MSB: Uçaklarımızın emniyeti ve tahliyesi konusunda Rusya ve Ukrayna tarafıyla temaslarımız sürüyor

MSB Uçaklarımızın emniyeti ve tahliyesi konusunda Rusya ve Ukrayna tarafıyla temaslarımız sürüyor
Milli Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada, Borispol Havaalanı’nda bekleyen iki A400M uçağına iliÅŸkin, “Uçaklarımızın emniyeti ve tahliyesi konusunda hem Rusya hem Ukrayna tarafıyla temaslarımızı sürdürüyoruz.” ifadeleri kullanıldı.
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Basın ve Halkla İliÅŸkiler MüşavirliÄŸi Analiz ve DeÄŸerlendirme Subayı Binbaşı Pınar Kara tarafından Bakanlık’taki Åžehit Gazeteci Hasan Tahsin Basın Bilgilendirme Merkezi’nde bilgilendirme toplantısı yapıldı.
Kara, toplantıda yaptığı konuşmada, terörle mücadele harekatları kapsamında FETÖ, PKK/KCK/PYD-YPG, DEAŞ başta olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı mücadelenin artan bir şiddet ve tempoda terörü ve teröristleri kaynağında etkisiz hale getirme anlayışıyla devam ettiğini belirtti.
Pınar Kara, “Bu kapsamda 1 Ocak’tan itibaren Irak’ın kuzeyinde 17’si büyük, 66’sı orta çaplı olmak üzere 83 operasyon icra edilerek 92 terörist etkisiz hale getirildi. 24 Temmuz 2015’ten bugüne kadar Irak ve Suriye’nin kuzeyi dahil 33 bin 976 terörist etkisiz hale getirilmiÅŸtir.” dedi.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Irak ve Suriye’nin kuzeyinden halka ve güvenlik güçlerine yönelik terör saldırılarını bertaraf etmek ve hudut güvenliÄŸini saÄŸlamak amacıyla, teröristlere hiçbir zaman hiçbir yerde rahat edemeyeceklerini açıkça gösterdiÄŸini söyleyen Kara, yapılan etkili terörle mücadele operasyonları sonucunda terör örgütünde çöküşün hızlandığını, bu durumun elebaşıları tarafından da açıkça ifade edilmeye baÅŸlandığını vurguladı.
Sınır güvenliği
Sınırlarda kaçakçılığın, yasa dışı geçişlerin ve düzensiz göçmen akınının engellenmesi ile teröristle mücadelede etkinliğin artırılması kapsamında yürütülen faaliyetleri aktaran Kara, şunları söyledi:
“2022 yılında İran sınırında 20 bin 565 ÅŸahıs engellenmiÅŸ, 328 ÅŸahıs yakalanmıştır. Alınan ilave ve etkin tedbirler sayesinde mart ayında tüm hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 458 ÅŸahıs yakalanmıştır. Bu ÅŸahıslardan 44’ü FETÖ mensubu olmak üzere 72’si teröristtir. 35 bin 742 ÅŸahıs ise hududu geçemeden engellenmiÅŸtir.
Yine bu dönemde icra edilen operasyonlarda 62 kilogram uyuÅŸturucu, 6 bin 210 paket sigara, 141 bin 900 adet muhtelif uyuÅŸturucu hap ve 1192 adet muhtelif silah ele geçirilmiÅŸtir.”
“Birliklerimizin güvenliÄŸi için gerekli her türlü tedbir alınmaktadır”
Kara, Suriye’de hayatın normalleÅŸmesine yönelik insani yardım ve altyapıyı destekleme faaliyetlerinin ilgili kamu kurum ve kuruluÅŸlarıyla koordineli olarak yürütüldüğünü bildirdi.
