Oktay: Enflasyonun kalıcı olarak düşük ve tek haneli seviyelere indirilmesi temel hedefimiz
CumhurbaÅŸkanı Yardımcısı Oktay, “Yeni Ekonomi Programında öngörülen politikaların hayata geçirilmesiyle, enflasyonun kalıcı olarak düşük ve tek haneli seviyelere indirilmesi temel hedeflerimizdendir.” dedi.
Meclis Genel Kurulunda, 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi görüşmelerine başlandı.
Genel Kurul, TBMM Başkanı Mustafa Şentop başkanlığında toplandı.
CumhurbaÅŸkanı Yardımcısı Fuat Oktay, 2021 yılı bütçesine iliÅŸkin yaptığı sunumda, bütçeye iliÅŸkin müzakerelerin bugün itibarıyla baÅŸladığını belirterek, “Milli iradenin tecelligahı olan TBMM’de yaptığımız bütçe görüşmeleri, yürütme erkinin demokratik yollardan denetlenmesine zemin oluÅŸturmaktadır. CumhurbaÅŸkanlığı Kabinesi tarafından yapılacak icraatların yol haritası olan bütçe teklifimiz, milletimize en iyi kamu hizmetlerini en etkin ÅŸekilde ulaÅŸtırma vizyonumuz yönünde hazırlanmıştır.” ifadesini kullandı.
Bütçenin, CumhurbaÅŸkanlığı Hükümet Sistemi’nin 3. bütçesi olarak sistemin getirdiÄŸi esneklik ve dinamizmin avantajlarını taşıdığını vurgulayan Oktay, “Bütçemiz, eÄŸitim, saÄŸlık, adalet ve güvenlik baÅŸta olmak üzere enerjiden tarıma, ulaÅŸtırmadan sanayiye CumhurbaÅŸkanımız liderliÄŸinde her alanda elde ettiÄŸimiz kazanımları daha da yükseltecek somut ve orta vadeli hedeflerimizin dayanağını oluÅŸturmaktadır.” diye konuÅŸtu.
2021 Yılı Bütçesi’nin temel misyonunun yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına baÄŸlı olarak ortaya çıkan küresel yeniden yapılanma sürecinde Türkiye ekonomisinin saÄŸlam ve öngörülebilir adımlarla ilerlemesini temin etmek olduÄŸunun altını çizen Oktay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu çerçevede bütçemizin hedefi; yeni normalde ülkemizin küresel ölçekte hak ettiÄŸi yeri almasıdır. Türkiye’nin kalkınma sütunlarını oluÅŸturan alanlarda saÄŸlanan ilerleme, Türkiye sevdamızın, büyük bir gayretin ve emeÄŸin sonucudur. CumhurbaÅŸkanımızın BaÅŸbakanlık dönemi de dahil olmak üzere, hükümet programlarıyla, kalkınma planlarıyla, konu bazlı strateji belgeleri ve eylem planlarıyla, CumhurbaÅŸkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiÅŸle birlikte cumhurbaÅŸkanlığı programı ve 180 günlük ilerleme planlarıyla her bir adım üzerinde titizlikle çalışılmış ve uygulanmıştır. 2023, 2053 ve 2071 gibi gelecek tasavvurlarımız, ilmek ilmek örülmüş, hem merkezde hem yerelde vatandaÅŸa dokunan ve Türkiye’yi ilerleten kamu hizmetleri, dev eserler ve sürdürülebilir politikalar hayata geçirilmiÅŸtir.
2021 yılı bütçemiz, saÄŸladığımız ilerlemeleri daha da öteye taşıyacak, her bir vatandaşımızın beklentisi, talepleri ve hayalleri doÄŸrultusunda yeni baÅŸarı hikayelerimizin dayanağını oluÅŸturacaktır. GeçmiÅŸteki bütçelerimizde olduÄŸu gibi bu bütçemiz de alın teriyle deÄŸer üreten işçilerimizin, ekonomiye bereket katan esnafımızın, iÅŸ insanlarımızın, çiftçimizin ve tüm giriÅŸimcilerimizin bütçesidir. YaÅŸadığımız salgın döneminde evlerinden, ailelerinden uzak fedakarca çalışan saÄŸlık çalışanlarımızın, evlerini birer sınıfa dönüştüren öğretmenlerimizin ve vefa gruplarında büyüklerimizin yardımına koÅŸan emniyet güçlerimizin bütçesidir. Ekonomik belirsizliklere salgının oluÅŸturduÄŸu ÅŸoklar eklenmiÅŸken ‘Biz Bize Yeteriz’ diyerek 83 milyon tek yürek kenetlenmiÅŸ alicenap milletimizin bütçesidir. 2021 bütçesi, terörü kaynağında kurutmuÅŸ, her bir köşesinde huzuru ve güveni tesis etmiÅŸ Türkiye’nin bütçesidir. Yerli, milli imkanlarla geliÅŸtirdiÄŸi savunma sanayii ürünleriyle Karabağ’ın 44 günde özgürlüğe kavuÅŸmasına en güçlü katkıyı veren, 45 günde sıfırdan hastaneler inÅŸa eden, 4. Ulusal Antarktika Bilim Seferi’ni 30 günde tamamlayan Türkiye’nin bütçesidir.”
