Cumhurbaşkanı Erdoğan: Elektrikte tarife rakamları vatandaşımız lehine yeniden değerlendirilecek

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Elektrikte 210 kilovatsaate kadarki düşük tarife ve 210 kilovatsaatin üzerindeki yüksek tarife rakamları, vatandaşımız lehine yeniden deÄŸerlendirilecektir.” dedi.

CumhurbaÅŸkanlığı Külliyesi’ndeki Kabine Toplantısı’nın ardından millete seslenen CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, 5 Åžubat cumartesi günü yaptırdıkları Kovid-19 testinde koronavirüsün Omicron varyantına maruz kaldıklarının anlaşıldığını hatırlattı.

Bu sonuç üzerine kendilerini Ä°stanbul’daki evlerinde karantinaya aldıklarını ve hastalığı hafif belirtilerle geçirdiklerini belirten ErdoÄŸan, şöyle konuÅŸtu:

“Karantina döneminde çalışmalarımızı evden sürdürdük. Bu süreçte yürekten gelen dualarıyla, iyi dilekleriyle, gönül gönüle kurdukları köprülerle yanımızda olan milletimizin her bir ferdine en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Bizzat arayarak veya çeÅŸitli mecralardan mesaj yayınlayarak geçmiÅŸ olsun temennilerini ileten Türkiye Büyük Millet Meclisi BaÅŸkanı Sayın Mustafa Åžentop ile Milliyetçi Hareket Partisi Genel BaÅŸkanı Sayın Devlet Bahçeli’ye, Cumhuriyet Halk Partisi Genel BaÅŸkanı Sayın Kemal KılıçdaroÄŸlu’na, Ä°YÄ° Parti Genel BaÅŸkanı Sayın Meral AkÅŸener’e, diÄŸer tüm siyasi parti genel baÅŸkanlarına, yöneticilerine, milletvekillerine, iÅŸ insanlarına, sivil toplum kuruluÅŸu temsilcilerine ÅŸahsım, ailem adına teÅŸekkür ediyorum.”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, geçmiÅŸ olsun dileklerini iletmek için arayan çok sayıda ülke lideriyle de telefon görüşmesi yaptıklarını ifade ederek, Azerbaycan CumhurbaÅŸkanı Ä°lham Aliyev, Irak BaÅŸbakanı Mustafa el-Kazımi, Ä°srail CumhurbaÅŸkanı Isaac Herzog, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti CumhurbaÅŸkanı Ersin Tatar, Türkmenistan Devlet BaÅŸkanı Gurbanguli Berdimuhamedov, Ä°ran CumhurbaÅŸkanı Ä°brahim Reisi, Libya Ulusal Birlik Hükümeti BaÅŸbakanı Abdulhamid Dibeybe, Irak Temsilciler Meclisi BaÅŸkanı Muhammed Halbusi, Bosna Hersek Halklar Meclisi BaÅŸkanlık Divanı Ãœyesi Bakir Ä°zzetbegoviç, Abu Dabi Veliaht Prensi Åžeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan, Sudan Egemenlik Konseyi BaÅŸkanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Polonya CumhurbaÅŸkanı Andrzej Duda’ya teÅŸekkürlerini iletti.

Erdoğan, mesaj veya mektupla geçmiş olsun dileklerini ileten 23 ülke ve uluslararası kuruluş başkanı ile 26 ülke ve uluslararası kuruluş temsilcisine de teşekkür etti.

Karantina döneminde de çalışmalarını ihmal etmediklerini, çeÅŸitli vesilelerle telefonla görüştüğü farklı illerden insanlar vasıtasıyla pek çok hususu doÄŸrudan hayatın içinden takip etme imkanı bulduklarını ifade eden CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Aynı ÅŸekilde, devlet ve hükümet iÅŸlerini de hem yakından takip ettik hem de gereken yönlendirmeleri yaptık, talimatları da verdik.” dedi.

ErdoÄŸan, testlerinin negatife dönmesinin ardından cuma günü, Türk Devletleri TeÅŸkilatı Aksakallar Konseyi üyeleriyle bir araya gelerek ortak gündemlerini ve birlikte yapacakları çalışmaları Vahdettin Köşkü’nde istiÅŸare ettiklerini hatırlattı.