Terör örgütlerinin baÅŸta Tel Rıfat, Münbiç ve Fırat’ın doÄŸusu olmak üzere diÄŸer bölgelerden de sivillere ve birliklere saldırı arayışlarının sürdüğünü dile getiren Kara, “1 Ocak’tan itibaren harekat bölgelerimize terör örgütü tarafından 260 taciz ve saldırı gerçekleÅŸtirilmiÅŸ, kahraman komandolarımızın anında müdahalesi ile gerekli karşılık verilerek 616 terörist etkisiz hale getirilmiÅŸtir. Birliklerimizin güvenliÄŸi için gerekli her türlü tedbir alınmaktadır.” diye konuÅŸtu.
“Uluslararası sorunların iyi komÅŸuluk iliÅŸkileri çerçevesinde çözümü için çaba harcıyoruz”
TSK’nın Ege ve Akdeniz’de Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hak, alaka ve menfaatlerini korumaya, Kıbrıs Adası’nda uluslararası garanti ve ittifak antlaÅŸmaları doÄŸrultusunda barış ve güvenliÄŸin teminatı olmaya devam ettiÄŸini belirten Kara, tüm sorunların uluslararası hukuk ve iyi komÅŸuluk iliÅŸkileri çerçevesinde çözümü için büyük çaba harcandığını söyledi.
Yunanistan’ın, askeri deniz ve hava araçları ile gayri askeri statüdeki adalara yönelik ihlallerine devam ettiÄŸini dile getiren Kara, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yunanistan, 2022 yılında 423 ihlal gerçekleÅŸtirmiÅŸ, yine bu dönemde söz konusu adalara 11’i savunma bakan yardımcısı tarafından olmak üzere 19 ziyaret gerçekleÅŸtirerek uluslararası hukuku ihlal etmeye devam etmiÅŸtir. Yunanistan’ın gayri askeri statüdeki adalara yönelik askeri faaliyetleri, Lozan ve Paris Barış AntlaÅŸmalarının gayri askeri statüye iliÅŸkin hükümlerinin ‘esastan ihlali’ anlamına gelmektedir. Bu konudaki hukuksuzluÄŸu her türlü platformda muhataplarımıza iletmeye devam edeceÄŸiz.
Söz konusu ihlal ve ziyaretlere karşı diplomatik kanallardan gerekli giriÅŸimlerde bulunulmakta, mütekabiliyet kapsamında faaliyetler yürütülmektedir. Sayın CumhurbaÅŸkanımız ile Yunanistan BaÅŸbakanı (Kiryakos) Miçotakis’in İstanbul’da bir araya gelmesi ve iliÅŸkilerimizde çizdikleri çerçeve doÄŸrultusunda, NATO Savunma Bakanları OlaÄŸanüstü Toplantısı’nda Sayın Bakanımız ile Yunan Savunma Bakanı’nın görüşmesinde uluslararası hukukun önemi, diyalog kanallarının açık tutulması ve pozitif gündeme odaklanılması hususları ele alınmış ve her iki bakan Güven Artırıcı Önlemler Toplantısı’nın dördüncüsünün Ankara’da en kısa sürede yapılması konusunda mutabık kalmıştır. Temennimiz, Türk ve Yunan halklarının bölge zenginliklerinden de adil bir ÅŸekilde istifade ederek barış, refah ve güven içinde yaÅŸaması, Ege Denizi’nin Türkiye ve Yunanistan arasında dostluk denizi olmasıdır.”
“Acilen bir ateÅŸkes ilan edilmesi önemli”
Rusya ile Ukrayna arasında yaÅŸanan, gerek bölgenin gerekse dünyanın güvenliÄŸine ciddi bir tehdit teÅŸkil eden geliÅŸmeleri yakından izlediklerini belirten Kara, “Ukrayna’nın egemenliÄŸine ve toprak bütünlüğüne yönelik uluslararası hukuka aykırı bu durumun diplomatik yollarla çözülmesi çaÄŸrımızı tekrarlıyor, daha fazla can kaybı yaÅŸanmaması, huzur ve istikrar saÄŸlanması için acilen bir ateÅŸkes ilan edilmesinin önemli olduÄŸunu bir kez daha vurguluyoruz.” ifadelerini kullandı.