2021 bütçesinin, “e-Devlet Dijital Türkiye” çalışmalarıyla kamu hizmetlerinde çaÄŸ atlayan, “TÃœRKSAT Uydu” projeleriyle çıtayı uzaya taşıyan Türkiye’nin bütçesi olduÄŸuna dikkati çeken Oktay, “Bütçemiz, toplumsal hayatta her geçen gün daha da güçlenen kadınlarımız, ülkemizin en önemli zenginliÄŸi olan gençlerimiz ve öğrencilerimiz için daha müreffeh yarınları hedeflemektedir. Salgın ÅŸartlarında kamu, özel sektör ve üniversite elbirliÄŸiyle ihtiyaç halinde 15 günde solunum cihazı üretebilen, iç talebi karşılamanın yanı sıra tüm dünyaya yardım eli uzatabilen ve aynı anda DoÄŸu Akdeniz’de, Suriye’de, Libya’da hakkaniyet mücadelesini sürdüren Türkiye için zor diye bir ÅŸey yoktur. Her zaman söylüyoruz; imkansız ise sadece zaman alır. Ä°ÅŸte bu bütçemizle imkansız görülen atılımları mümkün hale getirecek, zor denilen yatırımları birlik ve beraberlik ruhuyla kolaylaÅŸtıracak ve hayata geçireceÄŸiz.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
2021 bütçesiyle Türkiye’yi hedefleri doÄŸrultusunda daha da büyütmek, geliÅŸtirmek ve kalkındırmak için çalışacaklarını ifade eden Oktay, “Bütçemiz AK Parti Hükümetleri döneminde hazırlanan geçmiÅŸ 18 bütçe gibi Türkiye’nin baÅŸarı hikayelerine ve muzaffer çıktığı mücadelelere dayanak oluÅŸturacaktır. Önümüzdeki yıl çalışmalarımızda yine vitesi daha da yükseltecek, milletimizle omuz omuza daha nice baÅŸarıya hep birlikte yine imza atacağız.” dedi.
Oktay, Performans Esaslı Program Bütçe Sistemi’ne göre hazırladıkları 2021 yılı bütçesinin, toplumun ihtiyaç ve beklentilerinin bütçede daha isabetli bir ÅŸekilde yer alması, kamu kaynakları ile kamu hizmetleri arasında baÄŸ kurulması ve harcama önceliÄŸi geliÅŸtirilmesine imkan tanıyan, kamu mali yönetimini güçlendiren bir yapıya sahip olduÄŸunu söyledi. Fuat Oktay, şöyle devam ettÄ°:
“Performans esaslı program bütçeye geçilmesi ile bütçenin girdilerden ziyade çıktı ve sonuç odaklı bir yaklaşımla hazırlanması, uygulanması, izlenmesi ve deÄŸerlendirilmesi; ayrıca bütçenin daha sade ve anlaşılır hale gelmesi saÄŸlanmıştır. Bütçemiz, Yeni Ekonomi Programı hedefleri ile uyumlu olarak hem yatırım ve istihdamın artırılmasını hem de enflasyon ve cari açığın azaltılmasını amaçlayan ayrıca Kovid-19 salgınıyla mücadelemizi destekleyecek nitelikte iÅŸlevsel bir bütçedir.”
Dünya ekonomisi
Dünya ekonomisindeki geliÅŸmelere deÄŸinen Oktay, “Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını sebebiyle belirsizliÄŸin üst seviyede olduÄŸu, zor bir süreçten geçmekteyiz.” ifadesini kullandı.
Salgının, toplumları birçok yönden derinden etkilerken küresel ekonomide yakın tarihin en ciddi ekonomik şokunun yaşandığına işaret eden Oktay, şunları söyledi:
“Gerek üretim gerekse tüketimin aynı anda düştüğü bu süreçte dünyada milyonlarca kiÅŸi iÅŸsiz kalmış ve alınan tüm önlemlere raÄŸmen ortaya çıkan tahribatta hala sürmektedir. Uluslararası Para Fonunun Ekim ayı Küresel Ekonomik Görünüm Raporu’na göre, dünya ekonomisinin bu yıl yüzde 4,4 oranında daralması beklenmektedir. Bu oran, 2009 küresel krizinden bu yana dünya ekonomisindeki en derin daralma olarak dikkat çekmektedir. Bütçemizi Kovid-19 salgınının küresel anlamda ekonomik ve sosyal hayatı olumsuz etkilediÄŸi, risklerin ve belirsizliklerin sürdüğü bu zorlu ortamda hazırladık.
2019 yılında ABD ve Çin arasındaki ticaret savaÅŸları, Avro Bölgesi’nde genele yaygın zayıf performans, Brexit’e iliÅŸkin belirsizlikler, Çin’deki sıkı kredi politikalarıyla azalan yatırımlar, ABD baÅŸta olmak üzere geliÅŸmiÅŸ ülkelerdeki parasal normalleÅŸme ve azalan küresel talep ve güven, küresel büyüme ve ticaret hacminin yavaÅŸlamasına sebep olmuÅŸtur. 2020 yılında halihazırda yavaÅŸlayan bir küresel ekonomi ile girilirken, ortaya çıkan Kovid-19 salgınına karşı alınan önlemler ve kısıtlama tedbirleri neticesinde hem üretimde hem de talepte küresel ölçekte tarihi gerilemeler kaydedilmiÅŸtir. Salgının etkileriyle 2020 yılının ikinci çeyreÄŸinde ekonomilerde kayda deÄŸer biçimde küçülmeler gözlemlenmiÅŸ, büyük istihdam kayıpları yaÅŸanmıştır. Bu dönemde sanayi üretimi ve ticaret hacmi sert bir biçimde gerilemiÅŸ, perakende satışlarda düşüş gözlenmiÅŸtir. Salgının hızla yayılması ABD, Ä°talya, Ä°spanya, Ä°ngiltere gibi büyük ekonomilerin de arasında olduÄŸu birçok ülkenin saÄŸlık sistemleri üzerinde yıkıcı etkiler bırakırken baÅŸta hizmetler sektörü olmak üzere ekonominin önemli alanlarında ciddi hasarlara neden olmuÅŸtur. Özellikle turizm ve ulaÅŸtırma sektörleri bu süreçte ağır darbe almıştır. Yine bu süreçte sermaye akımları geliÅŸmekte olan ülkeler aleyhine bozulurken, bahse konu ülke para birimleri deÄŸer kaybetmiÅŸtir.
Uluslararası Para Fonunun Ekim ayı raporuna göre, geliÅŸmiÅŸ ekonomilerde ekonomik daralmanın bu yıl yüzde 5,8 oranında olması ve 2021 yılında ise iktisadi faaliyette tekrar toparlanma yaÅŸanması ile yüzde 3,9 oranında büyüme kaydedilmesi beklenmektedir.”
2019 yılında yüzde 3,7 oranında büyüyen gelişmekte olan ekonomilerin salgın kaynaklı olarak 2020 yılında yüzde 3,3 küçülmesinin öngörüldüğünü ifade eden Oktay, söz konusu ülke grubunun büyümesinin 2021 yılında tekrar yüzde 6 seviyesine çıkacağının düşünüldüğünü dile getirdi.
Salgından olumsuz etkilenen kesimleri desteklemek amacıyla hayata geçirilen tedbir ve mali destek paketleri ile ülkelerin normalleÅŸme adımlarının etkisiyle 2020 yılının mayıs ayından itibaren küresel ekonomik aktivitede bir miktar toparlanma gerçekleÅŸmesine raÄŸmen aÅŸağı yönlü risklerin varlığını koruduÄŸuna iÅŸaret eden Oktay, “Halihazırda aşılama çalışmalarının henüz baÅŸlangıç döneminde olması, ülkelerin uyguladığı geniÅŸletici para ve maliye politikaları, iktisadi faaliyetteki toparlanma ve baz etkisi ile birlikte 2021 yılında küresel büyümenin yüzde 5,2 oranında gerçekleÅŸeceÄŸi tahmin edilmektedir.” dedi.
2019 yılında işsizlik oranının küresel düzeyde yüzde 5,4 olarak gerçekleştiğini dile getiren Oktay, koronavirüs salgınının istihdam üzerindeki olumsuz etkilerini sınırlandırmak amacıyla hükümetler tarafından tedbir paketleri hayata geçirilmiş olsa da işsizlik oranlarında küresel ölçekte kayda değer artışlar gözlemlendiğini belirtti.
Söz konusu istihdam kayıplarının özellikle hizmetler sektöründe yoÄŸun olarak hissedildiÄŸine iÅŸaret eden Oktay, “Zayıf küresel faaliyetin arz kapasitelerindeki kalıcı hasarlara, üretken sermaye kaybına ve doÄŸal iÅŸsizlik oranında uzun süreli artışa yol açabileceÄŸi deÄŸerlendirilmektedir.” açıklamasını yaptı.
2019 yılında geliÅŸmiÅŸ ekonomilerde yüzde 1,4 olarak gerçekleÅŸen yıllık ortalama enflasyonun 2020 yılında yüzde 0,8 oranında gerçekleÅŸmesinin tahmin edildiÄŸini anımsatan Oktay, “2019 yılında yüzde 5,1 seviyesindeki geliÅŸmekte olan ekonomilerin enflasyon oranının ise 2020 yılında yüzde 5 olarak gerçekleÅŸmesi öngörülmektedir. Brent petrol fiyatları 2020 yılına varil başına 70 dolar seviyesinden baÅŸlamasına raÄŸmen oldukça düşük seviyelere geriledikten sonra 40-50 dolar bandına yerleÅŸmiÅŸtir. Önümüzdeki dönemde, petrol fiyatlarının belirli bir süre daha bu seviyelerde kalması öngörülmektedir.” diye konuÅŸtu.
Salgın nedeniyle vergi gelirlerindeki düşük seyir ile baÅŸta saÄŸlık harcamaları ve geniÅŸ çaplı mali destek paketleri nedeniyle gider artışlarının, kamu maliyesi üzerindeki baskıyı artırdığına dikkati çeken CumhurbaÅŸkanı Yardımcısı Oktay, “Bu kapsamda, dünya genelinde artış eÄŸilimine giren borç stoku da kamu maliyesinin sürdürülebilirliÄŸini tehdit etmeye baÅŸlamıştır. Gelinen bu noktada, önümüzdeki dönemde salgının seyri, baÅŸta turizm gelirleri olmak üzere hizmet gelirlerinin ne zaman toparlanacağının net olarak tahmin edilememesi, tedarik zincirlerinin bozulması, emtia fiyatlarındaki dalgalanmalar ve jeopolitik gerginlikler küresel ekonominin temel risk kaynaklarını oluÅŸturmaktadır. Buna karşın, aşı ve tedavi çalışmalarında sona yaklaşılmış olması ve geniÅŸlemeci mali tedbirlerin 2021 yılına uzatılmasının küresel düzeyde riskleri azaltabilecek unsurlar olduÄŸu düşünülmektedir.” ifadesini kullandı.
Türkiye ekonomisi
Türkiye ekonomisindeki gelişmelere değinen Oktay, Türkiye ekonomisinin dengelenme sürecinin ardından, 2019’un son çeyreğindeki yüzde 6,4 oranında güçlü bir büyüme performansının etkisiyle yılın tamamında yüzde 0,9 oranında büyüyerek küresel kriz sonrasındaki kesintisiz yıllık büyüme eğilimini sürdürdüğü bilgisini verdi.
Fuat Oktay, şunları kaydetti:
“2020 yılının ilk çeyreÄŸinde birçok ülkeden pozitif ayrışarak yüzde 4,5 oranında büyüme kaydedilmesine karşın, salgının tüketici davranışı üzerindeki etkileri ve salgının yayılmasına engel olmak için alınan önlemlerin ekonomik faaliyeti sınırlandırması, ayrıca salgına baÄŸlı olarak dış talepteki daralma sonucunda net mal ve hizmet ihracatındaki gerileme nedeniyle yılın ikinci çeyreÄŸinde Türkiye ekonomisi yüzde 9,9 oranında daralmıştır.
Haziran ayından itibaren vaka sayılarındaki düşüşle birlikte salgın çerçevesinde getirilen kısıtlamalar hafifletilmiÅŸ, üçüncü çeyrek itibarıyla ekonomi hızlı bir toparlanma sürecine girmiÅŸtir. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış Gayri Safi Yurtiçi Hasıla yılın üçüncü çeyreÄŸinde, ikinci çeyreÄŸe göre, yüzde 15,6 oranında artarak güçlü toparlanmayı teyit etmiÅŸtir. Finansal ÅŸartlardaki iyileÅŸmenin iç talebe destek vermesiyle üçüncü çeyrekte Türkiye ekonomisi yüzde 6,7 oranında büyüme kaydetmeyi baÅŸarmıştır. Tekrar uygulamaya konulan salgın kısıtlamalarına raÄŸmen, 2020 yılını pozitif bir büyüme ile kapatmayı öngörüyoruz. Ekim ve Kasım ayına iliÅŸkin ilk öncü göstergeler de bu beklentimizi doÄŸrular niteliktedir. 2021 yılında büyümenin yurt içi ve yurt dışı talep arasında dengeli bir görünüm sergilemesini ve ekonomimizin yüzde 5,8 oranında büyümesini hedefliyoruz. Bu büyüme sürecini, makroekonomik istikrarı koruma ve enflasyonla mücadele çabalarımızla çeliÅŸmeyecek ÅŸekilde kurguluyoruz ve bu sürecin her aÅŸamasını da titizlikle takip edeceÄŸiz.”
“Enflasyonun kalıcı olarak düşük ve tek haneli seviyelere indirilmesi temel hedefimiz”
Oktay, “Son dönemde gerek toplumun farklı kesimleri ile yapılan geniÅŸ katılımlı istiÅŸarelerin sonucu olarak geliÅŸtirilmekte olan gerekse Yeni Ekonomi Programında öngörülen politikaların hayata geçirilmesiyle, enflasyonun kalıcı olarak düşük ve tek haneli seviyelere indirilmesi temel hedeflerimizdendir.” dedi.
İstanbul Havalimanı
Ä°stanbul Havalimanı ile ilgili Oktay, “2020 yılında Kovid-19 salgını nedeniyle uluslararası ve ulusal uçak seyahatleri tüm dünyada olduÄŸu gibi ülkemizde de azalmış olduÄŸundan, ortalama yıllık kira bedelinin çok çok altında bir garanti ödemesi veya mahsuplaÅŸma gündeme gelebilecektir.” ifadelerini kullandı.
Kovid-19’la mücadele
Oktay, kasım ayı itibarıyla Kovid-19 salgını kapsamında ekonomiyi desteklemek amacıyla atılan adımların büyüklüğünün 562 milyar liraya ulaştığını kaydetti.
“2021 yılı Nisan ayı gibi yerli aşımız hazır hale gelmiÅŸ olacak”
CumhurbaÅŸkanı Yardımcısı Oktay, “Kovid-19 tedavisinde kullanılan ilaçların yerli üretimini teÅŸvik ettik ve yine yerli aşı çalışmalarında insanda uygulama aÅŸamasına geldik. 2021 yılı Nisan ayı gibi de yerli aşımız hazır hale gelmiÅŸ olacaktır.” dedi.
“SaÄŸlık çalışanlarına yönelik ÅŸiddet kesinlikle kabul edilemez”
Oktay, “Her biri birbirinden kıymetli olan saÄŸlık çalışanlarına yönelik ÅŸiddet kesinlikle kabul edilemez. Önümüzdeki dönemde gerekli ek tedbirleri almaya da devam edeceÄŸiz.” ifadesini kullandı.
“KarabaÄŸ’ı Ermeni iÅŸgalcilere peÅŸkeÅŸ çekmeye çalışan Fransa’yı ÅŸiddetle kınıyorum”
Fuat Oktay, “Bağımsız bir devletin toprakları olan KarabaÄŸ’ı Ermeni iÅŸgalcilere peÅŸkeÅŸ çekmeye çalışan Fransa’yı ÅŸiddetle kınıyorum.” dedi.
Savunma sanayisi
CumhurbaÅŸkanı Yardımcısı Oktay, “Savunma sanayisinde elde ettiÄŸimiz kazanımlar ulusal ve uluslararası politikalarımızı sahada ve masada kararlılıkla uygulamamıza çok ciddi katkı veriyor.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
“Kadınlarımızı hedef alan ÅŸiddet eylemleriyle hep birlikte mücadele etmeliyiz”
Oktay, “Kadınlarımızı hedef alan istismar, ÅŸiddet eylemleri ya da zulümlerle hep birlikte mücadele etmeliyiz.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
“Hukuki reform irademizin arkasındayız”
“Bugüne kadar olduÄŸu gibi bundan sonra da hukuki reform irademizin arkasındayız.” diyen Oktay, “Yatırım ortamını iyileÅŸtiriyor ve ekonomi alanında yeni fırsatlara saÄŸlam hukuki dayanaklar oluÅŸturuyoruz. Bunları yakın zamanda Yüce Meclisimizin gündemine taşıyacağız.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
Kaynak: AA