CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan yarın Rusya Devlet BaÅŸkanı Putin’le görüşecek

CumhurbaÅŸkanlığı Sözcüsü Ä°brahim Kalın, CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın yarın Rusya Devlet BaÅŸkanı Vladimir Putin’le görüşeceÄŸini bildirdi.

CumhurbaÅŸkanlığı Sözcüsü Ä°brahim Kalın, CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan‘ın, Rusya-Ukrayna savaşına iliÅŸkin dün Ukrayna Devlet BaÅŸkanı Vladimir Zelenskiy ve Ä°ngiltere BaÅŸbakanı Boris Johnson ile birer telefon görüşmesi yaptığını​​​​​​​ anlatarak “Bugün de bu görüşmeleri AB BaÅŸkanı’yla Kanada BaÅŸbakanı’yla devam edecek. Yarın da Sayın Putin‘le bir görüşmesi olacak.” dedi.

Kalın, BeyoÄŸlu Belediyesince “Kalem dostları”nı bir araya getirmek amacıyla Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantının ardından Ukrayna’daki savaÅŸa iliÅŸkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Ukrayna Savaşı’nın 10. gününde olunduÄŸunu ve yıkımın devam ettiÄŸini anımsatan Kalın, bütün çabalarının öncelikle bu savaşın durdurulması yönünde olduÄŸunu söyledi. Bu çerçevede de CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın çok yoÄŸun bir diplomasi trafiÄŸi yürüttüğünü aktaran Kalın, şöyle konuÅŸtu:

“Bütün taraflara, tabii özellikle de Rusya tarafına bu saldırıların derhal durdurulması ve müzakere masasına gelmesi yönünde çaÄŸrılarımızı da devam ettiriyoruz. Bu çerçevede müzakereler devam ediyor. Ä°kinci tur yapıldı. Önümüzdeki günlerde 3. tur müzakereler yapılacak. Biz de bu müzakere heyetleriyle yakın temas halindeyiz. DışiÅŸleri Bakanı’mız mevkidaÅŸlarıyla sürekli temas halinde. Ä°stihbarat BaÅŸkanı’mız, Milli Savunma Bakanı’mız, bizler hepimiz, bütün çabamız müzakerelerin somut sonuç verebilmesi, müşahhas hale gelebilmesi için öncelikle bu çatışmaların, saldırıların durdurulması gerektiÄŸi yönünde. Burada bizim temel ilkemiz, tabii ki Ukrayna’nın toprak bütünlüğü, egemenliÄŸi ve siyasi birliÄŸinin uluslararası hukuk çerçevesinde korunması, buna saygı duyulması. Rusya’nın dile getirdiÄŸi endiÅŸeler, kaygılar, talepler her neyse bunların da savaÅŸ yoluyla deÄŸil müzakere yoluyla ele alınması ve deÄŸerlendirilmesi, bizim temel yaklaşımımız bu.”

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın bu yönde dün Ukrayna Devlet BaÅŸkanı Vladimir Zelenskiy ve Ä°ngiltere BaÅŸbakanı Boris Johnson ile birer telefon görüşmesi olduÄŸunu hatırlatan Kalın, “Bugün de bu görüşmeleri AB BaÅŸkanı’yla, Kanada BaÅŸbakanı’yla devam edecek. Yarın da Sayın Putin’le bir görüşmesi olacak ve bu mesajları biz vermeye devam edeceÄŸiz.” dedi.

“Çabamız bütün imkanları seferber ederek savaşın önlenmesi”

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, burada savaşın devam etmesi, uzaması halinde sonuçlarının yıkıcı olacağını belirterek şöyle devam etti:

“ÖrneÄŸin, evvelsi gün sabaha karşı Ukrayna’daki en büyük nükleer santrale yapılan saldırı bir felaket senaryosunun somut hale gelmesidir. Aslında büyük bir felaketin kıyısından dönüldü orada. Allah korusun böyle bir savaÅŸ devam ederken bir de burada bir nükleer patlamanın gerçekleÅŸmesi bütün bölgeyi büyük bir yıkıma sevk edecektir. Sivil kayıpları var, askeri kayıplar var. Åžehirler yıkılıyor. Bunun önüne mutlaka geçilmesi gerekiyor. Bizim bütün çabamız da tüm müttefiklerimizle birlikte elimizdeki bütün imkanları seferber ederek savaşın önlenmesi. Bizim hem Rusya’yla hem Ukrayna’yla iyi iliÅŸkilerimiz var. CumhurbaÅŸkanı’mızın da ifade ettiÄŸi gibi ‘Biz ne Rusya’dan vazgeçebiliriz ne Ukrayna’dan, bu ÅŸartlar altında. Ve iki tarafla da konuÅŸabilen birkaç aktörden birisi Türkiye. CumhurbaÅŸkanı’mızın hem Putin’in hem Zelenskiy ile çok iyi iliÅŸkileri var. Biz bütün bunları bir araya getirerek savaşın sonlandırılması yönünde ne katkı yapabiliriz, buna odaklanıyoruz. Biz Türkiye olarak üzerimize düşen görevi yapmaya da hazırız.”