Karadeniz’de güvenliÄŸin saÄŸlanması için Montrö SözleÅŸmesi ile kurulan statükonun korunması gerektiÄŸine inandıklarını vurgulayan Kara, şöyle konuÅŸtu:
“Türkiye, bugüne kadar sözleÅŸmeyi her zaman dikkatli, sorumlu ve tarafsız bir ÅŸekilde uygulamıştır. Mevcut koÅŸullar altında da Montrö SözleÅŸmesi ÅŸeffaf bir biçimde uygulanacak, sözleÅŸmenin gerekleri yerine getirilmeye devam edilecektir.
Ayrıca insani yardım ve vatandaÅŸlarımızın tahliyesi amacıyla Ukrayna’ya gönderilen iki A400M nakliye uçağımız, ortaya çıkan geliÅŸmelerden dolayı kuleler ve hava sahasının kapanması üzerine Borispol Havaalanı’nda tahliye için beklemektedir. Uçakların emniyeti ve tahliyesi konusunda hem Rusya hem Ukrayna tarafıyla temaslarımızı sürdürüyoruz.”
Karadeniz’de sürüklenen mayınlar
Karadeniz’de sürüklenen mayınlarla ilgili de deÄŸerlendirme yapan Kara, ÅŸunları dile getirdi:
“Deniz Kuvvetleri Komutanlığımız tarafından 18 Mart 2022 tarihinde yayımlanan seyir duyurusu ile (NOTMAR) sürüklenen/serseri mayınların yaratabileceÄŸi seyir tehlikesi hakkında Karadeniz’de seyir yapan/yapacak denizciler uyarılmıştır. Batı Karadeniz’de deniz karakol uçağı, helikopter, İHA ile havadan, mayın avlama gemisi ve karakol gemileriyle denizden olmak üzere Sahil Güvenlik Komutanlığı ve diÄŸer kurumlarla koordineli olarak mayın gözetleme faaliyetlerine baÅŸlanmıştır. Mayın tespiti halinde imha etmek üzere SAS timlerimiz yüksek hazırlık durumuna geçirilmiÅŸtir.
Bugüne kadar, 26 Mart’ta İstanbul BoÄŸazı (batısı) yaklaÅŸma sularında ve 28 Mart’ta İğneada açıklarında tespit edilen toplam 2 adet mayın SAS timlerimizce etkisiz hale getirilmiÅŸtir. Ayrıca Romanya tarafından da Köstence açıklarında bir adet mayın tespit ve imha edilmiÅŸtir. Sürüklenen mayın tehlikesini bertaraf etmek maksadıyla Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından Romanya ve Bulgaristan Deniz Kuvvetleri dahil olmak üzere ilgili tüm kurum ve kuruluÅŸlar ile koordineli olarak gerekli tedbirlerin alınmasına devam edilmektedir.”
“Bakan Akar, ilk günden itibaren Rus ve Ukraynalı mevkidaÅŸlarıyla görüşmeler yaptı”
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın, ilk günden itibaren Rus ve Ukraynalı mevkidaÅŸlarıyla görüşmeler yaptığını, NATO baÄŸlamında da 16 Mart’ta icra edilen Savunma Bakanları OlaÄŸanüstü Toplantısı’na katıldığını belirten Kara, Bakan Akar’ın, ABD, İngiltere, Fransa, Hollanda, Gürcistan, Kanada, Yunanistan ve Letonyalı mevkidaÅŸlarıyla da gerçekleÅŸtirdiÄŸi olumlu ve yapıcı görüşmelerde problemlerin diyalog ve barışçıl yöntemlerle çözülmesi gerektiÄŸine vurgu yapıldığını aktardı.
Türkiye’nin, bölge ve dünya barışı için sorunların her zaman diyalogla çözümünden yana olduÄŸunu ifade eden Kara, “Ülkemiz, içinde bulunulan güvenlik ortamında da barışın acilen ve yeniden tesisi için elinden geleni yapmaya devam etmektedir.” diye konuÅŸtu.
