Kılıçdaroğlu: Türkiye gerçek anlamda yönetilmiyor, savruluyor
CHP Genel BaÅŸkanı KılıçdaroÄŸlu, “Türkiye gerçek anlamda yönetilmiyor, savruluyor. Türkiye’de bir yönetim boÅŸluÄŸu var, her alanda bir yönetim boÅŸluÄŸu var.” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, FOX TV canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Türkiye’nin yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) mücadelesini nasıl gördüğü yönündeki bir soru üzerine KılıçdaroÄŸlu, baÅŸlangıçta koronavirüsle mücadele konusunda iktidarın önemli adımlar attığını ancak ekonomik ve sosyal açıdan bu adımların yetersiz kaldığını söyledi.
Bilim Kurulunun aralarından bir sözcü seçerek bütün açıklamaları onun yapması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Onların neler önerdiÄŸini bilmiyoruz ama onların önermelerine karşın siyasi iktidarın nasıl karar aldığını biliyoruz. Onlar ‘yanlış yapıyorsunuz’ diyorlardı, ‘hayır biz yanlış yapmıyoruz, siz sesinizi çıkarmayın biz bildiÄŸimizi okuyacağız.’ Bugünkü tablonun ortaya çıkış nedeni bu. Ä°ÅŸin Türkçesi, 5 maskeyi dağıtmaktan aciz bir siyasi iktidarın korona sürecini yönetme ÅŸansı zaten yoktu. Bilim Kurulunun önerilerini dikkate almayan bir siyasi iktidarın bu felaketi önleme ÅŸansı zaten yoktu. Biz sorumlu muhalefet olarak ‘ÅŸunu yanlış yaptın’ demedik, ‘ÅŸunu da yap’ diye hep uyarıda bulunduk. O dönem Türk Tabipleri BirliÄŸi (TTB) uyardı, doktorlardan oluÅŸuyor bu. Türkiye’nin her tarafından doktorlar bilgi veriyor, ‘yanlış yapıyorsunuz, kamuoyuna doÄŸru bilgi vermiyorsunuz’ dediler. Bu açıklama üzerine ne PKK’lılığı kaldı ne diÄŸerleri kaldı, kim haklı çıktı? TTB.”
TTB’nin dün kendisine yaptığı ziyareti hatırlatan KılıçdaroÄŸlu, Birlik yöneticilerinin hala gerçek vaka sayısının açıklanmadığını söylediklerini de aktardı.
“CHP’li belediyeler en baÅŸtan itibaren kendi il ve ilçelerindeki ölüm sayılarını açıklamış olsalar, biz bu rakamları çok daha önceden öğrenmiÅŸ olur muyduk?” ÅŸeklinde bir soru üzerine KılıçdaroÄŸlu, “Biz o ölüm sayılarını aldık. Bir önceki yıl aynı dönemde hayatını kaybedenlerle, bu sürede hayatını kaybedenlerin sayısını aldık. Fakat elimizde, ‘Kovid’den kaç kiÅŸi öldü, diÄŸer hastalıklardan kaç kiÅŸi öldü’ ÅŸeklinde bir veri yoktur. Yine bakanlık ölüm raporlarına doÄŸruyu yazmıyordu, o yüzden bizim açıklama yapmamızı doÄŸru bulmadım. Ä°stanbul’da şöyle bir ÅŸey oldu, Ekrem Bey olayın büyüklüğünü görünce ‘bu kadar da olmaz, önlem alın’ dedi. Ä°stanbul’u yönetiyor, kendisini sorumlu hissediyor.” diye konuÅŸtu.
“Hiç kimse bilmiyor”
Katar’la yapılan anlaÅŸmalara iliÅŸkin bir soru üzerine KılıçdaroÄŸlu, Tank Palet Fabrikasının Katarlılara satılmadığını, “bedava verildiÄŸini” ileri sürerek, Borsa Ä°stanbul’un yüzde 10 hissesinin satışına da tepki gösterdi.
Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Hükümet arzu ettiÄŸi geliri, vergiyi toplayamıyor. Satacaklarını sattı, ÅŸimdi elde avuçta ne varsa satıp günü gün etmeye çalışıyor. Åžimdi Borsa’nın yüzde 10’unu Katarlılara satıyorlar. Kaça sattılar? Niye bilmiyoruz? Tank Palet Fabrikası’nın sözleÅŸmesini biliyor musunuz? Bilmiyorsunuz. Ben söylüyorum, sıfır. Hiç para alınmadı. Yatırım yapacaklardı, ne kadar yatırım yaptılar? Hiç kimse bilmiyor. Tank yapılacaktı, yapıldı mı? Hiçbir ÅŸey yok. Bunun benzerini ekim ayında yaÅŸadık. Futbol kulüplerinin naklen yayın gelirleri var 500 milyon dolar. Katar firması ‘Dolar yükseldi, ben 500 milyon doları ödemiyorum’ dedi. SözleÅŸme var, hukuken ödemesi lazım. 90 milyon dolara indirdiler, dolar kurunu sabitlediler, 5,80 üzerinden. Kasabın, kahvecinin borcunu indirdiler mi? Ne oluyor bu Katar aÅŸkı? Bir kalemde 90 milyon dolar indirdiler. Bari 9 lira indir. Her ÅŸey satılıyor, yarın öbür gün ‘Sarayın yarısını sattık Katarlılara’ denirse kimse ÅŸaşırmasın. Türkiye Varlık Fonu’nu niye kurdular, ‘kime neyi, nasıl satarız’ Bunun arayışı içerisindeler.
Niye borsanızı satıyorsunuz. Katar gelsin borsadan hisse senedi alsın. Hangi gerekçe ile satıyorum. Bir de bunlar milliyetçi geçiniyorlar. Memleketin satılmadık yerini bırakmadınız. Ne milliyetçiliÄŸi Allah aÅŸkına, her ÅŸeyi sattılar. Ãœlkeyi pazara döndürdüler, yabancı sermayeye pazar haline getirdiler. Her ÅŸeyi satıyorsunuz, satılmadık fabrika, arazi, banka, sigorta, saraylar kalmadı. Nereye kadar gidecek. Kimin malını satıyorsunuz?”
Ä°ktidarın 83 milyonun malını sattığını ancak kaça sattığını da söylemediÄŸini öne süren KılıçdaroÄŸlu, Merkez Bankasının ÅŸu anda “eksi 54 milyar dolar” rezervi olduÄŸunu kaydetti.
Ä°ktidarın “dolar yükselmesin” diyerek, 128 milyar doları sattığını ifade eden KılıçdaroÄŸlu, “Kime satıldı bu para? Kasap, manav, büfeci aldı mı? 128 milyar doları kime sattınız? Ben AK Parti’ye oy veren vatandaÅŸlarıma sesleniyorum, memleketi bu hale getirene hala oy verecek misin sen?” diye konuÅŸtu.
Tüm yapılanlara karşın doların yeniden yükselmeye baÅŸladığı belirtilen Kemal KılıçdaroÄŸlu, “Tutamazsınız, bu iÅŸin temelinde yatan güvendir, siyasi iktidar kimseye güven vermiyor. Berat Albayrak, bakmayın iÅŸin başında olduÄŸu için, talimatı veren ErdoÄŸan’dı. Asıl sorumlu o deÄŸil mi? Tek adam rejiminde zaten devlette liyakat olmaz. Çünkü her ÅŸeyi tek adam bilir.” dedi.
Bakanlıkların eski bakanlıklar olmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, şimdiki bakanların eski dönemdeki müsteşar pozisyonunda olduklarını söyledi.
KılıçdaroÄŸlu, “Türkiye gerçek anlamda yönetilmiyor, savruluyor. Türkiye’de bir yönetim boÅŸluÄŸu var, her alanda bir yönetim boÅŸluÄŸu var.” görüşünü paylaÅŸtı.
