Sağlık çalışanlarının özverisini 30 kareye sığdırdı

“Bir FotoÄŸraf Bin Hikaye” sergisi, Kovid-19 sürecinde saÄŸlık çalışanlarının özverili çalışmalarını gözler önüne serdi.

Ãœmraniye EÄŸitim ve AraÅŸtırma Hastanesi’nde izlenime açılan sergide, salgın sürecinde yaÅŸananlar fotoÄŸraf karelerine yansıdı.

Hastanede anestezi teknikeri olarak çalışan, aynı zamanda 13 yıldır fotoğraf sanatçısı olan Ayşegül Aksoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sergide salgın sürecinin ilk zamanlarında çektiği 30 fotoğrafın bulunduğunu söyledi.

Geçen sene Türkiye’deki vakalar açıklanmaya baÅŸladıktan sonra yoÄŸun bir ÅŸekilde çalışmaya baÅŸladıklarını anlatan Aksoy, “Ciddi bir mücadele, bir savaÅŸ veriliyordu. Bu savaşı ve perdenin arkasında savaÅŸan bu insanları ben de sizlere göstermek, belgelemek istedim.” dedi.

Aksoy, sergiyle ilgili aldıkları olumlu dönüşlerden dolayı çok mutlu olduklarını, fotoğrafları sergide ve sosyal medyada gören insanların destek, dua ve teşekkürlerini ilettiklerini kaydetti.

Mesai saatleri dışında özellikle akÅŸam saatlerinde hastaneye gelerek çok sayıda fotoÄŸraf çektiÄŸini ifade eden Aksoy, “Sergilenen 30 fotoÄŸraf var. Fakat bunun perde arkasında çok daha fazla fotoÄŸraf var. Bunları çeÅŸitli mecralarda yayınlamaya devam edeceÄŸim.” diye konuÅŸtu.

Sergideki fotoğrafların çoğunluğunun salgının ilk dönemini yansıttığını ve geçen sene ramazanda çekildiğini dile getiren sanatçı, şunları kaydetti:

“Aslında hepsinin ayrı ayrı hikayesi var. Hepsi gerçekten çok derin duygularımıza eriÅŸiyor. Fakat benim asıl anlatmak istediÄŸim ÅŸey ÅŸu, yoÄŸun bakımda ve acil servislerde özellikle yoÄŸun bakımdaki hastaların yakınları yok, yapayalnızlar. ÇoÄŸunun bilinci açık ama solunum makinesine baÄŸlı ÅŸekilde yaşıyorlar. Oradaki saÄŸlık personeli de o insanların hem yakını, hem saÄŸlık personeli ve her anlamda destekçisi oldu. Bu beni çok duygulandırdı.”

Aksoy, salgın sürecine ilişkin çok sayıda fotoğrafın çekildiği belgesel fotoğraf projesinin hastane yönetiminin desteğiyle bir yıldan uzun zamandır sürdüğünü aktararak, serginin daha fazla insana ulaşmasını, farklı illerde, meydanlarda ve mecralarda da yer bulmasını istediklerini sözlerine ekledi.

“Hangi arada çekildiÄŸini bile fark etmedik”

Sağlık çalışanlarının yüzlerinde koruyucu ekipmanların bıraktığı izlerin gösterildiği fotoğrafta yer alan acil servis hemşiresi Arzu Kesim Cengiz, 13 yıldır hastanede çalıştığını ve fotoğrafları çeken Ayşegül Aksoy ile uzun yıllar birlikte çalıştıklarını söyledi.