“CumhurbaÅŸkanı’nın bu 10 günde daha önce Sayın Vladimir Putin’le bir teması olmuÅŸ muydu?” sorusu üzerine Kalın, “SavaÅŸ baÅŸlamadan hemen önce bu Donbas bölgesindeki iki iÅŸte ‘Cumhuriyet’ denen yapıyı tanıdığını ilan ettiÄŸi zaman Rusya, hemen bir gün sonra CumhurbaÅŸkanı’mızın Putin’le bir telefon görüşmesi olmuÅŸtu. Åžimdi tabii ki bu telefon diplomasisi ve görüşmesi daha da büyük önem arz ediyor. Burada elbette alınan birtakım tedbirler, Rusya’ya dönük birtakım yaptırımlar var. Yaptırımların amacı bu savaşı önlemek olmalı tabii ki. Yani birinci odaklandığımız yer, bu savaşın bir kere durdurulması. Bunun gecikmesi, uzaması halinde bu yıkım devam edecek. Daha fazla kayıplar olacak. Dolayısıyla CumhurbaÅŸkanı’mızın da bu yönde diplomasi trafiÄŸi yoÄŸunlaÅŸarak devam edecek.” diye konuÅŸtu.

“Güven hattının mutlaka açık tutulması gerekir”

Kalın, “Türkiye, Rusya’ya karşı yaptırım kararı almayı düşünüyor mu?” sorusunu yanıtlarken ÅŸunları kaydetti:

“Åžu anda bir yaptırım planımız yok. Ben daha önce de bunu ifade etmiÅŸtim. Öncelikle tabii ki biz bu savaşın bir tarafı olmak gibi bir pozisyona itilmek istemiyoruz. Ä°ki tarafla da konuÅŸabilmeyi sürdürmemiz gerekiyor. Ekonomimizin bundan olumsuz yönde etkilenmesini elbette istemiyoruz. Herkes Ruslarla köprüleri attığında ‘Rusya’yla kim konuÅŸacak?’ diye sormamız gerekiyor. Rus tarafının da güvendiÄŸi bir muhatabının onlarla konuÅŸmaya devam etmesi büyük önem arz ediyor. Büyük çatışmalar, savaÅŸlar ancak böyle önlenir. Bu müzakerelerin, diplomasinin baÅŸarıya ulaÅŸması için de bu güven hattının mutlaka açık tutulması gerekir. Biz Türkiye olarak da burada üzerimize düşen rolü oynamaya devam edeceÄŸiz. Aksi halde bütün bölgenin bu yıkımdan kurtulması mümkün olmayacak. Dolayısıyla bizim bütün çabamız, ÅŸu anda bu savaşın, saldırıların, atılan bombaların, füzelerin, akan kanın durdurulması. Bunun için de üzerimize düşen görevi yapmaya devam edeceÄŸiz.”

Ukrayna-Rusya müzakerelerinin sonucuna ilişkin soru üzerine ise Kalın, şu değerlendirmede bulundu:

“Karamsar olmak istemiyorum ama bu yoÄŸun saldırılar devam ederken Ukrayna ÅŸehirlerine, müzakere masasından somut baÄŸlayıcılığı olan, sahadaki durumu doÄŸrudan olumlu manada etkileyecek bir sonucun çıkmasını beklemek biraz saflık olur. O yüzden Rus tarafının burada müzakere masasına çok ciddi bir ÅŸans vermesi gerekiyor. Ve her neyse vermek istedikleri o mesaj verildi. Daha fazla yıkıma devam edilmemesi ve müzakere masasında somut, sahadaki gerçekleri daha pozitif, müspet manada etkileyecek bir sonucun çıkmasına müsaade etmeleri, ÅŸans tanımaları gerekiyor.”

Kaynak: AA