Türkiye’nin kalkınma hamleleri yeni müfredatta
Milli EÄŸitim Bakanlığınca (MEB) kamuoyunun görüşüne sunulan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında hazırlanan yeni müfredat taslağındaki çeÅŸitli derslerde, Türkiye’nin kalkınma projelerine dair içeriklere de yer verildi.
AA muhabirinin müfredat taslağından derlediÄŸi bilgilere göre, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nde, Türk dili ve edebiyatı, Türkçe, fizik, kimya, biyoloji, matematik, felsefe, coÄŸrafya, tarih, fen bilimleri, sosyal bilgiler, insan hakları, yurttaÅŸlık ve demokrasi derslerinde, mevcut alan becerilerinin yanı sıra Türkiye Yüzyılı kalkınma projelerine iliÅŸkin farklı içeriklere de deÄŸinilecek.
Bu kapsamda, TC Ä°nkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersinde Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluÅŸ tarihi ve kalkınma hamleleri yer aldı.
Gruplar sınıf içinde araştırma raporlarını sunacaklar. Öğrenciler araştırmaları sırasında ulaştıkları bilgilerden hareketle milli sanayi hamleleri ve milli teknoloji gelişmeleri üzerinden cesaretli ve girişimci olmanın önemini açıklayacaklar.
Bunun yanında, Türkçe üretim atölyelerinde temada işlenen konu ve öğrenme hedefleri doğrultusunda öğrencilerden ülke içinde ve ülke dışında bilimsel alanda önemli çalışmalar yapmış Türk bilim insanı, sporcu, sanatçı gibi kişileri basılı veya dijital kaynaklardan yararlanarak araştırmaları, başarı kazandıkları alanlarla ilgili sunum hazırlamaları istenecek.
Öğrencilerin, araştırma sonucu ulaştıkları bilgileri arkadaşlarına sözlü, yazılı şekilde ya da dijital araçlar kullanarak sunmaları sağlanacak.
Ülkenin uzaya çıkış tarihi anlatılacak
Ortaokullardaki fen bilimleri derslerinde, öğrencilere ASELSAN’ın geliÅŸtirdiÄŸi ormanlık alanlardan gelebilecek tehditlere karşı güvenliÄŸi artırmaya yönelik olarak aÄŸaç, dal ve yaprak gibi engellere nüfuz edebilecek frekans bandında çalışan, askeri koÅŸullara uyumlu bir orman içi gözetleme radarı hakkında araÅŸtırma görevi verilebilecek.
Bu derslerde ayrıca, TÜBİTAK UZAY ile TUA tarafından yürütülen çalışmalara değinilebilecek.
Öğrenciler, bu derste Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’nın uzaya çıkış tarihini, görevini ve görev armasının anlamını ele alacak.
TÃœBÄ°TAK Uzay çatısı altında kurulan Optik Sistemler AraÅŸtırma Laboratuvarı’nda yerli uyduların mercek, prizma gibi optik bileÅŸenlerinin Türkiye’de üretildiÄŸinden bahsedilebilecek.
Atık yönetimi uygulamaları ve “Sıfır Atık” hiyerarÅŸisinin tanıtılacağı bu derslerde, ilk aÅŸamanın, tüketimi azaltma olduÄŸu vurgulanacak. Geri kazanım, ileri dönüşüm ve yeniden kullanım kavramı açıklanarak geri dönüşümle farkları belirtilecek.
Türk haritacılığında önemli konular coğrafya müfredatında
CoÄŸrafya derslerinde, Türkiye’nin mutlak ve göreceli konumu belirlenecek. Bu süreçte çeÅŸitli analiz yöntemleri kullanılarak Türkiye’nin konum özelliklerinin önemi vurgulanacak, öğrencilerin bu konudaki görüş ve duyguları alınarak milli bilinçlerinin geliÅŸmesi desteklenecek.
Türkiye’nin konum özelliklerinin önemi vurgulanırken, Mavi Vatan ve Gök Vatan’la ilgili haritalar da ele alınacak.
Bu süreçte Türkiye’nin denizlerdeki hukuksal ve coÄŸrafi haklarını görmezden gelen talepler karşısındaki haklı mücadelesine yer verilerek, vatanseverlik olgusuna vurgu yapılacak.
Türk haritacılık tarihi ve Türk haritacılar Biruni, Takiyüddin, Ä°brahim Mürsel, Piri Reis, Matrakçı Nasuh, Seydi Ali Reis, Ali Macar Reis, Katip Çelebi gibi Türkiye’de haritacılık çalışmaları, siyasi ve askeri bir araç olarak haritalar, Milli Mücadele Dönemi’nde haritaların kullanımı gibi konulara yer verilecek.
Derslerde ayrıca Türkiye’nin iklim projeksiyonları ve Türkiye Cumhuriyeti Ä°klim DeÄŸiÅŸikliÄŸi Eylem Planı konularında araÅŸtırma görevleri verilecek.
Mavi Vatan (Karadeniz, Akdeniz, Adalar Denizi, Marmara Denizi) ele alınırken Türkiye’nin BM Deniz Hukuku SözleÅŸmesi’ne taraf olmamasının nedenleri, günümüzde ve gelecekte uluslararası sulardaki hakları veya KKTC ile yürüttüğü Su Temin Projesi araÅŸtırılabilecek. KKTC’nin, Türkiye ve Türk dünyası açısından önemine deÄŸinilecek.
Stratejik madenler yeni taslak müfredatta
Coğrafya dersinde ayrıca öğrencilere gıda güvencesi, gıda güvenliği ve tedarik zinciri kavramlarının neler çağrıştırdığı sorulacak. Tarımsal faaliyetler ve gıda güvencesi kapsamında çözümlenen bilgilerden sonuçlar çıkarılacak ve bu sonuçlara ilişkin paylaşımda bulunulacak.
Paylaşımlarda gıda güvencesi, gıda güvenliği ve tedarik zincirini bozan dünyadaki önemli olaylara (savaşlar, salgın hastalıklar, küresel iklim değişikliği, afetler vb.) değinilerek bu durumun Türkiye ve dünya ekonomisine etkisine yer verilecek.
Madenlerin kullanım alanları, bulunabilirliÄŸi ve ekonomiye katkılarından hareketle stratejik madenler tanımlanacak. Bu süreçte baÅŸta bor madeni olmak üzere Türkiye’nin stratejik madenlerinin dağılışı, haritalar üzerinden incelenecek.
Stratejik madenlerin, ülke ekonomisi ve ülkeler arası ilişkilerdeki yerine yönelik önermeler sunulacak.
Bu süreçte Türkiye’nin enerji koridoru olma özelliÄŸi ve Mavi Vatan’ın enerji üretimi açısından önemi ele alınacak. Öğrenciler, ayrıca enerji kaynaklarının kullanımında meydana gelebilecek deÄŸiÅŸim ve geliÅŸime yönelik mevcut verilere dayalı öngörülerde bulunacaklar.
Ayrıca Türkiye’de savunma sanayisi baÅŸta olmak üzere yerli sanayi üretiminin dış politikadaki önemine deÄŸinilecek.
Akıllı ulaşım sistemleri, bölgesel ticaret anlaÅŸmaları, serbest ticaret bölgeleri, Türk-Ä°slam eserlerinin turizm faaliyetlerine katkısı, Türkiye’nin UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan varlıkları, sakin ÅŸehirler ve coÄŸrafi iÅŸaretler konularında araÅŸtırma görevleri verilebilecek.
Ekosistem projeleri biyoloji müfredatında
Biyoloji derslerinde öğrencilere Türkiye Yüzyılı vizyonunun gerçekleÅŸmesine katkı saÄŸlayacak referans projelerinden “Özel Çevre Koruma Bölgesi Ä°lanı ile Ekosistem Koruma Projeleri” de anlatılacak.