Cengiz, salgının ilk zamanlarına göre bugün hastaların çok daha hızla iyileÅŸtiÄŸini ve tedavi protokollerinin de daha baÅŸarılı olduÄŸunu belirterek, “Geçen sene pandeminin başındaydık ve bu hastalığı daha yeni yeni tanımaya baÅŸlamıştık. Kimse ne yapacağını bilmiyordu. Çok fazla bir tedavi imkanımız yoktu. Hastalara üzülüyorduk, gerçekten çok kötü geliyorlardı. Elimizden geldiÄŸi kadar yardımcı olmaya çalıştık.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Fotoğrafının hikayesini anlatan Cengiz, şunları kaydetti:

“Kırmızı alan dediÄŸim yer, yoÄŸun bakım gibi bir yer düşünün. Tabii içeride kıyafetlerle, maskelerle çalışıyorsunuz. Ben kapıda AyÅŸegül’ü gördüm. AyÅŸegül de benim yıllardır tanıdığım, çok eski arkadaÅŸlarımdan biri. Hem biraz hava almak için hem de bir selam vermek için kapıya çıktım. O arada maskemi çıkardım beni fotoÄŸrafladı. Yani tamamen doÄŸal bir ortamda oldu. Birkaç fotoÄŸraf daha var alanımızda çekilmiÅŸ, onların çoÄŸunun hangi arada çekildiÄŸini bile fark etmedik.”

“Ä°yileÅŸen her hastamızla gurur duyuyorum”

Yoğun bakım hemşiresi İsmail Birkan Karakoyun da sergideki fotoğrafların salgın döneminde hastanenin farklı alanlarında farklı insanların yaşadığı zorlukları anlattığına dikkati çekti.

FotoÄŸrafların çekildiÄŸi hastalığın ilk zamanlarında iÅŸin içinde olan insanlar olarak korktuklarını dile getiren Karakoyun, “Åžimdi bu durum deÄŸiÅŸti, virüsün nasıl bulaÅŸtığı, nasıl korunulacağı daha net bir ÅŸekilde ortaya konulduÄŸu için insanlar biraz daha güven içerisinde. Gurur duyuyorum ben yaptıklarımızla. Tüm meslektaÅŸlarımla, tüm baÅŸarılarımızla ve iyileÅŸen her hastamızla gurur duyuyorum.” ifadelerini kullandı.

5 saatlik ameliyattan çıkmaya hazırlanırkenki fotoğrafıyla sergide yer alan ortopedi doktoru Ömer Polat ise fotoğrafların hastanedeki işlerinin ne kadar riskli olduğunu gözler önüne serdiğini, hastaların ve ziyaretçilerin sergi sayesinde yaşanan sıkıntı ve zorlukların bir nebze olsun farkına vardıklarını vurguladı.

BaÅŸlangıçta hastalıkla ve nasıl bulaÅŸtığıyla ilgili fazla bilgiye sahip olmadıklarını anlatan Polat, “Söylentiler var ama kesin bir ÅŸey yok, kabul edilmiÅŸ bir görüş yok bu konu hakkında. Biz de kendimizi olabildiÄŸince korumaya çalışıyorduk ve hastalarımıza hizmet vermeye çalışıyorduk. Kendi iÅŸimizi yapmaya çalışıyorduk. Sıkıntılı zor bir süreçti ve hala da devam ediyor.” dedi.

Fotoğrafın Kovid-19 tedavisi devam eden bir hastanın ameliyatı esnasında çekildiğini aktaran Polat, şunları söyledi:

“Sıkıntılı, zor ve uzun süren bir ameliyattı. Ekipmanlar, kendinizi korumak için yaptığınız siperlik olsun, maske olsun orada rahatsızlık veriyor. Sonrasında açıkçası sık sık terliyordum. O arada ÅŸey AyÅŸegül bir fotoÄŸrafınızı alayım dedi. Bayağı da etkili bir fotoÄŸraf olmuÅŸ herhalde ki sürekli o fotoÄŸraf ön planda oluyor. Yani burada açıkçası alın teri var. Yaptığımız iÅŸe saygı duyduÄŸumuzu, ne kadar önemli bir iÅŸ olduÄŸunu gösteren bir fotoÄŸraf.”

Kaynak: AA