“Ä°ÅŸ dünyamızdan en az yüzde 14’lük bir indirim beklediÄŸimizi söyledik”

Cumartesi günü ise Hazine ve Maliye Bakanlığının iş dünyasıyla birlikte enflasyonla mücadele konusunda atacağı yeni adımları açıkladığı bir toplantıya canlı bağlantıyla katıldığını anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bu baÄŸlantı sırasında, gıda ürünlerindeki KDV’yi yüzde 8’den yüzde 1’e düşürme, yani etiketlerde doÄŸrudan 7 puanlık bir indirim yapma kararımızın müjdesini de milletimizle paylaÅŸtık. Pirinç, makarna, et, balık, çay, kahve su, süt ve süt ürünleri, peynir çeÅŸitleri, yumurta, yemeklik yaÄŸ çeÅŸitleri, ÅŸeker ve ÅŸekerli ürün çeÅŸitleri, meyveler, sebzeler, kuruyemiÅŸler, bakliyat çeÅŸitleri gibi günlük hayatta sık tüketilen gıdaları kapsayan ürünlerdeki KDV indiriminin ülkemize ve milletimize tekrar hayırlı olmasını diliyorum. Ãœreticiden toptancıya ve perakendeciye kadar gıdanın tüm süreçlerini kapsadığı için enflasyonla mücadele konusundaki kararlılığımızın bir ifadesi olan bu KDV düzenlemesi, devlet olarak bizim attığımız bir adımdır. Ä°stanbul’daki toplantıda iÅŸ dünyamızdan, gıda baÅŸta olmak üzere tüm ürünlerde yüzde 7 KDV ve yüzde 7 kendi fedakarlıkları ÅŸeklinde en az yüzde 14’lük bir indirim beklediÄŸimizi söyledik. Bakanlıklarımız, KDV indiriminin fiyatlara yansıtılıp yansıtılmadığını yakından takip edecek, aksi yönde davranış sergileyen firmalara da gereken yaptırımları uygulayacaklardır. Hepimiz aynı gemide olduÄŸumuza, ülkenin kazancından hep birlikte istifade ettiÄŸimize göre külfetine de beraberce katlanacak, yükü beraberce omuzlayacağız. Fedakarlığı sadece devletten beklemek ne gerçekçidir ne hakkaniyete sığar ne de sürdürülebilirlik ilkesine uyar.”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, aynı toplantıda 3 ayrı baÅŸlık altında 60 milyar liralık kefalet limitiyle uygulamaya geçirilen Kredi Garanti Fonu Paketi’nin detaylarının da iÅŸ insanlarına aktarıldığını belirterek, üretime ve istihdama önemli bir destek saÄŸlayacağına inandığı bu paketin de iÅŸ dünyasına hayırlı olmasını temenni etti.

Toplantıda, yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılması konusundaki yol haritasının da kamuoyuyla paylaşıldığını dile getiren ErdoÄŸan, “Kuyumcuların, bankaların ve altın rafinerisinin içinde yer aldığı bu imkandan yararlanmaya tüm vatandaÅŸlarımızı davet ediyoruz.” dedi.

“Türkiye’nin geliÅŸmesine katkı verecek ülkelerle temaslarımızı daha da sıklaÅŸtıracağız”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, pazartesi ve salı günü BirleÅŸik Arap Emirlikleri’ne giderek, hem Abu Dabi’ye resmi ziyaret gerçekleÅŸtirdiklerini hem de EXPO 2020 Dubai Türkiye Milli Gününe katıldıklarını hatırlatarak, “Ziyaretim sırasında farklı alanlarda imzaladığımız toplam 13 anlaÅŸmayla ülkelerimiz arasındaki münasebetlerin ahdi temelini güçlendirdik. Bir süredir durgunluk içinde olan Türkiye ile BirleÅŸik Arap Emirlikleri iliÅŸkilerine yeni bir ivme kazandıran bu ziyaretin her iki ülke açısından da verimli ve hayırlı neticeler doÄŸuracağına inanıyorum. Önümüzdeki dönemde Körfez Bölgesi baÅŸta olmak üzere Türkiye’nin geliÅŸmesine, kalkınmasına, büyümesine katkı verecek diÄŸer ülkelerle yakın temaslarımızı daha da sıklaÅŸtıracağız.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Kabine Toplantısında, gündemlerindeki hususları istiÅŸare ettiklerini ve yeni dönemin yol haritasıyla ilgili deÄŸerlendirmeler yaptıklarını söyleyen ErdoÄŸan, “Görüldüğü gibi ülkemize ve milletimize hizmetlerimizi kaldığımız yerden hatta çok daha yoÄŸun bir ÅŸekilde sürdürüyoruz.” diye konuÅŸtu.

“En önemli sorunumuz yüksek enflasyondur”

Karantina sürecinde yaptıkları takiplerde tespit ettikleri en önemli eksiÄŸin Türkiye’de, dün ile bugün arasında yeteri kadar güçlü, gerçekçi ve vicdanlı bir irtibatın kurulamaması olduÄŸunu belirten CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Halbuki Türkiye’nin geçtiÄŸimiz 20 yılda nereden nereye geldiÄŸini görmeden, 2023 hedeflerimizin, 2053 vizyonumuzun anlaşılabilmesi mümkün deÄŸildir.” diye konuÅŸtu.