– Ekonomi ve yargı reformu
CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın dün yaptığı konuÅŸmada Anayasa’nın 138. maddesine atıfta bulunduÄŸu hatırlatılarak, ekonomi ve yargıda reform söylemlerine iliÅŸkin soru üzerine KılıçdaroÄŸlu, “Bir sefer yargıya talimat vermek bizim iÅŸimiz deÄŸil, siyasetçinin iÅŸi deÄŸil. Yargı demokrasilerde 3. güçtür. Yargıya talimatı kim veriyor? Yargıya talimatı, siyasi otorite ve onun tepesindeki kiÅŸi veriyor, yani ErdoÄŸan veriyor.” ifadelerini kullandı.
“Bunu bilerek mi söylüyorsunuz?” denmesi üzerine de KılıçdaroÄŸlu, şöyle devam etti:
“Bilerek söylüyorum. Örnek vereyim, Trump, ‘Papazı bırakmazsan başına gelenleri düşün’ dedi. ErdoÄŸan ne söyledi, ‘Bu can bu tende kaldıkça yargı bağımsızdır, asla onu sana vermem’ dedi. Trump’ın ikinci tweet sonra papazı serbest bıraktılar. Türk kökenli bir Alman gazeteci vardı, uzun süre hapisteydi. Merkel’den telefon geldi, bir gecede iddianamesi yazıldı, ertesi gün mahkemeye çıkarıldı tahliye edildi. Havaalanına götürüldü ve Almanya’ya gönderildi. Bu talimatla olmazsa, nasıl olur?”
Selahattin DemirtaÅŸ ve Osman Kavala davalarına iliÅŸkin de açıklamalarda bulunan KılıçdaroÄŸlu, “Bu ülkede adaletsizliÄŸin ÅŸahı var.” dedi.
Kanunun “tutuklama esas deÄŸildir” dediÄŸini aktaran KılıçdaroÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:
“Siz 3,5 yıl iddianamesiz bir adamı içeride tutuyorsunuz. Bu adaletsizlik midir, deÄŸil midir? Onlar hapisten çıkarlar bize oy vermezler, onların kendi partileri var ama haksızlık karşısında susan dilsiz ÅŸeytansa, biz ÅŸeytan deÄŸiliz, onlar ÅŸeytan. Haksızlık karşısında susup, haksızlığın sürmesini istiyorlar. Åžimdi buna ben itiraz etmezsem, ben kendi insanlığımı reddetmiÅŸ olurum. Siz Osman Kavala’yı da DemirtaÅŸ’ı da diÄŸerlerini de… Pek çok kiÅŸi var aynı ÅŸekilde haksız yere içerde yatan. Haksız yere. İçerde yatmayanı örnek vereyim, KHK ile üniversitedeki hocayı attınız. Gitti mahkemede beraat etti. Aylardır, yıllardır, beraat etti ama görevine iade edilmiyor. Talimatı siyasi otorite veriyor, bundan eminim. Kim bunları yapıyor, kalkıp direkt o hakime telefon açmıyorlar, HSK’den birine açıyorlar. ErdoÄŸan’ın avukatları var. Ä°stanbul Adliyesi’nde ErdoÄŸan’ın avukatı sigara içiyor, külü dökecek kül tablası için savcıya diyor ki ‘Kül tablasını getirir misin buraya?’ Bu kadar büyük bir çürüme var yargıda. Yargı diye bir ÅŸey yok ÅŸu anda, içlerinde düzgün insanlar var tabii. Onların sayesinde kısmen ayakta.”
HSK’nin eÄŸitim sırasında dağıttığı bir broşüründen bahseden Kemal KılıçdaroÄŸlu, hakimlere dağıtılan söz konusu broşürde, “falan davalarda tahliye kararı vermeden önce bize soracaksınız” dendiÄŸini iddia etti.
Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Kararı verecek hakime, ‘Bir kiÅŸinin tahliye edilip, edilmemesi konusunda önce HSK’ye soracaksın, ondan sonra karar vereceksin’ deniliyor. Böyle bir broşür var. Dağıtılan bir broşür. Hiç kimse de bunu inkar edemez. Anayasa’nın 138’nci maddesi varmış, ortada anayasa mı kaldı? TBMM’nin iradesi ipotek altında ÅŸu anda. Haksızlık konusunda bir AKP milletvekili çıksın konuÅŸsun. KonuÅŸtu ne oldu? Düşüncesini söyledi diye kiÅŸiyi hain ilan ediyorsunuz. Ondan sonra kalkıp bana, kamuoyuna ‘Anayasa’nın 138. maddesi var kimse emir talimat veremez, ey hakimler talimata uymayacaksınız.’ ZindaÅŸti’yi kim bıraktı Allah aÅŸkına. Dünyanın en önemli uyuÅŸturucu kaçakçısı. CumhurbaÅŸkanlığından hakimi arıyorlar, hakim söyledi bunu.”
“Parlamentoya itibarını iade edeceÄŸiz”
CumhurbaÅŸkanlığı Hükümet Sistemi’ne iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerde bulunan KılıçdaroÄŸlu, “Bir kiÅŸiye göre belirlenmiÅŸ örneÄŸi olmayan bir sistem, tarihte de örneÄŸi olmayan bir sistem.” ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, bunu değiştireceklerini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:
“GüçlendirilmiÅŸ parlamenter sistemi getireceÄŸiz, parlamentoya itibarını iade edeceÄŸiz. Gazi Meclis’i gerçek anlamda Milli KurtuluÅŸ Savaşı’ndaki iradesine kavuÅŸturacağız. Meclis’in üzerinde bir kiÅŸinin ya da bir partinin gölgesini kaldıracağız. Milletvekillerini bir kiÅŸi deÄŸil, lider deÄŸil, milletin kendisi seçecek. Parlamentoda yürütme organını denetleyecek ve parlamento istediÄŸi her bilgiyi yürütme organından yani hükümetten isteyecek. Åžehir hastaneleri yaptın, kaça yaptın, bilgi ver diyecek, köprüyü kaça yaptın bilgi ver diyecek. Borsa Ä°stanbul’un yüzde 10’unu yabancılara sattın, hangi gerekçe ile sattın, kaça sattın, parayı ne yaptın? Merkez Bankasından 128 milyar dolar para sattın, Türk Lirası’nın deÄŸerini korur mu diye, koruyamadın. 128 milyar doları kimler aldı, bu vurgunu kimler yaptı, ben bunu öğrenmek istiyorum diye soracak.
Dolayısıyla parlamento gerçek anlamda gücünü gösterecek. Bir kiÅŸinin talimatını deÄŸil milletin sesini dinleyecek. Muhalefet gerçek anlamda muhalefet yapacak. Gerçek anlamda iktidar partisi muhalefete hesap verecek. Bütün bunların hepsinin olması lazım.”
Bunların hepsini güçlendirilmiÅŸ parlamenter sistem olarak tanımlandıklarını vurgulayan KılıçdaroÄŸlu, “Bunu eskiye dönelim anlamında deÄŸil. Eskiden çok büyük haksızlıklar, yanlışlar oldu. O dönemde parlamentonun iradesi ipotek altındaydı. Onların tümünü kaldıracağız, yepyeni, çaÄŸdaÅŸ, uygar, güçlendirilmiÅŸ bir parlamenter sistem getireceÄŸiz.” dedi.
“Öncelikle devleti ÅŸeffaf, saydam yapacağız”
Emeklilerin durumuna iliÅŸkin hazırlanan bir haberin gösterilmesinin ardından ana muhalefet partisinin çözüm önerilerinin ne olduÄŸu sorusunu KılıçdaroÄŸlu, “Öncelikle devleti ÅŸeffaf, saydam yapacağız.” diyerek yanıtladı.