Öğrencilerden Türkiye Yüzyılı vizyonunun gerçekleÅŸmesine katkı saÄŸlayacak referans projelerinden “Salda Gölü Koruma Projesi” kapsamında gerçekleÅŸtirilen alt projeleri araÅŸtırmaları ve bu baÄŸlamda ülkede korunan alanların sahip olduÄŸu doÄŸal kaynakların ve sosyoekonomik deÄŸerlerin gelecek nesillere ulaÅŸtırılmasının önemini içeren araÅŸtırma raporu hazırlamaları istenebilecek.
Pandemi döneminde Prof. Dr. Aykut Özdarendeli ve ekibi tarafından geliştirilen inaktif COVID-19 aşısı (TURKOVAC) ve diğer Türk bilim insanlarının bu süreçte aşı geliştirme konusunda yaptığı çalışmaları konu alan bir proje ödevi verilebilecek.
Fizik araştırmaları ele alınacak
Fizik derslerinde ise Türkiye ve dünyada bilim ve teknoloji alanında faaliyet gösteren kurum veya kuruluşlardan biri seçilerek burada bulunan fizik bilimi ile ilişkili araştırma ve meslekler hakkında bir metin okunabilecek. Okunan metin üzerinden CERN, NASA, ESA, TUA, TÜBİTAK, ASELSAN, TENMAK ve MTA gibi kurum veya kuruluşlardaki fizik bilimi üzerine araştırmalar ele alınacak.
Öğrenciler, STEM yaklaşımına uygun araÅŸtırmalar yapacak, elektrikli araçlar ile Türkiye’nin de bu alandaki giriÅŸimleri ele alınacak.
Atatürk Barajı ve Keban Barajı gibi elektrik üreten hidroelektrik santrallerinde suyun mekanik enerjisinin elektrik enerjisine dönüştürülmesine yönelik kavramlar anlatılacak.
Öğrencilere, ayrıca nükleer enerjinin elde edilme yöntemi, Türkiye ve diğer ülkelerdeki kullanımının yaygınlığı, ekonomiye katkısı, avantajları ve dezavantajları ile ilgili performans görevi verilecek.
Nanoteknoloji kimya müfredatında
Kimyasalların kullanımı ve güvenlikle ilgili olarak Kimyasal, Biyolojik, Radyoaktif ve Nükleer (KBRN) Tespit ve Teşhis Sistemi Projesi ve bunun gibi çalışmalar örnek verilecek.
Atom teorilerindeki varsayımları kullanarak bilimsel bilginin değişebilirliğine ilişkin çıkarım yapılacak. TENMAK tarafından yürütülen, hızlandırıcı teknolojilerinin kullanıldığı atom veya atom altı düzeyde yapılan projeler örnek verilerek öğrencilerden ülkesinin kalkınmasını ve gelişmesini sağlayan milli projeleri tanıması beklenecek.
Metal, alaşım ve metalik nanoparçacıkların ekosistemdeki etkilerine iliÅŸkin problem çözebilme ile Türkiye’de sürdürülebilir tarımın tarihsel geliÅŸimini ve önemini vurgulayan okuma parçası verilecek ve sürdürülebilir tarım uygulamalarına yönelik araÅŸtırma ödevi de istenebilecek.
Ortaokul 7. sınıf sosyal bilgiler dersinde ise öğretme-öğrenme uygulamaları kısmında; Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı ile Ä°HA ve SÄ°HA gibi milli kalkınma projeleri anlatılacak.
Öğrenciler, “hayatımızda ekonomi” isimli öğrenme alanındaki derslerde ise milli kalkınma hamlelerini neden ve sonuçlarıyla yorumlayacaklar.
