Depremin merkez üssü KahramanmaraÅŸ’ta radon gazı seviyesi düştü

Depremin merkez üssü Kahramanmaraş'ta radon gazı seviyesi düştü

Depremin merkez üssü Kahramanmaraş'ta radon gazı seviyesi düştü

Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) ve Kocaeli Üniversitesinden (KOÜ) akademisyenlerce yapılan araÅŸtırmalar sonucu, 6 Åžubat’taki depremlerin merkez üssü KahramanmaraÅŸ’ta radon gazı seviyesi 6 ay aranın ardından düştü.

YTÜ ve KOÜ’de görevli akademisyenler, 6 Åžubat’taki depremlerin ardından hayata geçirilen “Deprem Sonrası Radon Gaz Konsantrasyonlarının Belirlenmesi Projesi” kapsamında, depremlerin merkez üssü KahramanmaraÅŸ’ın Elbistan ve Ekinözü ilçeleri arasındaki Akpınar Mahallesi’nde radon gazı seviyesinin tespiti için 9 Åžubat’ta araÅŸtırma yaptı.

TÜBİTAK 1002-C Doğal Afetler Odaklı Saha Çalışması Acil Destek Programı kapsamında hazırlanan proje ile aynı noktadaki radon gazı ölçümünün ikincisi ise 29 Temmuz-6 Ağustos döneminde gerçekleştirildi.

Projede yer alan YTÜ Elektrik-Elektronik Fakültesi Biyomedikal Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Osman Günay, AA muhabirine, yapılan ikinci ölçümlere göre, radon gazı seviyesinin 6 ay aranın ardından düştüğünü söyledi.

“DeÄŸerlerde dalgalanmayı çok fazla göremedik”

KahramanmaraÅŸ’ta 9-12 Åžubat tarihleri arasında normalin 4 katı radon gazı ortaya çıktığını hatırlatan Günay, 29 Temmuz-6 AÄŸustos tarihleri arasında yapılan ölçümlerde radon gazı seviyesinin stabil hale geldiÄŸini belirtti. Günay, ÅŸunları kaydetti:

“6 Åžubat depremlerinin ardından üç gün sonra biz buraya geldik. Depremin merkez üssünde yerinde radon gazı ölçümü yaptık. Radon gazı ölçümlerinde depremden sonra oldukça yüksek deÄŸerleri okuduk ve deÄŸerler arasında deÄŸiÅŸkenlik söz konusuydu. İlk ölçümde gaz seviyesinin 42 bin-35 bin becquerel/metreküp (Bq/m3) arasında gidip geldiÄŸini gözlemledik. İlk ölçülen deÄŸerlerin saÄŸlamasını yapmak için tekrar Elbistan ve Ekinözü ilçeleri arasında bulunan Akpınar Mahallesi’ne geldik, 24-25 bin (Bq/m3) civarında ölçümler yaptık. Artık deÄŸerlerin mümkün olduÄŸu kadar stabile ulaÅŸmış vaziyette olduÄŸunu gördük. Dalgalanmayı çok fazla göremedik.”

Toprağın yapısında uranyum ve toryum gibi radyoaktif maddeler bulunduÄŸunu ifade eden Günay, “Depremle birlikte radon gazı yeryüzüne çıkıyor. Bu radyoaktif maddeler sadece burada yok. Her yerde, her toprakta radyoaktif maddeler var ve bozulması sonucunda radon gazı meydana geliyor. Bazı yerlerde madde miktarına göre daha fazla, bazı yerlerde daha az olabiliyor. Deprem esnasında oluÅŸan çatlaklardan, oluÅŸan kırıklardan yeryüzüne bu radon gazının çıkış miktarı daha fazla olmakta. Biz ÅŸubat ayında yaptığımız ölçümlerde bunu gördük. Burada, ÅŸu andaki yaptığımız ölçümlerle kıyaslamış oluyoruz.” açıklamasında bulundu.

İstanbul ile ilgili projeyi TÜBİTAK kabul etti

Günay, Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun İstanbul-Adalar segmentindeki Anadolu ve Avrasya levhalarında radon gaz konsantrasyonları ile sismik aktiviteler arasındaki iliÅŸkinin yapay zeka ile modellemesi projesini hazırladıklarını ve projenin TÜBİTAK 1001-Bilimsel ve Teknolojik AraÅŸtırma Projeleri Destekleme Programı’nda kabul edildiÄŸini söyledi.

İstanbul’da olası depremle alakalı çalışmaları olduÄŸunu vurgulayan Günay, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bazı uluslararası yayınlara baktığımız zaman sadece deprem esnasında deÄŸil, depremden önce meydana gelen kılcal çatlaklardan da radon gaz konsantrasyonunun arttığı söylenmekte. Biz de bu çalışmalarımızla bunların üzerine gitmek istiyoruz. Bu doÄŸrultuda TÜBİTAK’ta yeni bir projemiz kabul oldu. Bu projemizi İstanbul’da yapacağız. Beklenen büyük İstanbul depreminde radon gaz konsantrasyonlarıyla yer kabuÄŸu arasındaki iliÅŸkiyi yapay zeka ile modellemeye çalışıyoruz. TÜBİTAK’a hem bugünkü hem 6 Åžubat’taki verdikleri destek hem de bundan sonraki verecekleri destekler için ÅŸimdiden çok teÅŸekkür ederiz.”

Kaynak: AA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir