Narin’i arama çalışmalarının “asılsız ihbarlar ve yanlış ifadelerle sekteye uÄŸratıldığı” mahkeme kararında

Narin'i arama çalışmalarının "asılsız ihbarlar ve yanlış ifadelerle sekteye uğratıldığı" mahkeme kararında
Diyarbakır’da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ı arama çalışmalarının “asılsız ihbarlarla ve yanlış ifadelerle sekteye uÄŸratılmaya çalışıldığı” sulh ceza hakimliÄŸinin tutuklama gerekçesinde kayıtlara geçti.
Merkez BaÄŸlar ilçesinin TavÅŸantepe Mahallesi’nde 21 AÄŸustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de EÄŸertutmaz Deresi’nde cansız bedeni bulunan Narin Güran’ın öldürülmesine iliÅŸkin Diyarbakır Cumhuriyet BaÅŸsavcılığınca yürütülen soruÅŸturma sürüyor.
Soruşturma kapsamında tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldıktan sonra savcılığın talebi üzerine yeniden gözaltına alınan R.A. çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklandı.
Narin Güran’ın tutuklu amcası Salim Güran’ın işçisi olduÄŸu öğrenilen 15 yaşındaki suça sürüklenen çocuk R.A, savcılıktaki ifadesinde, olay günü sabah 05.00-06.00 gibi uyandığını, o gün sondajın başında uyuduÄŸunu, aÅŸağı tarlanın ardından yukarı tarlanın da suyunu deÄŸiÅŸtirdiklerini, Salim Güran’ın yukarı tarlaya geldiÄŸini belirtti.
Sondajın başında kahvaltı yaptıklarını, Salim Güran’ın 1,5-2 saat yanlarında kaldığını, Güran’ın saat kaçta yanlarından ayrıldığını hatırlamadığını savunan R.A, şöyle devam etti:
“Babam 13.00 sıralarında diÄŸer tarlalarda çalışan işçileri almaya gitti. Sonra saat 14.00-15.00 sıralarında muhtar (Salim Güran) tekrar yanıma geldi ve babamın nerede olduÄŸunu sordu. Ben de ‘İşçileri almaya gitti’ dedim. Yanımda babamı arayıp ‘Neredesin?’ diye sordu. Saat kaçta aradığını hatırlamıyorum. Babam da, ‘İşçileri dağıtıyordum’ dedi. Bu görüşmeden sonra muhtar yanımda oturdu. Birkaç dakika sonra muhtar tekrardan babamı aradı ve yine ‘Neredesin?’ diye sordu. Babam da ‘Köyde yemek yiyorum’ dedi. Bu sırada muhtarla çay içiyorduk. 16.00-16.30 sıralarında babam da geldi, bizimle çay içmeye baÅŸladı. Babam aÅŸağı tarlaya 16.00-16.30 sıralarında gitti. Ben muhtar ile yukarı tarlada kaldım. Ben bulaşıkları yıkıyordum. 5-10 dakika muhtar burada oturduktan sonra bana ‘Ben eve gidip üstümü deÄŸiÅŸtirip geleceÄŸim.’ dedi.
Muhtar yanımdan ayrılmasından sonra ben de suyu deÄŸiÅŸtirmeye gittim. Muhtar saatini hatırlamadığım zaman diliminde yanımdan ayrılmıştı. 5-10 dakika içinde ben suyu deÄŸiÅŸtirene kadar muhtar tekrardan sondajın başına gelmiÅŸti. Bir süre sonra babam da aÅŸağı tarla suyunu deÄŸiÅŸtirip geldi. AkÅŸam yemeÄŸini hazırlayıp yedik. Muhtar hiç yanımızdan gitmedi, hep beraber oturduk. Sadece 5-10 dakikalığına muhtar üzerini deÄŸiÅŸtirip gelmiÅŸti. Muhtar akÅŸam yemeÄŸinden sonra bizimle otururken telefonu çaldı. Telefon görüşmesinde muhtara Narin Güran’ın kaybolduÄŸu bildirildi. Bu ÅŸekilde Narin’in kaybolduÄŸunu öğrendik. Salim Güran üstünü deÄŸiÅŸtirmek dışında saat 14.00’ten sonra yanımdan ayrılmadı. Tarladan da ayrılmadık.”
Savcılıkta, tutuklu amca Salim Güran’ın olay günü öğleden sonraya iliÅŸkin “R.A ile kanal bölgesine geldik. Kayınbabama ait çiftliÄŸe gittik, bu çiftlikte pislikler kanala akıtılıyor, bu sebeple fıskiyeler tıkanıyor, M. de oradaydı, çiftlikte bize kazma kürek getirdiler, saati hatırlamıyorum, M. ile birlikte kazdık, hanımı bize çay getirdi, epey burada kaldık, kazma kürek ile hat açtık, çayımızı içtikten sonra R.A. ile tekrardan tarlaya döndük.” beyanı hatırlatılarak, “Salim Güran ile sizin ifadeniz arasındaki çeliÅŸkiye iliÅŸkin beyanınız nedir?” sorulması üzeri R.A, “Bu çeliÅŸkiye iliÅŸkin söyleyecek bir ÅŸeyim yoktur.” dedi.
Salim Güran ile 21 AÄŸustos’ta saat 08.33, 15.52, 18.37, 18.51, 18.52, 18.54’te yaptığı görüşmelerin içeriÄŸinin sorulması üzerine R.A, hiçbir konuÅŸmayı hatırlamadığını iddia etti.
Tutuklu amcanın eÅŸinin ifadesinde “Salim ile 14.30’da eve geldiklerini, evde beraber yemek yediklerini, Salim’in bir süre evde dinlendiÄŸini, bir süre sonra evden ayrıldığını” söylediÄŸi, Salim Güran’ın da “evden sonra H.G’nin evine gittiÄŸini, sonra sondajın oradaki tarlaya geçtiÄŸini” anlattığı hatırlatılan R.A, “Bu çeliÅŸkilere diyecek bir ÅŸeyim yoktur.” ifadesini kullandı.
Cep telefonlarının imaj çalışması
R.A’ya savcılıkta, “Cep telefonlarında yapılan imaj çalışmasında Salim ile aralarında yapılan görüşmede Salim’in ‘O sondaki köşede bir ÅŸeyin düşmüş ha, sana ait bir ÅŸey sondaki yamaçta, yamacın köşesi taÅŸ’ ÅŸeklinde mesajına karşılık sizin ise ‘eeee’ diye cevap verdiÄŸiniz, Salim’in de, ‘Biri yerde’ ÅŸeklinde cevap verdiÄŸi, sizin de tekrar, ‘tamam henüz bende deÄŸil/tamam daha ölmemiÅŸ’ diye cevap verdiÄŸiniz bu konuÅŸmaya iliÅŸkin diyecekleriniz nelerdir?” sorusu da yöneltildi. R.A, soruya “Valla ben böyle bir ÅŸey hatırlamıyorum.” yanıtını verdi.
Salim Güran’ın pamuk tarlasındaki kurtlanmayla ilgili M.Åž.G. ile görüştüğünü, tarlaya gittiÄŸini beyan ettiÄŸinin anımsatılması, kendisinin ise tarladan ayrılmadıklarını söylemesiyle ortaya çıkan çeliÅŸkinin sorulması üzerine R.A, “Hatırladığım pamuk kurtlanması olayı olay günü gerçekleÅŸmemiÅŸti.” dedi.
Salim Güran’ın, “R.A’nın kız kardeÅŸlerini tarladan köylerine götürdüğü” yönündeki ifadesine iliÅŸkin soruya karşılık da R.A, “21 AÄŸustos 2024 tarihinden 1 veya 2 gün önce kız kardeÅŸlerim tarlaya gelmiÅŸlerdi. Onları Salim arabası ile köye götürmüştü ancak olay günü kardeÅŸlerim tarlaya gelmemiÅŸtir.” ifadesini kullandı.
R.A, savcılıktaki sorgusunda, soruÅŸturma kapsamında tutuklu olan Nevzat Bahtiyar’ı tanımadığını, o köyde sadece muhtarı tanıdığını belirtti.
Nevzat Bahtiyar’ın ifadeleri de sorulan R.A, “Bu hususta diyecek hiçbir ÅŸeyim yoktur. Konu ile ilgili bilgim yoktur.” dedi.
“Tüm bu çeliÅŸkiler ışığında neden Salim Güran isimli kiÅŸiyi korumaya çalıştığı”na iliÅŸkin soru yöneltilmesi üzerine de R.A, “Ben Salim’i korumuyorum, Salim saat 14.00’ten sonra kıyafet deÄŸiÅŸtirmek için gitmesi dışında yanımdan ayrılmadı. Beyanım bundan ibarettir. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum, suçsuzum.” beyanında bulundu.
Kararda Narin’i arama çalışmalarına iliÅŸkin detaylar yer aldı
R.A. sevk edildiği nöbetçi sulh ceza hakimliğindeki ifadesinde de savcılıktaki beyanlarını tekrar etti.
