Öztrak: Berlin Zirvesi’ni olumlu karşılıyoruz

CHP Parti Sözcüsü Öztrak, “Sorunları bir masa etrafında oturup konuÅŸabilmeliyiz. Bu nedenle Libya meselesini çözmek için hafta sonu gerçekleÅŸtirilen Berlin Zirvesi’ni olumlu karşıladığımızı ifade etmek isterim.” dedi.

CHP Genel BaÅŸkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Parti genel merkezinde düzenlediÄŸi basın toplantısında, Suriye ve Libya konuları baÅŸta olmak üzere bölgedeki son geliÅŸmeler ve ekonomiye dair açıklamalarda bulunan Öztrak, DSP Kurucu Genel BaÅŸkanı, eski BaÅŸbakan Bülent Ecevit’in 97 yaşında hayatını kaybeden eÅŸi RahÅŸan Ecevit’e Allah’tan rahmet, sevenlerine sabır diledi. Öztrak, CHP’li Kamer Genç ve gazeteci UÄŸur Mumcu’nun da vefatlarının yıl dönümleri olduÄŸunu belirterek, Genç’i ve Mumcu’yu saygıyla andıklarını söyledi.

Gazeteci Hrant Dink cinayetinin üzerinden 13 yıl geçtiÄŸini anımsatan Öztrak, “Önce ‘hassas ve milliyetçi gençler’ denildi, sonra Ergenekon’a, en son da FETÖ’ya baÄŸlandı. Ä°ddianameler hazırlandı, ayrı ayrı davalar açıldı. Davası hala sürüyor ama her ölüm yıl dönümünde toplanan kitleler Dink’in bu toplumu ayrıştırdığını deÄŸil, birleÅŸtirdiÄŸini ortaya koyuyor. Hrant Dink’i de bu vesileyle bir kere daha rahmetle anıyoruz.” diye konuÅŸtu.

Öztrak, Suriye ve Ä°dlib’deki radikal unsurların nereye gideceÄŸi meselesinin Türkiye’nin yumuÅŸak karnına dönüştüğünü ifade ederek, konuÅŸmasını şöyle sürdürdü:

“Rusya Devlet BaÅŸkanı da bunun farkında. ErdoÄŸan’ı sıkıştırmak istediÄŸinde bu yumuÅŸak karına vurmaktan çekinmiyor. Biz uzunca bir süredir baÅŸta Ä°dlib olmak üzere Suriye’de yaÅŸanan sıkıntıların Suriye’nin meÅŸru yönetimi ile konuÅŸarak halledilmesi gerektiÄŸini söyledik. Bunu dediÄŸimiz için ErdoÄŸan bize demediÄŸini bırakmadı ama Putin söyleyince, Türkiye ve Suriye yetkilileri Moskova’da masaya oturtuverdi. Bize laf yetiÅŸtirmek yerine, söylediÄŸimizde bunu yapsalardı hem bu kadar ÅŸehit vermeden, milyarlarca dolar harcamadan, milyonlarca Suriyeli yerinden yurdundan olup ülkemize gelmeden durumu kontrol edebilecektiler hem de Putin’in elini bu kadar güçlendirmeyeceklerdi.”

“Son üç yılda ErdoÄŸan ve Putin’in 70’ten fazla görüşmesi oldu”

Faik Öztrak, Libya konusunda benzer sorunların yaÅŸandığını, daha önce kendilerinin “Türkiye, Libya’da savaÅŸmamalıdır, arabulucu rolü oynamalıdır, BM öncülüğünde Libya’da her iki tarafla da Türkiye’nin diyalog kurması yararınadır” dediklerini anımsattı. CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın bu açıklamalar üzerine kendilerini uluslararası hukuku bilmemekle suçladığını vurgulayan Öztrak, ErdoÄŸan’ın bu konuda da CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu’na tepki gösterdiÄŸini belirtti.