Kılıçdaroğlu, şu açıklamalarda bulundu:
“Åžu anda Türkiye Büyük Millet Meclisinin bir üyesi, herhangi bir milletvekili bazı bilgileri istese de yürütme organı, yani hükümet vermiyor. Önce saydamlığı saÄŸlamak lazım. Parayı kimin için harcayacaksınız, tefeciler için mi harcayacaksınız parayı? Emekli, memur, esnaf, öğretmen, sanayici için yani üreten, çalışan alın teri döken için mi harcayacaksınız, buna karar vereceksiniz. Mevcut yapıda tefecilere hizmet ediyoruz, 83 milyon kiÅŸi. Sadece bu yılın ilk 10 ayında tefecilere ödediÄŸimiz para 119 milyar lira, faiz olarak ödediÄŸimiz para. Esnafa, emekliye, sanayiciye ne ödedik, bir kuruÅŸ bile deÄŸil. Neden? Katar geldi, ‘Futbol karşılaÅŸmalarını ben yayımlamayacağım, sözleÅŸmeyi tanımıyorum’ dedi, 90 milyon dolar indirdiler. Nasıl oluyor bu, siyasi iktidar kime hizmet ediyor? Vatandaşın ÅŸunu bilmesi lazım, oy verdiÄŸim siyasi iktidar bana mı hizmet ediyor, baÅŸkalarına mı?”
Kılıçdaroğlu, bir ekonominin başarısının işsizlere yeni iş alanları yaratılması halinde başarılı olarak değerlendirilebileceğini söyledi.
Öğretmene, din görevlilerine, polislere, saÄŸlık çalışanlarına 3600 ek gösterge verileceÄŸine iliÅŸkin açıklama yapıldığını anlatan KılıçdaroÄŸlu, “Her dediÄŸi kanun oluyor, niye çıkarmıyorsun? Kaynak var, tefeciye kaynak var.” dedi.
“Tefeci dediÄŸiniz kim?” sorusu üzerine ise KılıçdaroÄŸlu, “Devlete borç para verip oradan faiz geliri elde eden.” ifadelerini kullandı.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin çok güzel yönetileceÄŸini, bunun için yeterli kaynaklarının bulunduÄŸunu, zengin bir ülke olduÄŸunu belirten KılıçdaroÄŸlu, yurt dışından ithal edilen ürünlere iliÅŸkin eleÅŸtirilerde bulundu. Kemal KılıçdaroÄŸlu, fabrikaların kurularak istihdam yaratılması gerektiÄŸine dikkati çekerek “Saman ithal ediyorsunuz, canlı hayvan, et, mercimek, nohut, ayçiçeÄŸi ithal ediyorsunuz. Ayıptır, bunlar yok mu?” diye sordu.
“Sorun masada konuÅŸulduktan sonra çözülmeyecek bir durum yok”
Emeklilikte YaÅŸa Takılanlar (EYT) konusunda deÄŸerlendirmelerde bulunan KılıçdaroÄŸlu, “Ä°ktidara gelirseniz EYT meselesini çözer misiniz?” sorusuna ÅŸu yanıtı verdi:
“Hepsini çözeceÄŸiz. Devlet Planlama TeÅŸkilatı diye bir teÅŸkilat var mı ÅŸimdi, kapattılar. Bir ülke kendi geleceÄŸini nasıl planlanacak, bu iÅŸin uzmanlarıyla. EYT’lilerin sorunu, esnafın, çiftçinin sorunu, bütün bunların tamamını çözmeniz mümkün. Bütün mesele ÅŸu, çağıracaksınız masaya ve iÅŸin uzmanlarıyla beraber sorunu masaya yatıracaksınız, oturup konuÅŸacaksınız, nasıl çözüleceÄŸini anlatacaksınız ve birlikte mücadele edeceksiniz. Ä°stiÅŸare dediÄŸimiz olay yapılmıyor.”
Bunların yapılabilmesi için paranın olduÄŸunu ifade eden KılıçdaroÄŸlu, “Siz faize bu kadar parayı niye verdiniz, memleketi borç patağına sordunuz? Bunun hesabını birisinin vermesi lazım.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
Yarın Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile bir görüşme yapılarak iş dünyasının gerçekleştirilecek reformlardan ne beklediğinin ele alınacak olmasına ilişkin değerlendirmesi sorulan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Hiçbir ÅŸey olmaz. Türkiye Odalar ve Borsalar BirliÄŸi talepleri var, söylemiÅŸ. Acaba o taleplerin ne kadarını karşılıyorlar? En son 2,5 milyar dolar borç aldılar. Nereye harcayacaklar parayı, siz biliyor musunuz? Ben bilmiyorum. Ãœstelik milletvekili olduÄŸum halde. Borç ödemek için borç alıyorsunuz. Borcun faizini ödemek için de borç alıyorsunuz. Türkiye tam bir ekonomik buhran içinde. Bu ekonomik buhrandan çıkışın tek yolu, demokratik, güçlü bir devleti inÅŸa etmek, güçlendirilmiÅŸ parlamenter sistemi oluÅŸturmak, kaynakların nerelere ne zaman ne kadar harcanacağını belirlemek ve bunu kamuoyuna açıklamak. Bunu yapacaksınız.”