Sadece birkaç hususa deÄŸinerek ülkenin nereden nereye geldiÄŸinin muhasebesini paylaÅŸmak istediÄŸini belirten ErdoÄŸan, “Hükümete geldiÄŸimizde ülkemizin nüfusu 65 milyondu. Ãœlkemiz altyapısı, eÄŸitimden saÄŸlığa, adaletten emniyete, ulaşımdan enerjiye, tarımda her alanda yılların birikimi olan sorunların, eksiklerin, mahrumiyetlerin ağırlığı altında adeta eziliyordu.” ifadelerini kullandı.

Temel hak ve özgürlüklerden güvenliğe kadar diğer alanlarda yaşanan sıkıntıların da belirtilenlerin üzerine ilave edilmesi gerektiğini bildiren Erdoğan, şöyle devam etti:

“Cumhuriyetin ilk yıllarından baÅŸlanan altyapı hamlesi ve çok partili siyasi hayata geçiÅŸle filizlenen demokrasi umudu, yerini darbelerin ve terörün gölgesinde baskı, yokluk, yoksulluk içinde bir hayata bırakmıştı. Karşımızda tarihi ve medeniyetiyle küs, potansiyeli ve imkanları küresel baronların temsilciliÄŸini üstlenmiÅŸ bir avuç azınlığa peÅŸkeÅŸ çekilen, ayağına pranga vurulmuÅŸ Türkiye gerçeÄŸi vardı. Her isteyen evladımızın üniversite baÅŸta olmak üzere eÄŸitime ulaÅŸabilmesinin, her vatandaşımızın yaygın ve kaliteli saÄŸlık hizmeti alabilmesinin, can ve mal güvenliÄŸinden emin ÅŸekilde başını yastığa koyabilmesinin, kamuda ve hatta sokakta deÄŸerlerine ve kültürüne saygılı muamele görebilmesinin 81 vilayetimizin hepsinin de belirli bir standardın üzerinde yol, su, elektrik gibi temel altyapılardan faydalanabilmesinin kısaca insanca bir hayat sürmesinin gerçekten çok zor olduÄŸu dönemlerden geçerek bu günlere geldik. Bu hakikatleri, bilhassa da o günleri görmemiÅŸ, yaÅŸamamış gençlerimize anlatmanın ne kadar zor olduÄŸunun farkındayız. Ancak eski Türkiye ile bugünkü Türkiye fotoÄŸraflarının doÄŸru, vicdanlı, ahlaklı, saÄŸlıklı bir mukayesesini yapmak hepimizin görevidir.”

Sadece günü yaşayarak, günü kurtararak ve günü önemseyerek geleceğe güvenle bakılamayacağını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:

“Elbette önceliklerimiz olacak. Dün önceliÄŸimiz can ve mal güvenliÄŸimizi tehdit eden terördü. Dün önceliÄŸimiz egemenlik haklarımızı ve milli çıkarlarımızı hiçe sayan istiklalimizi ve istikbalimizi hedef alan kuÅŸatmalardı. Dün önceliÄŸimiz bizi çoluÄŸumuzun, çocuÄŸumuzun, annemizin, babamızın karşısında boynu bükük bırakan, nafaka aramaya gurbete çıkmaya mecbur bırakan iÅŸsizlikti. Dün önceliÄŸimiz teröre ve iÅŸsizliÄŸe kalıcı çare bulunmasına mani olan siyasi istikrarsızlıktı, iç huzursuzluklardı, iç kavgalardı. Dün önceliÄŸimiz hayatımızın dört bir yanını saran yokluklardı, mahrumiyetlerdi.”

“Dünyanın en büyük 10 ekonomisi olma yolunda son dönemece giren bir Türkiye’de yaşıyoruz”

Ülkenin bir ucundan diğer ucuna gitmenin eziyet, şehir içinde herhangi bir yere ulaşmanın çile, çağın nimetlerinden yararlanmayı sağlayacak hizmetlere sahip olmanın lüks olduğu devirlerden geçildiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

“Musluktan akan suyun, tavanda yanan lambanın, konuÅŸacak telefonun, bayramlarda yeni kıyafet sahibi olmanın, kışı geçirecek nevaleyi temin edebilmenin en büyük sevinç sebebi sayıldığı dönemler yaÅŸadık. Bugün ise artık ülke geneline yaydığımız ana sınıfından üniversiteye kadar her seviyedeki eÄŸitim kurumumuzla, dünyanın imrenerek baktığı ÅŸehir hastanelerimizle, neredeyse 5 kat arttırarak uzunluÄŸunu 28 bin kilometreyi geçirdiÄŸimiz bölünmüş yol ağımız ve sayısını 56’ya çıkardığımız havalimanlarımızla, 3 kat arttırarak 100 bin megavata yükselttiÄŸimiz kurulu enerji gücümüzle yüz binlerce aileyi ev sahibi yaptığımız toplu konut projelerimizle, millet bahçelerimizle, yerli ve milli katkı oranını yüzde 80’lere doÄŸru taşıdığımız savunma sanayimizle, dünyada eriÅŸmedik yer bırakmayarak 225 milyar dolara çıkardığımız ihracatımızla, misafir kapasitesini 5 kat arttırarak 55 milyona vardırdığımız turist ağırlama altyapımızla, yıllık ortalama yüzde 5’in üzerinde gerçekleÅŸen büyüme oranımızla hedeflerine doÄŸru hızla ilerleyen, dünyanın en büyük 10 ekonomisi olma yolunda son dönemece giren bir Türkiye’de yaşıyoruz. Hamdolsun ülkemiz geçtiÄŸimiz 20 yılda kurduÄŸumuz güçlü altyapı sayesinde tüm bu eÅŸikleri geride bıraktı.”