Süreç devam ederken Rusya Devlet BaÅŸkanı Vladimir Putin’in Türkiye’ye geldiÄŸini aktaran Öztrak, şöyle konuÅŸtu:

“ErdoÄŸan ile baÅŸ baÅŸa görüştüler. Putin artık içeride ne söylediyse, ErdoÄŸan toplantı bitiminde Libya’da arabuluculuÄŸa soyunmaya karar verdi. ErdoÄŸan, Putin’in bir dediÄŸini nedense ikiletmiyor. Son üç yılda ErdoÄŸan’ın Putin’le yüz yüze veya telefon aracılığıyla 70’ten fazla görüşmesi oldu. Eminiz ErdoÄŸan AK Parti milletvekilleriyle bu kadar sık görüşmüyordur. ErdoÄŸan’ın bir sözünü ikiletmediÄŸi bir diÄŸer adres ise Beyaz Saray. Beyaz Saray ‘rahibi gönder’ diyor, 48 saat geçmeden, rahip Oval ofise ulaÅŸtırılıyor. Ordumuz canını diÅŸine takmış Barış Pınarı Harekatı yaparken, Trump tehdit içeren birtakım tweetler atıyor, ABD BaÅŸkan Yardımcısı Türkiye’ye geliyor, ‘harekat dursun’ diyor, harekat durduruluyor. ErdoÄŸan’ın siyasi ikbali için ÅŸahsileÅŸtirdiÄŸi dış politika, Saray iktidarını Washington ile Moskova arasında pinpon topuna döndürmekle kalmadı, ülkemizin hayati çıkarlarına da büyük zarar verdi. ”

“Büyük lokma yiyeceksin ama büyük laf etmeyeceksin”

Öztrak, Türkiye’nin etrafındaki coÄŸrafyanın son derece zor ve dengelerin her an deÄŸiÅŸtiÄŸi kaygan bir coÄŸrafya olduÄŸuna dikkati çekerek, “YaÅŸadığımız coÄŸrafya bizim kaderimiz ise buna göre davranmak ve tedbir almak zorundayız.” diye konuÅŸtu.

Türkiye’nin bölgede hem askeri hem de baÅŸta ekonomik ve diplomatik olmak üzere yumuÅŸak gücünün son derece saÄŸlam olması gerektiÄŸini vurgulayan Öztrak, ÅŸu deÄŸerlendirmeyi yaptı:

“Bu iki güçten birisi zayıflarsa bu hassas bölgede ayakta kalmakta güçlük çekeriz. Bu nedenle Türkiye, sadece askeri deÄŸil, karşılaÅŸtığı zorlu sınamalara karşı ekonomik ve diplomatik yani yumuÅŸak gücünü bir an önce tahkim etmek zorundadır. Son dönemde dış politikayla ilgili olarak DışiÅŸleri Bakanlığını tamamen devre dışı bırakan ve kararların Saray’da alındığı sistem yumuÅŸak gücümüze büyük zarar vermiÅŸtir. Türkiye’nin etrafında enerji kaynaklarının bulunması ve kullanılması konusunda yeni ittifaklar oluÅŸurken, Türkiye deÄŸerli bir yalnızlığa sığınamaz. Biz bu nedenle gecikmiÅŸ olsa da Libya ile münhasır ekonomik bölge anlaÅŸması imzalanmasını destekledik. Åžimdi bunu bir adım öteye taşımak zorundayız. DoÄŸu Akdeniz’in zenginlik ve refahından tüm bölge ülkelerinin adil bir ÅŸekilde yararlanmasına öncülük etmeliyiz. Bunun yolu ise bölge ülkeleriyle iliÅŸkilerimizin normalleÅŸmesinden geçmektedir. Sorunları bir masa etrafında oturup konuÅŸabilmeliyiz. Bu nedenle Libya meselesini çözmek için hafta sonu gerçekleÅŸtirilen Berlin Zirvesi’ni olumlu karşıladığımızı ifade etmek isterim.”