Salim Güran’ın olay günü tarlada olduÄŸu saatlerle alakalı beyanlarının dosyadaki hiçbir delille tam olarak örtüşmediÄŸi konusunun hatırlatılması üzerine R.A, “Salim Güran belirttiÄŸim saatlerde tarlada benim yanımdaydı, hatırladığım kadarıyla sabah 08.00’den itibaren 1-1,5 saat yanımızdaydı, daha sonra yanımızdan ayrıldı, 14.00-14.30 arası geldi, ondan sonra yanımızda Narin’in kaybolduÄŸu haberini alana kadar kaldı, bu sürede bir defa üstünü deÄŸiÅŸtirmek için yanımızdan ayrıldı.” dedi.
Tutuklulardan Birsen Güran’ın 12 Eylül 2024 tarihli beyanlarının hatırlatılması üzerine R.A, “Kimse ifadelerimi ne ÅŸekilde vereceÄŸim hususunda bana baskı yapmadı. Beni kimse tehdit etmiyor, Salim Güran’dan korkacağım herhangi bir durum yoktur.” diye konuÅŸtu.
Hakimlik, R.A’nın tutuklanma gerekçesinde ÅŸu ifadelere yer verdi:
“Suça sürüklenen çocuk R.A’nın üzerine atılı ‘ÇocuÄŸu Kasten Öldürmek’ suçunu iÅŸlediÄŸine dair, 21 AÄŸustos 2024 günü kaybolan maktul Narin Güran’ı bulmak için gerçekleÅŸtirilen arama kurtarma çalışmalarının bir kısım ÅŸahısların hedef saptırma maksatlı suni ihbarlarıyla ve dikkat dağıtıcı eylemleriyle akamete uÄŸratılmaya çalışıldığı, buna göre dosyadaki JASAT tutanağına göre, ‘Suriyelilerin kaldığı çadıra yakın bir konumda terlik bulunduÄŸu’ iddia edilerek jandarma personelinin bu kısma yönlendirilmeye çalışıldığı, köyde yangın çıkarıldığı, arama kurtarma çalışmaları esnasında olaÄŸan dışı elektrik kesintilerinin yaÅŸandığı, iki ÅŸahsın bir kız çocuÄŸunu köyün üst tarafına götürdüğü ÅŸeklindeki ihbarda bulunulduÄŸu, yanlış ifadelerle güvenlik birimlerinin yanlış yönlendirildiÄŸi, bu gibi eylemlerle jandarma personelinin EÄŸertutmaz Deresi’nden uzaklaÅŸtırılmaya çalışıldığı, bu eylemlerin bir kısmının Güran ailesinin bazı üyeleri tarafından yapıldığı, Diyarbakır 4. Sulh Ceza HakimliÄŸi’nin 13 Eylül 2024 tarihli kararıyla bir kısım şüphelilerin tutuklanmasına karar verildiÄŸi, R.A’nın şüpheli Salim Güran’ın tarlada olduÄŸu saatlerle alakalı beyanlarının dosyadaki HTS kayıtlarıyla, diÄŸer şüpheli beyanlarıyla ve dahi şüpheli Salim Güran’ın kendi beyanlarıyla çeliÅŸtiÄŸi, soruÅŸturmanın henüz tamamlanmadığı, taraflar üzerinde baskı kurulma ihtimalinin eldeki dosya bakımından somut olarak varlığı ve dosyadaki diÄŸer tüm belgeler birlikte deÄŸerlendirildiÄŸinde, Avrupa İnsan Hakları SözleÅŸmesinin 5. maddesinde öngörülen geçerli şüphe sebeplerinin, 1982 Anayasası’nın 19. maddesinde belirtilen kuvvetli belirtinin ve CMK’nın 100/1 maddesinde öngörülen kuvvetli suç şüphesini gösterir somut delillerin mevcut olduÄŸu, müsnet suç için kanunda öngörülen cezanın alt ve üst sınırı, müsnet suçun CMK 100/3 maddesinde belirtilen katalog suçlardan oluÅŸu, delilerin tamamen toplanmamış olması, verilmesi beklenen cezaya göre R.A’nın kaçma ihtimalinin kuvvetle muhtemel olduÄŸuna dair kanaat ve tutuklama tedbirinin ölçülü olması, bu safhada adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı anlaşıldığından R.A’nın CMK 100 ve devamı maddeleri gereÄŸince tutuklanmasına karar verildi.”
Kaynak: AA