Bugün, artık kimi alanlarda gelişmiş ülkelerin dahi önünde, hizmet altyapısına sahip bir Türkiye olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

“Bugün artık sınırları içinde hiçbir terör faaliyetine izin vermeyen, sınırları dışındaki terör örgütlerini de adım adım takip eden bir Türkiye var. Bugün artık vatandaÅŸlarının can güvenliÄŸinden emin olduÄŸu, hukuk devleti ilkesine baÄŸlı, temel haklarını kullanan, özgür bireylerin Türkiye’si var. Bugün artık siyasi, askeri, diplomatik ve ekonomik olarak bölgesinde ve dünyada söz sahibi, bayrağı ve pasaportu itibarlı, vatandaÅŸlarının başı dik bir Türkiye var. Bugün artık her alanda kendisiyle birlikte tüm dostlarının ve kardeÅŸlerinin güvenliÄŸinin, huzurunun, refahının teminatı haline gelen bir Türkiye var. Salgın döneminde saÄŸlık hizmetleri baÅŸta olmak üzere tüm alanlarda, bu gerçekleri hep birlikte gördük, yaÅŸadık. Küresel saÄŸlık ve ekonomi krizinin geliÅŸmiÅŸ, geliÅŸmekte olan ayrımı yapmadan tüm ülkeleri kasıp kavurduÄŸu bir dönemde Türkiye olarak biz hedef büyüttük, vites yükselttik. GeliÅŸmiÅŸ ülkeler bile halklarının iÅŸini ve hayat seviyesini korumanın derdine düşerken biz yatırıma, istihdama, üretime, ihracata, cari fazla yoluyla büyümeye yönelerek kendimizi diÄŸerlerinden ayrıştırdık.”

“Ãœretimi ve bireyleri destekledik”

Hükümet olarak uyguladıkları ekonomi programının odağında vatandaÅŸların iÅŸini korumak, bunun da ötesinde sürekli yeni iÅŸ alanları oluÅŸturarak istihdamı geliÅŸtirmek olduÄŸunun altını çizen CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Bugün 85 milyonluk bir nüfusa sahibiz. Nüfusumuz 20 yıl öncesine göre 20 milyon artarken, istihdama katılan kiÅŸi sayısı da 20 milyondan 34 milyona çıktı. Tarihimizin en yüksek iÅŸ gücüne katılım oranına ulaşırken, istihdamı 19 milyondan 30 milyonun üzerine çıkarttık. Hatırlarsanız salgının ilk aylarında iÅŸ gücüne katılım 29 milyona, istihdam 25 milyona kadar gerilemiÅŸti. Dünyanın panikle içine kapandığı bu dönemde biz farklı bir politika izleyerek üretimi ve bireyleri destekledik.” dedi.

Faiz tartışmaları ve kur dalgalanmalarının yol açtığı sıkıntılara rağmen bu politikalarından taviz vermediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

“Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla hedefli ekonomi programımızı, ısrarla ve kararlılıkla uygulayarak salgının ilk aylarındaki kayıpları hızla telafi etmekle kalmadık, ötesine de geçtik. Dünya küçülürken biz büyüdüğümüz, istihdam ve ihracatta rekor üstüne rekor kırdığımız bir dönemi geride bıraktık. Netice itibarıyla hükümetlerimiz döneminde 11 milyonun üzerinde insanımıza çalışacak iÅŸ saÄŸladık, geçinecek gelir temin ettik. Bahar mevsimiyle birlikte canlanacak turizm, inÅŸaat ve tarım sektörleri istihdamı daha da yukarıya taşıyacaktır. Elbette hayat pahalılığının yol açtığı sıkıntılar vardır. Elbette sokakta, tezgahta, vitrinde canımızı yakan fiyat artışları vardır, emin olun bunların hepsi de geçicidir, konjonktüreldir, bu döneme mahsustur.”