Öztrak, CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın daha önce Mısır CumhurbaÅŸkanı Abdulfettah es-Sisi ile fotoÄŸraf vermek istemediÄŸini savunarak, “ErdoÄŸan’ın dün Berlin Zirvesi sonrası Sisi ile aynı fotoÄŸraf karesinde yer almasını not ettik. Dış politika böyledir, büyük lokma yiyeceksin ama büyük laf etmeyeceksin. Bu fotoÄŸraf karesi geç kalmış ancak ikili iliÅŸkilerin normalleÅŸmesi adına doÄŸru bir adımdır.” ifadelerini kullandı.

Berlin Konferansı’ndan çıkan sonucun kendilerinin yaptığı önerilerle uyumlu olmasını memnuniyet verici bulduklarını söyleyen Öztrak, “Biz Libya’da, daha iÅŸin başından beri, BirleÅŸmiÅŸ Milletler öncülüğünde bir çözüm aranması gerektiÄŸini savunduk. Berlin’den çıkan sonuç bildirgesinde de bunun altı çizildi.” açıklamasını yaptı.

“Rusya, Türkiye’yi enerji alanında kendine bağımlı hale getirdi”

Türkiye’nin her yerinden doÄŸal gaz ve elektrik faturaları nedeniyle CHP’ye ÅŸikayet telefonları yaÄŸdığını bildiren Öztrak, “Suriye krizini iyi yöneten Rusya, Türkiye’yi baÅŸta enerji olmak üzere pek çok alanda kendine daha bağımlı hale getirdi. Ãœzülerek söylüyorum, ErdoÄŸan’ın Suriye’deki hatalarının bedelini Türkiye’deki vergi mükellefleri sadece Suriyeliler için ödediÄŸi ve ödeyeceÄŸi paralarla deÄŸil, pahalı enerji faturalarıyla da uzun yıllar ödeyecek.” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

Sözcü Öztrak, CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın 2019’un deÄŸerlendirmesini yaptığına ve 2020 beklentilerini açıkladığına iÅŸaret ederek, ÅŸunları kaydetti:

“ErdoÄŸan ve Saray iktidarı yeniden yükseliÅŸ yılı dedikleri 2019’a yüzde 2,3 büyüme hedefiyle baÅŸladılar. Sonra, milleti ekonomik krizle periÅŸan ettiler. 2019’un ilk yarısında ekonomi yüzde 1,9 daraldı. Yıl biterken de 2019 için büyüme hedefini binde beÅŸe indirdiler. BaÅŸlangıçtaki hedefin beÅŸte biri seviyesindeki bir büyümeyi ÅŸimdi ‘yeniden yükseliÅŸ’ olarak ilan ediyorlar. ErdoÄŸan uçağın burnunu kaldıramadan lastikleri yeniden piste indirmiÅŸ ama yükseliÅŸten bahsediyor. Bir baÅŸka rakam. Bu da bizim deÄŸil, damadın kankasının başında olduÄŸu TÜİK’in hem de makyajlı rakamları. Damat geçen yılın hemen başında, ‘2019’da 2,5 milyon yeni istihdam saÄŸlayacağız.’ dedi. Kayınpeder de bu hedefe sahip çıktı. Peki sonuç ne oldu? Bırakın 2,5 milyon ilave iÅŸ imkanını, 2019’un Ekim ayı itibarıyla TÜİK’in ağır makyajına raÄŸmen iÅŸ sahibi 527 bin yurttaşımız iÅŸini kaybetti. Türkiye, daha önce yaÅŸamadığı yapışkan bir iÅŸsizlikle karşı karşıya kaldı. TÜİK’in makyajlı rakamlarıyla bir yıl veya daha uzun süredir iÅŸ arayan yurttaÅŸlarımızın sayısı 1 milyon 151 bine ulaÅŸtı. Yani her 100 iÅŸsiz yurttaşımızdan 26’sı bir yıl veya daha uzun süredir iÅŸsiz, iÅŸ arıyor. Buna can mı dayanır?”

Öztrak, CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’a Libya Konferansı için Berlin’e giderken bir FETÖ hükümlüsü hakkında verilen beraat kararının sorulduÄŸunu, ErdoÄŸan’ın verdiÄŸi yanıtın “ibretlik” olduÄŸunu söyledi.