Türkiye’nin 2022 yılında bir kara tugayı ile NATO’nun İlk Müteakip Kuvvetler Grubu (IFFG-İnitial Following Forces Group) sorumluluÄŸunu üstlendiÄŸini söyleyen Kara, “Karadeniz’in yanı sıra Balkanlar’daki ülkelerin istikrar, siyasi birlik ve toprak bütünlüğü ülkemiz için olduÄŸu kadar bölge barışı ve huzuru için de önemlidir. Bu kapsamda baÅŸta Kosova ve Bosna-Hersek olmak üzere tüm Balkan ülkelerinin birlik ve bütünlük içinde mevcudiyetini sürdürmesini istiyoruz. Ülkemiz, NATO’ya katıldığı 1952 yılından bu yana üstlenmiÅŸ olduÄŸu tüm görev ve misyonları baÅŸarıyla yerine getirmeye, NATO’nun aktif ve yapıcı bir üyesi olmaya devam edecektir.” ifadelerini kullandı.
– FETÖ ile mücadele
Bakanlığın tüm birimlerinin gerekli hassasiyeti göstererek yeni bilgi, belge ve veriler ışığında FETÖ ile mücadelesini kararlılıkla sürdürdüğünü belirten Kara, “15 Temmuz 2016’dan bugüne kadar 24 bin 339 personel ihraç edilmiÅŸtir. 1079 personel hakkında ise idari süreç devam etmektedir. 1 Ocak-25 Mart 2022 tarihlerinde 268 personel ihraç edilmiÅŸ, 154 emekli personelin rütbeleri geri alınmış, 127 personel göreve iade edilmiÅŸ, 12 emekli personelin rütbesi/unvanı iade edilmiÅŸtir.” dedi.
“Çalışmalar bu yönde ilerliyor”
Öte yandan Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, son dönemde Fransa ile ilişkilere işaret edilerek SAMP-T ortak üretimine yönelik gelişmelere ilişkin soru üzerine, taraflarla uzun süreli SAMP-T konusunda çalışmalar yapıldığını söyledi.
SAMP-T konusundaki çalışmaların kaldığı yerden devam etmesinin doÄŸal olduÄŸunu dile getiren kaynaklar, Türkiye’nin hava savunma sistemi ihtiyacına dikkati çekti.
Milli imkanlarla üretimin yanı sıra tedarik prensipleri kapsamında bu konudaki çalışmaların devam ettiÄŸini aktaran kaynaklar, “Önümüzdeki dönemde de çalışmalarımız ülkemizin hak, alaka ve menfaatleri için uygun ve faydalı çözüme odaklanacak ÅŸekilde devam edecek. Çalışmalar ve görüşmeler de bu yönde ilerliyor” ifadelerini kullandı.
Fransa ve Türkiye askeri heyetlerinin gerçekleÅŸtirdikleri görüşmeye iliÅŸkin soruya da kaynaklar, “Görüşmelerde hem mevcut geliÅŸmeler hem ikili iliÅŸkiler detaylı ÅŸekilde ele alındı. Önümüzdeki dönemde birlikte ne gibi çalışmalar yapılabileceÄŸine iliÅŸkin fikir alışveriÅŸinde bulunuldu” dedi.
“Kimse zarar görmeden bu tehlikenin bertaraf edilmesine odaklanıyoruz”
Bakanlık kaynakları, çeÅŸitli sorular üzerine Karadeniz’deki mayın tehlikesine iliÅŸkin de deÄŸerlendirmede bulundu.