Asgari ücretten, memur ve emekli maaşlarına kadar tüm çalışanların gelirlerinde yüksek oranlı artış yaparak esnaf ve sanatkarları kredi paketleriyle destekleyerek, hayat pahalılığının vatandaşlar üzerindeki yükünü azaltmanın gayreti içinde olduklarını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Ancak bunları konuÅŸurken ÅŸu gerçeÄŸi de kesinlikle gözden kaçırmamalı, aklımızdan çıkarmamalıyız. Alım gücündeki düşüş bir süre sonra telafi edilebilirken kaybedilen iÅŸin, kaybedilen huzurun, kaybedilen vaktin geri kazanımı çok daha zordur. Böyle dönemlerde asıl olan çalışacak iÅŸ, hayatını sürdürecek gelir sahibi olmaktır. Asıl olan kendine ve ailesine karşı mahcubiyet yaÅŸamamaktır. Asıl olan nice krizler, nice sancılar içinde kıvranan bölgemizde başı dik durabilmektir. Asıl olan geleceÄŸe umutla bakabilmeyi sürdürecek zemini kaybetmemektir. Bunun için fabrikaların çalışması, esnafın dükkanının açık kalması, toprağın ekilmesi, yolların yük taşıyan kamyonlarla dolu olması, emlak ve araç satışlarının sürmesi, hayatın canlı ÅŸekilde akışı çok önemlidir. Åžayet buralarda bir tıkanıklık, gerileme, çöküş yaÅŸanırsa iÅŸte o zaman felaket kapımıza dayanmış demektir. Hamdolsun, böyle bir tabloyla karşı karşıya deÄŸiliz. Halihazırdaki en büyük sorunumuz yüksek enflasyondur. Ä°nÅŸallah onun da üstesinden, her geçen ay iniÅŸini görerek geleceÄŸiz. Milletimizin karşısına güçlü bir eser ve hizmet altyapısıyla, güçlü sanayi ve ticaret iÅŸleyiÅŸiyle, güçlü bir güvenlik ve diplomasi çerçevesiyle örülü 20 yıllık kazanımlarla çıktığımız için müsterihiz.”

Türkiye’yi 30 milyonun üzerinde vatandaşını istihdam eden bir ülke haline getirmiÅŸ olmanın en büyük iftihar sebepleri olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, üstelik bunu geliÅŸmiÅŸ ülkelerin yaptığı gibi 10 yıllar boyunca ekonomilerini ve toplumlarını ipotek altında tutacak, eÅŸi benzeri görülmemiÅŸ parasal büyümelere, borçlanmalara gitmeden baÅŸardıklarını söyledi.

Avrupa’dan Amerika’ya kadar geliÅŸmiÅŸ ve geliÅŸmekte olan ülkelerin çoÄŸunun gelecek döneme iliÅŸkin en önemli sıkıntısı, sancısı ve krizinin iÅŸsizlik olduÄŸuna dikkati çeken ErdoÄŸan, şöyle devam etti:

“Bunun için Batı’daki merkez bankaları enflasyonları 6-7 kat arttığı halde, faizleri kayda deÄŸer oranlarda yükseltmekten ısrarla kaçınıyor, kendi ekonomi teorilerine, yıllarca bize yaptıkları dayatmalara aykırı bir politika izliyorlar. Daha da önemlisi bunların çoÄŸunun zaten kırılgan olan siyasi ve sosyal yapılarının ortaya çıkacak iÅŸsizlik krizinin altından kalkıp kalkamayacağı da meçhuldür. Hamdolsun biz ‘Türkiye Ekonomi Modeli’ diye ifade ettiÄŸimiz çerçevesini ve yönünü kendimizin belirlediÄŸi bir politikayla süreci tam tersine çevirmeyi baÅŸardık. Uyguladığımız ekonomi politikalarının doÄŸruluÄŸunun kimi mahcubiyetle de olsa, kimi dolaylı yollardan iÅŸaretle de olsa içeride ve dışarıda teslim edilmeye baÅŸlandığını görüyoruz. Aldığımız tedbirlerin, insanlarımızın günlük hayatlarına olan olumlu etkileri, kendini her geçen ay biraz daha belli edecektir. Ãœlkemizi 2023’e milletimize söz verdiÄŸimiz gibi Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını gururla kutlayacağımız bir siyasi ve ekonomik iklime kavuÅŸmuÅŸ olarak sokmakta kararlıyız.”

ErdoÄŸan, son dönemde üzerinde en çok konuÅŸulan, söz söylenen ve istismar edilen hususlardan birinin de “enerji fiyatları” olduÄŸunu vurgulayarak, “Türkiye bugün enerji konusunda elektriklerin yokluÄŸunu deÄŸil, sadece fiyatını tartışabiliyorsa bunu geçtiÄŸimiz 20 yılda 32 bin megavattan 100 bin megavat seviyesine çıkardığımız kurulu enerji gücüne borçludur.” diye konuÅŸtu.

