Salgının kontrol altına alınabilmesi için toplumun yüzde 90’ı tam doz aşılanmalı

Salgının kontrol altına alınabilmesi için toplumun yüzde 90'ı tam doz aşılanmalı
Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Özlü, “Özellikle Delta varyantı… BulaÅŸma hızı daha fazla olduÄŸu için artık toplumun yüzde 90’ından fazlasını tam doz aşılı hale getirmemiz gerekiyor ki pandemiyi kontrol altına alabilelim.” dedi.
AkciÄŸer SaÄŸlığı ve YoÄŸun Bakım DerneÄŸince (ASYOD) Belek’teki bir otelde gerçekleÅŸtirilen “Ulusal AkciÄŸer SaÄŸlığı Kongresi” kapsamında basın mensuplarıyla bir araya gelen dernek üyeleri, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını ile akciÄŸer ve göğüs hastalıklarına iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
SaÄŸlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, dünyada ve Türkiye’de salgının henüz yeterince kontrol altına alınamadığını, hala bulaşın ve ölümlerin devam ettiÄŸini hatırlattı.
Bugün 25-30 bin bandındaki hasta sayısının, normal hayata dönüldüğü dikkate alındığında, beklenmedik bir durum olmadığını anlatan Özlü, bunun kontrol altına alınması gerektiğini, bunun yolunun da hızlı ve yaygın aşılama olduğunu ifade etti.
Prof. Dr. Özlü, bilimin 11 ay gibi kısa bir süre içerisinde üzerine düşen sorumluluÄŸu yerine getirdiÄŸini, Kovid-19’la ilgili çok sayıda etkili ve güvenli aşıyı kullanıma sunduÄŸunu belirtti.
Bugün dünyada 6 milyar dozu aÅŸkın Kovid-19 aşısı uygulandığına iÅŸaret eden Özlü, “İlk baÅŸta bazı çekinceler, endiÅŸeler, korkular anlaşılabilirdi. Ama artık günümüzde çok sayıda aşının yapıldığını biliyoruz. Aşıların güvenli ve etkin olduÄŸu konusunda, bilimsel çalışma ve raporlar dışında bizzat deneyimlerimiz, gözlemlerimiz var. Dolayısıyla artık bu konuda tereddüde mahal yok.” diye konuÅŸtu.
Prof. Dr. Özlü, Türkiye’nin dünyada aşılamayı iyi yapan ülkeler arasında yer aldığına deÄŸinerek, devletin aşı tedariki ve herkesin kolayca aşılanabilmesi hususunda olaÄŸanüstü çaba sarf ettiÄŸini, herkesin istediÄŸinde en kolay ÅŸekilde aşıya ulaÅŸabildiÄŸini anlattı.
“Yasaklar ve kısıtlamaların olmasını artık hiçbirimiz istemiyoruz”
Şu an aşıdan başka güçlü bir çözüm ve etkili bir ilaç olmadığı için bu fırsatın kullanılması gerektiğinin altını çizen Özlü, şöyle devam etti:
“BaÅŸka bir çözüm dediÄŸimiz yasaklar ve kısıtlamaların olmasını artık hiçbirimiz istemiyoruz. Dolayısıyla aşılama konusunda mesafe almalıyız. GeldiÄŸimiz yer güzel ama yeterli deÄŸil. Özellikle Delta varyantı… BulaÅŸma hızı daha fazla olduÄŸu için artık toplumun yüzde 90’ından fazlasını tam doz aşılı hale getirmemiz gerekiyor ki pandemiyi kontrol altına alabilelim. Vuhan’dan çıkan virüsle ilgili bu rakamı yüzde 70 olarak telaffuz ediyorduk ama ÅŸimdi bu yüzde 70’de yeterli olmayacak. Toplumda çok yüksek oranda aşılamayı gerçekleÅŸtirmek durumundayız. Bunun için herkese bir an önce tüm aşılarını yaptırmalarını, hiç yaptırmamışsa ilk dozu, yaptırmışsa ikinci dozu yaptırmalarını tavsiye ediyorum. İnaktif aşıyı olanların da 3. dozu yaptırmalarında büyük yarar var.”
“Delta varyantı da özellikle gençlerde daha sık görünüyor”
Geçen yıl Türkiye’deki vakaların genellikle 65 yaÅŸ üzerinde, kronik hastalığı olan ve saÄŸlık çalışanlarından oluÅŸtuÄŸunu hatırlatan Özlü, ÅŸunları aktardı:
“Bugün bu tamamen deÄŸiÅŸmiÅŸ durumda. Åžu anda mevcut vakalarımızın büyük çoÄŸunluÄŸu gençlerden, saÄŸlıklı, önceden kronik hastalığı olmayan kiÅŸilerden oluÅŸuyor. SaÄŸlık çalışanları hiç yok denecek kadar az. Bu tabii aşının etkisi. Gerek yaÅŸlı popülasyonda gerek kronik hastalığı olanlar ve saÄŸlık çalışanlarında aşılanma oranları oldukça yüksek. Dolayısıyla artık onları yeterince koruyabiliyoruz. Åžu anda Delta varyantı da özellikle gençlerde daha sık görünüyor. Gençlerdeki aşılama oranlarının düşük olması da gençler arasında vaka sayılarının artmasına neden oldu.”