Alaattin Çakıcı’nın sosyal medyadaki paylaşımı
Alaattin Çakıcı’nın, kendisine yönelik tehdit ve hakaret içeren paylaşımına iliÅŸkin deÄŸerlendirmesi istenen ve “Kendinizi güvende hissediyor musunuz?” sorusu sorulan KılıçdaroÄŸlu, “Bir mafya bozuntusunun tehdidi bana ulaÅŸtırıldığında sadece gülümsedim. BeÅŸ paralık adam. Beni üzen o beÅŸ paralık adamın, Milli Ä°stihbarat TeÅŸkilatı’nın (MÄ°T) arkasına sığınması ve bunun da Devlet Bahçeli tarafından dile getirilmesidir.” dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, güvenlik önlemlerini artırmadığını, il ve ilçelerdeki seyahatlerine önceden olduğu gibi devam ettiğini dile getirdi.
Gerçekleri anlattığı için zaman zaman hedef haline geldiÄŸini ifade eden KılıçdaroÄŸlu, “Gerçeklere tahammül edemiyorlar. En ağır suçlamalar bize yapıldı. Müyesser Yıldız niye hapiste yattı? Devlet sırrını açıklamaktan dolayı. EÄŸer MÄ°T ile o mafya bozuntusu arasında bir iliÅŸki olmuÅŸsa, Bahçeli de devlet sırrını açıkladı. Bu devlet sırrı deÄŸil midir? Devleti bu kadar periÅŸan, aciz hale getirmek kimin hakkıdır?” diye konuÅŸtu.
CHP’li belediyeler
KılıçdaroÄŸlu, CHP’li belediyelerin çalışmalarının, iktidar ile CHP’li belediye baÅŸkanları arasındaki iliÅŸkilerin nasıl olduÄŸuna yönelik soruya, “Bütün belediye baÅŸkanlarımız gerçekten tarih yazıyorlar.” cevabını verdi.
CHP’li belediyeler tarafından ciddi tasarruf ve yatırımlar yapıldığını, birçok hizmet sunulduÄŸunu vurgulayan KılıçdaroÄŸlu, “EÄŸer pandemi sürecinde CHP’li belediyeler olmasaydı durum çok daha kötü olurdu. Yani iktidar mensupları otursunlar kalksınlar, dua etsinler, iyi ki bu büyük kentlerde CHP’li belediyeler var.” dedi.
KılıçdaroÄŸlu, Kanal Ä°stanbul projesini eleÅŸtiren afiÅŸler nedeniyle Ä°stanbul BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Ekrem Ä°mamoÄŸlu hakkında baÅŸlatılan incelemeye iliÅŸkin, “Ä°mamoÄŸlu, nerenin BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı, Ä°stanbul’un. Kanal Ä°stanbul’un, Ä°stanbul için bir felaket olduÄŸunu biliyor mu, biliyor. Bunu sadece kendisini mi söylüyor, hayır. Bunu iÅŸin uzmanları da söylüyor. Deprem, çevre, kent uzmanları da ‘Bu bir felakettir.’ diyorlar. Buna karşı çıkmayıp, ne yapacak?” ifadelerini kullandı.
İçiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, “Ä°mamoÄŸlu’nun bir projeyi eleÅŸtirebileceÄŸine ama bunu kamu kaynağı kullanarak yapamayacağına” iliÅŸkin sözlerinin hatırlatılması üzerine KılıçdaroÄŸlu, şöyle konuÅŸtu:
“Belediye BaÅŸkanı elbette kullanabilir. Kendi ÅŸahsı için Kanal Ä°stanbul’un etrafında Ä°mamoÄŸlu’nun arsası mı var? Yok öyle bir ÅŸey. Belediye BaÅŸkanı olarak Ä°stanbul’un çıkarlarını korumak zorundadır. SoruÅŸturma açıyorlar, açmazsanız namertsiniz. Ne olacak yani? Belediye baÅŸkanı arkadaÅŸlara söyledim: ‘BoÄŸazınızdan aÅŸağıya haram lokma inmiyorsa, o kentin çıkarları için ne gerekiyorsa yapın, her ÅŸeyi yapın. Yeter ki orada yaÅŸayan insanlar, saÄŸlık, ulaşım hangi alanda olursa olsun huzur içinde yaÅŸasın.’ Onu istiyorlar.”
Menemen Belediyesine yönelik yürütülen soruşturma
KılıçdaroÄŸlu, Menemen Belediyesine yönelik yürütülen “zimmet ve irtikap” iddialarına iliÅŸkin soruÅŸturma kapsamında CHP’den seçilen Belediye BaÅŸkanı Serdar Aksoy’un tutuklandığının hatırlatılması üzerine, “Olay bize Menemen halkı tarafından duyuruldu. Duyurulduktan sonra ben oraya derhal 3 milletvekili arkadaşımı görevlendirdim.” dedi.
Bu milletvekillerinin Ä°zmir’in Menemen ilçesindeki vatandaÅŸlar ve iddialarda bulunan kiÅŸilerle görüştüklerini belirten KılıçdaroÄŸlu, “Ä°zmir Ä°l BaÅŸkanımızla görüşüldü ve rapor geldi. Raporun gereÄŸini süratle yaptık. Hiç kimsenin gözünün yaşına bakmayız. Oturacaksın hizmet edeceksin. Öyle ‘cebimi dolduracağım, köşeyi döneceÄŸim, yolsuzluk yapacağım’ bizim kitabımızda yoktur.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
“Borsa Ä°stanbul’u neden satıyorsunuz?”
Türkiye ve Katar arasında, Borsa Ä°stanbul’un yüzde 10’luk payının devri için imzalanan anlaÅŸmaya tepki gösteren KılıçdaroÄŸlu, “Borsa Ä°stanbul’u neden satıyorsunuz? ‘Denize düşen yılana sarılır’ diye güzel bir atasözümüz var. Bunlar denize düştüler. Kim olsa sarılıyorlar. Para verin, ne istiyorsanız. Sarayın yarısını bile, tamamını bile Katarlılara verirlerse ÅŸaşırmayın. Ä°ktidarda kalmak için bu ülkede satmayacakları hiçbir ÅŸey yok.” diye konuÅŸtu.
“Bankalardaki tasarruf mevduatının yüzde 56’sı dolar”
Kemal Kılıçdaroğlu, vatandaşların iktidara güven duymadığını öne sürerek, sözlerine şöyle devam etti:
“Türk lirasını milli para olmaktan çıkardılar. Nasıl? Åžu anda Türkiye Cumhuriyeti’nin bankalarındaki tasarruf mevduatının yüzde 56’sı dolar. VatandaÅŸ ‘Türk lirasına güvenmiyorum.’ diyor. Bir de bunlar milliyetçi geçiniyorlar. Sana bu ülkenin vatandaşı güvenmiyor, tasarrufu yapan kiÅŸi güvenmiyor. Bu ülkeyi bu hale kim getirdi? CHP’yi suçluyorlar. DoÄŸruları söylüyoruz diye rahatsız oluyorlar. Kim getirdi bu hale? Ben mi getirdim? Bu hale getirenler, bu sistemi kuranlar ve sistemin bekçiliÄŸini yapanlar. Aynı zamanda mafya bozuntularına da destek isteyenler.”
Türkiye’nin daha önce böyle bir tabloyla karşı karşıya kalmadığını iddia eden KılıçdaroÄŸlu, iktidara geldiklerinde ülkenin sorunlarını 5 yıl içinde çözeceklerini kaydetti.
Kaynak: AA