 “Son dönemde enerji fiyatları tüm dünyada yükselmiÅŸtir”

ErdoÄŸan, yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını harekete geçirmek suretiyle Türkiye’nin elektrik üreten santral sayısını 298’den 1808’e yükseltip, iletim ve dağıtım ÅŸebekelerinin uzunluÄŸunu 1 milyon 275 bin kilometrenin üzerine çıkartarak, toplam elektrik üretimini 4 kat artırdıklarını anlattı. ErdoÄŸan, “Son dönemde enerji fiyatları elbette tüm dünyada yükselmiÅŸtir, hem de oldukça yükselmiÅŸtir ama bu sadece bize ait deÄŸil, bu sadece bize mahsus bir durum da deÄŸil. Küresel düzeyde doÄŸal gaz fiyatları 10 kat, kömür fiyatları 5 kat, petrol fiyatları 3 kat artmıştır. Dolayısıyla dünyanın her tarafında, üstelik de bizden her bakımdan çok daha yüksek oranlarla bu fiyat artışları günlük hayata yansımaktadır.” ifadelerini kullandı.

Elektrik ve doğal gaz fiyatlarının avro cinsinden rakam ve asgari ücrete oranları üzerinden Avrupa ülkeleri ile karşılaştırmasını yapan Erdoğan, şunları söyledi:

“Özellikle ekranları başında bizi izleyen milletime sesleniyorum. Milletimin, bunları deÄŸerlendirmesi ve aklı selim ile de kararını vermesi inanıyorum ki birçok ÅŸeyi düzlüğe çıkaracaktır. Konutlarda aylık 200 kilovat tüketim üzerinden bakıldığında Türkiye, Avrupa’daki 34 ülke arasında vatandaÅŸlarına en uygun fiyatla elektrik hizmeti sunan üçüncü ülke durumundadır. Ãœlkemizdeki elektriÄŸin 200 kilovata denk gelen tutarı 18 avro iken, bu rakam mesela Norveç’te 35 avro, Fransa’da 45 avro, Hollanda’da 60 avro, Belçika’da 92 avro, Almanya’da 100 avrodur. Aynı miktardaki tüketim bedelini asgari ücret ile mukayese ettiÄŸimizde ülkemizde yüzde 5,5’lik bir oran karşımıza çıkarken, Almanya’da yüzde 6,2’lik, Bulgaristan’da yüzde 7,5’lik, Çekya’da yüzde 10’luk, Romanya’da yüzde 15’lik oranlarla karşılaşıyoruz.”

Benzer bir tablonun doÄŸal gaz konusunda da geçerli olduÄŸuna iÅŸaret eden ErdoÄŸan, Türkiye’nin 100 metreküplük tüketime 18,5 avroluk faturayla, Avrupa’nın vatandaşına en ucuz doÄŸal gaz hizmetini sunan ülkesi olduÄŸunu belirtti. ErdoÄŸan, bu rakamın Macaristan’da 30 avro, Polonya’da 63 avro, Yunanistan’da 100 avro, Ä°talya’da 156 avro, Almanya’da 256 avro düzeyine yükseldiÄŸini bildirdi.

DoÄŸal gaz fiyatının asgari ücretle mukayesesinde de Türkiye’nin yüzde 5,6 ile en uygun fiyat konusunda yine ilk sıralarda yer aldığını aktaran ErdoÄŸan, “Bu oran Macaristan’da yüzde 9’luk, Yunanistan’da yüzde 13’lük, Almanya’da yüzde 15,2’lik, Romanya’da yüzde 31’lik seviyelere çıkmaktadır. Tekraren altını çizerek söylüyorum, vatandaşımıza gelen elektrik ve doÄŸal gaz faturaları elbette yüksektir ama buna raÄŸmen Türkiye, hem fiyat hem bunun asgari ücrete oranı bakımından vatandaÅŸlarına en uygun tarifeli elektrik ve doÄŸal gaz hizmeti sunan ülkelerin başında gelmektedir.” ifadelerini kullandı.

Geçen yıl sadece elektrik, doğal gaz ve akaryakıtta 165 milyar liralık sübvansiyon yaparak, salgın sebebiyle zaten sıkıntı içindeki vatandaşların ilave yükler altına girmesine engel olduklarını belirten Erdoğan, geçen yıl hane başına yaklaşık 5 bin lira enerji desteği verdiklerini söyledi.

Sadece bu üç kalemdeki sübvansiyon rakamının, Türkiye’nin toplam yatırım harcamaları kadar olduÄŸuna dikkati çeken ErdoÄŸan, yılbaşı itibarıyla tarifelerde yapılan düzenlemelere raÄŸmen elektrikte ve doÄŸal gazda haneleri desteklemeye devam ettiklerinin altını çizdi.

“Ocak ayı itibarıyla tüketicilerin yüzde 64’ü düşük tarifeden faydalandı”

Bugüne kadar hep olduÄŸu gibi milletin sesine kulak verip, derdine derman olacak çözümler ürettiklerini dile getiren ErdoÄŸan, geçen Kabine Toplantısı sonrasında 150 kilovat olan en düşük tarife diliminin 210 kilovata yükseltilmesinin nispi bir rahatlama saÄŸladığını anlattı. ErdoÄŸan, “Yapılan analizler, ocak ayı itibarıyla tüketicilerin yüzde 64’ünün düşük tarifeden faydalandığını, yüzde 36’lık bir kesimin de üst tarifeden fatura ödediÄŸini göstermektedir.” dedi.