Yakın zamanda hayata geçirilen milli kalkınma hamlelerinden savunma sanayi alanındaki gelişmeler ile TUA, Bilişim Vadisi, ilk yerli otomobil TOGG ile milli kalkınmada etkili olan araştırma geliştirme (AR-GE) çalışmaları ile inovasyon süreçlerinden örnekler verilecek.
Örnekler incelenirken bu milli kalkınma hamlelerinin devletin bölgesel ve küresel güç olmasındaki etkisi ve önemine de değinilecek. Öğrencilerden, milli kalkınma hamlelerinin ortaya çıkmasında rol oynayan unsurları gerekçeleri ile belirlemeleri istenecek.
Türkiye’nin yardım politikaları müfredatta
Ä°lkokullardaki insan hakları, vatandaÅŸlık ve demokrasi dersinde, dünyadaki yardımlaÅŸma faaliyetlerine, Türkiye’nin katkılarından örnekler sunularak yardımlaÅŸma kavramı üzerinde öğrencilerin düşünmeleri ve fikir belirtmeleri saÄŸlanacak.
Türkiye’nin milli gelirine oranla dünyada en çok yardım faaliyeti yürüten ülkelerden biri olduÄŸu, yardıma muhtaç birçok insana ev sahipliÄŸi yaptığı örneklerle desteklenerek vurgulanacak.
Felsefe derslerinde, öğrencilerin teknoloji ile ilgili felsefi soru ve problemleri hayatla ilişkilendirerek değerlendirmeleri amaçlanacak. Felsefi sorular çerçevesinde ülkede yaşanan doğal felaketler (deprem, heyelan, yangın, sel) ve salgın hastalıklar sürecinde teknolojinin insan hayatı için gereğinin değerlendirilmesi sağlanacak.
Bu açıdan ülkede yürütülen projelerin araştırılmasına yönelik çalışmalar gerçekleştirilecek. Öğrencilerin teknolojik gelişmelerin hayatlarını nasıl etkilediği, teknolojinin olumsuz etkileri ile baş edebilmek için neler yapabilecekleri hakkında görüşlerini belirtmeleri beklenecek.
Milli Eğitim Bakanı Tekin: Görevimiz çocuklarımızın ilave bir eğitime ihtiyaç duymamalarını sağlamak
Milli EÄŸitim Bakanı Yusuf Tekin, “Ãœniversite sınavında sorulacak soruların tamamı, bizim size dağıtımız ders kitaplarından ve müfredattan çıkacak.” dedi.
Milli EÄŸitim Bakanı (MEB) Yusuf Tekin, üniversite sınavında sorulacak soruların tamamının Bakanlığın ders kitaplarından ve müfredattan çıkacağını belirterek, “Öğrencilerin sorulara bakış açısı, soruları çözebilme kapasitesini görebilmek açısından da soru hazırlama havuzunun da yarısının, branÅŸları itibariyle ortaöğretim kurumlarımızdaki öğretmenlerimizden seçilmesini istedik.” dedi.
Bakan Tekin, Ülke TV canlı yayında cuma günü askıya çıkan yeni müfredata ilişkin soruları yanıtladı, açıklamalarda bulundu.
MEB bünyesindeki öğretmenlerin her kademede görev yaptıklarını ifade eden Tekin, ÖSYM’nin soru hazırlama ekibine bakanlık öğretmenlerinin dahil edilmesini, Ölçme, Seçme ve YerleÅŸtirme Merkezinden (ÖSYM) istediklerini söyledi.
Tekin, “Ãœniversite sınavında sorulacak soruların tamamı, bizim size dağıtımız ders kitaplarından ve müfredattan çıkacak. Öğrencilerin sorulara bakış açısı, soruları çözebilme kapasitesini görebilmek açısından da soru hazırlama havuzunun da yarısının, branÅŸları itibariyle ortaöğretim kurumlarımızdaki öğretmenlerimizden seçilmesini istedik. ÖSYM BaÅŸkanımız da bunu kabul etti. Çocuklarımızın tedirgin olacakları hiçbir ÅŸey yok.” dedi.
Öğrencilerin okula gitmeleri, ders kitaplarını ve öğretmenlerini takip etmeleri gerektiğini vurgulayan Tekin, ilave bir şeye ihtiyaç olması durumunda, Ortaöğretim Genel Müdürlüğüne (OGM) bağlı Destekleme ve Yetiştirme Kurslarını (DYK) okul müdürlerinden talep etmelerini istedi.
“Görevimiz çocuklarımızın ilave bir eÄŸitime ihtiyaç duymamalarını saÄŸlamak”
Bakan Tekin, “Ders kitaplarından üniversite sınavlarında soru gelip gelmeyeceÄŸi” sorusu üzerine, “Bizim OGM’nin materyalleri ve EBA üzerinden oluÅŸturduÄŸumuz materyallere öğrenciler odaklansınlar. Ä°nanın baÅŸka bir ÅŸeye gerek yok. Bakanlık görevimiz, zorunlu eÄŸitim çağındaki çocuklarımızın ilave bir eÄŸitime ihtiyaç duymamalarını saÄŸlamak, kademeler arası geçiÅŸteki mekanizmaları ücretsiz bir biçimde çocuklarımız, gençlerimiz, velilerimizle paylaÅŸtırmak.” yanıtını verdi.
“Yeni müfredat elden ele geziyor zaten adrese teslimdir” eleÅŸtirilerine yönelik de açıklamalarda bulunan Tekin, bakanlıkta ekiplerin kurulduÄŸunu ve müfredata iliÅŸkin tartışmaların takip edildiÄŸini, askı sürecinin mantığının da takip olduÄŸunu söyledi.
Tekin, müfredata en ağır eleÅŸtirileri yapanlar da dahil katkı veren herkese teÅŸekkür ederek, “Yeni müfredat cuma günü saat 14.30 itibariyle yayınlandı. 14.30’dan itibaren bakanlığa bildirilen toplam görüş sayısı 14 bin 595. Programın indirilme sayısı da 978 bin. Ä°ndirenler bu programı inceliyor ve bize bunlar geri dönüş olarak gelecek.” ifadelerini kullandı.
Müfredat için binin üzerinde kişiyle çalıştıklarını dile getiren Tekin, şunları kaydetti:
“Türkiye koÅŸullarında programımızın sızmadığını ya da birileri tarafından paylaşılmadığını iddia etmek çok mümkün deÄŸil. Çalışan arkadaÅŸlarımız yakın çevresiyle iyi niyetle paylaÅŸmışlardır. EÄŸer paylaşıldıysa taslak halidir o da. Son hali bizim askıya çıktığımız hali zaten ve bu da sır deÄŸil. Bundan bir rahatsızlığım yok. Bu programların ‘yayın evlerinde elde ele gezmesi’ yorumu esas beni rahatsız eder. Bunu söyleyen kiÅŸi kesinlikle iyi niyetli deÄŸildir. Biz kademeli bir biçimde programı hayata geçireceÄŸimizi de ilan ettik.
Müfredat çalışmasını, 2024-2025 yılı baÅŸlarken eylül ayında okul öncesi 1, 5 ve 9’da yapacağımızı söyledik. EÄŸer sizin söylediÄŸiniz ‘belli yayınevlerini koruduk ve onlara verdik, siz buyurun kitap hazırlayın’ iddiası doÄŸru olsaydı eÄŸer, o yayınevlerinin Talim ve Terbiye Kurulu BaÅŸkanlığımızın onay sürecine kitapları sunmaları ve onaylanıp basılması gerekirdi. Bu çok manipülatif bir bilgi.”