Kovid-19 servislerinde ve yoÄŸun bakımlarda ağırlıklı olarak 25-35 yaÅŸ arası hastaların tedavi gördüğüne dikkati çeken Özlü, “Daha önceden hiçbir hastalığı olmayan kiÅŸiler bunlar. Çok ağır hastalarımız var. ECMO cihazına baÄŸladığımız gebeler var. Çok acılar yaşıyoruz biz de onlarla beraber.” ifadesini kullandı.
Türkiye’de 2. doz aşısını olmayan, 2 doz inaktif aşı olup 3. doz aşısını yaptırmayan ya da hiç aşı yaptırmayan kiÅŸiler olduÄŸunu dile getiren Özlü, “Dolayısıyla sesimin ulaÅŸtığı her vatandaÅŸa bir an önce aşılarını yaptırmalarını öneriyorum. Bu her ÅŸeyden, yasaklardan, kısıtlamalardan daha kolay. Salgın devam ettiÄŸi sürece mutlaka kendimizi korumaya devam edelim.” uyarısında bulundu.
“Aşılar etkili ve güvenilirdir”
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Akın Kaya da salgında vaka oranlarının oldukça yükseldiğini, bunların uzun takiplerinin de yavaş yavaş ortaya çıktığını aktardı.
Özellikle büyük hastanelerde Kovid-19 izlem poliklinikleri açıldığından bahseden Kaya, kendilerinin de bu polikliniklerde Kovid-19’un akciÄŸerler üzerindeki etkilerini gözlemlediklerini, hastalarda bulgu varsa bunu nasıl tedavi edeceklerine dair çalışmalar yürüttüklerini anlattı.
Prof. Dr. Kaya, Kovid-19 izlem polikliniklerindeki gözlemlerine ilişkin şunları kaydetti:
“Özellikle ileri yaÅŸlı, yoÄŸun bakım ünitesinde yatmış ve yüksek oranda oksijen ihtiyacı almış, sigara içen, kronik alkol öyküsü olan hastalarda akciÄŸerde ağır sekeller kalabiliyor. Bu tür izlediÄŸimiz hastaların çok şükür ki büyük çoÄŸunluÄŸunun bulgularında gerilemeler izliyoruz. Kalan sekellerin yaÅŸam kalitesine, fonksiyonlarına nasıl etki edeceÄŸini anlamaya çalışıyoruz. Çok az bir grupta da burada geliÅŸen ağır sekellerin ilerlememesi için hangi ilaçları vereceÄŸimizi tartışıyoruz. Efor kapasitesi sınırlanmış, nefes darlığı çeken hastalarda da akciÄŸer pulmoner rehabilitasyon çalışmaları ön plana çıkıyor. Uzun takiplerde özellikle aile hekimleri ya da bu hastaları izleyen kliniklerde açıklanamayan nefes darlığı, açıklanamayan bir kalp hastalığı ortaya çıkarsa bunun Kovid nedeniyle olabileceÄŸinin akla getirilmesi ve ona göre hastanın izlenmesi gerekiyor. Hastalarımızın sigara içmemesi, alkol kullanmaması, fiziksel aktivitede bulunması, açık havada daha çok vakit geçirmeleri, daha çok sosyalleÅŸmelerinin iyi olacağına inanıyoruz.”
Prof. Dr. Kaya, yaÅŸanan aşı tereddüdünü yenmek istediklerinin altını çizerek, “Mevcut teknolojiler ve geliÅŸen noktalarda bu kadar hızlı aşıların üretilmesi etkinlik ve güvenlik çalışmalarına bir ÅŸey deÄŸil, aslında geldiÄŸimiz teknoloji ve ilginin, kaynakların bu alana aktarılmasıyla da ilgili. 1,5 yıldır neredeyse tüm kaynaklar buraya aktarılıyor. Tüm laboratuvarlar Kovid’le ilgili çalışmalar yapıyor. Bu çalışmalar açık eriÅŸime veriliyor.” dedi.
“Aşılar etkili ve güvenilirdir.” diyen Kaya, tüm vatandaÅŸların aşı konusunu önemsemesini istediklerini sözlerine ekledi.
Toplantıda, ASYOD Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Çetinkaya, UASK 2021 Bilimsel Komite Başkanı Prof. Dr. M. Emin Akkoyunlu, Kongre Başkanı Prof. Dr. Aydın Çiledağ, Kongre Basın İlişkileri Sorumlusu Dr. Öğr. Üyesi Özge Aydın Güçlü de yer aldı.
“Ulusal AkciÄŸer SaÄŸlığı Kongresi”, 10 Ekim’de sona erecek.
Kaynak: AA