Bugünkü toplantıda, vatandaşları daha da rahatlatacak yeni adımların kararını aldıklarını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Öncelikle 210 kilovatsaate kadarki düşük tarife ve 210 kilovatsaatin üzerindeki yüksek tarife rakamları, ilgili kurumlarımız tarafından vatandaÅŸlarımız lehine yeniden deÄŸerlendirilecektir. Ticari iÅŸletmelerimiz için de küçük esnaf ve sanatkarı koruyacak ÅŸekilde benzer bir kademelendirme yapılacaktır. Sivil toplum kuruluÅŸlarının elektrik aboneliÄŸi de ticarethane statüsünden, konut statüsüne dönüştürülecektir. Böylece dernekler, vakıflar, cem evleri dahil ticarethane statüsünden fatura ödeyen kuruluÅŸların elektrik bedelleri önemli oranda düşecektir. Daha önce sözünü verdiÄŸimiz doÄŸal gaz tüketim desteÄŸi ile ilgili hazırlıklar da tamamlandı. Sosyal yardımlaÅŸma ve dayanışma vakıflarının kriterlerine uyan 4 milyon hane için yılda 2 defada ödenmek üzere 450 ile 1150 lira arasında deÄŸiÅŸen miktarlarda doÄŸal gaz desteÄŸi saÄŸlayacağız. Kronik hastaların ve yaÅŸam destek cihazına baÄŸlı olarak hayatını sürdüren kiÅŸilerin bulunduÄŸu haneler için bu rakama yüzde 5 ilave yapılacaktır. Bu destek için baÅŸvurular 81 ilimizin tamamında cuma günü baÅŸlayacaktır. Elektrik desteÄŸinde de halen 2,1 milyon hane olan kapsamı 4 milyon haneye çıkartıyoruz. Ayrıca sosyal güvenlik ÅŸemsiyemizin hem kapsama alanını hem etkisini geniÅŸletecek, 15 milyar liralık yeni bir sosyal destek paketiyle ilgili hazırlıklara da baÅŸlanması talimatını verdik.”

Erdoğan, yeşil büyüme stratejisi çerçevesinde yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretimine ağırlık verdiklerini, bu amaçla rüzgar ve güneş enerjisi yatırımlarına KDV istisnası ve gümrük vergisi muafiyeti uyguladıklarını söyledi.

Åžimdi de mevcut desteklerin kapsamını geniÅŸleterek, güneÅŸ ve rüzgar enerjisinden elektrik üreten lisanssız faaliyetler kapsamındaki yatırımların dördüncü bölge desteklerinden yararlanabilmesini temin ettiklerini dile getiren ErdoÄŸan, “Böylece güneÅŸ ve rüzgar enerjisi yatırımcılarına KDV istisnası ve gümrük vergisine ilave olarak yüzde 30 oranında vergi indirimi, 6 yıl boyunca sigorta prim iÅŸveren hissesi desteÄŸi saÄŸlamış oluyoruz.” dedi.

Firmaların ihtiyaç duydukları elektriÄŸi kendi bünyelerinde ve yenilenebilir enerji kaynaklarından temin edebilmelerini saÄŸlamayı amaçladıklarını belirten ErdoÄŸan, “Bu yöntemle rekabet güçleri artacak firmalarımız, aynı zamanda ülkemizin Paris Ä°klim AntlaÅŸması yükümlülüklerini yerine getirmesinde katkıda bulunacaklardır. Yeni enerji desteÄŸinin ülkemize ve firmalarımıza hayırlı olmasını diliyorum.” diye konuÅŸtu.

ErdoÄŸan, eÄŸitim öğretim yılının yeni dönemine huzurlu bir ÅŸekilde baÅŸlandığını ifade ederek, bu meslek mensuplarının 60 yıllık özlemine cevap veren Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu da geçen hafta yürürlüğe koyduklarını hatırlattı.

Mesleki eğitim merkezleriyle ilgili aralık ayının son haftasında yapılan yeni düzenlemenin olumlu etkilerini görmeye devam ettiklerini bildiren Erdoğan, öğrenci sayıları 159 binden 335 bine yükselen mesleki eğitim merkezlerinde hedefin bu rakamı 1 milyonun üzerine taşımak olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sanayinin ihtiyaç duyduğu nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesine büyük katkı sağlayan bu merkezleri desteklemeyi sürdüreceklerini vurguladı.

“Lapseki Gelibolu arasında feribotla saatler süren geçiÅŸ sürecini 6 dakikaya indirecek”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, gelecek hafta sonu açılışını yapacakları 1915 Çanakkale Köprüsü ve Malkara Çanakkale Otoyolu Projesi’ne iliÅŸkin de bilgi verdi.