“Özel yayınevlerinden kitap talep etmiyoruz”
Bakan Tekin, kitap yazımları için yazım komisyonları oluÅŸturduklarını ve bu kitapların Milli EÄŸitim Bakanlığı yayını olarak Talim ve Terbiye Kurulu BaÅŸkanlığının onay sürecine gireceÄŸini aktararak, “Özel yayınevlerinden kitap talep etmiyoruz. Dolayısıyla bu, yalan bile diyemeyeceÄŸim kadar iftiradır. Böyle bir ÅŸey mümkün deÄŸil.” diye konuÅŸtu.
Tekin, program askıya çıkıp son halini aldıktan sonra web sayfasında paylaşacaklarını, o andan itibaren de özel yayınevleri dahil herkesin istediği şekilde programa uygun kitap yazabileceğini, Talim Terbiye Kurulu Başkanlığının onay sürecini başlatacaklarını söyledi.
2025-2026’dan itibaren bu programa göre yazılmış, Talim Terbiye Kurulu BaÅŸkanlığının onayladığı kitapların bakanlık tarafından satın alınıp basılacağını bildiren Bakan Tekin, “2, 6 ve 10, 11 ve 12. sınıfların eski programı uygulandığı için onlarla ilgili olarak yayınevlerinin normal ihale süreci devam ediyor. Yayınevlerinin yazdığı kitaplar Bakanlığımızın baÅŸlattığı ihale sürecine girecekler ve daha önceki yıllarda olduÄŸu gibi orada satın alıp, basıp çocuklarımıza dağıtmış olacağız.” bilgisini verdi.
“Cihat kavramı müfredata sayısı artırılarak konulmamış”
Bakan Tekin, “Bazı kavramların müfredattan çıkartıldığı, ‘cihat’ kavramı gibi kavramların dikte edildiÄŸine yönelik eleÅŸtiriler var. DeÄŸerlendirmeniz nedir?” sorusu üzerine, bu eleÅŸtiriyi sosyal medyadan duyduÄŸunu ifade etti.
Cihat kavramına yönelik eleÅŸtirilere özellikle baktığını belirten Tekin, “Cihat kavramı müfredata sayısı artırılarak konulmamış, mevcut programdaki versiyonlar devam ettirilmiÅŸ.” dedi.
Tekin, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik (PDR) programı mezunlarının atamasına yönelik sorunun ardından rehberlik hizmetlerinin öneminin de altını çizerek, “Öğrencilerimizin bu tür ihtiyaçlarını karşılayabilecek sayıda öğretmeni istihdam etmek benim hayalim. Yani bunu ben de arzu ediyorum. Bu benim kiÅŸisel düşüncem. Ama bir de realite var. Her yıl nihayetinde atamak üzere bize tanımlanan bir kadro tanımı var.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Bakan Tekin, yakın zamanda atama rakamlarının da açıklanacağını bildirdi.
“‘Bilgi çağındayız’, ‘yabancı dil eksildi’, ‘Resim ve müzikle ilgili çok bir ÅŸey göremedik’ ÅŸeklinde sosyal medya yorumlarından bahsedilmesi ve “Yabancı dil dersini neden çıkardınız?” sorusu üzerine Tekin, “Biz yüzlerce ders okutuyoruz, yüzlerce dersimiz var. Biz taslakta sadece ‘mihver dersler’ dediÄŸimiz 21 zorunlu dersin programını açıkladık. DiÄŸerleri zaten devam ediyor. Yani onlarla ilgili program açıklanmadı diye, onlarla ilgili durumda eksiltme ya da çıkartma söz konusu deÄŸil.” yanıtını verdi.
Tekin, müfredat taslağının yayınlanmasının ardından yarım saat içinde çeşitli eleştirilerle karşılaştıklarını belirtti. Bu eleştirilerin çeşitli boyutları olduğunu ve farklı toplumsal kesimlerden geldiğini dile getiren Tekin, bazı eleştirilerin popülist yaklaşımlarla yapıldığını vurguladı.
