gündem maddemiz ise evlilikle alakalı idi. EvliliÄŸi gelmiÅŸ olanlara sivil bölgelerden tespit edilen kadın adayları buluyorduk. Uygun kiÅŸilerle görüşmelerini organize ediyorduk. Kamuoyunda katalog evliliÄŸi diye bilinen bir sistem vardı. Sivil bölgelerden birtakım listeler geliyordu, bu listeler üzerinden uygun adayları eÅŸleÅŸtirip, belli periyotlarda belli bir sistem dahilinde görüşüyorduk. EÄŸer kendileri de uygun görürlerse süreç o ÅŸekilde ilerliyordu.
“Örgüt fiÅŸlemeyi yıllarca yaptı”
Bilgi İşlem Malumat (BİM) hizmetleri hakkında bilgi verir misiniz?
DiÄŸer bir gündem maddemiz de Bilgi Ä°ÅŸlem Malumat (BÄ°M) hizmetleriydi. Bu gündemimizi her askeri personelle görüşmüyorduk. Çünkü herkesin ÅŸakirtlik derecesi, hizmetteki baÄŸlılık derecesi farklı olabiliyordu. BÄ°M’in en önemli faaliyeti fiÅŸlemeydi. Örgüt bu fiÅŸlemeyi yıllarca yaptı. BulunduÄŸumuz bölgedeki askeri personel hakkında her türlü bilgi, malumat toplanıyordu. Hangi gazeteyi okuduÄŸundan tutun, eÅŸi ile olan münasebetlerine, özel hayatına kadar her türlü bilgiyi not alıyorduk. Özellikle menfi olarak adlandırdığımız, yani düşman olarak gördüğümüz personelle alakalı bu fiÅŸlemeler daha da yoÄŸunlaşıyordu. Bunun dışında BÄ°M faaliyetleri kapsamında sahte ihbar mektupları yazıp, menfi olarak adlandırılan personelin elimine edilmesi, çalıştığı kurumdan uzaklaÅŸtırılması ve terfi almaması adına birtakım faaliyetler yapılıyordu. Bunlar planlı bir ÅŸekilde yapılıyordu. Menfi görülen personelin özel bilgilerinin konusu suç olsun olmasın yasal olmayan yollarla edinilip, sosyal medya hesapları üzerinden ifÅŸa ediliyordu. Bu ÅŸekilde o ÅŸahısların itibarı zedeleniyordu. Özellikle Ergenekon ve Balyoz sürecinde bunlar yoÄŸun bir ÅŸekilde yapıldı. Menfi olarak nitelediÄŸiniz personeli elimine edebiliyordunuz. Ä°mzasız ihbar mektupları Genelkurmay, Jandarma Genel Komutanlığı, Askeri Yüksek Ä°dare Mahkemesi ve CumhurbaÅŸkanlığı gibi kurumlara gönderiliyordu.
BÄ°M faaliyetleri kapsamında bir diÄŸer baÅŸlık ise sicil bozmadır. Bu sayede menfi olarak belirlediÄŸiniz ÅŸahsın terfi alması ve önemli yerlere gelmesi engellenmiÅŸ oluyordu. Ayrıca askeri personelin her yıl askeri hastanelerden tam teÅŸekküllü saÄŸlık raporu alması gerekiyor. Askeri hastanede bulunan örgüt üyesi doktorlar marifetiyle örgüt için menfi olarak nitelendirilen ÅŸahıslara olumsuz rapor verilmesi saÄŸlanıyordu. BÄ°M faaliyetleri kapsamında ‘elma yedirme’ dediÄŸimiz bir yöntem vardı. Zarar vermek istediÄŸimiz personelin bilgisayarlarına flaşı taktığımızda özel bilgilerini elde edebiliyorduk. Buna elma yedirme deniyordu. Bu özel bir programla üretilmiÅŸ, mikro SD flaÅŸ bellekti.
“Örgüt üyeleri, yaÅŸ, tecrübe, memleket gibi kriterlere göre bir yere getiriliyor”
Örgüt hiyerarşisi nasıl ve neye göre belirleniyor?
Mahrem yapıda yer almanın bazı kriterleri var, bir backgroundunuzun olması lazım. Üniversite yıllarında da bu işlerle uğraşmış olmanız gerekiyor. Öğrenci evlerinde kalmanız ve orada birtakım faaliyetlere katılmış olmanız gerekiyor. Mahrem üniteye girmenin en önemli şartı, üniversitede de bu işlerle uğraşmış olmak. Örgüt üyeleri, mahrem yapılanma içinde yaş, tecrübe, memleket gibi birtakım kriterlere bakılarak bir yerlere getiriliyor. Burada en önemli kriter liyakatten daha çok itaat. Eğer her şeye itaat ederseniz en tercih edilen en sevilen personel olursunuz. Böyle yapılarda sorgulama yoktur. Kim itaat ederse hiyerarşik yapı içerisindeki basamakları hızlı bir şekilde tırmanır. Sorgulayan kişiler oldukları yerde kalır.
FETÖ elebaşı ile hiç görüştünüz mü? Görüştüyseniz nasıl bir görüşme oldu bu?
Mahrem yapı içerisinde müdür yardımcısı pozisyonundaydım, öğretmenin bir üstündeki kiÅŸiydim. Zaten 1999 yılında kendisi Türkiye’den ayrıldı. Fakat başımızdaki aÄŸabeylerimiz zaman zaman Amerika’ya gidip kendisiyle görüşüyordu ama benim kesinlikle görüşmem olmadı.
Kaynak: AA