Dolar neden yükseliyor sorusunun yanıtını ekonomist Prof. Dr. Kerem Alkin verdi

Dolar neden yükseliyor sorusunun yanıtını ekonomist Prof. Dr. Kerem Alkin verdi
Dolar kuru bugün zirveleri dolaştı. Peki dolar neden bu kadar yükseldi, daha da yükselir mi? Ünlü ekonomi profesörü Kerem Alkin bu soruya yanıt verdi.
İstanbul Medipol Üniversitesi İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kerem Alkin, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının küresel çapta yayıldıktan sonra dünya ekonomisinde nakit paraya, bilhassa ABD dolarına eğilimin arttığını söyledi.
Koronavirüsle birlikte dünyada dolara talep arttı
Son 2,5 aylık dönemde ABD dolarının dünyanın önde gelen para birimleri karşısında değer kazandığını aktaran Alkin, şunları kaydetti:
“ABD’de salgının daha hızlı görülmeye baÅŸlandığı ilk günlerde, 9 Mart’ta 95 puanın altına inen dolar endeksi, ilerleyen günlerde ABD dolarına artan ilgi ve bilhassa AB cephesinde salgının toplumsal ve ekonomik etkisine dair olumsuz tablo ile yeniden yükseliÅŸe geçti.
Avro da dolar karşısında değer kaybetti
20 Mart’ta 102,82 puanı dahi gördü. Bu, avro/dolar paritesi baÅŸta olmak üzere G-20 ülkelerinin para birimlerinin ABD doları karşısında deÄŸer kaybetmesine sebep oldu. ABD yönetimi, BaÅŸkan Donald Trump doların deÄŸer kazanmasından memnun mu? Elbette deÄŸil. Bu nedenle Beyaz Saray, ABD Merkez Bankası (Fed) üzerinde dolara deÄŸer kaybettirecek bir para politikası izlenmesi noktasında baskıyı arttırmakta. Dolar endeksi bu nedenle 14 ve 30 Nisan’da, iki kez 99 puana kadar gerilemiÅŸ olsa da içinde bulunduÄŸumuz hafta tekrar 100 puanın üzerine çıktı. DoÄŸal olarak tüm ülke paraları bir kez daha dolara karşı deÄŸer kaybetti.”
“Londra merkezli kuruluÅŸlar manipülasyon yapıyor”
Prof. Dr. Kerem Alkin, Londra merkezli finans kurumlarının dolar/TL manipülasyonu yaptıklarını belirterek, “Brezilya reali, Güney Afrika randı ve Hindistan rupisinin ciddi deÄŸer kaybı yaÅŸadığı bir konjonktürde tüm geliÅŸmekte olan ülkelerin paralarının deÄŸer kaybı yüzde 14. TL’deki deÄŸer kaybı ise yüzde 17. Burada kritik olan konu, Londra merkezli yabancı finans kurumlarının, Türk bankalarından Türk lirası elde edip bu elde ettikleri TL ile yine dönüp dolar alıp, dolar/TL manipülasyonu yapmaları. Dolar satın almak için TL almaya çalışan Londra merkezli bankalar, satın almaları gereken TL’yi de bulamayınca pozisyonlar açık kaldı. Söz konusu Londra merkezli yabancı bankalar, TL’yi açığa satmaya kalkınca temerrüde düştüler. BDDK ve TCMB, Türk bankalarındaki TL imkanlarını kullanarak Londra üzerinden kur manipülasyonu yapılmasına izin vermiyor. Bu olay, Mart 2019’da da yaÅŸanmıştı. Bu durumda, yabancı bankalar ellerindeki doları satıp TL bulmak suretiyle açıklarını kapatmak zorunda.” ifadelerini kullandı.
“Türk halkı IMF ile anlaÅŸma istemiyor”
Ä°stanbul Medipol Ãœniversitesi Ä°ÅŸletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Ãœyesi Alkin, uluslararası finans çevrelerindeki spekülatörler ve yurt içindeki bir grup ekonomistin Türkiye’yi her ne olursa olsun IMF ile bir kredi anlaÅŸması yapmaya yönlendirmek istediÄŸini kaydetti.
Türkiye üzerinde “basınç” oluÅŸturulmak istendiÄŸini aktaran Alkin, ÅŸu deÄŸerlendirmelerde bulundu:
“Yapılan son kamuoyu anketinde, Türk halkının yüzde 69’u IMF ile bir anlaÅŸma yapılmasına tümüyle karşı. Bu iÅŸ nasıl olacak? Latin Amerika ülkelerinin çok ağır ekonomik ve sosyal bedeller ödemesine sebep olan IMF konusunda, Türkiye’nin de ‘hafızası’ iyi anılara iÅŸaret etmiyor. IMF’nin küresel itibarı bu kadar kötüyken bu ısrar neden? Onu da anlamak zor… Virüsle mücadele baÅŸarıya ulaÅŸtığında ve dünya ekonomisi açıldığında bu kadar yükselen kurların sonra çok sert bir ÅŸekilde geri geldiÄŸine ÅŸahit olacağız. Unutmayalım 2018’de ABD yönetiminin kur saldırısında, kur yine buraları test etti, sonra 5,2 liraya kadar geriledi. Yani 2 lira ve ciddi kayıplar olduÄŸuna da ÅŸahit olduk.”
Kaynak: AA