İYİ Parti Genel Başkanı Akşener ile DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan görüştü
Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i ziyaret etti.
İYİ Parti Genel Merkezinde bir saat süren görüşme sonrası Akşener ve Babacan basın toplantısı düzenledi.
Babacan, görüşmede ülkenin gündemindeki konuları ve hızla artan problemleri değerlendirdiklerini söyledi. Türkiye’nin şu anda yönetim sistemi ve ülkeyi yönetenlerin zihniyetiyle ilgili ciddi sorunları bulunduğunu iddia eden Babacan, Türkiye’nin güçlendirilmiş parlamenter sisteme ihtiyacı olduğunu savundu.
Ancak bu sistemin detaylarının biraz daha çalışılması gerektiğine işaret eden Babacan, hem kendilerinin hem de İYİ Parti’nin bu konudaki çalışmalarının istişare edilmesi konusunda diyalog süreci başlatılmasını kararı aldıkları bilgisini verdi.
“Bir sistem tasarımı”
Akşener, İYİ Parti’nin “İyileştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” çalışmasının anayasa değişikliği ya da anayasa yapmaya yönelik bir çalışma değil, “bir sistem tasarımı” olduğunu söyledi.
Çalışmaların kamuoyuyla paylaşılacağını aktaran Akşener, DEVA Partisi ve İYİ Parti’de bu çalışmayı yapanların görüşmelerinin doğru olacağı kanaatine vardıklarını ifade etti.
“Yine bir yün yumağı attılar”
Açıklamanın ardından Akşener ve Babacan gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Akşener, yeni anayasa tartışmalarına ilişkin soru üzerine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuyla ilgili ifadelerinin ardından açıklama yapanların farklı şeyler söylediklerine işaret ederek şöyle konuştu:
“Meclis Başkanı başka bir şey söyledi, Abdulhamit Gül başka bir şey söyledi, Sayın Bahçeli’nin açıklaması çok başka bir şey. En minik ortak Vatan Partisi’nin Genel Başkanının söylediği çok başka bir şey. Kim, neyi söylüyor biz bunu bilmiyoruz. Fakat bir ‘yeni anayasa’ kavramı var. ‘Yeni anayasa’ dediğiniz zaman sıfırdan bir anayasa yapmak gibi bir iddia ise o zaman ikinci cumhuriyetin kuruluşu anlamını taşır ki bunun cevabını almamız gerekiyor. Anladığım kadarıyla Sayın Erdoğan bunu söyledi, arkada herhangi bir hazırlık yok. Yine bir yün yumağı attılar. İnsanları bu işe dolaştırıp gariban çiftçinin, bebeğine mama alamayan kadının, siftah yapamayan esnafın derdinin konuşulmadığı yeni bir süreç olarak okuyorum.”
HDP’nin “demokrasi programı” adını verdiği önerileri için başlattığı ziyaretler çerçevesinde İYİ Parti ile görüşme talebinde bulunup bulunmadığı sorusuna Akşener, “Henüz öyle bir talep gelmedi. Farzımuhal üzerinden niye konuşalım.” yanıtını verdi.
Başka bir soru üzerine Akşener, Türkiye’deki 83 milyonun oyuna talip olduklarını aktararak “Türkiye’deki Kürt seçmenin tümünün HDP’nin seçmeni olduğu varsayımı yanlış. Bu insanları maraba saymak anlamını taşıdığı için yanlış. Kürtler kimsenin marabası değil. Kim ikna edebilirse oylarını alır, edemeyen de oylarını almaz.” diye konuştu.
Boğaziçi Üniversitesinde yaşanan olaylar
Boğaziçi Üniversitesinde yaşanan olaylara değinen Akşener, rektörlüğe atanan kişinin daha önce AK Parti’den aday adayı olduğunu hatırlattı ve “20 yıldır iktidar olan bu siyasi parti, bu arkadaşı doğru bulup, beğenip milletvekili yapmamış. Vasıflı bulmamış, milletvekili listesine koyup seçtirmemiş.” değerlendirmesini yaptı.
Fikirlerini söyleyen öğrencilerin dün itibarıyla “terörist” ilan edildiğini iddia eden Akşener, “Kimin tarafından terörist ilan edildi? Bu ülkenin Cumhurbaşkanı. 31 Mart’a giderken Sayın Cumhurbaşkanı çiftçilere, esnafa, partisine oy vermeyen Kürtlere ‘terörist’ dedi. Biz siyasilere zaten ‘terörist’ dedi. Bu genç arkadaşlarıma, ‘bu terörist kulübe hoş geldiniz’ diyorum. Aramıza hoş geldiler.” ifadesini kullandı.
Olaylardaki provokasyonlara dikkati çeken Akşener, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Toplumsal olaylarda provokatörler olur. Devletin, güvenlik güçlerinin görevi o provokatörleri ayıklamaktır, ensesinden tutmaktır. O gençleri, o provokatörlerden korumazsanız, onları onlarla baş başa bırakırsanız siz suçlusunuz. O gençlerin karşısına yeni tayin olmuş gencecik polisleri koyarsanız gene yanlış yaparsınız genci gence kırdırmanın bir yolunu bulmuş olursunuz ki bunu Türkiye açısından sakıncalı buluyorum. Devlet yönetmek ciddiyet ister, cıvıklıktan kaçınılması gerekiyor. Provokatör varsa, yakalayın kardeşim. Ne işiniz var sizin dedikodu yapmanın dışında. Gençlere de bir uyarıda bulunmak istiyorum, haklıyken haksız yere düşmeyin, aranıza girecek görev adamlarına karşı lütfen dikkatli olun. Büyükleriniz sizi korumadığına, bu görevi yerine getirmediğine göre siz haklı meselenizi haksız duruma düşürmeyecek tedbirleri alın.”
“Hazırlığımız tamamen sistem değişikliğine dönük”
Babacan, yeni anayasadan bahsedenlerin öncelikle hukuka saygılı ve anayasa bağlı olduklarını, anayasanın kendileri için bağlayıcı olduğunu ortaya koymaları gerektiğini anlattı.
Türkiye’deki ekonomik sorunlara değinen Babacan, şu anda hükümetin bu sorunlara acil çözüm üretmesi gerektiğini söyledi. Babacan, “Bıraksınlar yeni anayasayı şunu, bunu, onu biz çalışıyoruz. Onların anayasadan ne anladığının bir kıymeti yok. Uymuyorlar zaten. Uymadıkları metni değiştirseler ne, değiştirmeseler ne.” dedi.
“Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem önerinizde anayasanın ilk 4 maddesi korunuyor mu? Anadilde eğitimi içeriyor mu?” sorusuna Babacan, “Hazırlığımız tamamen sistem değişikliğine dönük, yeni bir anayasa metni, sıfırdan yeni bir anayasa çalışmıyoruz. Yepyeni bir anayasa çalışılmadığı için bahsettiğiniz konular bizim çalışmamızın gündeminde değil.” yanıtını verdi.
Boğaziçi Üniversitesinde yaşanan olaylara ilişkin de Babacan, “Bu hükümetin haftanın düşmanı panosu var. Çözüm üretemedikleri için her hafta bir düşman üretmek zorundalar. Geçen haftanın düşmanı Boğaziçi öğrencileri oldu. Bu haftanın düşman panosuna yazdık Boğaziçi öğrencilerini. Onları şeytanlaştırmak… Bu ülkeye, bu ülkenin gençlerine yazık.” dedi.
Kaynak: AA