Bu dev projenin inşasını 2 milyar 545 milyon avro yatırım tutarıyla tamamladıklarını anlatan Erdoğan, şunları söyledi:

“1915 Çanakkale Köprüsü, 88 kilometresi otoyol ve 13 kilometresi baÄŸlantı yolu olmak üzere toplam 101 kilometre uzunluÄŸa sahip Kınalı-TekirdaÄŸ-Çanakkale-SavaÅŸtepe Otoyolu Projesi’nin önemli bir parçasıdır. Orta ve yan açıklıkları ile yaklaşım viyadüklerinin toplamıyla, geçiÅŸ uzunluÄŸu 4 bin 608 metreye ulaÅŸan bu köprü, kendi alanında dünyada ilk sırada yer alan bir eserdir. Köprünün 2 bin 23 metrelik orta açıklığı Cumhuriyetimizin 100. kuruluÅŸ yıldönümünü, 318 metrelik çelik kuleleri de Çanakkale Deniz Zaferi’nin kazanıldığı 18 Mart 1915’i sembolize etmektedir. Deniz seviyesinden yüksekliÄŸi 16 metrelik top mermisi figürü ile birlikte 334 metreyi bulan köprümüz, bu bakımdan da dünyada ilk sırada yer almaktadır. Hizmete açacağımız otoyol projesi, Malkara Çanakkale arasını 40 kilometre kısaltırken, Lapseki Gelibolu arasında feribot ile saatler süren geçiÅŸ sürecini 6 dakikaya indirecektir. Yaklaşık 5 bin 100 personel ve 740 adet iÅŸ makinesiyle gece gündüz çalışarak tamamladığımız otoyolumuzu ve köprümüzü 26 Åžubat 2022’de hizmete sunuyoruz.”

ErdoÄŸan, Çanakkale BoÄŸazı’nı bir gerdanlık gibi taşıyacak köprünün, büyük ve güçlü Türkiye hedefinin somut bir ifadesi olarak kalkınma tarihindeki yerini alacağını vurguladı.

“Yarından itibaren karma hayvan yemi yüzde 12 indirimle satılmaya baÅŸlanacak”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çiftçilere de bazı müjdeler vermek istediğini belirterek, şunları kaydetti:

“BilindiÄŸi gibi Tarım Kredi Kooperatiflerinin satış merkezlerinde hafta başı itibarıyla üre ve çay gübrelerinin fiyatlarında yüzde 30’a varan indirim yaptık. Buna ilave olarak yarından itibaren CAN gübresi, amonyum sülfat ve nitropower gübrelerinde de yüzde 30’luk indirime gidiliyor. Hayvancılıkla uÄŸraÅŸan vatandaÅŸlarımızın girdi maliyetlerini düşürmek amacıyla yine yarından itibaren karma hayvan yemi yüzde 12 indirimle satılmaya baÅŸlanacaktır. Pancar üreticilerimizin mart ayında alacakları pancar bedellerinin ödemesini 1 ay öne çekiyor, cuma günü hesaplarına yatırıyoruz. Ayrıca 2021 yılı pancar alım fiyatının üzerine ton başına 15 lira prim desteÄŸi ödüyoruz. Bu sezonun pancar alım kesin fiyatını da hasattan önce açıklayacağımızı tekrar hatırlatmak istiyorum.”

Yurtlarda kalan yükseköğrenim öğrencilerine de müjde veren ErdoÄŸan, “BilindiÄŸi gibi gençlerimizin talepleri üzerine yurtlarda 16 GB olan internet desteÄŸini iki kat artışla 32 GB’ye çıkardık. Åžimdi de akademik yarıyılın ikinci döneminden baÅŸlamak üzere yurtlarda kalan gençlerimize verdiÄŸimiz beslenme yardımını aylık 570 liradan yaklaşık 3’te 1’lik artışla 750 liraya yükseltiyoruz. Böylece, üniversite öğrencilerimizi enflasyon sebebiyle yemek ücretlerinde yaÅŸanabilecek muhtemel artışlara karşı koruma altına almış oluyoruz. Beslenme yardımında yaptığımız bu artışın, Kredi ve Yurtlar Kurumu yurtlarında kalan 745 bin öğrencimize hayırlı olmasını diliyorum.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Omicron varyantı vaka sayılarının artmasına rağmen, hastaneye yatışlarda sistemi zorlayacak bir yükselişle karşılaşmadıklarını söyledi.

Koronavirüse karşı geliÅŸtirilen yeni bir ilacı yerlileÅŸtirerek vatandaÅŸların hizmetine sunarken, Turkovac aşısını da 81 ile ulaÅŸtırdıklarını aktaran ErdoÄŸan, “Aşısı bulunmayan veya eksik olan vatandaÅŸlarımıza en kısa sürede kendi aşımız Turkovac’ı yaptırmaları tavsiyesinde bulunuyorum. Ä°nÅŸallah önümüzdeki aylarda tüm dünyayla birlikte biz de bu musibeti gündeminizden tamamen çıkartmış olmayı ümit ediyoruz.” dedi.

Kaynak: AA