FETÖ’nün siyasi ayağının mutlaka ortaya çıkarılması gerektiÄŸini savunan Öztrak, “Bu, TBMM’nin gözetimi altında yapılmalıdır. Bu çerçevede bizim TBMM’ye verdiÄŸimiz araÅŸtırma önergesi, anlaşılan belli mahfillerin oyununu bozmuÅŸ, senaryosu olgunlaÅŸtırılmaya çalışılan bir operasyonu deÅŸifre etmiÅŸtir. ErdoÄŸan’ın seçimle iktidara gelme dönemi sona ermektedir. Bunu her türlü kamuoyu yoklamasında görüyoruz. Böyle bir ortamda yargı gücünü elinde tutan ErdoÄŸan ve ortağı, FETÖ meselesini kolaylıkla siyasi bir baskı unsuru aracına dönüştürebilir. Bu sarayın ve etrafındakilerin elinde kalan son karttır ve açık söyleyeyim bunun oynanması halinde de bu zurnanın da zırt dediÄŸi yerdir.” dedi.

“Seçime karar verecek olan ErdoÄŸan’dır”

Bir gazetecinin, Berlin Zirvesi’ni nasıl deÄŸerlendirdiklerini sorması üzerine Öztrak, “Önemli olanın Libya’da kalıcı ateÅŸkes ve siyasi sürecin baÅŸlatılması amacıyla gerçekleÅŸtirilen konferansa katılan ülkelerin sözünde durmasıdır.” karşılığını verdi.

“Erken seçim olacak mı?” sorusunu yanıtlayan Öztrak, “Seçime karar verecek olan ErdoÄŸan’ın kendisidir. Çünkü ÅŸu anda tek adam parti devleti rejimi vardır. Ne zaman seçime gidileceÄŸine ErdoÄŸan karar verecektir ama biz her zaman seçime gidilecekmiÅŸ gibi hazırız.” diye konuÅŸtu.

Öztrak, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın Kanal Ä°stanbul güzergahında arazisi olduÄŸu iddiasına dair bir baÅŸka soru üzerine, “Bu proje saray sosyetesinin ve ona yakın olanların da zenginliklerine zenginlik katma projesiymiÅŸ. Kanal Ä°stanbul projesinin ne olduÄŸunu her geçen gün biraz daha iyi anlıyoruz. Bu proje falan deÄŸil, bu açıkçası ne idiÄŸi belirsiz ucube bir yatırım.” ifadelerini kullandı.

MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli’nin “Ä°lhan Öztrak kimdir, açıkla.” sözünün hatırlatılması üzerine Öztrak, ÅŸunları kaydetti:

“Rahmetli Ä°lhan Öztrak benim çok sevdiÄŸim amcam ama aynı zamanda üniversiteden de hocam. Ben 40 yıla yaklaÅŸan bir süredir devlet hizmetindeyim. Benim ailem de cumhuriyetin kuruluÅŸundan bugüne kadar devletin hizmetinde olmuÅŸ, devlete, millete hizmet etmek dışında da baÅŸka hiçbir ÅŸey düşünmemiÅŸ. Biz hesabımızı tarih önünde her zaman veririz. Madem 12 Eylül dosyası açılıyor, 12 Eylül’de ‘MHP ve Ãœlkücü KuruluÅŸlar Davası’ diye bir dava vardı. 564 sanıklıydı bu dava, bu 564 sanığın 220’si idamla yargılanmıştı. Yine bu dava kapsamında başında ülkücü ismi geçen 16 derneÄŸin 15’i hakkında dava açılmıştı ve baÅŸkanları idamla yargılandılar. Tek bir dernek istisnaydı, Ãœlkücü Akademisyenler DerneÄŸi. Ãœlkücü Akademisyenler DerneÄŸinin başında Devlet Bahçeli vardı. Åžimdi ben soruyorum, kendisini 12 Eylül’de en fazla korumaya mazhar ülkücü haline kim ya da kimler getirdi?”

Kaynak: AA