Mayınları “hasmın belli bölgelere gemilerini getirmemesi için denize döşenen patlayıcılar” olarak tanımlayan Bakanlık kaynakları, “İki tip deniz mayınından bahsedilebilir. Bunlardan birincisi dip, diÄŸeri ise demirli mayındır. Dip mayını tamamıyla denizin dibine dökülürken demirli mayın belli bir ağırlıkla atılan patlayıcılardır. Demirli mayınlar bazen düzgün dökülmemesi veya meteorolojik ÅŸartlar gibi dış etkenlerle demirlerinden veya tellerinden kurtularak akıntı, rüzgar ve dalgaya tabi olarak hareket etmeye baÅŸlar. Bunlar ‘serseri/sürüklenen mayın’ olarak nitelendirilir.” ÅŸeklindeki teknik bilgiyi paylaÅŸtı.
Çatışmaların baÅŸlamasının ardından Ukrayna’nın denizcilere yaptığı ilanlarla belli bölgeleri mayınladığını duyurduÄŸunu belirten kaynaklar, daha sonra Rusya’nın da mesajla Ukrayna’nın döktüğü mayınların bir kısmının donanımlarından koparak “serseri mayın” olabileceÄŸini ifade ettiÄŸini hatırlattı.
Sonraki süreçte Deniz Kuvvetleri Komutanlığının NOTMAR yayımlayarak sürüklenen mayın riskine karşı Karadeniz’de seyir yapan tüm gemileri uyardığını kaydeden kaynaklar, “NOTMAR ile birlikte Deniz Kuvvetlerimiz, Karadeniz’deki keÅŸif ve gözetleme faaliyetlerini artırdı.” diye konuÅŸtu.
26 Mart’ta Garipçe, 28 Mart’ta ise İğneada açıklarında tespit edilen iki mayını hatırlatan kaynaklar, “Söz konusu iki mayın, müteakip incelemelerde ihtiyaç duyulacak bilgilerin alınmasının ardından SAS timleri tarafından emniyetli ÅŸekilde imha edildi. Tespit edilen mayınlara yönelik incelemeler hiçbir ihtimal göz ardı edilmeksizin her yönüyle devam ediyor. Bu konuda kesin sonuçlara ulaÅŸmadan herhangi bir açıklama yapmanın doÄŸru olmayacağını düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Gerekli her türlü tedbir alındı”
Sürüklenen mayın tehdidine karşı alınan tedbirlere de dikkati çeken kaynaklar, şu açıklamalarda bulundu:
“Milli Savunma Bakanlığı olarak kimse zarar görmeden bu tehlikenin bertaraf edilmesine odaklanıyoruz. Bu kapsamda Karadeniz’de deniz karakol uçağı, helikopter, İHA ile havadan, mayın avlama gemisi ve karakol gemileri ile denizden olmak üzere Sahil Güvenlik Komutanlığı ve diÄŸer kurumlarla koordineli olarak mayın gözetleme faaliyetlerimiz devam ediyor. Mayın tespiti halinde imha etmek üzere SAS timlerimiz ise yüksek hazırlık durumuna geçirildi. DiÄŸer taraftan sürüklenen mayın tehlikesini bertaraf etmek maksadıyla Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından Romanya ve Bulgaristan Deniz Kuvvetleri dahil olmak üzere ilgili tüm kurum ve kuruluÅŸlar ile koordineli olarak gerekli tedbirlerin alınmasına devam ediliyor. Biz Karadeniz’de problemlerin bölgesel sahiplik ilkesi kapsamında kıyıdaÅŸ ülkelerin iÅŸ birliÄŸi ve koordinasyonu içinde çözümünden yana olduÄŸumuzu her zaman ifade ettik. Åžu aÅŸamada hem bizim hem kıyıdaÅŸ ülkelerin imkanlarının bu sorunu çözmeye yeterli olduÄŸunu deÄŸerlendiriyoruz. ”
Karadeniz’de sürüklenen mayınlara yönelik çeÅŸitli sayıların ortaya atıldığı belirtilerek bununla ilgili tam sayının sorulması üzerine kaynaklar, “Bu konuda telaffuz edilen rakamlara çok itibar etmemek gerekir çünkü mevcut durum çerçevesinde saÄŸlıklı bir rakama ulaÅŸmak mümkün gözükmüyor.” yanıtını verdi.
Kaynak: AA