Bakan Tekin, müfredatın ne kadar süreyle askıda kalacağına iliÅŸkin soru üzerine ise, Anadolu Ajansı ile röportajında da aynı soruyu cevapladığını anımsatarak, “Bir hafta diyoruz ama bir bakarız ki biz toplumsal tartı, toplumsal kesimlerden yine yoÄŸun bir ÅŸekilde talep geliyor; eleÅŸtiri, düşünce, görüş geliyor; biz bunları uzatabiliriz yani burada bir problemimiz yok. Hiç endiÅŸe edilmesin, biz tamamen ÅŸeffaf kamuoyunu açık bir biçimde müfredatımızı revize etmek istiyoruz.” diye konuÅŸtu.
Mülakatla öğretmen seçimi konusunda da açıklamalarda bulunan Tekin, öğretmenlerin seçiminde en iyi ve en donanımlı adayların belirlenmesinin önemli olduğunu ve mülakatın doğru bir yöntem olduğunu söyledi.
“LGS tarihinde deÄŸiÅŸiklik yok”
Tekin, ortaokul öğrencilerinin Liselere GeçiÅŸ Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezi sınava hazırlandıklarını hatırlatarak, sınav takviminde herhangi bir deÄŸiÅŸiklik olmayacağını, sınavın 2 Haziran’da gerçekleÅŸtirileceÄŸini açıkladı.
“Åžu andaki beklentiler, her yılki kalitede olacağı. Tek fark, artık öğrenciler kendi okullarında deÄŸil eskiden de olduÄŸu gibi farklı okullarda girecekler.” ifadelerini kullanan Tekin, merkezi sınavla kademeler arası geçiÅŸ konusu üzerine ise çalışılması gerektiÄŸini kaydetti.
Çok sayıda öğrencinin LGS’ye dahil edildiÄŸini dile getiren Tekin, “Proje okullarının sayısının azaltılması gerekiyor, sadece proje okulu deÄŸil, genel anlamda toplam öğrenci kitlesinden yani sınavlı öğrenci alan okul sayılarını biraz azaltmamız gerekiyor.” açıklamasında bulundu.
Bakan Tekin, şöyle devam etti:
“Bugünün konusu deÄŸil yanlış bir anlaşılma olmasın. Ama nihayetinde biz çocuklarımızın üzerindeki sınav baskısını azaltmak istiyorsak eÄŸer, bir milyon öğrencinin sınava girmesi çok doÄŸru bir yaklaşım deÄŸil. Biz hem okulların kontenjanlarını hem de sınava giren öğrenci sayısını azaltacak tedbirleri kademeli bir biçimde hayata geçireceÄŸiz.”
Öğretmenlerin yer değişikliği talebi
Öğretmenlerin ÅŸiddetle karşı karşıya kaldığında yer deÄŸiÅŸikliÄŸi taleplerinin karşılanması için yönetmelikte düzenleme yapılacağını da belirten Tekin, Ä°stanbul Sarıyer’deki Prof. Ali Kemal YiÄŸitoÄŸlu Ortaokulu’nda bir öğretmenin, bir velinin yumruklu saldırısına uÄŸradığını anımsatarak, ÅŸunları söyledi:
“Åžimdi bu Ä°stanbul’da yaÅŸadığımız olayla ilgili teknik olarak bizim şöyle bir sıkıntımız var, öğretmen arkadaşımızın yerini deÄŸiÅŸtirmek istediÄŸimizde mevzuatla ilgili bir sorunla karşı karşıya kalıyoruz. Ben personel genel müdürümüzden rica ettim, yönetmeliÄŸimize bununla ilgili bir hüküm de koyuyoruz. Yani bu türden bir ÅŸiddetle karşı karşıya kalan arkadaşımız, eÄŸer okulda çalışmak istemiyorsa baÅŸka bir okula da kadrosunun aktarılmasıyla ilgili bir hüküm. Öğretmen arkadaÅŸlara bu vesileyle müjdeyi verelim.”
Kaynak: AA