Tüm kanserlerin yüzde 20’sini sindirim sistemi kanserleri oluÅŸturuyor
Prof. Dr. Yalçın, “Tüm kanserlerin yüzde 20’sini sindirim sistemi kanserleri oluÅŸturmaktadır. Bu kanserler, ülkemizde de kanser ölümlerinin de önde gelen nedenlerinden birisidir.” dedi.
Uluslarası Kanser Kontrol Örgütü’nün desteÄŸi, Türk Kanser AraÅŸtırma ve SavaÅŸ Kurumu DerneÄŸi, Onkoloji AraÅŸtırmaları DerneÄŸi ile Hacettepe Ãœniversitesi Kanser Enstitüsü iÅŸ birliÄŸiyle Ä°stanbul’daki 9. Uluslararası Gastrointestinal Kanser Kongresi kapsamında basın toplantısı düzenlendi.
Türk Kanser AraÅŸtırma ve SavaÅŸ Kurumu DerneÄŸi BaÅŸkanı ve Hacettepe Ãœniversitesi Tıp Fakültesi Medikal Onkoloji Anabilim Dalı Öğretim Ãœyesi Prof. Dr. Åžuayib Yalçın, sindirim sistemi kanserleriyle ilgili her türlü bilimsel geliÅŸmenin ele alınacağı baÅŸkanlığını da üstlendiÄŸi kongreye 20’den fazla ülkeden 300’ün üzerinde bilim insanının katıldığını söyledi.
Kongrede 24 oturum, 4 uydu sempozyumu, 2 sözel bildiri oturumu ile bir kursun da yer aldığını ifade eden Prof. Dr. Yalçın, son yıllarda gastrointestinal kanserler konusunda önemli gelişmeler olduğunu ifade etti.
Prof. Dr. Yalçın, şunları kaydetti:
“Kanser biyolojisinin ve genetiÄŸinin daha iyi anlaşılması ve teknolojik ilerlemenin bir araya gelmesiyle günümüzde kanser tedavisinde kemoterapiye ek olarak yeni tedavi hedefleri ve bunlara yönelik yeni biyolojik ve immünolojik tedaviler geliÅŸtirilmeye baÅŸlanmıştır. Böylelikle kiÅŸisel tedavi olanakları hızla artmaya baÅŸlamıştır. Tüm kanserlerin yüzde 20’sini sindirim sistemi kanserleri oluÅŸturmaktadır. Bu kanserler, ülkemizde de kanser ölümlerinin de önde gelen nedenlerinden birisidir. Ãœlkemizde en sık kalın bağırsak kanserleri görülmektedir. Bu kanseri mide kanseri izlemektedir. Normalde saÄŸlıklı beslenme ile korunma olanağı olan bu kanser, maalesef ülkemizde hala önemli, önde gelen bir kanser olmaya devam etmekte ve hastalar doktora geç baÅŸvurmaktadır. Özellikle eriÅŸkin yaÅŸta demir eksekliÄŸi anemisi olan kiÅŸiler bu konuda araÅŸtırılmalıdır. Kolon kanserlerinde on önemli nokta korunmadır. Özellikle 50 yaÅŸ sonrası mümkünse her birey mutlaka tarama kolonoskopisi yaptırmalıdır. Bu yöntemle hem kanser azalmakta hem de kanser ölümlerinde düşme gözlenmektedir.”
“Erken evre yakalanan kanserde baÅŸarı oranı yüksek”
Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Çocuk Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tezer Kutluk da sindirim sistemi kanserlerin Türkiye ve dünyadaki görülme sayılarına ilişkin bilgi verdi.
Kutluk, “Bugün gelinen noktada tüm kanserlerde yaÅŸam ÅŸansı 20-30’lardan yüzde 70’lere çıktı. Tabii kanser tek bir hastalık deÄŸil. Kalın bağırsak kanseri dediÄŸiniz zaman erken mi geç mi yakalandığı önemli. Erken evre yakalanmış bir kanser türünde tedavi baÅŸarısı yüzde 90’ların üzerine çıkıyor. Neredeyse yüzde 100’e yakın. Ä°leri evrelerde iÅŸ zorlaşıyor. Mide kanserinde yine erken yakalamak ve cerrahi önemli. Yemek borusu ve pankreas kanserlerinde tedavi baÅŸarıları biraz daha düşük. Çünkü bu organlarda cerrahi tedavi biraz zorluyor. Cerrahiyle tedavi edilebildiÄŸi zaman baÅŸarı oranı yükseliyor. Sonuçta tek bir rakam vermek zor ama erken yakalandığı zaman tüm kanserler için toplamında ciddi bir baÅŸarı söz konusu.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Toplantıda konuşan Medikal Onkolog Prof. Dr. Ilias Athanasiadis da her geçen yıl tıpta bir anlayış değişikliği olabildiğini, bu nedenle bu tür bilimsel aktivitelerin önemli olduğunu anlattı.
Ayrıca, yeni tedavi otoritelerinin en önemlilerinden birisinin de immünoterapatik ajanlar olduğuna işaret eden Athanasiadis, yöntemin belli bir hasta grubunda gelecek dönemde hasta tedavisinde önemli bir çığır açacağını söyledi.
Medikal Onkolog Prof. Dr. Axel Grothey de kanserin global bir problem olduÄŸunu, bunun da tüm dünyada çözülmesi gerektiÄŸini aktararak, “Ancak bununla ilgili de deÄŸiÅŸik coÄŸrafi bölgelerde kansere yaklaşımda ve yeni geliÅŸen kanser tedavilerine ulaşımda problemler yaÅŸanıyor. Ne mutlu ki Türkiye’de bunun büyük bir problem olmadığını görüyoruz. Bugüne kadar bu son yıllardaki kadar heyecanlı bir dönem olmamıştı. Son yıllarda immünoterapi ve diÄŸer ajanların bir araya gelmesi, kiÅŸiye yönelik tedavilerin artmasıyla tedavi baÅŸarılarının çok arttığını görüyoruz. Bu nedenle bizler bu heyecanlı dönemde bu tür toplantıların olmasını da çok önemsiyoruz.” diye konuÅŸtu.
Kongre, bilimsel oturum ve panellerin ardından 8 Aralık’ta sona erecek.
Kaynak: AA